2 Mart 2007 Sayı: 2007/08(08)

  Kızıl Bayrak'tan
   Sağlık emekçileriyle elele, mücadeleye!
  ABD’de ikna edildiler, MGK’de karara dönüştürdüler...
  TTB’nin “Beyaz Eylem” takvimi
Tutuklanan DTP’liler serbest bırakılsın!
Saraylara savaş kulübelere barış!
Büyüyen açlık ve yoksulluk kaderimiz olamaz!
 8 Mart etkinlikleri...
  Anadolu Yakası’nda emekçi kadın çalışması
  “Eşit işe eşit ücret!” talebinin tarih sahnesine çıkışı
  İLGP’den “ÖSS’ye hayır!” kampanyası:
  İşsizlik: Kara ölüm mü? - Yüksel Akkaya
  Haluk Gerger: ‘Yurtseverlik ile
halk sevgisi iç içedir’
  Ortadoğu’da süreç kışkırtılıyor Abu -Şehmuz Demir
  İran’a saldırı hazırlıkları devam ediyor!
  Abdullah Gül Pakistan’daydı!
  Çocuklar, misket, bomba, kapitalizm!
  Büyük tekellerden geniş çaplı
tensikat saldırısı
  DİSK’in 40. yılı ve Çelebiler’in misyonu!
  Ulugay işçilerinin direnişi sona erdi
  Bültenlerden
  Mücadele postası
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın


 

Yüz Çiçek Açsın Kültür Merkezi’nden etkinlik...

“Yaşasın halkların kardeşliği!”

 

Yüz Çiçek Açsın Kültür Merkezi’nin düzenlediği III. Demokratik Haklar Kültür ve Sanat Şenliği 24 Şubat Cumartesi günü Bağcılar Olimpik Spor Salonu’nda 18.00-23:00 saatleri arasında gerçekleşti.

Etkinlikte Ortadoğu’da ve dünyada devam eden emperyalist işgaller ve saldırılar ile Irak’ta, Filistin’de, dünyanın birçok ülkesinde yükselen anti-emperyalist mücadelelere değinildi, Nepal halkının özgürlük yürüyüşü selamlandı. Salona F tipleri, halkların kardeşliği, çevre sorunu, kültür-sanat, azınlık hakları, kölelik yasalarıyla ilgili pankartların yanısıra Nepal’deki mücadeleyi selamlayan, emekçi kadınları mücadeleye çağıran 15 ayrı pankart asıldı. Ayrıca emperyalist işgali teşhir eden ve halkların direnişini anlatan fotoğraf sergisi açıldı.

Program devrim şehitleri için yapılan saygı duruşu ile başladı. DHP adına yapılan konuşmayla devam etti. Konuşmada işçilere, emekçilere, gençliğe ve Kürt halkına yönelik saldırılar dile getirildi. Tüm bu saldırıların emperyalizmden bağımsız olmadığı ifade edildi. Baskı ve saldırıların Türkiye ve Kuzey Kürdistan’da değil Afganistan’da, Somali’de, Irak’ta vb. her geçen gün artarak devam ettiği dile getirildi. Emperyalizmin saldırılarına karşı sürdürülen halkların direnişine vurgu yapıldı. Konuşma “Biz kazanacağız, halk savaşı kazanacak!” sözleriyle son buldu.

Gecede sahne alan Grup Koma Çiya Kürtçe şarkılar söyledi. Ardından tüm hapishanelerdeki MKP’li tutsaklardan gelen mesaj okundu. Yeni Demokrasi Şehit ve Tutsak Aileleri adına bir konuşma yapıldı. Özlem Özdil türküleriyle geceye renk kattı. Nihat Behram ise şiirleriyle İboları, Denizleri, Mahirleri ve tüm mücadele edenleri selamladı. Demokratik Kadın Hareketi’nin 4 Mart’ta Kadıköy’de yapılacak olan mitinge çağrı yapan mesajı okundu. Erdal Bayrakoğlu’nun söylediği Lazca şarkıların ardından Haluk Gerger sahneye çıktı.

