2. Bir-Kar Gençlik Kampımız, 14-18 Nisan 2003 tarihleri arasında Almanya’nın Bielefeld kentinde gerçekleşti. Kampa yaklaşık 70 genç katıldı. Katılanların yaş ortalaması 17 civarındaydı.

Kampımızın programı bu yıl daha isabetli seçilmişti. Program daha canlı, coşkulu ve verimliydi. Programının tümünü genç arkadaşların hazırlayıp sunması biz gençlere moral ve özgüven verdi.

Bizler günün yirmidört saatine sığmayan dolu dolu bir zaman geçirdik. İlk gün ilgi ve yeteneklerimize göre; koro, folklor, tiyatro çalışmalarından birine dahil olduk. Hergün yaklaşık iki saat boyunca bu çalışmalardan birinde yer alarak kampın son günü düzenleyeceğimiz final gecesine hazırlandık.

Diğer taraftan kamp programına uygun olarak tüm arkadaşlarla futbol, voleybol, masa tenisi vb. sportif etkinliklere katıldık. Günümüzün bir diğer bölümünü ise eğitsel alanda yaptığımız çalışmalara ayırdık. Bir taraftan “Emperyalist savaş ve gençlik”, “Eğitim ve eğitimde özelleştirme”, “Yeni bir dünya neden gerekli ve mümkün mü?” gibi konularla günümüzdeki sorunlara ışık tutmaya çalışırken; diğer taraftan Che Guevara, Bertolt Brecht, Yılmaz Güney’in hayatları üzerine yapılan anlatım ve tartışmalarla bu insanlar şahsında yaratılan değerlerimize sahip çıktık.

Film gösterileri, bilgi yarışması, skeçlerin yanı sıra hergün müzik dinletileri ve halaylarla hoş vakit geçirdik.

Final gecesi için hazırladığımız etkinlikte bir kez daha şunu gördük: Emek verilerek ısrarlı ve istekli bir çalışma yürütüldüğünde güzel işler başarılabiliniyor. Gençliğin yaratıcılığını, becerilerini, enerji ve motivasyonuyla birleştirerek en güzelini yaratmaya çalıştık. Kamp süreci sonunda, birlikte yaşamanın, paylaşmanın, bölüşmenin hayatımızı güzelleştirdiğini gördük.

Bizler edindiğimiz dostluklarla hayatı paylaşmayı, seminerlerle bilgi ve düşüncelerimizin ufkunu genişleterek nasıl yol alabileceğimizi ve bir günün ne denli dolu ve verimli yaşanılabilineceğini gördük. Peki, kazanımlarımız, yaşadıklarımızı ve öğrendiklerimizi nasıl kalıcı hale getirebiliriz? Bunun için ne yapmalı? Bu kazanım ve paylaşımları gittiğimiz bölgelerde devam ettirmeli, temellerini güçlendirerek daha verimli ve sağlıklı sürdürmenin olanaklarını yaratmalıyız. Bunun mümkün olabileceğini kampımızda başardıklarımızdan da görebiliriz. Biz bunu Berlin bölgesinde hayata geçirmenin çabası içerisindeyiz.

Emperyalist saldırganlığa, işgale, sosyal ve demokratik hakların gaspına ve yozlaşmaya karşı geleceğimize, umutlarımıza sahip çıkarak kolkola mücadeleye devam edeceğiz. Biz geleceğiz ve gelecek ellerimizde!