Ankara 1. Seçim Çevresinden bağımsız sosyalist milletvekili adayı Mustafa Uğur Akkayadan işçi ve emekçilere çağrı:
İMFci-Amerikancı düzen partilerine karşı sosyalizm bayrağı altında birleşik mücadeleye! 3 Kasımda yapılacak milletvekili genel seçimlerinde Ankara 1. Seçim Çevresinden adaylığımı koymuş bulunuyorum. Ben, bu ülkede yaşayan milyonlarca işçi ve emekçiden biriyim. Ben, iş bulabilirse karın tokluğuna çalışan, her an kapının önüne konulma tehlikesiyle yüzyüze olan, kentin kenar semtlerinde bakımsız, izbe gecekondularda yaşayan, çocuklarına bir gelecek sağlamak için çırpınan, parasızlıktan hastane kapısını dahi göremeyen, yaşamak için gerçek bir savaşım veren, kısacası gündüzlerinde sömürülen gecelerinde aç yatan emekçi milyonların bir neferiyim. Milletvekili adayıyım çünkü, siyasetin bir avuç varlıklı burjuvanın işi olarak görüldüğü bu ülkede, emekçi milyonların bu burjuva partilerinin arkasından gitmek yerine kendi sınıf çıkarları için saf tutmaları gerektiği bilincindeyim. Milletvekili adayıyım çünkü, bir neferi olduğum emekçi milyonlar için başka bir yaşamın mümkün olduğunu biliyorum. Böyle bir yaşamın ancak ve ancak çarkları çeviren, tüm zenginlikleri yaratan, ama yarattığından yoksun bırakılan aynı milyonların elleriyle kurulacağını biliyorum. İMFci, Amerikancı düzen partileri eliyle yoksulluğa ve sefalete itilen, kıyılan, karanlığa mahkum edilen, emperyalistlere peşkeş çekilen, yaşamları üzerinde hoyratça tepinilen milyonlara, insanca-yaşanılır bir dünyanın yolunu göstermek istiyorum. Onlardan düzen partilerine değil, kendi örgütlü mücadelelerine güvenmelerini, kurtarıcı beklemek değil yeni bir dünyayı kurmak için ayağa kalkmalarını istiyorum. Vaat değil, yeni bir yaşamı kurmaya çağırıyorum. Asalak burjuvaziyi, emperyalist sömürgecileri, İMFci-Amerikancı partileri itiyle, dervişiyle, zulmü ve yıkım programlarıyla, Amerikan üsleriyle bu ülkeden kovmaya çağırıyorum. İşte bu nedenlerle ezilen milyonlar içerisinden bir adım öne çıktım. Yaşamlarımızın yıkıcıları ve kıyıcılarına dur demek için varım. Ezilen milyonların kurtuluş bayrağını yükseltmek için varım. Bu bayrak devrimin ve sosyalizmin bayrağıdır. Milyonlarca emekçiye yaşamı zindan edenlerden kurtulmak meclisten değil bu bayrak altında mücadele etmekten geçiyor. Bu bilinçle adayım. Milletvekili seçilirsem, yine bu bilinçle, bu mücadelenin bir adım daha ilerlemesi için çalışacağım. İkiyüzlü burjuva partilerinin maskelerini indirecek, ezilenlerin gür sesi olacağım. Grev çadırında, sokakta, mücadele barikatlarında, kısacası emeğin sermayeye karşı her alandaki mücadelesinin içerisinde olacağım. Burjuvalar tarafından satın alınmayacak, bir işçi gibi yaşayarak ezilenlerin kurtuluşu için bir işçi gibi çalışacağım. Yaşamım bunu böyle yapacağımın kanıtıdır. Bugüne kadar böyle yaşadım, bundan sonra da böyle yaşayacağım. Milyonların kurtuluşu için bedel ödedim, yine bedel ödemeye hazır olacağım. Başka bir yaşam, başka bir dünya için sosyalizm! Sosyalizm için emekçi milyonların devrimci