Bush yönetiminin ilk icraatı
Bağdata emperyalist saldırı
Ocak 91de Irak, emperyalist ülkeler ve bir kısım uşakları tarafından Kuveyti kurtarmak adı altında tahrip edildi. Yüzbinlerce Iraklı hayatını kaybetti. Bu pervasız saldırı CNN televizyonu aracılığıyla naklen yayınlanarak dünyaya izlettirildi.
Bu saldırıdan sonra emperyalistler Irakta uçuşa yasak bölgeler oluşturdular. 36. paralelin kuzeyinde Kürtleri korumak, 33. paralelin güneyinde Şiileri korumak gerekçesiyle bu bölgelerde Irak uçaklarının uçması yasaklandı. ABD ve İngiliz uçakları ise rutin bir şekilde Irakı bombalamaya devam etti. Kuzeyi bombalayan uçaklar Adana İncirlik Üssünden kalkıyordu. Bu saldırılara ek olarak Iraka ekonomik ambargo uygulandı. Bu ambargodan dolayı yüzbinlerce Iraklı çocuk besin ve ilaç yetersizliğinden öldü.
Çatırdayan emperyalist ittifak
91de uyumlu olan emperyalist ittifak 98deki Çöl tilkisi saldırısında çatırdadı. Ve ABD ezeli kuyrukçusu İngiltere dışında destek bulamadı. Geçtiğimiz Cuma günü Iraka yapılan haydut saldırı ise artık açıkça ifade edilen tepkilerle karşılandı. Çin ve Rusyanın tepkisinin yanısıra en sert tepki Fransadan geldi. 98de uçuşa yasak bölge uygulamasından çekilen Fransa, Iraka uygulanan ekonomik ambargonun kalkmasını talep etti. Fransız Dışişleri bakanı saldırının hukuki dayanağı olmadığını belirtti ve uzun zamandır bu tür bombardımanın meşru temeli olmadığına inanıyoruz açıklamasını yaptı. Kanada, İsrail ve Polonya dışında saldırıyı destekleyen ülke çıkmadı.
Ekonomik alanda değişik emperyalist mihraklar arasında rekabetin giderek keskinleştiği biliniyor. Ekonomik alandaki çıkar çatışmaları politik ve askeri alanda da yansımalarını buluyor. Soğuk savaş döneminde zorunlu olarak ortak hareket eden emperyalist güçler, Sovyetler Birliği ve Doğu Avrupanın yıkılışıyla birlikte, aralarındaki çelişkilerin üstünü örten temel etkenden kurtuldular. Emperyalist mihraklar arası çelişki ve çatışmalar açık ifadeler kazanmaya başladı.
Hala dünyanının en güçlü haydutu olan Amerikan emperyalizminin artık diğer emperyalist güçleri peşine takıp saldırı yapma dönemi kapanmıştır.
Uşak Türkiyenin titrek tepkisi
Saldırının ertesi günü açıklama yapan Ecevit, emperyalizmin bu sadık uşağı, saldırıdan haberdar edilmemelerinden dolayı rahatsızlığını dile getirdi. Dahası, efendisine Irak politikasını gözden geçirme çağrısı yaptı. Ancak, İMF reçetelerini virgülüne kadar uygulayan bir hükümetin Irak konusunda farklı tavır koyması, emperyalist ağababasından ayrı politika izlemesi ne kadar mümkün?
Iraka dönük ambargonun delinmesi ve gittikçe işlevsizleşmesi (ki saldırının nedenlerinden biridir) Türkiye egemenlerini de harekete geçirdi. Henüz emperyalistlerin tam paylaşamadığı Irak pazarından pay kapma çabasına girdiler. Son olarak Bağdata giden TBMM heyeti dört gün boyunca temaslarda bulundu. Gezi boyunca, Türk firmalarının Irakta etkin olması ve iki ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi üzerinde duruldu.
Ancak efendinin Türkiyeye ilişkin planı, Saddama karşı yürüteceği bozguncu eylemlerde Irak Ulusal Konseyine (INC) lojistik destek sunmasıdır. Ayrıca bir uşak olarak haddini bilmesi ve ABDye rağmen belli planları hayata geçirmek gibi heveslere kapılmaması gerekmektedir. ABD Iraka yönelik son saldırı ile bu konuda da uyarıda bulunmuştur.
