Ekim Gencligi ARSIVKIZIL BAYRAK
 
Eylül 2003
Sayı: 64
 İçindekiler
  Ekim Gençliği'nden...
  Kavga bayrağı elimizde!
  Irak'ta işgalci, okulda müşteri olmayacağız kampanyası İstanbul
  Irak'ta işgalci, okulda müşteri olmayacağız kampanyası Ankara
  Kampanya çalışmalarından...
  Kampanya çalışmalarından...
  Sermayenin tatili yok, mücadelenin de!
  Sırada 100 bin söz var...
  Kampanya çalışmamızdan izlenimler...
  Onurlu aydınlar ve sanatçılar gençliğin sözünün arkasındalar!
  Ümit Altıntaş Gençlik Kampı" başarıyla gerçekleştirildi!...
  Kamp izleniminden...
  Kamp izleniminden...
  Sermayenin ucuz laboratuvarları: Teknokentler
  Ordu ve YÖK görüşmesi...
  Gençliğin sözü söz...
  Filistin: Ortadoğu'nun sönmeyen direniş meşalesi
  ABD: Irak batağında leş kargası
  ABD emperyalizminin Irak batağı...
  Bu sefer "bizim çocuklar" başaracaklar!
  Bir Şili türküsü
  Katliamları unutmadık, unutturmayacağız!..
  Komünistler yargılayanları yargılıyor!
  Savaşın silahları
  11 Eylül filmi üzerine
  Kadınsı reklamlar ve reklam tipi kadınlar
  Bir işçi tiyatrosu
  Genç komünistin bir günü...
  Coca Cola, Kolombiya ve 'Hayatın Tadı'
  Futbol: Sistemin kullandığı bir uyuşturucu
  Okur mektupları



 
 
“Gençliğin sözü söz!” kampanyası
Barışa Rock festivalindeydi!

Ekim Gençliği olarak başlatmış olduğumuz “Gençliğin sözü söz! Irak’ta işgalci, okulda müşteri olmayacağız!” kampanyasını Coca Cola’nın düzenlediği Rock’n Coke festivaline alternatif olarak düzenlenen “Barışa Rock” festivaline taşıdık.

Kolombiya’da ilerici sendikacıların katledilmesinden sorumlu ve küresel kapitalizmin logolarından birisi olan Coca Cola 6-7 Eylül’de Hazerfen Havaalanı’nda bir festival düzenledi. Ancak festivalde ne müzik, ne de rock temel bir yer teşkil etmekteydi. Festivalde DJ’ler ve Coca Cola dışında hiçbir şey önemi yoktu sanki. Emperyalist kültürün logosundan da başka bir şey beklenemezdi herhalde.

Ancak bu festival o günlerde gerçekleştirilen tek “Rock müzik fesivali” değildi. Her ne kadar medya sanki böyleymiş gibi alternatif festivale ambargo koysa da.“Rock şişede durmaz” şiarıyla, bu festivale alternatif küreselleşme ve savaş karşıtı “Barışa Rock” adında bir festival organize edildi. Ve yaklaşık onbin Rock izleyicisi ve savaş karşıtı festival alanını doldurdu.

Biz de Ekim Gençliği olarak bu festivalede yaklaşık bin izleyiciden işgale ortak olmamak ve üniversitelerin özelleştirilmesine karşı çıkmak için söz aldık. Kampanyamız festival izleyicileri tarafından anlamlı bir ilgiyle karşılandı. Festival başladıktan sonra ise alternatif festivale katılan bazı sanatçılarla işgal, asker gönderme, YÖK yasa tasarısı ve alternatif Rock festivali üzerine röportaj yapıp kampanyamıza destek aldık. Bunlardan anlamlı bulduğumuz bir kısmını kısaltarak yayınlıyoruz....

İhtiyaç Molası

Bu festival Coco Cola’ya karşı düzenleniyor ama önce Rock var. Amerikan emperyalizminden onun kolasını, sigarasını içmeyerek kurtulamayız. Biz sadece Irak’a asker gönderilmesin demiyoruz, hiçbir yere asker gönderilmesin diyoruz. Yaptığınız kampanyayı gerçektan anlamlı buluyor ve destekliyoruz.

MBM’den Caner

Irak’a asker gönderilmesini desteklemiyorum. Savaşın ve işgalin karşısında yer alıyorum. İnsanların bu şekilde ölmesini istemiyorum.

Mehmet Atlı

Savaşa karşı çıkmak her rockçının görevidir. Ortada dönen büyük bir oyun var. Irak’taki Kürtler’in piyon olarak kullanıldığını düşünüyorum. Kimse bu oyuna gelmemeli. Kampanyanızı destekliyorum.

Bayar Şahin:

Kampanyanızı yeni duydum. Ama bizim düşündüğümüz şeyleri düşünüyorsunuz. Bunun için kampanyanızı destekliyorum. Irak’a asker gönderilmesine karşıyım. Ne işimiz var bizim orada? Neden biz de işgalci durumuna düşelim?

Böyle bir kampanyanın öncüsü olduğunuz için sizleri kutluyorum. Bundan önce de siz pekçok savaş karşıtı etkinliğe imza attınız. Irak’ta savaş başlamadan bu savaşın haksızlığını dile getirip karşı tutum aldınız. Bu çerçevede bizzat sizin konuğunuz olarak üniversitelere gelip etkinliklerinize katılmıştık. Şimdiki çalışmanızın da başarıya ulaşacağını düşünüyor, çalışmalarınızda başarılar diliyorum.

