Ekim Gencligi ARSIVKIZIL BAYRAK
 
Aralık 2003
Sayı: 67
 İçindekiler
  Ekim Gençliği'nden...
  28 Aralık'ta Ankara'da olacağız!
  Öğrenci gençlik baskı ve terörle susturulmaya çalışılıyor...
  YÖK'ten "demokratı" var!
  Soruşturma terörü tırmandırılıyor!
  "Terör" demagojisiyle amaçlanan ne?
  Bush İngiltere'de yüzbinlerin protestosu ile karşılandı
  Yasanızı parçalayacağız!
  TÜSİAD'ın "çerçeve yasa"sı ne anlama geliyor?
  Kamu Yönetimi Reformu
  Kampanya çalışmalarından...
  Kampanyada yeni bir adım, yeni bir ısrar, yeni bir irade!
  Irak'ta direniş ve direnişe destek büyüyor!
  Direnen halklar kazanacak!
  Kürt gençliği gerçek özgürlük yolunu yürüyecektir!
  Üniversite ve siyaset
  İşte çürüyen kapitalizmin "bilim insanı"!
  Bir slogan ve ötesi... Özerk-demokratik üniversite
  Orak-çekiçli kızıl bayrak ezilen uluslara hep yol gösterecek!
  Avrupa'da üniversiteli gençlik alanlara iniyor!
  Lise ders kitaplarında neler öğretiliyor?
  19 aralık direnişi ve katliamı...
  "Modern ve seçkin bir genç olun"!
  O duvarlarınızı yıkacağız!
  Başkan Mao ve Josef Stalin...
  Komünist Tartışmalar'ın ilki Ankara'da gerçekleştirildi
  "Soba, pencere camı ve iki ekmek"
  Erdal Eren...
  Eğitimin ticarileştirlmesine hayır!..
  Direniş daha yeni başladı!
  İLGP- Girişimi Bülteni'nden...
  Okur mektupları



 
 
Alemdaroğlu’na ceza...

İşte çürüyen kapitalizmin “bilim insanı”!

Türkiye Tabipler Birliği Onur Kurulu, İstanbul Üniversitesi Rektörü Kemal Alemdaroğlu’nun ABD’de yayınlanan bir eserden kaynak göstermeden alıntı yaptığını tescil etti. Kurul kararına göre Alemdaroğlu 2 iki ay cerrahlıktan men edildi. Her sorunda hızlı bir şekilde açıklama yapan Alemdaroğlu burjuva medyada çıkan habere ilişkin tek bir açıklama yapmış değil. Ve haberler çıkar çıkmaz yurtdışı seyahatine çıktığı söyleniyor.

Söz konusu karar, Üniversite Öğretim Elemanları Derneği’nin talebini değerlendiren Türkiye Tabipler Birliği Onur Kurulu tarafından alındı. Talebi ilk olarak inceleyen İstanbul Tabip Odası bir karar veremeyince, Kocaeli Tabip Odası iddiaları değerlendirmeye almıştı. Kocaeli’nden de bir karar çıkmaması üzerine Türkiye Tabipler Birliği Onur Kurulu söz konusu iddiaları incelemeye aldı. 3 yıllık süreç geçen hafta Alemdaroğlu’na verilen ceza ile sonuçlanmış oldu. Kararı kamuoyuna açıklayan Üniversite Öğretim Elemanları Derneği Başkanı Prof. Dr. Kadir Erdin, “Bilimsel hırsızlık yaptığı kanıtlanan bir kişi bırakın rektörlük yapmayı, öğretim üyeliğinden bile atılır” diye konuştu.

Alemdaroğlu, ‘95 yılındaki “bilim adamı”yla birlikte, ‘Laparoskopik Cerrahi’ isimli bir kitap yazmıştı. Ancak söz konusu kitabın, 1992’de ABD’de yazılmış ‘Laparoskopide Yeni Metotlar’ isimli kitaptan kopya edildiği ortaya çıktı. İddiaya konu olan yazı, Virginia Üniversitesi’nin web sitesinde (www.plagiarism.phys.virginia.edu/case1/case1data.html) halen yayında bulunuyor.

İddia uluslararası bir boyut da kazanmış durumda. Virginia Üniversitesi bünyesindeki ‘İntihal Kaynakları Merkezi’ Alemdaroğlu’nu ‘intihalcilikle’ suçladı. Uluslararası Cerrahi Birliği de Alemdaroğlu’ndan açıklama istedi.

“Bilimsel eğitim” ve “bilim insanları”

Üniversitede doktora tezlerini inceleyen ve Türkiye’nin en büyük üniversitelerinin birisi olan İstanbul Üniversitesi’nın başında bulunan bir “bilim adamı” nin akademik hırsızlık yaptığı tescillenmiştir. İşte çürüyen eğitim sisteminin iç yüzü.

Yıllarca üniversitelerdeki eğitim sisteminin anti-bilimsel yapısı üzerine çokça şey söylendi. Tek başına bu olay bile eğitim sisteminin ne hale geldiğini anlatıyor. Bilimsel kisvesi altında sermaye için yapılan araştırmalar, silah tekellerine açılan üniversite laboratuvarları, gece gündüz çeşitli sermaye kurumları için üniversite laboratuvarlarında “bilimsel” araştırma yapan öğretim görevlileri, öğrenciyi müşteri haline getiren üniversite sistemi... Bunlar eğitim sistemimizin tablosunu ortaya koyan birkaç örnek. Böyle bir tabloda Alemdaroğlu gibi “bilim” hırsızlarının kendine yaşam alanı bulması, hatta bu sistemin baş aktörlerinden birisi olması son derece doğaldır.

Sistem bugün her alanda tam bir çürüme yaşamaktadır. Bu çürümenin belki de en net görülebileceği alanlardan birisidir eğitim/bilim alanı. Bugün üniversitelerdeki akademik çalışmalar sermayenin çıkarlarına hizmet etmektedir. Bilimsel çalışmalar veya doktora tezleri, sermaye ihtiyaçları doğrultusunda “teknoloji geliştirme” hedefine bağlanmıştır. Üniversitelerde bilimsel eğitim alanında neler yaşandığını, Ermeni soykırımına dair bir soru sormaya çalışan bir öğretmenin öğretim görevlisi tarafından küfürlerle salondan çıkartılması da en iyi şekilde özetlemektedir.

Bu çürümeye karşı geleceğin yaratıcıları olan bizler bilimsel eğitim için mücadelemize yılmadan devam edeceğiz.

Ekim Gençliği/İstanbul Üniversitesi