Gerger, konuşmasına emperyalist savaşa sürülmek istenen gençler üzerinde oynanan oyunlarla başladı. Emekçilerin çocukları savaşa sürülmek istenirken onların çocuklarının Amerikalar’da, Avrupalar’da okuduğunu söyledi. Emekçilerin çocuklarının sermayedarlara ücretli köle yapılmak istendiğini, faşizmin vurucu gücü haline getirilmeye çalışıldığını dile getirdi. Emperyalistlerin ve işbirlikçilerinin kendi iktidarlarını korumak için Ortadoğu’ya emekçi çocuklarını yolladığını söyledi. Bu oyunun bozulacağını ifade etti. Tüm bu saldırılara rağmen halkların direndiğini dile getirdi. Bugünkü koşullarda işçi sınıfının iktidarının, devrim ve sosyalizmin şart ve zorunlu olduğunu vurguladı. Mustafa Suphiler’den bugüne devrim mücadelesinde şehit düşenleri selamladı. F tiplerinde yitirilen 122 devrimciyi andı. Kürt halkının sorunlarına ve mücadelesine değinen Gerger, bu ülkede yaşayan Ermeni, Kürt, Laz, Çerkez, Gürcü halkları selamladı. Mücadeleye olan inancını dile getiren Gerger sözlerini “Biz kazanacağız!” diyerek bitirdi.

Ardından emperyalizmle bağımlılığın sonuçlarını ve ezilen halk kesimlerinin taleplerini anlatan sinevizyon gösterimi yapıldı. Moğollar ve Ferhat Tunç’un şarkıları hepbir ağızdan söylendi, halaylar çekildi. Son olarak Grup Munzur’un söylediği şarkı ve marşların ardından etkinlik sona erdi.

Etkinliğe Dersim, Ankara, Erzincan DHP, Tunceli Kültür ve Sanat Derneği, PSA Esenler, İHD, ESP, BDSP, HKM, Partizan, Devrimci Demokrasi ve Kürecikliler Derneği’nin gönderdiği mesajlar yoğunluktan dolayı okunamadı.

Etkinlik boyunca “Yaşasın halkların kardeşliği!”, “Biji bıratiya gelan!”, “Önderimiz İbrahim, İbrahim Kaypakkaya!”, “Yaşasın devrimci dayanışma!”, “Faşizme karış omuz omuza!”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz!” sloganları atıldı.

Kızıl Bayrak/İstanbul

Ankara’da barış yürüyüşü

25 Şubat günü DTP, EMEP, SDP, ESP, Halkevleri ve PSAKD tarafından düzenlenen, DİSK Ankara temsilciliği, KESK Şubeler Platformu, ATO, Ankara 78’liler ve İHD’nin desteklediği “Halkların kardeşliği, demokrasi ve barış” yürüyüşü devlet tarafından engellendi. Yürüyüşün engellenmesi ile birlikte Kurtuluş Parkında toplanan 400 kişilik kitle uzun süre abluka altında tutuldu.

Polis yoğun yığınak yaptığı parkı ve civarını çembere aldı. Giderek daraltılan çember içerisinde kalan kitle sloganlarla bekleyişe geçti. Aynı sırada KESK kitlesi yine Kurtuluş Parkı içerisinde farklı bir yerde polis tarafından ablukaya alınarak bekletildi.

Devletin yürüyüşü engellemesi ile başlayan bekleyiş yaklaşık iki saat sürdü. Ardından KESK kitlesi ile birleşilerek burada bir basın açıklaması gerçekleştirildi. Tertip komitesi adına yapılan açıklamanın ardından eylem sona erdi.

Eyleme BDSP, Kaldıraç ve Marksist Tutum katılarak destek verdi.

Kızıl Bayrak/Ankara

Devrimci faaliyetimiz sürüyor, engellenemez!

“GOP İşçileri Buluşuyor!” etkinliği ve kampanyamız kapsamında bugüne kadar onlarca işçi toplantısı, ev ziyareti gerçekleştirdik. 2500 afiş kullandık, binlerce bildiri dağıttık. Elmabahçesi’nde, GOP’ta, Rami Topçular’da bulunan onlarca fabrikaya özel seslenen bildiriler dağıttık. Son iki haftadır ise “GOP İşçileri Buluşuyor!” etkinliğinin duyurusu ve çağrısı için davetiyelerimizi sendikalı işyerlerine, en geniş işçi ve emekçilere ulaştırıyoruz.

Etkinliğe bir hafta kala Elma Bahçesi, Gazi Mahallesi, Yunus Emre Mahallesi, Karadeniz Mahallasi, Barbaros Hayrettinpaşa Mahallesi, Taş Köprü, Küçükköy başta olmak üzere birçok sanayi bölgesine ve emekçi mahallesine etkinliğe çağrı yapan afişlerimizi astık. Özellikle Elma Bahçesi bölgesi başta olmak üzere emeğimiz karşılık buldu ve bölgede canlılık yarattı. İşçiler GOP İşçi Platformu’na ve GOP İşçi Derneği’ne özel bir ilgi gösterdiler.

