20 Temmuz 2007 Sayı: 2007/28(28)

  Kızıl Bayrak'tan
   Düzenin seçim oyununu bozalım,
mücadeleyi yükseltelim!
  Hükümetin ABD’ye kafa tutma
maskaralığı!
CHP emperyalizme uşaklıkta kusur etmeyecek!
Sermaye düzeninin harcı devlet terörüyle karılmıştır!
Bağımsız sosyalist adayların tanıtım şenliklerinden...
BDSP’nin seçim faaliyetinden...
  Seçim çalışması üzerine BDSP temsilcisi İstanbul 1. Bölge Bağımsız Sosyalist Milletvekili adayı N. Şafak Özdoğan ile konuştuk...
  Ümraniye, Samandıra, Sultanbeyli’de seçim çalışması…
  Herkese sınavsız, parasız eğitim hakkı!
  KESK’te üye ve yetki kaybı...
  Mahkeme sendikacılık yapmaya çağırıyor!..
Yüksel Akkaya
  Sınıf hareketinden...
  Sermaye devleti ormanları da katlediyor
  Irak’ta ABD vahşeti sürüyor!
  İP çetesinin Mamak İşçi Kültür Evi’ne saldırısı püskürtüldü...
  Hüseyin Karabulut’u unutmayacağız!
  Binali Soydan’la dayanışmayı
yükseltelim!
  Yurtsever Kürdistan halkına!
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

İP çetesinin Mamak İşçi Kültür Evi’ne saldırısı püskürtüldü...

“Faşizme karşı omuz omuza!”

Mamak’ta devrimci seçim faaliyetlerimiz seçimler yaklaştıkça dosta düşmana karşı hızlanarak sürüyor. Mamak’ta yürütülen devrimci seçim faaliyetimize tahammül edemeyen ve her fırsatta gerici, şoven yüzünü gösteren, postal yalayıcı İşçi Partisi çetesi 12 Temmuz günü saat 16.00 sularında Mamak İşçi Kültür Evi’ne azgınca saldırdı.

İşçi Kültür Evi’nin önüne arabalarla gelen İP çetesi doğrudan taşlar ve sopalarla saldırarak kuruma girmeye çalıştı. Saldırı sırasında içeride bulunanların 20 dakikayı bulan direnişi sonucunda püskürtülen çete geldiği gibi arabalar ile oradan uzaklaştı.

İlk saldırının ardından hızını alamayan kendini bilmez İP’liler saat 17.00 sularında İşçi Kültür Evi’ne bu kez 40 kişilik bir grupla daha kalabalık bir şekilde gelerek saldırdılar. Devrimcilere hakaretler içeren sloganlar atarak Mamak İşçi Evi’ne doğru ilerleyen grup ile kurumun 50 metre kadar önünde çatışma çıktı. Taş, sopa benzeri hazırlıklar ile gelmiş olan gruba karşı az bir sayı ile direnilerek ikinci saldırı da püskürtüldü. Saldırı sırasında 4’ü ağır olmak üzere 6 kişi yaralandı.

Saldırının ardından olay yerine gelen kolluk güçleri yardım etmek bahanesiyle İşçi Kültür Evi’ne girmeye çalıştılar. İçeri alınmamaları üzerine ise yaralılara yardım etme bahanesiyle gözaltına almaya çalıştılar. Polislerin bu saldırıları da kararlılıkla püskürtüldü.

Saldırının hemen ardından destek için kurumumuza gelen HÖC, Halkevleri, ESP, Alınteri, Partizan, ÖDP, SDP ve Kaldıraç ile beraber bir eylem gerçekleştirildi. “Faşizme karşı omuz omuza!”, “Tuzluçayır faşizme mezar olacak!”, “Katil devlet hesap verecek!” sloganları ve teşhir konuşmalarıyla faşist saldırı kınandı.

Saldırı sırasında baş ve vücutlarının çeşitli yerlerinden ağır yaralanan, aralarında Ankara 1. Bölge Sosyalist Milletveki Adayı Evrim Erdoğdu’nun da bulunduğu çok sayıda BDSP’li ve ilk saldırı sırasında kurumda bulunan bir ESP’li hastaneye kaldırıldı.

Mamak’ın emekçi halkı saldırı sonrası Mamak İşçi Kültür Evleri’ni sahiplendi. Bu yoğun sahiplenme ve faşizme karşı biriken öfke karşısında devlet sivil polisler ve çevik kuvvet eşliğinde mahalleyi ablukaya aldı. Besledikleri köpeklerin güvenliğini sağlamak için devlet İP genel merkezi ve Mamak İlçe örgütü önüne çevik yığdı.

