kadın emekçiler Hartz Komisyonu tarafından hükümet adına hazırlanan rapordaki öneriler doğrultusunda mini-job (ufak işler) adı altında geliştirilmek istenen sistem, Almanyada özellikle kadın emekçileri daha kötü şartlara itecek. Alman Hukukçular Birliğinin yaptığı bir araştırmaya göre, işsizlik yardımı alan kadınların % 85i ayda 600 Euro, beşte biri ise 300 Eurodan daha az para alıyor. İşsiz olarak kayıtlı bulunan kadınların % 40ı ise işsizlik yardımı alamıyor. Çünkü 325 Euroluk işlerde çalışanların işsizlik parası alma hakkı yok. Özellikle bu tür işlerde çalışanlar arasında kadınların oranı oldukça yüksek. Ayrıca işsizlik yardımı alacakların eşlerinin gelirlerinin bu yardımın miktarı belirlenirken gözönünde bulundurulması, işsizlik yardımının miktarını daha da aşağıya çekecek. Ağırlıklı olarak kadınların çalıştığı hizmet sektöründe (buna temizlik işlerinin dışında hastabakıcılığı, çocuk bakıcılığı ve yaşlı bakıcılığı gibi meslekler de dahil) çalışma koşulları zaten ağır. Bu sektörde mini-joblarla geliştirilecek rekabet, ücretlerin düşmesine ve çalışma şartlarının daha da kötüleşmesine yol açacaktır. Yapılacak değişimle düşük yoğunluklu işlerdeki alt gelir sınırı 400 Euroya çıkarılacak ve haftalık çalışma saatlerindeki 15 saatlik sınırlama kaldırılacak. Ek olarak işverenin sosyal sigortaya (hastalık ve emekli sigortası) ödemesi gereken pay % 10a düşürülecek, hastalık sigortası zorunluluğu kaldırılacak ve işverenin emekli sigortasına ödemesi gereken pay da % 5le sınırlandırılacak. Kadın emeklilerin zaten asgari ücretin altında kalan emekli maaşlarının ileride daha da gerilemesi, işsiz kalması durumunda hayatını insanca sürdürebileceği bir maddi destek olanağının ortadan kaldırılması, böylelikle sefalete sürüklenmesi ve erkeğe bağımlı hale gelmesi, bu saldırı paketinden çıkan önerilerin kaçınılmaz sonuçları olacak. Sendikalar, süper bakan Clementin 330 bin yeni işyeri yaratacağını iddia ettiği bu değişikliğin, söylenenin tersine varolanları da yok edeceğini söylüyorlar. Kaçak işçiliği önleme bahanesiyle yapılan düzenlemelerin amacı, ücretli işgücünün piyasa koşullarında daha uygun şartlarda sömürülmesidir. Bu tür saldırılara henüz ciddi bir tepki geliştiremeyen emekçiler bunun faturasını ileride daha ağır bir şekilde ödemek zorunda kalacaklar. Kamu emekçileri sendikası ver.di tarafından yapılan bir açıklamaya göre, işverenler kadrolu işçi yerine her an işine son verebilecekleri elemanları çalıştıracak, bundan dolayı sosyal sigortalarda oluşacak açığı kapatmak için sosyal alanlarda kısıtlamalara gitmenin yeni bir bahanesi oluşacak.
Almanya-Irak ilişkileri Dünyanın ikinci büyük petrol rezervine ve 24 milyonluk tüketicinin bulunduğu bir pazara sahip olan Irak ile 90´lı yıllardan bu yana ihracat alanında 6 milyar marktan (yaklaşık 3 milyar 68 milyon Euro), 270 milyon marka (yaklaşık 138 milyon Euro) gerileyen ticari ilişkileri canlandırmak için Federal Ekonomi Bakanlığının maddi olarak desteklediği Bağdat Fuarı, Kasım 2002´de yaklaşık 100 Alman şirketinin katılımı ile gerçekleşti. Aralarında Siemens, Daimler-Chrysler, Linde ve Deutz gibi tekellerin de bulunduğu katılımcıların hedefi, yetmişli ve seksenli yıllarda Iraka 8 milyar marklık ihracat yapabilirken, daha sonra Fransa, Çin ve Rusya gibi ülkelerin pazara girmesi ve ambargo nedeniyle gerileyen etkinliğini yeniden pekiştirmek. Ticari ilişkilerin gerilemesinin arkasındaki en önemli etken olarak Körfez Savaşı sonrası uygulanan ambargo gösteriliyor. Çünkü Alman tekellerinin Iraka ihracatında askeri araç ve gereçler önemli bir yer teşkil ediyordu. Bu bağlamda Preussag ve Nazi Almanyasında faşizmin iktidarı ele geçirmesinde önemli bir rol oynamış Bayer ve Thyssen gibi tekellerin adları sıkça anılıyor. Yapılan bir araştırmaya göre, geçmişte Irakın kitle imha silahlarını temin ettiği 20 yabancı şirket listesinde 17 Alman şirketi bulunuyor. Savaş çanlarının çaldığı günümüzde Alman devletinin ikiyüzlü davranarak kendisini savaş karşıtı göstermesi Irak rejimi tarafından olumlu değerlendirilmiş, Almanya bu nedenle Irak tarafından tercih edilen ülkeler listesine alınmıştır. Öte yandan Almanya, ABDnin yürüteceği savaşı dolaylı olarak destekleyerek (askeri üslerin kullanılması vb.) savaş sonrası yeni oluşumda da pay kapma imkanına sahip olacak.
Alman Demiryolları toplusözleşmeleri boşa çıkarma çabasında Haftalardır makinist ve kondüktörlerin çalışma koşullarıyla ilgili süren tartışma Alman Demiryollarında yakın bir tarihte bir greve gidilebileceğini gösteriyor. Alman Demiryolları yönetimi tarafından ileri sürülen aynı ücrete karşı daha fazla emek talebi demiryolu işçilerinin tepkisini çekiyor. Demiryollarının özelleştirilmesinden sonra özellikle kısa mesafeli hatlarda özel şirketlerle rekabet etmek zorunda kalan Alman Demiryolları, daha rahat rekabet için işçilerinin haklarını kısıtlama yoluna başvuruyor. Özellikle yakın mesafeli hatlarda küçük işletmelerin giderek etkin olmasına karşı bir önlem ve yerel yönetimler tarafından yapılacak ihalelerde daha avantajlı olmak için, bu hatların kendi bünyesindeki daha küçük işletmeler tarafından gerçekleşmesini talep ediyor. Bu küçük işletmelerdeki çalışma şartları ise Alman Demiryollarının toplusözleşmeleri ile belirlenen şartlarından daha ağır. |
|||||