Savaşan halklar kazanacak!
Yıl 1954... Uzak Asyadan yükselen dumanlar Fransız emperyalistlerinin durumunu gösteriyor. Dien Bien Phunun düşmesiyle Fransız emperyalistleri de dumanlara karışıyor.
Bu büyük zafer ile Kuzey Vietnamda halkın iktidarı kuruluyor. Şimdi direniş sesleri güneyden geliyor. Güney kurtuluş kuvvetlerinin 1965de gerçekleştirdiği Binh Gia zaferi, Vietnamın geçilmez bir kale olduğunu, Fransızların yerine geçen çok güçlü Amerikan birliklerine gösteriyor. Ekim 65e gelindiğinde, gönderilen Amerikan askerlerinin sayısı 180 bini, kukla yönetimin sayısı ile birlikte toplam 700 bini buluyor. Birkaç yıl içerisinde Amerikan askerlerinin sayısı 250 bine ulaşıyor. Tüm bu askeri güce rağmen Amerikan ve kukla birlikleri direnişçilerden ağır bir tokat yiyorlar; 40 bin Amerikan askeri ve 70 bin Güneyli kontra ölüyor. Gerillanın gücü, halk desteği o kadar üst boyuta ulaşıyor ki, askeri lojistik yerlere yapılan saldırılar daha da boyutlanıyor. 1967 sonlarında Amerikan birlilerinin sayısı 400 bine, böylece toplam Amerikan ve kukla birliklerinin sayısı bir milyona ulaşıyor. Aldıkları yenilgiler karşısında çeşitli stratejiler deniyorlar. Amerikan birliklerinin görevi bulup yoketmek; kukla birliklerinin görevi pasifikasyon saldırılarını geliştirmek oluyor. Bu strateji, 70 bin ABD askerinin de içinde bulunduğu 175 bin asker, 3 bin uçak ve teçhizatın yok edilmesiyle son buluyor.
Tüm bu saldırılara verilen yanıtlar, Vietnam halkının anti-emperyalist bilincini geliştirip savaşı daha da güçlendiriyor. ABD saplandığı Vietnam bataklığından kurtulmak için savaşı tüm yarım adaya yaymaya çalışıyor. Bu planlara karşı Kuzey ve Güney Vietnam omuz omuza zafere yürüyor. Vietnam zaferinin önderi olan Ho Shi Minhin söylediği gibi: Şimdiki durumda, Amerikan saldırısına karşı ulusal kurtuluş için savaşım yürütmek, her yurtsever Vietnamlının en kutsal görevidir. Bütün halkımız ve askerlerimiz birleşmiştir. Hiçbir özveriden ve zorluktan yılmamaktadırlar ve nihai zafere dek çarpışmaya kararlıdırlar. Duyulan sesler, Vietnam zaferinin yaklaştığının ilk ayak sesleridir. Vietnam halkının son derece ağır bedeller ödeyerek kazandığı zafer aynı zamanda Vietnam halkıyla dayanışmayı yükselten ezilen dünya halklarınındır. Hlkların gücü dünyanın dört bir yanında Amerikan emperyalizminin üzerine bomba olarak yağmıştır. Vietnam direnişi halkların emperyalizme karşı direnişinin bir sembolü haline gelmiştir.
Yıl 29 Nisan 1975. Vietnamdan çocukların gülücükleri yükseliyor. 30 Nisanda Saygonun alınmasıyla zafer çığlıkları daha da büyüyor. Kanlı haydut ABD Vietnamdan mağlup ayrılıyor.
Kosovada kışkırtılan milliyetçilik
17 Mart tarihinde Kosovanın Mitrovitsa kentinde Arnavutlar ile Sırplar arasında çıkan çatışmalar BM polisi ve NATO askerlerinin müdahaleleri sonucunda şimdilik yatışmış görünüyor. Bu durgunluk gerginliğin bittiği anlamına gelmiyor, çünkü NATO müdahalesinin yapıldığı 99dan bu yana irili ufaklı pek çok çatışma olmuş, pek çok kişi ölmüş ve yaralanmıştı. Ancak son çatışmalar son beş yıldır yaşananların en büyüğü. Bilanço 32 ölü ve bine yakın yaralı.
Bu son çatışmaların çıkış nedeni, Arnavutların üç çocuğun nehirde boğulmasından Sırplıları sorumlu tutması idi. Ertesi gün bölgede yaşayan Sırplar, Sırplı bir gencin öldürülmesini protesto etmek için sokaklara döküldüler. Çatışmalar kısa sürede çevre bölgelere yayıldı ve geniş çaplı bir Arnavut-Sırp çatışmasına dönüştü.
Çatışmaların patlak verdiği Mitrovitsa kenti, 99 NATO müdahalesinden sonra Sırp ve Arnavut bölgelerine ayrılmıştı. Bu kasaba gibi Kosovanın diğer bölgeleri de Sırp ve Arnavut yerleşim birimlerine bölünmüş durumda. Bölgede halen 20 bin NATO askeri ve BM barış gücü bulunuyor. 99dan bu yana statüsü belirsiz olan Kosovada Sırplar ile Arnavutların arası oldukça gergin. Müdahale sonrasında yaklaşık 200 bin Sırp, Kosovadan Sırbistana göç etmişti.
Körüklenen milliyetçilik sonucunda her iki taraftan da çok sayıda kayıp verildi. Camiler, kiliseler, hastaneler ateşe verildi. Obiliçte ve Sırpların yaşadığı yerlerde çok sayıda ev Arnavutlar tarafından yakıldı. Diğer taraftan, Sırbistan ve Karadağda binlerce Sırp milliyetçisi, Kosova Sırbistanındır!, Kosovalı Arnavutlara ölüm! sloganlarıyla Belgradda ayakta kalan tek Osmanlı eseri Bayraklı Camii ile Niş merkezindeki camii yaktılar.
Bölgede sözde güvenliği sağlamak için bulunan BM barış gücü ve NATO askerleri günlerce çatışmaları seyrettiler. Evleri yakılan Sırplar barış gücünden kendilerini savunmak için silah talep ettiler. Belli bölgelerde sokağa çıkma yasağı ilan edildi. NATO ve BM bölgeye takviye güç gönderdi. NATO Kosova Barış Gücü komutanı çatışmaların önlenmesi için güç kullanılmasını istedi. Tüm bunlara rağmen çatışmaların günlerce tırmanmasının önüne geçilemedi.
Sırp Savunma Bakanı yaptığı açıklamada, 99dan beri Kosovaya karışmama politikasını değiştirme haklarını saklı tuttuklarını söyledi. Putin de Ortodoks Sırplarla dayanışarak Kosovadaki saldırıların etnik temizlik boyutuna vardığını, Rusyanın bunlara umursamaz kalamayacağını söyledi.
Sırp köyleri ise korku içinde. Yedi Sırp köyünün yakıldığı iddia ediliyor. Bölgedeki yüzlerce Sırp can güvenlikleri tehlikede olduğu için, NATO barış gücüne sığındı. Diğer taraftan olayların patlak vermesine neden olan üç çocuğun Sırplılar tarafından kovalanırken nehre düşüp boğulma haberi doğrulanmadı. Olaylar şimdilik yatışmış gibi görünse de Arnavutlar ile Sırplar arasındaki gerginlik sürüyor.
Faşizme karşı devrimci mücadele içinde birleşen ve kaynaşan Yugoslav halklarının yaşamı bugün emperyalizmin böl ve yönet kirli taktiğinin gereği kışkırtılan milliyetçilik zehiriyle bir cehenneme dönmüş durumda.
|