devrim davası yenilmez Yaşamak ve yaşatmak için ölüyorlar!..
Cafer Tayyar Bektaş, 1998de Ankarada tutsak düştü.
İdamla yargılandı. Ulucanlar katliamında ağır yara aldı. Bu katliamla
birlikte Bartın Hapishanesine sevk edildi. 20 Ekimde başlayan
ve mevsimleri ardında bırakarak bugüne varan direnişte tereddütsüz yer
aldı. 19 Aralık katliamıyla birlikte Sincan F tipi ölüm hücrelerine sürgün
edildi. Burada durumu ağırlaşınca zorla tedavi için Ankara Numune Hastanesine
kaldırıldı. Ama tedaviyi kabul etmedi. Tekrar Sincana geri götürülen
Bektaş, Ölüm Orucu direnişinin 181. gününde şehit düşen yoldaşı Endercan
Yıldızla birlikte tekrar hastaneye kaldırıldı. Bir kez daha direnişini
kırmak için başvurulan zorla müdahale işkencesini kabul etmedi. Burda
bilincini yitirdi. Yaklaşık 10 güne yakın makinaya bağlı olarak yaşam
mücadelesi verdi. Tek kişi de kalsa bu kavgada,direnme, savaşma ve kazanma
azmiyle doruklara kilitlenenler, eninde sonunda zafer halayı ile kucaklaşacaklardır.
Cafer Tayyar Baktaş, yaşamını yitirmeden gazetemize gönderdiği mektupta
böyle diyordu. Cafer Tayyar Bektaş, bu mektubunda Ulucanlar katliamında şehit
düşen yoldaşı Mahir Emsalsiz ve Önder Gençarslanın mezarı yanına
gömülme arzusunu da dile getirmişiti. Ailesi bu vasiyetinden hareket ederek
yıllardır ayrı kaldıkları oğlu Caferi bir gece evlerinde konuk ettikten
sonra vasiyetine uygun bir şekilde yarın saat 13.00te Ankara Karşıyaka
Mezarlığında ölümsüzlüğe uğurlanacaktır... (Devrimci Demokrasi
gazetesinin yaptığı açıklamadan) Cafer Tayyar Bektaş ölümsüzlüğe uğurlandı 7 Mayısta Ölüm Orucu Direnişinin 200. gününde Numune Hastanesinde
şehit düşen TKP(ML) dava tutsağı Cafer Tayyar Bektaş, 8 Mayısta
güneşe uğurlandı. Cenaze töreni için Sıhhiye Köprüsünün üzerinde toplanan 200 tutsak
yakını otobüslerle önce Adli Tıbba giderek, Caferin düşünceleri
uğruna ölüme yatırdığı bedenini teslim aldı. Burada cenazenin sloganlarla
teslim alınmasından sonra, tekrar otobüslere binilerek mezarlığa doğru
harekete geçildi. Karşıyaka Mezarlığında Cafer Tayyar Bektaş yoldaş ölümsüzdür!
Devrimci Demokrasi Gazetesi ve Hücreleri parçala tutsaklara sahip
çık! Ankara TUYAB imzalı pankartlar açıldı. Ölüm Orucu şehitlerinin
resimlerinin bulunduğu dövizler ve karanfillerle mezar başına yüründü.
Ölüm Orucu ve devrim şehitleri için yapılan saygı duruşunun ardından
Caferin özgeçmişi okundu. Ve ardından partisinin bayrağına sarılarak
toprağa verildi. Törende Cafer yoldaş ölümsüzdür!, Hüseyin Kayacı
ölümsüzdür!, Yaşasın Ölüm Orucu Direnişimiz!, Devrim
şehitleri ölümsüzdür!, Katil devlet hesap verecek!,
Yaşasın devrim ve sosyalizm! sloganları atıldı. Tören olaysız
bir şekilde sona erdi. SY Kızıl Bayrak/Ankara
Ölüm Orucu Direnişinin 148. Gününde yaşamını yitiren MLKP davası
tutsağı Hüseyin Kayacı hakkında yoldaşları tarafından yapılan açıklamada
şu bilgiler yer alıyor: Hüseyin Kayacı, Çorum ili, Osmancık ilçesi, Mehmetdede Obluk
köyünden olup 1969 doğumluydu. Hüseyin Kayacı, 1998 yılında Tersane çıkışında gözaltına alındı.
