Renkli okul anılarımızdan bir parça, hayallerimizden birer sayfa, umutlarımızdan birer gerçeklik ve okulumuzun bahçesindeki renkli çiçeklerden birer demet getirmeyi çok isterdik aslında. Ama elimizde okulun buz gibi duvarlarına asılı kameralardaki birkaç kare fotoğraftan başka bir şey yok!

Ama bugün burada, içimizi ezen buz gibi taş duvarlara rağmen yüreği sımsıcak kalmış insanlar bir aradayız! Paylaşıma, dostluğa, umuda aç yüreklerimiz ve geleceğin ellerimizde olduğunu bildiğimiz bilinçlerimizle...

Tüm dostlara bu vesileyle kurultaya bir kez daha hoşgeldiniz diyoruz.

Düzen yıllardır bilinçlerimizi baskı altında tutup, bizleri ele geçirmek, düşünmeyen, itaat eden koyunlar yaratmak, umutlarımızı teker teker yoketmek için birçok saldırıyla karşı karşıya bırakıyor bizleri. Gerici eğitim müfredatı, disiplin yönetmelikleri, televizyonlardan yayılan şiddet, çeteleşme, uyuşturucu ve son yıllarda yaygınlaşan baskı aracı: Kameralar!

Okulların her köşesine yerleştirilen kameralara bulunan kılıf : Güvenlik! Biz bu konuya ilişkin fazla bir söz söylemeyeceğiz. Sadece bizim kameramıza takılan üç görüntüyü sizlerle paylaşmak istiyoruz.

1- Tenefüslerdeki olağan görüntülerden biri. Şakalaşan öğrenciler, soru soranlar, öğretmenler, sınıf önlerinde bekleşenler... Okulun duvarının en görünür yerine konulmuş kameranın görüntü alanına girmeyen bir köşede ise ellerinde sopalar, kesici aletlerle bekleşen bir grup öğrenci. Nedenini sonradan öğreneceğimiz bir kavgaya hazırlık var. Okul yöneticileri ise kameranın yansıtıldığı ekranın karşısına oturmuş, sigarası, çayı ile kapalı kapının ardında vakit geçirmekte. Kavga büyüyüp engellenemez hal alıp, onlara hesap sorulduğundaysa, müdahalesizliklerini kameralara böyle bir kavganın yansımadığı gerekçesiyle açıklıyorlar. Güvenlik amaçlı kurulmuş ama güvenliği sağlama işlevi görmeyen kameralar! Peki ne işe yarıyorlar? Kavga esnasında kameradan olağan tenefüs görüntülerini izleyen müdür, üç ders sonra gelip, bir sınıfta bağırıyor ve kılık kıyafet konusunda “kamera görüntülerini” referans göstererek nutuklar çekiyor.

2- Aynı tenefüste bir öğretmen kameraların gözü önünde, yani müdürün gözü önünde bir öğrenciye tokat atıyor. Müdür kapısını aralama gereği bile duymadan çayından bir yudum alıyor.

3- Son kare ise ders saatlerine ait. Müdür yardımcısının odasının önünde bir kuyruk oluşmuş. Beş dakikada bir öğrenci girip, çıkıyor. Ertesi gün mesele anlaşılıyor. Birileri geç kalmış, kamera devreye girmiş, geç kalanlar tespit edilmiş ve gereği yapılmış!

Bizim kameramıza takılan bu görüntüler, sözde güvenlik kameralarının misyonunu açıklar nitelikte. Bu kameralar öğrencileri cezalandıran, haksızlıklara gelince görüntü almayan, önlemesi gerekeni görmezden gelen bir kayıt sistemine sahip. Bir tehdit aracı, hizaya getirme metodu. Sürekli izlendiğimiz duygusuyla davranışlarımızı kontrol altına almaya çalışıyorlar.

İşin komik yanı bizim okul ve benzeri bir sürü okulda, daha laboratuar yok, ders araç gereçleri eksik, kütüphane, temiz tuvalet, yeterli derslik yok! Ama kamera var! O zaman birileri eğitim öğretimden çok denetim ve sindirime önem veriyor.

Biz Kemal Hasoğlu Lisesi olarak bu sorunlara karşı tepki geliştirmemiz gerektiğini ve tam da bu yüzden liselerde özgürlük mücadelesini büyütmek zorunda olduğumuzu düşünüyoruz. 1 Mayıs'a taleplerimizi taşımalı ve liseli gençliğin bütün bu sindirme politikalarına karşı ayakta durduğunu haykırmalıyız.

Bizce kurultayda alınması gereken en öncelikli karar, bütün bu baskı ve sindirme politikalarına karşın liseli gençliğin mücadele kararlılığını dışavurmak için 1 Mayıs'a yüklenmek olmalıdır. Önerimiz budur. 1 Mayıs'a güçlü bir hazırlık, güçlü bir katılım ve talepler bütünlüğü ile çıkalım.

Kurultaya katılan tüm dostları tekrar coşkuyla selamlıyoruz!

Kemal Hasoğulu Lisesi/İLGP

---------------------------------------------------------------------------------------

Güney Kurultay Hazırlık Komiteleri'nin mesajı:

Çukurova topraklarını kavgamızın sıcaklığı ile ısıtıyoruz!

Güney'in asi çocuklarından tüm dostlara ve yoldaşlara selamlar...

