16 Şubat 2007 Sayı: 2007/06(06)

  Kızıl Bayrak'tan
   Ordu ve hükümet Beyaz Saray’ın kapısında sıraya girdiler…
  Emperyalistleri ve siyonistleri
topraklarımızda istemiyoruz!
  İşbirlikçiler Washington’daki savaş
ağalarının huzurunda!
  Faşizme ve şovenizme karşı militan
kitle mücadelesi!
Düzen solunda seçim manevraları
Baharı kazanmak 8 Mart’ı kazanmaktan geçiyor!
Geleneksel şiddetten kurtulmak için
geleneksel devletten kurtulun!
 Clara Zetkin (1857- 1933): Uluslararası emekçi kadın
hareketinin komünist öncüsü...
  Kadına yönelik şiddete karşı tavır almak sınıfsal bir görevdir!
  Tersane İşçileri Birliği Derneği 1. Olağan Genel Kurulu’nda buluşalım!
  İşçi sınıfının toplumsal konumu ve tarihsel devrimci misyonu
  El Fetih’le Hamas “Mekke Konferansı”nda anlaştı…
  Putin’den ABD-NATO tehditlerine rest!
  Kaymağı özel
ordular yiyor - Mumia Abu-Jamal
  Dünden kalan miras ve yeniden düşünmek -
Yüksel Akkaya
  TÜMTİS Genel Sekreteri Gürel Yılmaz ile konuştuk...
  Devlete hizmette gelinen aşama:
Türk(iye) milliyetçiliği!
M. Can Yüce
  Eylem ve etkinliklerden...
  Basından...
  Mücadele postası
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın


 

Kaymağı özel ordular yiyor

Mumia Abu-Jamal

Irak’taki savaş ABD’li özel şirketlere milyarlar kazandıran ticarettir: Sadece patronlarına karşı sorumlu olan ve yüksek ücret alan yüzbinlerce paralı asker ülkeyi talan etmektedir.

George W. Bush yönetimindeki ABD rejiminin Irak’a daha fazla asker gönderme “yeni stratejisi” üzerine yapılan tartışma ve haberlerde bu savaşın önemli bir sorunu gözlerden kaçıyor: Orada savaş yürütmekte olan “diğer” ordu. Bununla kastedilen, bu alçakça işgalde, Britanya rejiminin kayda değer sayıda asker ile bu operasyona katkıda bulunmasına rağmen ABD’nin partneri Britanya değil. Genelde sınırlı sayıda güçlerle katılan “gönüllüler koalisyonunun” orduları da değil. Sözkonusu olan, daha çok (az sayıda kadınların da mensup olduğu) “contractors” diye bilinen, özel şirketlerle sözleşmeleri olan ve ağır silahlarla donatılmış özel orduların savaşçılarıdır. Kamufle elbiseleri giymektedirler ve içlerinde azımsanmayacak sayıda kişi milyonlara varan ücretler almaktadır.

Burada ünlü Abu-Garip cezaevindeki skandalı hatırlatalım. Küçük rütbeli 7 askerin (ve bir bayan generalin) akıbeti bilindiği halde, özel ordu mensuplarına ilişkin ne bir rapor vardır, ne de onlara yönelik yasal işlem yapılmaktadır. Oysa bu kişiler Abu-Garip hapishanesinde önemli rol oynamaktaydılar. ABD ordusundan özerk ve hükümet denetiminin dışındaki bu güçler Irak’ta önemli bir rol oynuyorlar. Abu-Garip hapishanesinden kamuoyuna yansıyan ve tarihe geçen gelişmeler döneminde hapishanede çalışan bütün tercümanlar ABD şirketi olan Titan Corporation için çalışıyorlardı. Aynı dönemde (Ocak 2004) sorgu uzmanlarının yarısı Virginia’da bulunan CAGİ İnternational şirketinin çalışanlarıydı.

Yazar Joan Didion 5 Ekim 2006 yılındaki New York Review of Books’da “150 özel şirkete ait olmak üzere binlerce “contractors” konuşlandırılmıştır. 2004 Haziran ayında sadece Halliburton tekeli “contractors” ile 11.4 milyar dolar değerinde sözleşme imzalamıştır. Özel şirketler Irak’ta sadece köprü, üs ve hapishane yapmadılar. Yemek dağıtma, çamaşır yıkama ve otobüs sürmenin dışında şeyler de yaptılar. Irak askerlerini eğittiler. Güvenlik güçleri olarak çalıştılar. CAGI İnternational (Web sitesinde yaptığı reklamında kendisini; “gizli servisler için zamana uygun çözümler alanında dünya çapında bir şirket” olarak tanıtmaktadır) ve Titan Corporation (kendisini; “Ulusal güvenlik hizmetinde bilgi edinme, komünikasyon cihazları edinme alanında dünya çapında önde gelen şirket” olarak tanımlamaktadır) çalışanı tercümanlar Abu-Garip hapishanesinde tutuklulara kötü muamele yapmakla suçlandılar. Sorgu uzmanları ve analizcilerinin yarısından fazlası CAGI şirketi için çalışmaktadır. Onları, tutukluları sorgularken, kimleri “savundukları” ya da onların güvenliği için sorgulama emrinin kimler tarafından verildiği ilgilendirmemektedir. Onlar “zamana uygun çözümler” sunmaktalar” diye ifade etmektedir.

Günümüzde neredeyse herşey özelleştirilmiştir. ABD’li tekeller bu savaşta elde ettikleri kazancı bugüne kadar hiçbir savaşta elde etmemişlerdi. Abu-Garip hapishanesinde çalışan bir tercümanın (Titan Corporation şirketi çalışanı) 15 yaşındaki bir çocuğa tecavüz ettiğinin kanıtlandığı Abu Hamid olayı, işkence etmenin bile özelleştirildiğini göstermektedir.

Titan sözleşmelerinin toplam değerinin 657 milyon dolar olduğu tahmin ediliyor. CAGI ise 10 milyonlarca dolar değerinde sözleşmeler gerçekleştirmişti. ABD’nin başbakan yardımcısı Dick Cheney’nin savaşın başladığı sırada yönetim kurulu başkanı olduğu Halliburton tekeli işgal döneminde o kadar çok fatura yazdı ki, ABD rejiminden bir milyar doların üzerinde ek para talep etti. Bir milyar! Kendilerini sadece çalıştıkları tekelin patronlarına karşı sorumlu hisseden devasa özel bir ordu Irak’ı talan etmektedir. Onlar, sermayenin hizmetine olan, iliklerine kadar silahlanmış paralı özel askerler ordusundan başka bir şey değiller.

Çeviri: J. Özgür

(Junge Welt’in 10/11.02.07 tarihli sayısından alınmıştır...)