Tuzluçayır faşizme mezar olacak!

Saldırı sonrası büyüyen bu öfke akşam saat 21:00’de eyleme dönüştü. BDSP, HÖC, Halkevi ve ESP tarafından örgütlenen, Alınteri, Partizan, UID-Der ve Batıkent’ten antifaşist gençlerin katıldığı eylem saldırının gerçekleştiği Mamak İKE önünde başladı. “Faşist saldırıların hesabını soracağız!” yazılı pankartın açıldığı eylem yürüyüşle başladı. 200’e yakın insanın katıldığı anti-faşist yürüyüş sırasında “Faşizmi döktüğü kanda boğacağız!”, “Faşizme karşı omuz omuza!”, “Yaşasın devrimci dayanışma!”, “Kahrolsun faşist İşçi Partisi!”, “Faşistlerden hesap sorduk, soracağız!” sloganları güçlü bir şekilde atıldı. Mahalle halkının da kitlesel katıldığı eylem Tuzluçayır Meydanı’na gelindiğinde yapılan açıklama ile devam etti. Açıklama sırasında meydanı kesen üç yol trafiğe kapatıldı. Bu sırada Tuzluçayır Göbek’te kitlenin sayısı 250’yi aştı. Burada yapılan ilk açıklamayı BDSP Ankara 1. bölge bağımsız sosyalist milletvekili Evrim Erdoğdu yaptı. Erdoğdu konuşmasında şunları söyledi: “Mamak’ta emekçilerin faşistler karşısında aldığı tutum üzerinden kuduran faşist çete 40-50 kişilik bir güruhla azgınca Mamak İKE’ye saldırmıştır. Biz onları tanıyoruz. Onlar Gazi’de Çorum’da, Maraş’ta Sivas’ta katledenlerdir. Onlar üniversitelerde devrimcilere karşı satırlarla sopalarla saldıranlardır. Bu saldırganlıklarının gerisinde devrimcilerden, işçi ve emekçilerden duydukları korku yatıyor. Bu saldırılarının arkasında ise bekçiliğini yaptıkları sermaye düzeni ve devleti yer alıyor. Elbette hiçbir faşist saldırının hesabı yerde kalmayacaktır. Devrimciler ve emekçiler faşistlerin yaptıklarını yanlarına bırakmayacaktır.”

BDSP tarafından yapılan açıklamada “Ağzı salyalı, postal yalayıcısı İP çetesi bugün bir kez daha devrimcilere saldırmıştır. Dün üniversitelerde devrimcilere saldıran bu çete şimdi de devrimcilerin olduğu mahallelere yöneliyorlar. Elbette bu saldırıların gerisinde köpekliğini yaptıkları ordu ve bir bütün olarak sermaye düzeni vardır. İpleri düzenin elinde olan bu ve benzeri faşist çeteleri her koşulda bulunduğumuz yerlerden kovmaya devam edeceğiz. Devrimciler bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da, kokuşmuş düzen ve onların bekçiliğine soyunmuş faşist odaklar dağıtılana kadar savaşmaya devam edecektir. Bedeller ödeyerek sürdürdüğümüz mücadele üzerinden devrimcilere yönelik tüm faşist saldırıların hesabını soracağız. İşte bu mücadeleyi, Mahirler’den, Denizler’den, İbolar’dan devraldığımız devrimci siper yoldaşlığı bayrağını, daha da güçlü bir şekilde dalgalandırarak sürdüreceğiz. Bugün burada yapılan eylem bunun bir örneğidir” denildi. Yaşanan saldırı ve direniş hakkında bilgi verilen açıklama sonrası yine kortejler oluşturularak saldırının gerçekleştiği Mamak İKE önüne kadar sloganlarla yüründü. Eylem bitiminde burada da saldırıyı teşhir eden bir açıklama yapılarak eylem sona erdi. Eylem sonrası gece geç saatlere kadar Mamak İKE’ye mahalle halkı tarafından ziyaretçi akını oldu. Gece nöbet tutan emekçiler kurumu bekleyen sınıf devrimcilerinden desteklerini esirgemediler.

Ankara’dan komünistler

****

Faşist saldırı İzmir’de kınandı

Mamak İşçi Kültür Evi’ne yapılan saldırı BDSP, Kaldıraç, Partizan, DHP, Köz, İşçi Mücadelesi ve Yeni Kapı Tiyatro Topluluğu tarafından yapılan ortak bir eylemle protesto edildi. Eyleme Mücadele Birliği destekçi olarak katıldı. Eylemde saldırı teşhir edildi.

