Mustafa Suphilerin ideallerini ve mücadelesini,
İşçi sınıfının devrimci partisi geleceğe taşıyor!
20. yüzyıla damgasını vuran Ekim Devrimiyle kapitalizm büyük bir darbe yemiş, sosyalizm dalgası dünya üzerinde kendini hissettirmeye başlamıştır. Ekim Devriminin tarihe yazdığı bu dönem Türkiyede de sosyalizm söylemlerinin arttığı bir dönem oldu. 1917 Ekim Devriminin dolaysız katkılarıyla örgütlenen Türkiyeli Komünistler, Sovyetler Birliği ve Avrupadan dönerek, Türkiye topraklarındaki mücadelede yerlerini aldılar.
Türkiyedeki komünist işçi hareketin canlanmaya başlaması 10 Eylül 1920 TKPnin kuruluşuyla aynı zamanlara denk gelir. TKPnin kuruluşuyla birlikte sert bir kemalist terör kendini hissettirmeye başlamış, komünistler ve işçi hareketi kemalizmin en büyük korkusu haline gelmiştir.
TKP merkezinin Anadoluya Mustafa Kemalle mektuplaşarak legal yolla gelmeyi seçmeleriyle 28-29 Ocak 1921, bir katliam tarihi olarak yazılmıştır Türkiye tarihine. Mustafa Suphi ve 14 yoldaşı Karadenizde boğduruldu. Her türlü muhalefeti boğmayı hedefleyen kemalist iktidar, yarattığı baskı rejimiyle işçi hareketini ezmek istemiş, bunun ilk örneğini de komünist önderleri katlederek göstermiştir.
1917 Ekim Devriminin yarattığı korku kemalistleri komünistlerin üzerine azgınca saldırmaya yöneltti. Kemalizm, burjuva sınıf karakterinin doğal sonucu olarak, baskı terör ve yasaklamalarla işçi hareketini dizginlemeyi ve komünist hareketi bitirmeyi hedefleyen bir politika izledi. Kemalizmin TKP üzerinde estirdiği terör dalgası ve TKPyi komünist kimlikten yalıtma çabaları, TKPnin önderlerinin katledilmelerinden sonra da devam etti.
Mustafa Suphilerin kurduğu işçi sınıfının komünist partisi bugün de komünistlere yol göstermeye devam etmektedir. Bugün komünistlerin sahip çıktığı, kemalizmin yedeklediği TKP değil;10 Eylül 1920de işçi sınıfının komünist önderi olarak kurulan TKPdir. Mustafa Suphi ve yoldaşlarının TKPsidir. Onların büyük sosyalist Ekim Devriminin sarsıcı etkisi altında dalgalandırdığı kızıl bayrak bugünün komünistleri elinde dalgalanmaya devam etmektedir. Komünistler burjuvaziyi devirmedeki kararlılıklarını Mustafa Suphilerden devralarak devam ettirmektedirler. Bugün komünizmin bayrağını dalgalandıranlar yarın dünyayı yeni ekimlere taşıyacaklardır. İşçi sınıfının devrimci partisi kapitalist sömürü düzenini tarihe gömmek iddiasıyla yola çıkmıştır; o, işçi sınıfının temel tarihsel amaçlarının veçıkarlarının temsilcisidir.
Bugün 1920de kurulan TKPnin ismini taşımaya yeltenenler, burjuva siyasetinin komünizan söyleme sahip sol bir versiyonu olmanın ötesine geçememektedirler. Mustafa Suphilerin TKP ile bıraktıkları komünist miras, reformistlerin sol söylemleriyle değil fakat TKİPde birleşmiş komünistlerin dalgalandırdıkları kızıl bayrakla geleceğe taşınacaktır. İşçi sınıfının devrimci partisi TKİP, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya için devrimci mücadele kararlılığıyla yarını kucaklayacaktır.
Ankaradan bir genç komünist
|