Kapitalist sömürü düzeninin işçilere, emekçilere, gençliğe yani toplumun bütün kesimlerine uyguladığı saldırılar giderek yoğunlaşmaktadır. Sistem, gençliğin gelecek olduğunu bildiği için özellikle de biz gençliği kendi batağına çekmeye çalışmaktadır. Bugün liseli gençliğin karşı karşıya bulunduğu ticari eğitim saldırısı, ÖSS-AOBP eşitsizliğiyle biz işçi ve emekçi çocuklarına üniversite kapıları kapatılmak istenmektedir. Üniversiteye gitmek isteyen bir liseli dershanelere binlerce lira para dökmek zorunda bırakılmaktadır. Bunun yanında burjuvazi kendi yoz kültürüyle, düşünmeyen, sorgulamayan bireyler yetiştirmek için gençliği tam anlamıyla bir çember içine almıştır.

Ama değişen bir şey var. Sistemin geleceksizlikten başka hiçbir şey vermediği liseli gençlik artık sesini daha gür haykıracak. Sistemin saldırılarına karşı gücümüz örgütlü mücadelemizdir.

Bugün liseli gençliğe yöneltilen saldırılara karşı başlatmış olduğumuz “müşteri değil öğrenciyiz paralı eğitime karşı mücadeleye'' şiarlı kampanyamızı kurultayımızla sonlandırıyoruz. Bu kurultaylar mücadelemizde yeni mevziler kazanmamız için önemli bir araç olacaktır. Bizler Güney Kurultay Hazırlık Komiteleri olarak kurultayınızı tüm coşkumuzla selamlıyor ve sonsuz inancımız ve kararlılığımızla bir kez daha haykırıyoruz:

Geleceği kazanacağız!

Gençlik gelecek, gelecek sosyalizm!

Güney Kurultay Hazırlık Komiteleri

----------------------------------------------------------------------------------------

Kurultaylara gelen mesajlardan...

Artık daha güçlüyüz!

Tüm kavga dostlarına kara elmas diyarı Zonguldak'tan merhaba,

Liseli gençlik AOBP'den, ÖSS'ye, özel eğitim kurumlarından, gerici eğitim müfredatına, staj sömürüsünden, yoz kültüre uzanan kapsamlı bir saldırıyla karşı karşıyadır. Tüm bunların nedeni ise gençliği geleceksizliğe mahkum eden kapitalizmdir. Kapitalizmin liseli gençliğe dönük saldırıları her geçen gün artarak sürüyor. Saldırıların bu kadar rahat hayata geçirilebilmesinin gerisinde ise liseli gençliğin örgütsüzlüğü yatmaktadır.

Liseli gençlik platformları bu örgütsüzlük tablosunu kırmak, liseli gençliği sorunlarına karşı mücadeleye katmak için çalışmalarını yürütmektedir. Liseli gençliğin örgütsüzlüğünün kırılması noktasında liseli gençlik platformlarının önemi ortadadır.

İkinci dönemin başından bu yana yürüttüğümüz merkezi kampanya çalışmasını bizler de şehrimizde liseli gençlik platformu kurarak güçlendirmeyi hedefliyorduk. Ancak gelinen yerde henüz platformlaşma hedefimize ulaşamadık. Ama açık ki dün olduğumuzdan çok farklı bir yerdeyiz, artık daha güçlüyüz.

İstanbul ve Adana merkezli olarak örgütlenen kurultayları ikinci dönemin başından bu yana heyecanla takip ediyoruz. Kurultaylar aracılığıyla çalışmalarımızın yeni bir düzeye taşınacağına inanıyoruz. Kurultayınızı Zonguldak'tan liseliler olarak coşkuyla selamlıyoruz. Özgür bir gelecek için mücadele eden biz liseli gençliğin şimdi önünde duran görev ise 1 Mayıs alanlarındaki yerlerimizi alarak, 1 Mayıslar'ı özgürleştirmektir.

Tüm kavga dostlarına yeniden merhaba diyoruz.

Zonguldak'tan Liselilerin Sesi okurları

----------------------------------------

Mücadelemize yeni bir boyut kazandırdık!

Okullarda ve fabrikalarda yankılanan direniş türkülerinin giderek yüksek seslerle söylendiği, geleceği sosyalizm kızıl ışığıyla aydınlatmaya adım adım yaklaşan Bursa'dan tüm dostlara merhaba,

Sermaye devleti tüm temel hak ve özgürlüklerimize pervasızca saldırmaktadır. Eğitim hakkımızı çalıp, bizi çürümüş, karanlık bir geleceğe mahkûm etmek istemektedir. Faşist baskılarla bizi kendi kokuşmuş düzenine entegre etmeye çalışmaktadır. Ama düzenin unuttuğu bir şey var; bu coğrafyada direnmek, mücadele etmek bir gelenek haline gelmiştir. Türkiye tarihi bu açıdan büyük bir mirasa sahiptir. Bizler bu mirası sahiplendiğimizi kanıtlamak, kendi geleceğimizi kendi ellerimizle yaratabilmek için mücadelemize yeni bir boyut kazandırdık. Geçtiğimiz hafta Bursa Liseli Gençlik Platformu Girişimi'ni ilan ettik. Kuruluşumuzun verdiği coşkuyla kurultayınızı selamlıyor, orada bulunan tüm dostlara devrimci sevgilerimizi iletiyoruz.

Gençlik gelecek gelecek sosyalizm!

Yaşasın devrim, yaşasın sosyalizm!

Bursa Liseli Gençlik Platformu Girişimi