Ekim Gencligi ARSIVKIZIL BAYRAK
 
Kasım 2003
Sayı: 66
 İçindekiler
  Ekim Gençliği'nden...
  YÖK Yasa Tasarısı'na karşı eyleme, boykota, Kızılay'a!
  6 Kasım gösterileri...
  Ankara sokaklarında militan direniş!
  İstanbul'da 6 Kasım eylemleri...
  Diğer üniversitelerde 6 Kasım...
  5 Kasım'da Kemal Gürüz'ün görev süresi doldu...
  Eyleme, boykota, direnişe...
  Irak bataklığında dibe doğru
  Kampanyamıza işçilerden destek!
  Kampanya çalışmalarımızdan....
  İstanbul Üniversitesi kampanya çalışması...
  Etkin bir pratikle faaliyetimiz sürüyor!.
  ODTÜ'nün arkası: Bir silah fabrikası....
  ODTÜ-İSEM sömürü üretiyor!.
  YÖK'e, tasarıya ve emperyalist işgale karşı görev başına!
  "Sosyal Konsey"
  25 Ekim "Cumhuriyeti kollama" yürüyüşü...
  Rektörlere ve darbe çığırtkanlarına karşı komünistler alanlardaydı!
  Yeni Ekimler'in partisi 5 yaşında!
  Parti gençliğin omuzlarında yükselecektir!
  İÜ'yü parti sloganları ile inlettik!
  Alman Kasım Devrimi
  Komünist Tartışmalar
  Filistin'e barıış ancak zaferle gelecek!
  Onuruyla direnen ülke: Küba
  Politeknik direnişi
  Şehir uyanacak bir gün...
  Yabancılaşmış hikayeler...
  Gökhan Birben'le söyleşi
  "Yaşamak güzel şey be kardeşim!"
  Ankara Gazi Lisesi'nden...
  Okur mektupları



 
 
ODTÜ-İSEM sömürü üretiyor!

Neo-liberallerin temel tezlerinden biri olan üniversite-sermaye işbirliği ile üniversite kaynaklarının sermayeye peşkeş çekilmesine devam ediliyor. Son aylarda temel bir gündem haline gelen YÖK Yasa Tasarısı’nda da en tartışmasız konulardan biri üniversite-sermaye işbirliğidir. Sermayenin çıkarına olan herşey gibi bu da iki taraf arasında tartışmasız kabul ediliyor.

Üniversitelerin sermayenin hizmetine sunulmasının pek çok örneğine Türkiye’nin en prestijli üniversitelerinden olan ODTÜ’de rastlıyoruz. 2002 yılında kurulan ODTÜ-İSEM (İnşaat Eğitim-Araştırma Merkezi) de bunlardan biri. Bu eğitim ve araştırma programının amaçları ve yöntemleri şöyle duyuruluyor:

- İhtiyaca yönelik olarak tanımlanacak araştırmaları yapmak, teşvik etmek, eşgüdümünü sağlamak, danışmanlık hizmeti vermek.

- Araştırma, inceleme, geliştirme ve uygulama projeleri yapmak,

yaptırmak, bu konulardaki çalışmalara katılmak ve çalışmaları desteklemek.

- Üretilen ve geliştirilen bilgi, teknoloji, yöntem ve bulguları danışmanlık, yayın ve eğitim kursları aracılığıyla inşaat endüstrisine aktarmak.

Yani halkın vergileriyle yapılan, halkın ve bilimin yararına kullanılması gereken üniversite laboratuarları, sermayenin ihtiyaçlarına yönelik kullanılacak. Öğrenciler ve öğretim görevlileri; projeleri, ödevleri ve dersleri aracılığıyla bu konularda araştırmalar yapmaları için teşvik edilecek. Böylece şirketler hem araştırma ve laboratuvar masraflarından kurtarılmış olacak, hem de altlarında prestijli bir üniversitenin öğretim görevlilerinin imzaları olan projelerle rekabet güçleri arttırılacak.

Merkezin diğer amaçları şöyle sıralanıyor:

- İnşaat sektörüne eğitim ve öğretim desteğinde bulunmak, kurs ve seminerler düzenlemek

- Uluslararası düzeyde sertifikaya yönelik kurslar ile yetkinlik kazandırmaya yönelik eğitim ve öğretim programları düzenlemek.

Bu da demek oluyor ki, görevi üniversite öğrencilerini eğitmek olan ve bunun için maaş alan hocalarımız, bunca işsiz üniversite mezunu varken, kalifiye işgücü yetersizliğinden yakınan sermayedarlara ucuz işgücü sağlamak amacıyla kurslar ve seminerler düzenleyecekler. Halbuki inşaat alanında üniversitede eğitim görenlerin sayısı yaklaşık 15 bin, teknik liseler ve endüstri meslek liselerinde eğitim görenlerin sayısı ise toplam 370 bin. Bunların çoğu mezun olduğunda işsizler ordusuna katılıyor veya alanı dışında çalışmaya zorlanıyor. Buna karşılık inşaat sektöründeki en büyük sorunun kalifiye işgücü olduğu söylenebiliyor ve ODTÜ-İSEM’in bu sorunun çözülmesini amaçlayan bir birim olduğu açıklanıyor. Bu gibi girişimlerle, teknik lise ve üniversite eğitimi dışında eğitm ve kurslar aracılığıyla sermayeye ucuz işgücü sağlanmaya çalışılıyor. Gerçekten de üniversite mezunu olan veya teknik eğitim almış bir kişinin yapacağı işi, daha ucuza çalışan vasıfsız işgücüne kısa bir eğitimden sonra yaptırmak, sermayenin hem rekabet gücünü hem de işçiden aldığı verimi yani sömürüyü arttırır.

Biz üniversite öğrencileri olarak okullarımızı silah ve sömürü üreten yerler olmaktan çıkaracağız ve sermayenin bu saldırılarına karşı özerk-demokratik üniversite ve parasız bilimsel eğitim taleplerimiz için sonuna kadar mücadele edeceğiz.

A. Genç