Eylem sırasında “Baskılar bizi yıldıramaz!”, “Yaşasın devrimci dayanışma!”, “Yaşasın halkların kardeşliği!”, “Mamak İşçi Kültür Evi yalnız değildir!” sloganları atıldı. Eyleme 60 kişi katıldı.

İzmir BDSP


Adana: Saldırıların hesabını soracağız!

İP çetesinin Mamak İşçi Kültür Evi şahsında devrimci faaliyete yönelik saldırısı 13 Temmuz günü saat 17:00’de İnönü Parkı’nda bir basın açıklaması ile kınandı.

“Faşist çetelere geçit vermeyeceğiz! No pasaran!/BDSP” imzalı pankartın açıldığı eylemde “Faşist çetelerden hesap soracağız!”, “Faşizme karşı omuz omuza!”, “Yaşasın devrimci dayanışma!” sloganları haykırıldı. Yapılan açıklamada komünistlerin seçim çalışmasına yönelik saldırılar anlatıldı, son saldırı teşhir edildi. İP çetesinin geçmiş icraatlarıyla beraber kirli ve gerçek yüzü vurgulandı.

DHP, ÇHKM, Mücadele Birliği, HÖC ve Emekli-Sen Adana Şube Başkanı’nın destek verdiği eyleme yaklaşık 35 kişi katıldı.

Adana BDSP


İP çetesinin saldırısı üzerine yapılan açıklamalardan...

Faşizme karşı tek yumruk, tek barikat!

Seçim döneminin sunduğu politizasyon atmosferinde devrimci amaç ve ilkeler doğrultusunda etkin ve yaygın bir faaliyet yürütmemizden rahatsız olan sermaye iktidarı, son günlerde seçim çalışmalarımıza dönük saldırılarını daha da yoğunlaştırıyor. Bu saldırı dalgasına, en son dün (12 Temmuz) İP çetesinin saldırısı eklendi. Bu çete, Mamak İşçi Kültür Evi’ne taşlar ve sopalarla azgınca saldırarak kuruma girmeye çalıştı. Fakat saldırı sırasında içeride bulunanların direnişi sonucunda püskürtüldü...

Kuşku yok ki, postal yalayıcı, darbe kışkırtıcısı, faşizmin savunucusu, özgürlüklerin ve demokratik hakların düşmanı İP çetesinin bu saldırısı, Genelkurmay’ın 27 Nisan Muhtırası’ndan ve 8 Haziran tarihli Kürt ve Türk halklarını düşmanlaştırmaya yönelik “kitlesel refleks” çağrısından bağımsız değildir. Açıktır ki, bu çete ve arkasındaki güçler, kontra çetelerinin dizginsizce at koşturduğu, devrimcilerin sokaklarda linç edildiği, Kürtlerin pervasızca katledildiği bir ülke istiyorlar. Onlar, astığı astık, kestiği kestik generallerin önünde hazır ola geçen bir halk istiyorlar.

Anlaşılan o ki, faşist cephenin vurucu gücü misyonu, son zamanlarda diğer sol ve devrimci çevrelere de saldırısını yoğunlaştıran NATO’cu, ABD’ci generallerin yönlendirdiği bu çeteye verilmiş görünüyor...

Biz Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu olarak hiçbir güç ve provokasyonun devrimci faaliyetimizi engelleyemeyeceğini, aksine çalışmalarımızı daha da boyutlandırarak sürdüreceğimizi ilan ediyoruz.

Tüm devrimci, demokrat ve ilerici güçleri, İP çetesinin provokasyonunu boşa çıkarmak üzere harekete geçmeye ve dayanışmayı yükseltmeye çağırıyoruz.

Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu (BDSP)

13 Temmuz ‘07


Devrimci faaliyetimizi can bedeli koruyacağız!

(...)

12 Temmuz günü İP’in ipsizleri Mamak İşçi Kültür Evi’ne saldırıya yeltendiler. 50 kişi gelmelerine rağmen devrimci kararlılıkla püskürtüldüler. Amaçlarına ulaşamadan defolup gitmek zorunda kaldılar. Sınıf devrimcileri olarak İP çetesini püskürttük ve gereken yanıtı verdik. Mahalle emekçilerinin saldırının hemen ardından Mamak İşçi Kültür Evi’ni ziyaret etmeleri, fiili destek sunmaları, bizleri sahiplenmeleri İP çetesinin saldırısının halk tarafından da püskürtüldüğü anlamına gelmektedir.

