Ekim Gencligi ARSIVKIZIL BAYRAK
 
Aralık 2003
Sayı: 67
 İçindekiler
  Ekim Gençliği'nden...
  28 Aralık'ta Ankara'da olacağız!
  Öğrenci gençlik baskı ve terörle susturulmaya çalışılıyor...
  YÖK'ten "demokratı" var!
  Soruşturma terörü tırmandırılıyor!
  "Terör" demagojisiyle amaçlanan ne?
  Bush İngiltere'de yüzbinlerin protestosu ile karşılandı
  Yasanızı parçalayacağız!
  TÜSİAD'ın "çerçeve yasa"sı ne anlama geliyor?
  Kamu Yönetimi Reformu
  Kampanya çalışmalarından...
  Kampanyada yeni bir adım, yeni bir ısrar, yeni bir irade!
  Irak'ta direniş ve direnişe destek büyüyor!
  Direnen halklar kazanacak!
  Kürt gençliği gerçek özgürlük yolunu yürüyecektir!
  Üniversite ve siyaset
  İşte çürüyen kapitalizmin "bilim insanı"!
  Bir slogan ve ötesi... Özerk-demokratik üniversite
  Orak-çekiçli kızıl bayrak ezilen uluslara hep yol gösterecek!
  Avrupa'da üniversiteli gençlik alanlara iniyor!
  Lise ders kitaplarında neler öğretiliyor?
  19 aralık direnişi ve katliamı...
  "Modern ve seçkin bir genç olun"!
  O duvarlarınızı yıkacağız!
  Başkan Mao ve Josef Stalin...
  Komünist Tartışmalar'ın ilki Ankara'da gerçekleştirildi
  "Soba, pencere camı ve iki ekmek"
  Erdal Eren...
  Eğitimin ticarileştirlmesine hayır!..
  Direniş daha yeni başladı!
  İLGP- Girişimi Bülteni'nden...
  Okur mektupları



 
 
Orak-çekiçli kızıl bayrak ezilen uluslara
hep yol gösterecek!

Emperyalizmin saldırganlığının gittikçe arttığı, gerici şoven eğilimlerin, dünya halkları arasında düşmanlığı körüklediği bir dönemde, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) kuruluşunun 81. yıldönümünde dünya halklarına yol göstermeye devam ediyor. Halkların bir arada kardeşçe yaşayabileceğinin somut bir örneği olan SSCB, bu yanıyla günümüzdeki çekişmelerin ve düşmanlıkların emperyalist-kapitalist sistemin ürettiği sorunlar olduğunun da kanıtıdır. Ekim Devrimi’nden önce Rusya, ulusal baskıların yoğun bir şekilde yaşandığı bir halklar hapishanesidir. Devrimden 5 yıl sonra, çevre ülkelerin de katılımıyla tüm ulus ve milliyetlerin tam hak eşitliğine sahip olduğu SSCB kurulmuştur. 30 Aralık 1922 tarihinde kurulan Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği, tüm ulusların eşit hklara sahip olduğu çok uluslu devletin dünya tarihindeki tek örneğidir.

Ekim Devrimi’nin hemen ertesinde yayınlanan “Rusya Halklarının Hakları Bildirgesi” ile ezilen ulus ve milliyetlerin üzerindeki ulusal baskıya son verilmiş; özgür iradeleriyle kendi kaderlerini tayin etme hakkı tanınmıştır. Bildirgede Rusya’da ulusal sorunun çözümünde gözetilmesi gereken temel haklar şunlardı:

1) Rusya’daki halkların eşitliği ve egemenliği.

2) Rusya’daki halkların, ayrılma ve bağımsız devletler kurma hakkı dahil olmak üzere kendi kaderlerini özgürce belirleme hakkına sahip olmaları.

3) Ulusal ve ulusal-dinsel her türlü ayrıcalık ve sınırlamanın kaldırılması.

4) Rusya’nın sınırları içinde yaşayan ulusal azınlıkların ve etnik grupların özgürce gelişmesi.

Bu ilkeler ışığında özgürleştirilen ve aralarındaki eşitsizlikler kaldırılan halkların da kendi Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri’ni kurmasının ve bunların da bir birlik oluşturmasının yolu açılmış oldu. Bu dönemde Rus Sosyalist Federatif Sovyet Cumhuriyeti dışında kurulan cumhuriyetler şunlardı: Ukrayna Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti, Belarus Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti, Ermenistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti, Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti ve Gürcistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti. Günümüzde milliyetçi şoven çatışmalara sahne olan bir bölgede kurulmuş olan Ermenistan-Azerbaycan-Gürcistan Sosyalist Sovyet Cumhuriyetleri kendi aralarında birleşerek Transkafkasya Sosyalist Federatif Sovyet Cumhuriyeti’ni (TSFSC) oluşturdular. Böylece TSFSC’nin başlattığı birleşme süreci diğer üç Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nin de katılımıyla SSCB’nin oluşumunu getirdi.

Daha önce uluslararasında gerici çatışmalara sahne olan bir coğrafyada halkların kardeşçe yaşayabileceğine tanık olmamızı sağlayan SSCB, çeşitli ulusların işçi ve emekçileri arasında yaratılmaya çalışılan düşmanlığın yapay olduğunu, bunun sadece bu ülkelerdeki burjuvazinin işine yaradığını tüm dünyaya göstermiştir.

Ekim Devrimi ile kurulan sosyalist iktidarın siyaseti ve uygulamaları, ulusal sorunun tam hak eşitliği temelinde nasıl çözüleceğinin yolunu göstermektedir. Sovyet iktidarının ulusal sorundaki kazanımları kuşkusuz sadece siyasi eşitlikle sınırlı değildir. Daha önce bazı bölgelerin geri bırakılmasıyla yaratılan fiili eşitsizliğin ortadan kaldırılması için büyük bir çaba gösterilmiş ve bu noktada da büyük başarılar elde edilmiştir. Ekonomik gerek kültürel alandaki farklılıklar uygulanan politikalarla yok edilmeye çalışılmıştı. Örneğin Sovyetler Birliği’nde anayasa ile güvencelenmiş bir şekilde 93 anadilde eğitim verilmekteydi. Oysa bugünün kapitalist Türkiye’sinde bununla ilgili dilekçe vermek bile suç sayılıyor.

SSCB; yoksulluk, halklar arasında düşmanlık ve savaş demek olan kapitalizmin alternatifinin sosyalizm olduğunu göstermesi ve bu konuda somut bir örnek olması açısından günümüzde de dünya halklarının yolunu aydınlatıyor.

Emperyalizm savaş demektir, barış sosyalizmle gelecek!

A. Genç