1 Mart '03
Sayı: 08 (98)


  Kızıl Bayrak'tan
  Hesap vermekten kurtulamayacaklar!
  Kan parasının miktarı belli oldu
  Bağımsızlık ve özgürlük devrimle kazanılacak!
  AKP hükümetinin "harp ve sulh" macerası
  BDSP’nin çağrısı: Emperyalist saldırganlığa ve savaşa karşı birleşelim!
  Emperyalistler arası kirli pazarlıklar ve hesaplar!
  Emperyalist savaş ve CHP
  Savaş karşıtı eylem ve etkinliklerden...
  Yeni iş yasası kapıda!
  Kölelik yasası protesto edildi
  ABD emperyalizmi ülkemizden defol!
  "Esnek üretim" saldırısında son perdeye gelinirken...
  KESK İzmir Bölge Toplantısı..
  KESK İstanbul Bölge Toplantısı...
  Ekim Gençliği'nden...
  Ne YÖK ne YEK, üniversiteler bizimle özgürleşecek!
  Ev kadınlarıyla savaş üzerine konuştuk...
  Bir tersane işçisiyle sorunlar üzerine konuştuk...
  Devlet solu yine hedef saptırıyor
  Emperyalist savaş, Kürdistan ve devrimci görevler...
  İtalyan emekçilerinden "ölüm trenleri"ne geçit yok!
  Katliam ortaklığına, ABD saldırganlığına 'hayır' diyoruz!"
  Emperyalist savaş ve sınıf cephesinde devrimci görevlerimiz...
  Bir savaş elçisinin itirafları
  Mücadele postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 
İtalyan emekçilerinden
“ölüm trenleri”ne geçit yok!

15 Şubat günü tüm dünyada olduğu gibi İtalya’da da emekçiler savaşa karşı sokaklara döküldüler. İtalya’daki gösteriler katılım açısıdan en başarılı eylemler oldu. Sadece Roma’da 3 milyona yakın kişi yürüdü ve ülkenin birçok kentinde büyük katılımlar gerçekleşti.

İtalya’da milyonların sokaklara dökülmesi bir raslantı değildir. Savaşa karşı eylem, aynı zamanda, ABD’nin saldırgan tutumunu açıktan destekleyen Berlusconi ve onun hükümetine karşı tepkiyi de beraberinde sokağa taşıdı. Hükümet zaten emekçi kitleler önünde teşhir olmuştu ve sürekli protesto ediliyordu. Fakat Amerika’yı açıkça destekleyerek onun vahşetine ortak olması bardağı taşırdı ve halkın çoğunluğunun daha güçlü protestosuna yol açtı. Bugün İtalyan halkı hem Amerikan emperyalizmine karşı ve hem de onu destekleyen Berlusconi hükümetine karşı tavır alıyor.

Ülkede savaş karşıtı kitleler her vesileyle Amerika’yı ve onu destekleyen işbirlikçi İtalyan hükümetini protesto ediyorlar. Bunun en son örneği Amerika’ya ait askeri malzeme taşıyan trenlere karşı düzenlenen eylemler oldu. Savaş karşıtları son günlerde yerel tren yollarını, küçük istasyonları ve mal taşımaya ayrılmış tren yollarını dikkatle izliyorlar. Çünkü kitlelerin “Ölüm trenleri” adını verdikleri konvoylar ABD üslerinden limanlara askeri donanım naklediyorlar. Bu askeri donanım Livourne Limanı’ndan gemi ile Körfez’e gönderilip savaşta kullanılacak.

ABD’nin İtalya’nın kuzeydoğusundaki üslerde bulunan donanıma ihtiyacı var. İtalyan hükümeti tren yollarını, limanlarını ve karayollarını onun hizmete açmış bulunuyor. Amerika’ya açıkça destek veren bir hükümetin bu tavrı şaşırtıcı değil. Fakat İtalyan halkı tıpkı 15 Şubat’ta gösterdiği gibi, kendi hükümetinin politikasına şiddetle karşı çıkıyor. Bu nedenle ülkede resmen tren avına çıkmış durumdalar. Alışılmamış bir yöntemle eylemlerini gerçekleştiriyorlar. Trenleri tespit edenler cep telefonlarıyla, yerel radyolarla ve internet aracılığıyla hemen birbirlerine bildiriyorlar ve ardından trenin geçtiği istasyonlar kalabalık gruplar tarafından işgal ediliyor. Trenlerin geçişini engellemek için eylemciler rayların üstüne yatıyorlar, ateşler yakıyorlar ve bazı istasyonlarda polisle sert çatışmalar yaşanıyor.