Odcatams (Liverpool)

Üniversitelerin özelleştirilmesine karşıyız. İngiltere’de de 4-5 yıl kadar önce üniversiteler için ayrılan fon kaldırılmıştı. Üniversiteye gidebilen öğrenci sayısı azaldı. Şu anda sadece ayrıcalıklı bir elit kesim üniversiteye gidebiliyor. Parasız devlet üniversitelerinin varlığını koruması gerekiyor. Ayrıca biz Liverpool’da savaş karşıtı hareketin bir parçasıyız. Kapitalizm karşıtıyız. İnsanların inandıkları şeyler için biraraya gelmesi gerektiğini düşünüyoruz. Festivale de bu nedenle katıldık. Sizin kampanyanızı da destekliyoruz.

Anima

Gidişat oldukça kötü. Üniversitelerdeki harçlar, paralı eğitim uygulamaları, işgale ortak olmak, bunlar yıllardır yaşanan sorunların bir yansıması. Öğrenciler bu sorunlara karşın birlikte mücadele etmedikçe sorun çözülmez.

Ekim Gençliği/İstanbul



“Kampanyamızı eylemimizle tanıttık!”

Kentimizde sürdürdüğümüz imza kampanyamızı, sistemin ve onun uşaklarının politikalarını teşhir eden bir basın açıklamasıyla basına ve kamuoyuna duyurduk.

Güçlerimize kampanyanın imza toplamaktan ibaret olmadığını, bu kampanyanın gençliğin tavrını belirlemede önemli bir adım olduğunu anlatarak işe başladık. Basın açıklaması öncesi gerçekleştirdiğimiz toplantıda bayrak ve döviz hazırlamak için işbölümü yaptık. Kentimizdeki kitle örgütlerine ve kurumlara basın açıklaması duyurularının yanı sıra imza metinlerinin dağıtımı için üç grup oluşturduk.

13 Eylül saat 12:30’da İHD önünde bir basın açıklaması yaptık. “Irak’ta işgalci, okulda müşteri olmayacağız!”, “Gençlik gelecek, gelecek sosyalizm!”, “YÖK yasası geçmeyecek!”, “ABD askeri olmayacağız!”, “Paralı eğitime hayır!”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz!” vb. sloganların atıldığı eylem basın açıklamasının ardından sloganlarla son buldu. Eyleme yaklaşık 50 kişilik kızıl bayraklı kitlemiz ve “Irak’ta işgalci, okulda müşteri olmayacağız!/Ekim Gençliği” pankartımızla katıldık.

Kampanya çalışmalarımız güçlenerek sürecek!

Ekim Gençliği/Adana



“Barışa Semah dönenler” şenliğinde
1000 kişiden söz aldık!

Barış Radyo ve Alevi-Bektaşi kuruluşları tarafından düzenlenen “Barışa Semah Dönenler” etkinliğinde yaklaşık 1000 kişiden Irak’ta işgalci, okulda müşteri olmamak için mücadele sözü aldık.

Etkinliğe katılan Alevi işçi ve emekçileri kampanyamıza yoğun ilgi gösterdi. Sözümüz söz diye slogan atanlardan, imza föylerini kendi yakın çevresine dolaştırmaya başlayan veya imza vermeyenlere kızarak vermesi için zorlayan onlarca emekçi ile karşılaştık çalışmamız sırasında. Konuştuğumuz insanların neredeyse hepsi (tabii birkaç olumsuz istisnayı dışta tutarsak) ABD’ye ve hükümete öfke duyuyorladı.

İmzalarımızla sözlü ajitasyonumuzla yüzlerce insana kampanyamızın gündemlerini taşımış olduk. Etkinlik başladıktan sonra ise röportaj yapmak için içeri girdik. Ancak etkinlik yoğunlu nedeniyle sadece Ali Ekber Çiçek’le Irak’a asker gönderme üzerine röportaj yapabildik. Bu röportajdan anlamlı gördüğümüz bir parçasını yayınlıyoruz:

-Yakın bir dönemde hükümet Irak’a asker gönderme konusunda bir karara varmaya hazırlanıyor. Irak’taki işgal ve asker gönderme konusunda düşüncelerinizi alabilir miyiz?
-Irak’taki savaş başlamadan önce de bu savaşa karşıydım. Çeşitli çıkarlar için insanların birbirlerini öldürmesini istemiyorum. Bugün Irak’ta askerler ölüyor. Ve Amerika bu askerlerin yerine bizim askerlerimizin ölmesini istiyor. Buna kim olsa karşı çıkar.

Biz yüzyıllardır dostluk ve kardeşlik dolu bir dünya istedik, “Gelin canlar bir olalım” dedik. Ve belki de bugün her zamankinden daha çok bunu söylemek gerekiyor.

-Düzenlenen etkinliği nasıl buldunuz?

-İnsanların birlik ve beraberlik içinde olmalarına ihtiyacımız var. Bu tarzda etkinlikler paylaşımı ve birlikteliği güçlendirir. Ve görüyorsunuz, şu anda bunları hep beraber yaşıyoruz. Çalışmalarınızda başarılar diliyorum.

Ekim Gençliği/İstanbul