Ekim Gencligi ARSIVKIZIL BAYRAK
 
Ağustos 2003
Sayı: 63
 İçindekiler
  Ekim Gençliği'nden...
  Amerikan jandarması olmayacağız!
  ÖSS sendromu bitmiyor!
  Eğitim hakkımıza bir saldırı aracı: Yaz okulları
  Yıldız Teknopark AŞ kuruldu!
  Okullarımızı satmak istiyorlar...
  Özel Okulları Destekleme Projesi ve Uluslararası Ortak Lisans Programları...
  Çuval ABD'nin "bağımsızlık ve demokrasisi"dir!
  Genç komünistlerin bölge faaliyetlerinden...
  İşgalci ABD'ye destek, Ortadoğu halklarına ihanettir!
  Genç işçilerle kölelik yasası ve Irak'a asker gönderme üzerine konuştuk...
  Sanayi sitelerinden...
  Genç bir komünistin bir günü...
  Üniversite sermaye işgali altında!
  Şovenizm ve saldırgan milliyetçilik!..
  "Pozitif milliyetçilik"...
  Kurtuluş yok tek başına!
  Reklamlarla dayatılan...
  Ya da bir kutu kızıl boyayala dünyayı tüm renklere boyayın!
  "Dünyayı değşitirin, çünkü değiştirmek gerekiyor"
  Geçmişten bugüne halk ozanlarımız
  Alternatif bir dünya için kendi alternatif devrimci sanatımızı yaratalım
  "Yağmurları temizlemeli çocuklar yine koşabilsin yağmurların içinde..."
  Ayak sesleri...
  Okur mektupları



 
 
Genç işçilerle kölelik yasası ve Irak’a asker gönderme üzerine konuştuk...

“Haklarımızı kazanmak için örgütlü
mücadele etmeliyiz!”

- Mezuniyet durumunuz nedir? Kaç yaşında çalışmaya başladınız?

1. tekstil işçisi: Orta okul mezunuyum. Orta okuldan sonra aile bütçesine katkıda bulunmak için çalışmak zorunda kaldım. 19 yaşındayım. Yaklaşık 4 senedir çalışıyorum.

2. tekstil işçisi: Ekonomik nedenlerlerden kaynaklı liseyi bırakıp çalışmak zorunda kaldım. 2 senedir çalışıyordum. 17 yaşındayım.

- Ne üzerine çalışıyorsunuz?

1. tekstil işçisi: Daha önce tekstilin farklı iş kollarında çalıştım. 1.5 senedir kot boyamada çalışıyorum.

2. tekstil işçisi: Dokuma sektöründe çalışıyordum, işyerimde 70 kişi çalışıyordu. Ama işten çıkartıldım.

- İşten çıkartılma sebebiniz nedir?

2. tekstil işçisi: İşyerimizde şef 2 haftada bir çıkarılacak işler üzerine toplantı düzenliyordu. Sürekli olarak işçileri “İşiniz bitmeden tuvalet ve benzeri ihtiyaçlarınızı dahi karşılamayacaksınız!” diyerek uyarıyordu. Çalışan kişi başına 2 makina düşüyor. 1 makinada 2900 iplik var. Bunları kontrol ediyoruz. Tuvalet ihtiyacımı karşılamak için makinanın başından ayrılmıştım. Ustabaşının hakaretlerine maruz kaldım ve işten çıkartıldım.

- İşten çıkartılmadan önce bu ağır koşullara karşı bir tepki geliştirmiyor muydunuz?

2. tekstil işçisi: Topluca makinaları bırakıp oturuyorduk. Dokumacı ustabaşı bizi zorla makinaların başına geçirmeye çalışıyordu. Fakat kararlı bir tavırla makinaların başına geçmiyorduk.

- Çalıştığınız atölyede kaç işçi var. Çalışma koşullarından biraz bahseder misiniz?

1. tekstil işçisi: 120 kişi günde 11 saat çalışıyoruz ve asgari ücretin altında maaş alıyoruz. Ustabaşı ve patronun küfüre varan hakaretlerine maruz kalıyoruz.

- Çalışma koşullarına karşı siz ve diğer işçi arkadaşlarınız tepki göstermiyor musunuz?

1. tekstil işçisi: Usta başının hakaretine ve çalışma saatlerinin fazlalığına tepki gösteriyoruz. Usta başı ile konuşuyoruz, fakat işten kovulma korkusundan kaynaklı patronla karşı karşıya gelemiyoruz. Yalnız gidip konuştuğumuzda da işten kovuluyoruz. Yani en ufak bir hak aramaya dönük hareketimizde işten atılma tehtidiyle karşı karşıyayız.

- Çalışma koşullarınızı düzeltebilmek için üretimden gelen gücünüzü kullanmayı denediniz mi?

1. tekstil işçisi: İşimiz çok yorucu. Biz çalışma saatimizi 8 saate indirmek için üretimden gelen gücümüzü kullanmayı denedik. İş yavaşlatma eylemi yaptık. Fakat patronun işten kovma tehditleri sonucu birçok arkadaşımız karar değiştirince başarılı olamadık.

- Yeni iş yasası ile işçi sınıfının uzun yıllardır zorlu mücadelerle elde ettiği haklar bir çırpıda gaspedildi. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

1. tekstil işçisi: Kazanılmış haklarımızı kaybetmemizin sebebi örgütsüzlüğümüzdür. Bizim için örgütlenmek gerçekten zor. Çünkü onlar bizleri uyutmanın yollarını çok iyi biliyorlar. Magazin programları, televoleler vs. bizi uyutmak için kullandıkları en önemli silahlar. Artık bizler kahve kültüründen ve televizyona bağımlılıktan kendimizi kurtarmalı ve yaşadığımız sorunların farkına varmalıyız.

2. tekstil işçisi: Ben şu anda işsizim. Elbetteki yeniden işe başlayacağım. Bu iş yasası ile artık tam anlamıyla ücretli köleler haline geldik. Bu yasayı işçilere anlatmalı ve teşhir etmeliyiz. İşçi sınıfı örgütlenmedikçe daha kötü yasalar çıkacak. Bu yüzden haklarımızı kazanmak için örgütlü mücadele etmeliyiz.

-Son dönemde TC’nin Irak’a asker göndermesi gündemde. Konu hakkında neler düşünüyorsunuz?

1. tekstil işçisi: Irak’a asker göndererek Amerika’nın Irak’taki katliamına ortak olmamız bekleniyor. Gönderilmemesi için elimizden geleni yapmamız lazım.

2. tekstil işçisi: Sermaye devleti kendi sömürücü düzenini ayakta tutmak için birçok katliamlar düzenlemiş, birçok devrimci önderi cezaevlerinde ve dışarıda katletmekten çekinmemiştir. Sermaye devleti Amerika adına Irak’ta da elini kana bulamaktan çekinmeyecektir. Bizler Irak katliamına ortak olmamak için Irak’a asker gönderilmemesi konusunda elimizden geleni yapmalıyız.

- İşyerinizde sendikaya üye olmak gibi bir faaliyetiniz var mıydı?

2. tekstil işçisi: Vardı. Fakat patron sendikaya üye olmamamız için bazı arkadaşlarımızı işten çıkartma tehdidinde bulundu. Bu tehdit geri adım atılmasına neden oldu. Başarısız olduk.

Genç Komünistler/GOP-İstanbul