İP çetesi şunu iyi bilmelidir ki, komünistler çalışma alanlarını ve mevzilerini can bedeli bir direngenlikle korur. Büyük bir emek ve çaba ile yarattığımız mevzilerimizi bu kararlılık ve inançla koruruz. Saldırı sırasında sayıca bizden fazla ve teçhizatlı olan İP çetesi işte bu devrimci irade ve kararlılıkla püskürtülmüştür.

Bundan sonra da devrimci faaliyetimize, kurumlarımıza yönelik her türden saldırı karşısında aynı inanç ve kararlılıkla duracağız. Saldırı kimden ve nereden gelirse gelsin karşısında sınıf devrimcilerinin sarsılmaz iradesini ve kararlılığını bulacaktır.

Ankara BDSP


Katil devlet ve tüm işbirlikçileri hesap verecek!

(...)

Bizler İzmir’den sınıf devrimcileri olarak kilometrelerce mesafe öteden haykırıyoruz:

Yoldaşlar; geçmişte yaşadığımız tüm saldırılarda olduğu gibi bu seçim döneminde de karşılaştığımız tüm saldırıları omuz omuza karşılıyoruz. İşçi sınıfının birleşik devrimci mücadelesini yaratma mücadelesinden hiçbir güç bizi alıkoyamayacaktır. Çünkü biz gücümüzü işçi sınıfının devrimci programından ve partimizin yol göstericiliğinden alıyoruz. Bir kez daha sizlerle omuz omuza haykırıyoruz: “Katil devlet ve tüm işbirlikçileri hesap verecek!”

İzmir BDSP

Mamak İşçi Kültür Evi çalışanlarını anti-faşist öfkemizle selamlıyoruz!

(...)

Postal yalayıcı faşist İP çetesi tarafından Mamak İşçi Kültür Evi’ni hedef alan saldırılar karşısında, Mamak İKE çalışanları ve diğer devrimci kurumlar ile Mamak işçi ve emekçilerinin dayanışmasını selamlıyor ve anti-faşist bilincimiz ve öfkemizle yanınızda olduğumuzu bir kez daha haykırıyoruz!..

Bursa BDSP


Saldırı sınıfa, devrime ve sosyalizmedir!

İşçi sınıfı devrimcileri, seçimler vesilesiyle, çürümüş ve çeteleşmiş sermaye devletine karşı bir bayrak kaldırdı.

Bu bayrak, devrimin ve sosyalizmin bayrağıdır.

Bu bayrak, günlerdir işçi sınıfı devrimcilerinin elinde, fabrika ve işyerlerinin önünde, emekçi semtlerinde, okul çıkışlarında, meydanlarda ve işlek tüm cadde ve sokaklarda dalgalandırılıyor.

Bu bayrağın temsilcileri, bağımsız sosyalist adaylar, günlerdir bir sömürü ve zulüm düzeni olan sermaye düzenini ve sermaye partilerini teşhir ediyorlar, düzene karşı devrim çağrısı yapıyorlar.

Sermaye düzeni ve devleti karşısında tek bağımsız, tutarlı, tok ve doğru alternatif olan bu ses, ilk günden itibaren sermaye devletini ve onun kolluk güçlerini rahatsız etti. Hemen harekete geçtiler. Gerici, faşist ve en iğrenç cinsinden bir kampanya eşliğinde, başta İstanbul olmak üzere, sınıf devrimcilerinin seçim çalışması yaptıkları tüm kentlerde, saldırıya geçtiler. Yer yer kıran kırana bir kavgaya sahne olan bu durum devam ediyor.

Bu saldırı kampanyasına, şimdi, ipleri sermaye düzeninin ve emekli generallerin elinde olan İşçi partili çeteler de katılmış bulunuyor. MHP’li faşistlerden bir farkı kalmayan, bu Kemalist çete, 12 Temmuz 2007 tarihinde, sınıf devrimcilerinin emekle yoğura yoğura inşa ettikleri Mamak İşçi Kültür Evine, ülkücü faşistler gibi, taş, çivili sopa ve beyzbol sopaları ile ve öldürmek amacıyla iki kez üstüste saldırıya geçtiler...

İP’li ipsizlerin bu saldırısına şaşırmadık. Şaşırmadık zira, Onlar işçi emekçi düşmanıdır.

Onlar, başta Kürt ve Ermeniler olmak üzere kardeş halkların azılı düşmanıdır.