Bu eylem bütün İtalyan toplumunun savaşa karşı aldığı tutumu tüm açıklığıyla gösteriyor. Eyleme küçümsenmeyecek sayıda insan katılıyor. Söz konusu trenlerin geçişini bildirenler kendilerini birer “barış nöbetçisi” olarak hissediyorlar. 21 Şubat’ta başlayan “ölüm trenlerini engelleme eylemi”ne sadece savaş karşıtları değil demiryolu personeli de katılıyor. Solcu sendika CGIL’e üye işçiler tren yüklemeye katılmıyorlar. Bu nedenle hükümet onların yerine askeri mühendisleri göreve çağırmak zorunda kaldı. Bu hükümetin nasıl zor bir durumda kaldığının göstergesi.

Şimdiye kadar büyük zorluklarla sadece birkaç tren limana ulaşabildi. Daha 30’dan fazlasının gelmesi gerekiyor. Yani “ölüm trenlerini engelleme eylemi” bitmeyecek! Üstelik savaş karşıtları ülke geneline bir çağrı yaptılar; “ölüm trenlerini” durdurmak için bütün İtalya’dan takviye güçler bekleniyor. Eylemin limanlara da taşınması düşünülüyor; liman işçileri de büyük bir ihtimalle tren yollarında olduğu gibi askeri malzemeleri taşımayı reddedecekler.

Eylemin genişleyeceği ve yoğunlaşacağı kesin. İtalyan halkı yaptıkları eylemlerle, ulaşım araçlarını, bir başka halkı katletmeye hazırlanan ABD ordusuna kolay kolay kullandırtmayacağını gösteriyor.



Basel’de emperyalist savaş konulu seminer

Irak’a dönük emperyalist savaş haz?rl?klar?n?n yoğunlaşt?ğ? ve fiili sald?r?n?n gündemde olduğu bir dönemde Gökkuşağ? derneği, 9 Şubat’ta dernek lokalinde, 15 Şubat’ta ise Solothurn Kültür ve Dayan?şma Derneği’nde gerçekleştirilen seminerlerin üçüncüsünü Basel Alevi Kültür Merkezi’nde verdi. Gökkuşağ? ve Alevi Kültür Merkezi taraf?nda organize edilen seminerin çağr? bildirisi dağ?t?ld?. Seminere 100 kişilik bir kat?l?m sağland? ve düzeyli bir tart?şma yürütüldü.

Önce “Kapitalizm savaş, işsizlik, yoksulluk, açl?k ve ölüm demektir” konusunu işleyen ve buna karşı işçi ve emekçilerin mücadele ve direnişlerinden kesitler sunan sinevizyon gösterildi. Kat?l?mc?lar sinevizyona yoğun bir ilgi gösterdiler. Ard?ndan seminer konusuna geçildi.

Alevi Kültür Merkezi ad?na söz alan arkadaş k?sa bir yaz?l? metin okudu. Savaş?n yaratacağı y?k?m ve ac?lara, görev ve sorumluluklara işaret etti. Gökkuşağ? Derneği ad?na semineri veren arkadaş ise Afganistan’la başlayan, Irak’la devam eden emperyalist savaşlar serisinin hedeflerini anlatt?. Kapitalist ekonominin ağ?rlaşan bunal?m?nın emperyalistleri içte gericiliğe, d?şarda ise sald?rganl?k ve savaşa daha yoğun başvurmaya yönelttiğine; bu çerçevede siyasal özgürlüklerimizin ve sosyal haklar?m?z?n yan? s?ra tüm ilerici güçlerin savaş?n hedefi olduğu gerçeğine dikkat çekti. Sald?rganl?k ve barbarl?k karş?s?nda insanl?ğ?n çaresiz ve seçeneksiz olmad?ğ? gibi mücadele yolunu tuttuğuna da değindi ve bunu 15 Şubat eylemleriyle birleştirdi. Yeni dönemde işçi, emekçi ve halk hareketini gelişeceğine işaret ederek, bu mücadeleye, somutta ise savaş karş?t? eylemlere her düzeyde destek verilmesi gerektiği çağr?s?yla konuşmas?n? bitirdi. Söz alanlar?n tamamlay?c? konuşmalar? ve ard?ndan seminer veren arkadaşın özet değerlendirmesiyle seminer sona erdi.

Basel/Gökkuşağ?