Liseli gençlik ve platform çalışmasının
sorunları
Yeni öğrenim yılı her zaman olduğu gibi, bu yıl da genç komünistler
için yeni bir siyasal faaliyet döneminin başlangıcı olacak. Bu
yıl yürüteceğimiz faaliyetimizi liseli, üniversiteli ve işçi gençlik
alanlarında yoğunlaştıracağız. Geçen yıl ve yaz tatili sürecinde
yürütülen faaliyetin geride bıraktığı deneyimler ve dersler ışığında
daha güçlü bir siyasal faaliyet örgütleme kapasitesine ulaşabileceğiz.
Çalışma yürüteceğimiz üç alanın herbiri kendi özgüllüklerinde
önemli bir yere sahip olsalar da, uzun vadede düşünüldüğünde,
bu alanlardan özellikle liseli gençlik çalışmamız farklı bir öneme
sahip. Zira liseliler geleceğin üniversitelisi, fabrika işçisi
ya da işsizi olma özelliğini taşıyorlar.
Geçtiğimiz yıl dağınıklığına ve yürütülen çalışmanın sınırlılığına
rağmen, İstanbulda belli süre sonra yeniden başlatılan liseli
gençlik çalışması ile, son derece anlamlı sonuçlar elde ettik.
Sistemli, politikası net ve liseli güçlere dayanan bir çalışma
yürtüldüğünde anlamlı sonuçlar alabileceğimizi gösterdi bu çalışmamız.
Platform çalışmalarında karşılaşılan sorunlar
Diğer iki alanla birlikte liseli gençlik çalışmasında sonuç alıcı
başarılar elde etmenin ön koşulu, yürütülecek çalışmada devreye
sokulacak araçların net bir biçimde belirlenmesidir. Bu yönüyle
düşünüldüğünde, geçtiğimiz yıl kullandığımız platformlar, komiteler,
çalışma grupları vb. bizim için güncelliğini yitirmemiştir. Esnek
ögütlenme araçları oldukları ölçüde, deneyimlerimizden de biliyoruz
ki, bugün için kullanmaya en uygun araçlardır. Ve özellikle öğrenci
gençlik çalışmasında önemli bir ilgi uyandırmaktadırlar.
Platform çalışmalarımızda yaşanan en temel sorunlardan birisi,
genellikle bu çalışmanın YÖK protestoları ya da 1 Mayıslarda
akıllara gelmesidir. Bu yıl bu sorunumuzu kesin bir şekilde çözmek
durumundayız. Platformlar birer örgütlenme ve mücadele araçlarıdır.
Bizim mücadelemiz ise YÖK protestolarıyla 1 Mayıslarla sınırlı
değildir. O halde okulların açılmasıyla birlikte bu çalışmalarımızı
da başlatmak durumundayız.
Planlı ve sistemli çalışmanın önemi
Çalışmada sahip olduğumuz olanakları burada tek tek sıralamak
gereksizdir. Zira eğitim sistemindeki çarpıklık ve bu çarpıklığın
öğrenci gençliğe çıkardığı fatura, binlerce çelişki ve sorunu
beraberinde getiriyor. Bizi sonuç almaya götürecek olan, bu sorunların
iyi tanımlanabilmesi, gençlik içerisinde yaygın bir teşhir ve
propaganda faaliyetiyle birlikte çalışmanın azami bir düzeye yükseltilmesidir.
İhtiyacımız takvimsel çalışma değil, sürekliliği olan planlı
ve sistemli bir çalışmadır. Çalışma takvimlere hapsedildiği ölçüde,
beklemeciliği, rehaveti ve atıllığı da beraberinde getiriyor.
İmkanların var olduğu alanlarda geçtiğimiz yıl başlattığımız platform,
komite ve araçları kullanmaya devam ettirmeliyiz. Fakat öncelikle
dikkat etmemiz gereken nokta, çabamızı dağılan platformları tekrar
toplamaya değil, yürütülen çalışmada ileriye çıkan diri güçleri
bir araya getirme doğrultusunda harcamaktır. Aksi yönde hareket
ettiğimiz koşullarda (zayıf da olsa iyi sonuç alma ihtimali olmakla
birlikte), yine deneyimlerimizden biliyoruz ki, bu bize zaman
kaybettiriyor, tekrar başa dönmek zorunda bırakabiliyor.
Platform çalışmaları bir eylem hattına bağlanmalıdır
Doğru tespitler ve başarılı politik öngörülerle kısa vadede sorunu
çözebilmeliyiz. Platformların devamlılığı ve ayakta kalabilmesinin
temel halkası, bir eylem hattına bağlanmış olmasıdır. Liselerde
pratik bir eylemlilik içerisinde olabilmektir. Liselerde pratik
bir eylemliliğin içerisine girmenin koşulları bugün için zayıf
görünse de, bu yürütülecek çalışmanın yaygınlığıyla bire bir bağlantılıdır.
Bu alandaki sorunlardan biri, genelleşmiş liseli gençlik mücadelesinin
halihazırda olmayışıdır. Örneğin geçen yıl sadece İzmir ve İstanbulda
AOÖBP gündemiyle velilerle öğrencilerin basın açıklamaları dışında
ciddi hiçbir eylem yaşanmamıştır. Üniversitelerde ise bu sorun
daha talidir. Zira bu alanda 30-40 yıllık bir mücadele deneyimi
vardır. Dolayısıyla pratik eylemlerin örgütlenebilmesi liseli
gençliğe göre kolaydır. Kuşkusuz liseler de gelişmeye açık dinamiklere
sahiptir. Biz genç komünistlerin temel sorumluluğu, bugünden yürüteceğimiz
sistemli ve planlı siyasal faaliyetimizle yaşanacak hareketliliğin
zeminini hazırlamak ve devrimci kanallara akıtmaktır. Bunu ise
büyük bir sabır, inat ve inançla yürüteceğimiz faaliyetimizle
başarabileceğiz.
Geleceği kucaklamak için gençliği kazanalım!
Anadolu yakasıdan genç bir komünist
|