Son günlerde Alevi örgütleriyle Milli Eğitim Bakanlığı arasında, Aleviliğin din kültürü ve ahlak bilgisi dersinin müfredatına eklenmesi için başlatılan çalışmalar yüzünden çeşitli gerilimler yaşandı.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu uygulamasını kimi Alevi örgütleri, devletin dine karışmaması gerektiği, bu durumun laikliğe aykırı olduğu, Aleviliğin Sünni inanışa göre öğretileceği, devletin elinde Aleviliği öğretecek personelin bulunmadığı gerekçesiyle reddettiler. Yanı sıra bu uygulamayı doğrudan sahiplenen ve destekleyen Alevi kuruluşları da bulunuyor.

Devletin gençliği yozlaştırmak ve beyinlerini boş, gereksiz bilgilerle doldurarak düşünmeyen, sorgulamayan bireyler yaratmak yolunda kullandığı en önemli araçlarından bir tanesi de okullarda verdiği eğitimdir. Din dersleri, devletin en çok işine yarayan, etkisi en fazla olan derslerinden biri. Bu yüzden din dersleri okullarda zorunlu dersler arasında. Pir Sultan Abdal Kültür Derneği de Alevi çocuklarına zorla din dersi gösterildiği gerekçesiyle zorunlu din derslerinin kaldırılması için AİHM’e başvurmuştu. Devlet bunun karşısında, Alevi örgütlerinden gelen tepkileri dizginleyebilmek, AİHM’den ceza gelmesini engellemek için Aleviliği din dersi müfredatına almak için çalışmalara başladı.

Bugün okullarımızda hiçbir işe yaramayan gerici, boş bilgilerle kafalarımız dolduruluyor. Bizler bugün devletin kendi anayasasına bile aykırı olan din gibi gerici, insanı düşmanlığa iten, yaşamı sorgulamanın önüne geçen, bilimsellikle uzak derslerin kaldırılmasını istiyoruz. Din dersleri, kendini Alevi ya da Sünni diye tanımlayan öğrencilerinde yozlaşması için kullanılıyor. Çünkü sistemin amacı bütün gençliği denetimi altında tutmak ve bunun için her aracı kullanmak. Bugün bizim önümüzde duran görev insanları Alevi-Sünni diye ayırmak yerine, birbirlerine daha da kenetlenmelerini sağlayarak asıl gericiliğin ve baskının kaynağı olan sisteme karşı mücadele etmektir.