Onlar, uşaklığını yaptıkları sermaye devleti gibi, sömürgeci ve emperyal emellere sahiptirler. Musul ve Kerkük’e dönük hayalleri, Kıbrıs’taki işgali savunmaları da bunun ifadesidir.

Onlar, Misak-i Milli ile bile yetinmiyorlar, Turancı, Enver ve Talat paşacıdırlar.

ABD’ye karşı olmaları da aşağılık bir yalandır. ABD’ye göbekten bağlı sermaye devletine militan düzeyde uşaklık yapanlar, Amerikancı orduya yaltaklananlar ABD karşıtı olamaz. Ve zaten İP’in ipleri Amerikancı generallerin, Y. Büyükanıtlar’ın ellerindedir.

Esasen biz onları karanlık ve kirli geçmişlerinden tanıyor ve biliyoruz.

Onlar korkak ve kalleştirler. Onların eli hiç bir zaman devlete kalkmamıştır. Buna karşın, 1980 öncesinde, bir ihbar mekanizması gibi çalışmış, devrimcileri polise ihbar etmiş, pusular kurmuş ve bu kalleş pusularda bir çok devrimciyi katletmişlerdir.

Onlar ilerici ve devrimci düşmanıdırlar. Ve onlar, karşı-devrimcidirler.

Fakat boşuna!

Ne onlar ve ne de uşaklığını yaptıkları sermaye devletinin saldırıları sınıf devrimcilerinin devrim ve sosyalizm kavgasını engelleyemeyecektir. Onların, devrimci seçim faaliyetlerini ilk günkü kararlılığı ile devam ettireceklerine inancımız tamdır.

Mamak İşçi Kültür Evi devrimci bir mevzi olarak hep var olacaktır ve yaşatılacaktır.

İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği Platformu olarak, karşı devrimin ve İp’li çetelerin kalleş saldırılarına yiğitçe direnen Mamak’lı sınıf devrimcisi yoldaşlarımızı kutluyoruz. Onlarla devrimcilere yakışan bir tutumla dayanışmaya giren devrimci dostları kucaklıyoruz. Tüm Mamaklı emekçilerle ve Mamak İşçi Kültür Evi ile tam dayanışma içinde olduğumuzu bildiriyoruz. Tüm ilerici ve devrimci güçleri Mamak ve onların şahsında sınıf devrimcileri ile dayanışmaya çağırıyoruz.

Yaşasın devrim ve sosyalizm!
İşçilerin Birliği-Halkların Kardeşliği Platformu
(BİR-KAR)

 

Perinçek: Sol’a saplanmış sağ bıçak...

Yüksel Akkaya

Doğu Perinçek… Adalet Partisi’nden etkin bir ismin oğlu… Babası, oğlu siyasete girince solla mücadelede “geri” çekildi; yerini oğluna bıraktı… Oğul, hızla yükselen sosyalist, devrimci öğrenci hareketinde hep muhalif, hep iktidarlarca beslenen oldu. “Yoldaşları” işkencelerde, dağlarda ölürken, o kentlerde hep apartmanlarda oturdu. Yoldaşları “mapushanelerde” uzun uzun yatarken o her seferinde bir yolunu bulup, kısa yatıp çıktı…

Doğu Perinçek… Müritleri her ne hikmetse idamla yargılansalar da bürokrasinin, medyanın vs.’nin en üst düzeylerinde yer aldı. Birkaç namuslu, inanmış saf dil taraftarın dışında sahip olduğu taban ipsiz sapsız oldu genellikle…

Doğu Perinçek… Nedense yükselen her dalganın en üstünde oldu, olmak istedi… 1960’larda, 1970’lerde sosyalist, devrimci, 1980’lerde kararsız, 1990’larda “Kürtçü”, 2000’lerde çokça ırkçılığı aşan “milliyetçi” az biraz da İslamcı…

Karanlık bir yüzde karanlık bir tarih… “Babadan” aldığı solla kavgada oldukça başarılı… Şimdi ipsiz sapsızları ile pervasızca devrimcilere, sosyalistlere saldırıyor… Tarih, bir düdük gibi büzülmüş dudakları ile bu pervasız, omurgasız, babasından devr aldığı sol ile mücadeledeki istikrarı ve emekçilere hainlikte sınır tanımayan zat-ı muhteremi mutlaka hak ettiği şekilde yazacaktır. Biz şimdilik kısa bir not düşerek, Mamak İşçi Kültür Evi’ne ipsiz sapsızların yapmış olduğu saldırıyı kınamış olalım. Ve, dileyelim ki, bir gün cenazesinin imamı İrecep el Tayyib olsun