Keşif uçuşu adı altında İncirlikten kalkan uçakların Irakı bombalaması sonucu 98den bu yana 300 insanın ölmesi ve çok sayıda insanın yaralanmasına sesini çıkaramayan Türk devleti, son saldırıyla beraber başbakanı aracılığıyla ABDye mesaj gönderiyor ve barışçı çözüm talep edebiliyor. Saddam rejimini devirme planı çerçevesinde yer alan Kuzey Kürdistan konusunda efendi-uşak arası görüş ayrılığı, bu talebin gündeme getirilmesinde önemli bir rol oynuyor. Ama ABD bir efendinin küstahlığı ve pervasızlığı ile İncirlikten kaldırdığı uçaklarla Iraka yönelik saldırısını sürdürüyor.
Sözde Irak muhalefeti ihanet batağında
ABDde üslenen Irak Ulusal Konseyi (INC) bombardımanı hararetle destekledi. Saddam yönetiminden kurtulma umutlarını emperyalizme bağlayan bu uşak takımı, Bağdat bombalanırken Pentagonda efendileriyle toplantı yapıyordu. Dünya halklarının düşmanı bu haydut devlet tarafından silahlandırılan ve finanse edilen, atacağı her adım CİA tarafından yönlendirilen INC, Saddam diktatörlüğünün yerine ABD uşaklığını üstlenecek kendi diktatörlüğünü geçirme hayalleri kuruyor. Türkiyenin bu iğrenç planın hayata geçebilmesi için lojistik destek sunabilecek tek ülke olduğunu söyleyen CİA, Türk devletinin bu destekten kaçınmaması gerektiğinin altını çiziyor.
INC türü muhaliflerin Irak emekçilerine sunabilecekleri tek şey, kendi katilleri olan ABD emperyalizmine köleliktir. Piyonluktan öte bir iradeleri olmayan bu hainlerin, Irak halkını dikta rejiminden kurtaracakları iddiası ikiyüzlü bir yalandır.
Kosovadaki UÇKnın ulusal baskıya karşı mücadele adına emperyalistlere sırtını dayaması, ardından Yugoslavyaya yönelen saldırı ve tahrip edilen Kosova gerçeği, emperyalizmin nasıl bir kurtarıcı olduğunu tüm çıplaklığıyla gözler önüne sermiştir. Kosovada sorun çözülemediği gibi, ek olarak emperyalist ülkelerin işgali eklenmiştir. İşgalci askerlerin tecavüz ve cinayetleri gizlenememektedir. Yine Sırbistanda muhalif kitleler aldatılarak, ABD desteğiyle Miloseviç devrilmiştir. Kendi halkını katleden haydutlara uşaklık eden yeni onursuz yönetim, şimdi ihanetini kitlelerden gizlemeye çalışmakta, bağımsızlığına düşkün Sırp halkına emperyalistlerden aldığı yardımı açıklama cesareti gösterememektedir.
***
Bağdatın bombalanması ABD emperyalizminin haydutluğunun yeni bir örneği olmuştur. Emperyalist odaklar Irak halkını düşündükleri için değil, ABDnin Ortadoğuya dönük hesaplarından dolayı tepki göstermişlerdir. Türk burjuvazisi de aynı ikiyüzlü tutum içindedir. 91de bir koyup üç-beş almak adına saldırıya tam destek veren iktidar, şimdi Irak konusunda kendi gerici çıkarları doğrultusunda politika değişikliği talep etmektedir. Aynı şekilde Arap devletleri de aynı ikiyüzlülükle saldırıya tepkilerini dile getirmek zorunda kalmışlardır. Ama emperyalizme uşaklığa devam etmektedirler.
Bu saldırıya karşı en samimi tepki Ortadoğu emekçilerinin anti-emperyalist tepkisi olmuştur. Emperyalist saldırganlığın önüne geçmek ancak bölgedeki emekçi halkların ortak mücadelesiyle mümkün olabilir. Başını yiğit Filistin halkının çektiği bu mücadelenin gelişip güçleneceğinden kuşku duyulmamalıdır.
|