Kuşkusuz bu ilgiyi sadece işçiler göstermedi. Kampanya faaliyetimiz patronların da “ilgisi”ni çekti. Sermayenin kolluk güçleri faaliyetimizi engellemek için saldırıya geçti. Afişlerimize dahi tahammül edemeyen polisler ve GOP Belediyesi yaptığımız afişleri birkaç saat içinde “temizleyerek” etkinlik çağrımızın işçi ve emekçilere ulaşmasını engellemeye çalıştılar.

Belediye yönetimi, temizlik işçilerine “Elmabahçesi’nde ve çevresinde hiçbir siyasi afişin yapılmasına ve kalmasına izin vermeyeceksiniz, özellikle içinde işçi yazan afişler yapıldığı anda temizleyeceksiniz” talimatında bulundu. GOP Emniyeti ise Elmabahçesi’nde devriye gezen polis araçlarının sayısını artırarak çalışanlarımıza gözdağı vermeye çalıştı. Aynı hafta içerisinde siyah Tempra marka bir araç GOP İşçi Derneği’nin önünden Çarşamba günü yarım saat arayla 3 kere, Perşembe günü ise 2 kere geçerek havaya silahla ateş etti. Ancak unutulmasın ki, sermayenin ve uşaklarının bu saldırıları faaliyetimizi engelleyemez. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da kimsenin buna gücü yetmez.

Faaliyetimizi kesintisiz sürdürmeye devam ediyoruz. Kampanya çalışması çerçevesinde 23 Şubat günü İlbek Tekstil’e bildiriyle seslendik. İlbek Tekstil’de performans uygulamasına yönelik hazırlamış olduğumuz bildirimizi dağıtırken ajitasyon konuşmaları yaptık, işçileri etkinliğimize davet ettik. Canlı geçen dağıtımımıza ve çağrımıza işçilerin ilgisi yoğun oldu.

Sermayenin ve uşaklarının saldırılarını farklı araç ve yöntemleri devreye sokarak bir kez daha boşa düşürmüş olduk. Onların saldırısı işçi sınıfının devrimcileşmesinden ve devrimci faaliyetten duydukları korkunun göstergesidir. Buradan bir kez daha sesleniyoruz, korkunun ecele faydası yoktur. Bizler her koşulda işçi ve emekçilere seslenmeye, onların sesi-soluğu olmaya devam edeceğiz. İşçi ve emekçileri devrim mücadelesine çağırmaktan hiçbir güç bizi alıkoyamaz.

GOP İşçi Platformu Yürütmesi

Maltepe HKM’nin 2. Kuruluş Yılı Şenliği…

Maltepe Halk Kültür Merkezleri 25 Şubat günü Kartal’da Serenat Düğün Salonu’nda 2. Kuruluş Yılı’nı gerçekleştirdiği şenlikle kutladı. Maltepe HKM Korosu, Halk Oyunları Ekibi, Grup Diyar ve tiyatro grubunun yer aldığı şenlikte Betül Altındal’ın yaşamının ve devrimci kimliğinin anlatıldığı sinevizyon gösterildi. 8 Mart’ta alanlara çağrı yapan konuşmaların yapıldığı etkinliğin son bölümünde Hilmi Yarayıcı sahneye çıktı.

Kızıl Bayrak/Kartal


Erol Zavar ile dayanışma eylemi!

İzmir Cezaevi İnisiyatifi tarafından, mesane kanseri olan ve 2001 yılından beri hapishanede olan Odak yazı işleri müdürü Erol Zavar ile dayanışmak amacıyla bir eylem yapıldı.

24 Şubat Cumartesi günü saat 13:00’te Konak eski Sümerbank önünde yapılan eyleme 75 kişi katıldı. Erol Zavar’ın sağlık durumuna da değinilen açıklamada, “bizler bugün yüreğimizi, sesimizi Erol Zavar için birleştiriyoruz. ‘Yaşam kazansın’ diyor ve bu ışık sönmesin çağrımızla İzmir’de topladığımız 1000’in üzerindeki dilekçeyi Cumhurbaşkanlığı’na gönderiyoruz” denildi.

“Erol Zavar’a özgürlük” pankartının açıldığı eylemde basın metninin okunmasının ardından kortej oluşturarak, sloganlarla Konak Postanesi’ne yüründü ve toplanan dilekçeler Cumhurbaşkanlığı’na gönderildi.

“Devrimci tutsaklar onurumuzdur”, “İnsanlık onuru işkenceyi yenecek”, “Anaların öfkesi katilleri boğacak”, “Zindanlar yıkılsın tutsaklara özgürlük” vb. sloganların atıldığı eylem postane önünde sona erdi.

Kızıl Bayrak/İzmir


Hani ayrım yoktu!

