Gençliğin sözü söz!
Irakta işgalci,
okulda müşteri olmayacağız!
ABD emperyalizmi Mayıs ayında ilan ettiği kolay zaferin ardından Irak halkının direnişi karşısında şaşkına döndü. Bitti denilen savaşın ardından her gün konvoyları pusuya düşürülen, üsleri bombalanan, askerleri kurşunlanan ABD saplandığı bu bataklıktan kurtulmak için kendi yerine ölecek birilerini arıyor. Sadık müttefik Türkiye burjuvazisi ise ABDyi bu bataklıkta yalnız bırakmamak için biz gençliği feda etmeye hazırlanıyor. Irakın yeniden yapılandırılmasında alacağı ufak tefek ihaleler uğruna biz gençliği kardeş bir halkın çocukları ile savaşa sürüyor. Daha tezkere meclise gelmeden işgale katılımın detayları ordu ve hükümet yetkilileri tarafından en küçük ayrıntılarına kadar planlandı.
Ancak biz gençlikten emperyalizmin ve yerli işbirlikçilerinin çıkarları uğruna ölmemizi ve öldürmemizi isteyenler daha çok bekleyecekler. Biz gençliğin ne kardeş bir halka sıkılacak tek bir kurşunu ne de emperyalistler için dökecek tek bir damla kanı var. Biz bu onursuzluğun bir parçası olmayacağız.
Söz veriyoruz: Irakta işgalci olmayacağız!
Burjuvazi bir yandan kanımız üzerinden pazarlıkları sürdürürken bir yandan da eğitim hakkımızı elimizden almak için her türlü yola başvuruyor. Daha birkaç gün önce ilköğretim kurumları yönetmeliğinde yapılan değişiklik ile eğitim parasızdır İbaresi yönetmelikten çıkarıldı. 10 bin öğrencinin özel okullarda okutulacağı söylemi ile eğitime aktarılmayan kaynaklar sermaye sahiplerine aktarılıyor, okullarımızın isimleri ve arsaları satılıyor. Özel okullara destek kampanyası iflasın eşiğindeki sermayedarların okullarını kurtarma çabasıdır.
Meclisin açılmasının ardından bir kez daha gündeme gelecek olan YÖK Yasa Tasarısı ile üniversitelerimiz sermayenin birer arka bahçesi haline getirilmek isteniyor. Hükümet ve YÖK arasında süren tartışmalar ise tasarının asıl özünü oluşturan üniversitelerin sermaye tarafından işgal edileceği gerçeğini perdeliyor. Üniversitelerde rant kavgası yapıyorlar.
Bizler aslında biçim ve içerik açısından fazla farkları bulunmayan YÖKün YÖK yasa taslağına da, MEBin YÖK yasa taslağına da onay vermiyor, onları desteklemiyoruz. Bu rant kavgasında arkalarına yedeklenmemizi isteyenler daha çok bekleyecekler. Üniversitelerimizi sermaye için bilim üreten birer işletmeye, bizleri ise birer müşteriye çevirmeyi planlayan tüm uygulamalara karşı koyacağız. Eşit, parasız, bilimsel ve anadilde eğitimin verildiği özerk-demokratik üniversiteleri kendi mücadelemiz ile yaratacağız.
Söz veriyoruz: Okulda müşteri olmayacağız!
Biz gençliğe yönelen bu kapsamlı saldırılar ile onurumuz ve geleceğimiz ayaklar altına alınmak isteniyor. Ancak bizler bu dayatmaları kabul etmeyeceğiz. Onurlu bir gelecek için mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Bu çerçevede başlattığımız Gençliğin sözü söz Irakta işgalci, okulda müşteri olmayacağız şiarlı kampanyamızı, gençliğe yönelik saldırıların cevaplanmasında ilk ve önemli bir adım olarak görüyoruz.
Bizler Ekim Gençliği olarak 100.000 kişiden söz alma hedefiyle başlattığımız kampanyaya tüm aydınlardan ve bilim adamlarından, ilerici-devrimci basından, sanatçılardan, işçi ve emekçilerden ve elbette tüm gençlikten destek istiyoruz. Kampanyanın ilk adımının atıldığı Hacı Bektaş şenliklerinden bu yana 20.000 söz almış bulunuyoruz.
Kampanyamız aydınlardan, sanatçılardan, bilim adamlarından ve gençlikten aldığı destekle güçlenerek devam ediyor. Bu kampanya çerçevesinde girilmedik tek ev, sözü alınmadık tek insan kalmayacak, biz buna dair söz veriyoruz.
Gençliğin kanını pazarlayanlardan eğitim hakkımızı gaspedenlere kadar herkes bu kampanyamızdan korksun! Çünkü biz sözümüze sadık kalacağız. Tıpkı bizimle birlikte söz veren 100.000 kişi gibi:
Irakta işgalci, okulda müşteri olmayacağız!
|