Marmara Üniversitesinde politik faaliyetin zorlukları ve imkanları
Marmara Üniversitesinden bir Ekim Gençliği okuruyum. Yaklaşık 4 aydır MÜnün Göztepe Kampüsünde okumaktayım. Bu süreçteki izlenimlerimi, üniversitemi, üniversite içinde gençlik hareketinin genel durumunu anlatmaya çalışacağım.
Marmara Üniversitesi İstanbulun diğer üniversitelerine göre politik çalışma açısından oldukça zor bir alandır. İdari baskı, rektörlüğün soruşturma terörüyle gençliği boğmaya çalışması, polisin kampüs içinde bir karakolu andıran şekilde konumlanması, sivil polis sayısının çok fazla olması, zorluklardan sadece bir kaçını oluşturuyor. Kampüs içerisine girer girmez dikkatle çevresini inceleyen birinin hemen fark edebileceği bir abluka var.
Bir baskı da sivil faşistlerden. Polislerin kendilerini devreye sokmayıp kenarda beklemeleri gereken durumlarda devreye soktuğu ve çok sık başvurduğu bir yöntem: Öğrenciyi öğrenciye saldırtmak! Bu politikasında başarılı olmaktadır. Bu politikayı boşa düşürmek için yeni gelmiş ve faşistlerle beraber gezen öğrencilerle ilişkiye geçmek için gayret sarf edilmelidir. Bu öğrencilerle birebir konuşmalarımızda, bunların Anadoludan gelmiş işçi-emekçi çocukları olduklarını görmekteyiz.
MÜdeki devrimci gençlik hareketi hem kendinden kaynaklı hem de yukarıdaki nedenlerden dolayı politik faaliyet açısından geri sayılabilir. Üniversite içinde eylemler yapılıyor olmasına rağmen bu eylemler dışında bir pratik faaliyet yok. Bunda baskıların önemli bir rolü var. Bir afiş ya da bildiri çalışmasında dahi yakalananlara uzaklaştırma cezası veriliyor. Gençlik yoğun bir ablukanın içinde. ÖGBlerin devriye turları, hademelerin ajan gibi sabah girişten önce, akşam çıkıştan sonra sınıfları ve koridorları kontrolü da cabası.
Tüm bu baskıların yanında, gençliğin politik faaliyette kendi hataları da gözardı edilemez. Siyasi gruplar içerisinde iletişim çok sağlıklı değil. Herhangi bir eylemin duyurusu yeterince yapılamamaktadır. Eyleme, yalnızca eylemden haberdar olan siyasal çevreler katılabilmekte, kitleler bundan bihaber kalmaktadır. Örneğin eylemin materyal çalışması yalnız tek fakültede yapılmaktadır. Bu politik faaliyet açısından bir zayıflıktır da aynı zamanda. Siyasetler arasında sağlıklı bir iletişim kurulabilirse, MÜ deki gençlik hareketi açısından ileri bir adım olacaktır. Ayrıca siyasetler, politik faaliyet açısından böyle bir darlıktan da kurtularak bir kitle hareketini yaratmanın da adımını atmış olacaklardır. MÜ yerelindeki ablukayı yarıp böyle bir adım atabilmenin yolu siyasetlerin daha iradeli davranmalarından geçmektedir. Bir gençlik hareketi yaratmanın en &oul;nemli adımlarından biridir bu. Diğer bir önemli adım gençlik hareketindeki önderlik boşluğunun doldurulmasıdır. Genç komünistler sahip oldukları politik-ideolojik kimlikleriyle ve bunun pratik çalışmasıyla da gençlik hareketinin içerisindeki bu boşluğun doldurulmasında net bir tutuma sahipler ve bu konuda kendilerinden başka bir alternatif de görülmemektedir.
MÜde kitle ilişkilerini geliştirebilmenin bir yolu da klüplerdir. Ama önemli bir nokta var. MÜde klüplerin açılabilmesi oldukça zordur. Ayrıca klüplere herhangi bir imkan sağlanmamaktadır. Bu bakımdan klüplerde politik faaliyet yürütülememektedir. Klüpler çok kolay kapatılabilmektedir. Yine de MÜde klüpler, kitleleri biraraya getirebilmenin bir imkanıdır.
Sonuç olarak genç komünistler, MÜde öğrenci hareketinin gelişmesi için üzerlerine düşen görevi yerine getirmeye çalışacaklardır.
Baskılar bizi yıldıramaz!
Gençlik gelecek, gelecek sosyalizm!
|