Öteden beri ileri sürülür: “ Türkiye’de ayrım yoktur,” “Her Kürt, her Çerkez, her Laz memur olabilir ve istediği yerde çalışabilir” diye. Ama bu doğru değildir. Bu bir yanılsamadır. Çarpıtmadır. Bugün bir Kürt, bir Çerkez, bir Laz ancak kendi kimliğini inkar ederek ve bir Türk gibi davranarak istediği yerde çalışabilir veya milletvekili olabilir.

Fakat son zamanlarda bu da yetmiyor. Birçok yerde Kürt’tür diye kiralık ev verilmiyor. Birçok işletme Kürtler’i işe almıyor.

En son Dönmezler Tekstil’de yaşanan bir olay buna örnektir. 22 Şubat günü 3 gün önce işe alınan bir kadın Mardinli, yani Kürt olduğu için işten çıkarıldı. Haramidere’de olan ve birçok alanda üretim yapan Dönmezler Tekstil kişileri işe alırken şartlarından biri Kürt olmamasıdır. Daha açık bir ifadeyle Dönmezler Tekstil Kürt kökenlileri işe almıyor. Eğer kazara alınmış ise daha sonra öğrendiklerinde işten çıkarıyor.

Dönmezler Tekstil’de yaşananlar ayrımcılığa somut bir örnektir. Bunun dışında birçok firmanın böyle ayrımcılık yaptığını biliyoruz.

Son gelişmelerle birlikte ırkçılık içeren milliyetçilik ayyuka çıkmıştır. İnsanların bu duruma karşı duyarlı olması ve çevresini aydınlatması gerekiyor. Buna Dönmezler Tekstil’deki olayı teşhir ederek başlayabiliriz. Bu noktada siz devrimci gazetecilere büyük sorumluluk düşüyor.

M. Yıldırım / İstanbul


Şakirpaşa Sanayi’de Sanayi İşçileri Bülteni dağıtımı


Sanayi İşçileri Bülteni’nin Şubat sayısını Şakirpaşa’da bulunan Metal Sanayi Sitesi işçilerine taşımaya devam ediyoruz.

İşçilerin katkısıyla çıkarılan ve işçilere seslenen bültenimizi 22 Şubat günü sabah saatlerinde işlerine giden işçilere ulaştırabilmek için işe gidiş güzergâhında dağıtıma başladık. Sanayi girişinde gerek yürüyerek işe giden, gerekse de servislerle gelen yüzlerce işçiye bültenimizi ulaştırdık. İşçiler araçlarını durdurarak bülteni aldılar ve yollarına Sanayi İşçileri Bülteni’ni okuyarak devam ettiler. İşçilerin bir bölümüne dağıtım sırasında derneğimizi anlatma fırsatı bulduk.

Bültenimizi daha fazla işçiye ulaştırmak ve dernek çalışmamıza daha fazla işçiyi katmak için bundan sonra da çalışmalarımızı güçlendirerek sürdüreceğiz.

Sanayi İşçileri Derneği çalışanları/Adana

 

Halkların Kardeşlik İnisiyatifi’nden eylem: ‘Hepimiz Kürdüz!’

Halkların Kardeşlik İnisiyatifi 24 Şubat günü Taksim Tramvay durağında bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Eylemde “Halkların kardeşliğini savunmak ekmeğini savunmaktır. Kürt halkına özgürlük!” yazılı pankart açıldı.

“Hepimiz Kürdüz!” yazılı dövizlerin taşındığı eylemde “Yaşasın halkların kardeşliği, Kürt halkına özgürlük!” sloganları atıldı. Basın açıklamasında şu görüşlere yer verildi:

“Kürt meselesi ülkenin en temel demokrasi sorunlarından biri olmaya devam ediyor. 25 yıldır süren savaşta yaşanan büyük acılara rağmen egemenler tarafından gerekli dersler çıkarılmamıştır. Bu savaş ortamında binlerce gencimiz yaşamını kaybetmiştir. Analarımızın gözyaşı hiç durmadı. Çocuklarımızın geleceği için kullanılması gereken milyarlarca dolar savaşa harcandı. Birçok köy boşaltıldı, ormanlar yakıldı. Güvenlik gerekçesiyle çıkartılan birçok anti demokratik yasa ile düşündüğümüzü söylemek suç sayıldı. Çocuklara siyasi cinayetler işletildi. Üstelik bütün bunlar ‘demokrasi’ adına, ‘bölünmemek’ adına ‘vatanperverlik’ adına yapıldı.”

Basın açıklamasının okunmasının ardından eylem sloganlarla sona erdi.

Kızıl Bayrak/İstanbul