mücadele birliği! İşte adaylığımın tek nedeni, tek umarım, tek beklentim budur. Seçimlerde karşımıza bir dizi kurtarıcı çıkıyor. Tescilli sermaye uşakları, insanca yaşam isteyen emekçiler üzerinde cop kırdırtanlar, ülkeyi emperyalistlere peşkeş çeken milliyetçilik şampiyonları, din adına konuşup İMFcilikte-Amerikancılıkta yarışanlar, Dünya Bankasının bir memurunu tepesine atayıp yönetimlerini doğrudan emperyalistlere devredenler vs., vs. Tanıyoruz onları. Onlar ki ülkemizi yıkan, yağmaya açan İMF programlarını acımasızca uygulamakla övünürler. Onların programlarında yine sadece ve sadece İMF programlarını uygulamak var. Hepsi bu programı uygulama kararlılıklarını ilan ediyor, İMFnin önünde el pençe divan duruyorlar. Bu partilerin hepsi ABDnin savaşına onay veriyor, bu savaşta maşalık için sıraya giriyorlar. Hepsinin programında ABDye uşaklık, Ortadoğu halklarının kırımında maşalık var. Hepsinin programında çocuklarımızı ABD hesabına savaş cephesine sürmek var. Hepsinin tek programı var; ABDye maşalık, İMFye uşaklık! İşte seçimlerde karşımıza çıkacak bu partiler bizden sadece cebimizdeki son kuruşu çalmak, canımıza kıymak için oy istiyorlar. Onlara verilmiş her oy İMFye ve ABDnin savaşına evet demektir. Kıyılmaya ve kırılmaya evet demektir. Sefalete ve yokluğa evet demektir. Bir de seçimlerde sol adına, emek adına bol keseden atıp tutanlar var. Bunlar da yine bizden oy istiyorlar. Bunların söylediklerinde ne kadar samimi oldukları, taşıdıkları sıfatları ne kadar hakettikleri seçim ittifakı için yaptıklarından bellidir. Meclise kapağı atmak için yılların kaşarlanmış burjuva partilerine taş çıkarırcasına ağızlarından düşürmedikleri ilkelerini ayağa düşürdüler. İMF programına olur verenlerle, ABden ve ABDnin savaşından özgürlük bekleyenlerle kolkola girdiler. Bizler meclis koltukları için olmadık oyun ve pazarlığa giren bu partilerden hiçbir şey bekleyemeyiz. Bizleri kurtaracak olan kendi kollarımızdır. Bizleri kurtaracak olan İMFci-Amerikancı partiler değil birleşik mücadelemizdir. Bizleri kurtaracak olan sözde solcu-emekçi dostu partiler değil işçi sınıfının devrimci programıdır. Bu program altında birleşip mücadeleye atılmaktır. İşçi sınıfının devrimci programında milyonlarca işçi ve emekçinin ürettiği değerler üzerindeki özel mülkiyet prangasının kırılması, emperyalistlerle, emperyalist kuruluşlar (başta İMF, DB ve NATO olmak üzere) ile tüm kölelik ilişkilerine son verilmesi, tüm iç ve dış borç ödemelerinin durdurulması, tüm toplumsal yaşamın milyonlarca işçi ve emekçinin ihtiyaçlarına göre örgütlenmesi yazıyor. İşçi sınıfının devrimci programı tüm bunlar için emperyalistlerin ve işbirlikçi burjuvazinin gerici iktidarının dağıtılmasını zorunlu görüyor. Bağımsız sosyalist milletvekili adayı olarak bu programı uygulamak için tüm işçileri, emekçileri ve gençliği işçi sınıfının devrimci seçim platformuna katılmaya, bu yolda birlikte omuz omuza mücadeleye çağırıyorum. Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz! Mustafa Uğur Akkaya |
|||||