Bergama hapishanesinde yatmakta olan Hüseyin Kayacı, bu hapishaneye
düzenlenen bir operasyonla Buca hapishanesine götürüldü. *** Denizlerin katledilişinin yıldönümünde, 6 Mayısta şehit düşen
MLKP dava tutsağı Ölüm Orucu Direnişçisi Hüseyin Kayacı, vasiyetine
uygun bir törenle ölümsüzlüğe uğurlandı. 8 Mayıs günü saat 10:00da Bayraklı Adli Tıptan alınan Hüseyin
Kayacı, polis baskısına rağmen Adli Tıp Kurumunun dışına kadar
sloganlar eşliğinde arabaya bindirildi. Menemen Asarlık Mezarlığına gömülmek isteyen Kayacının
cenaze törenine katılmak için gelenler polis engeliyle karşılaştılar.
Polis, katılımı engellemek için araçlar arasında mesafe açmaya çalıştı
ve arabaların konvoy oluşturmasını engellemeye çalıştı. Cenaze mezarlığa getirildiğinde araçların önü kesildi. Böylece Asarlık
Cemevinde cenazeye katılmak üzere gelenlerle diğer kitlenin biraraya
gelmesi engellenmiş oldu. Mezarlık girişinde oldukça provokatif davranan
polis katılımı engellemek için insanlar üzerinde terör estirmeye çalışarak,
bazı insanları gözaltına almaya çalıştı. Bu esnada Atılım gazetesi muhabiri
Özgür Kaya gözaltına alınarak, polis otosunda dövüldü. (Polisin bu tutumu
mezarlıktan ayrılırken de devam etti. Özgür Kaya Menemenin çok
uzak bir ovasında aynı gün serbest bırakıldı). Mezarlık girişinde araçlardan inen insanlar kortej oluşturdu. En önde
kızıl beze sarılı Hüseyinin tabutu omuzlarda taşındı. Daha sonra
sloganlarla yürüyüşe geçildi. Tabutun hemen arkasında Yaşamda Atılım,
Özgür Genç, Limter-İş, İzmir Hücre Karşıtı Platform ve Ölüm Orucundaki
MLKP dava tutsaklarının çelenkleri taşındı. Kitle yürüyüş halindeyken
Asarlık Cemevinde biraraya gelmiş olan insanların da katılımıyla
sayı 300ü geçti. Ölüm Orucunda şehit düşen devrimci tutsakların fotoğraflarının
taşındığı cenaze töreninde ayrıca Ölüm Orucu direnişçisi Hüseyin
Kayacı yoldaş ölümsüzdür! pankartı açıldı. Mezarlığa varıldığında
tüm devrim şehitleri için saygı duruşunda bulunuldu. Törende, tutuklanmadan önce tersane işçisi olan Hüseyin Kayacının
üye olduğu Limter-İş Sendikası Genel Başkanı Kazım Bakış bir konuşma
yaptı. Hüseyin Kayacı, vasiyeti üzerine MLKP bayrağına sarılarak defnedildi.
Yoldaşları da Hüseyin Kayacının mücadeleci ruhu ve devrimci kimliği
üzerine konuşma yaptılar. Hüseyinin babası Mehmet Kayacı oğluyla
gurur duyduğunu ifade ederken, kızkardeşi Meliha Kayacı konuşmasının
sonunda; O bize mücadele etmeyi öğrettiği gibi, ailemize direnmeyi
de öğretti dedi. Şiirler ve en sevdiği türküler eşliğinde güneşe
uğurlanan Hüseyin Kayacının cenaze töreni Enternasyonal eşliğinde
bitirildi. SY Kızıl Bayrak/İzmir |
|||||