Yaklaşık 1 aydır sürdürdüğümüz 1 Mayıs çalışmamıza son hafta da devam ettik. Okulun her yerine 1 Mayıs alanına çağrı yapan bildirilerimizi ve afişlerimizi ulaştırdık. 28 Nisan günü kantin önünde müzik dinletisi yaparak halaylarımızı çektik. 29 Nisan günü de hazırladığımız sokak oyunuyla öğrencileri 1 Mayıs alanına çağırdık.

Yaptığımız bu çalışma büyük ilgiyle karşılandı. Uzun yıllardır Fen Fakültesi'nde yaratılamayan politik atmosferi böylece yaratmayı başardık. Bu çalışma Rektörlüğün de dikkatini çekmiş olacak ki, 28 Nisan günü ÖGB ve sivil polis işbirliği ile kampüsümüze faşist bir saldırı gerçekleşti. Yaklaşık 50 kişilik faşist güruh hakaretler eşliğinde afişlere saldırdılar; ancak saldırı faaliyetimizi sürdürmemize engel olamadı. 28 Nisan akşamı kampüs içinde slogan ve konuşmalarla faşist saldırganlığı teşhir ettik ve kampüsümüzden toplu çıkış gerçekleştirdik.

Akşam saatlerinde diğer kampüslerden öğrencilerin de desteğiyle Yüksel Caddesi'nde faşist saldırı ile ilgili bir basın açıklaması yaptık. Açıklamada faşist saldırganların gerçek yüzü teşhir edildi ve düşmana inat 1 Mayıs alanında olacağız mesajı verildi. Açıklamaya yaklaşık 100 kişi katıldı.

1 Mayıs sabahı da, daha önceden planlandığı şekilde kantin önünde toplanarak 1 Mayıs'a çağrı yaptık. Buradan sloganlar eşliğinde 1 Mayıs alanına yürüdük ve Üniversite Öğrencileri kortejinde yerimizi aldık. Kortejimizde yaklaşık 50 kişi vardı, kortej yürüyüş boyu canlılığını ve coşkusunu korudu. Geçtiğimiz yıla oranla katılımın artması sevindirici bir gelişme oldu.

Mitingin ardından bir toplantı yapılarak faşist saldırı tehdidine karşı ne yapılabileceğine dair görüş ve öneriler ortaya konuldu. Faaliyetimizi hiçbir saldırının durduramayacağı, bir kez daha ifade edildi.

A.Ü. Fen Fakültesi Öğrencileri'nden

Ekim Gençliği okurları

-------------------------------------------------------------------------------------

Adana'da 1 Mayıs...

Ticari eğitime ve geleceksizliğe karşı mücadeleye!

Bu yıl Çukurova Üniversitesi'nde 1 Mayıs çalışmalarını Nisan ayının ikinci haftasından itibaren başlattık. İlk olarak üniversitemizde yaşanan faşist saldırıların diğer sorunlardan ayrı olmadığını ve 1 Mayıs'ta alanlara çıkmak gerektiğini çevremizdeki güçlere anlattık. Çok düzenli olmasa da kantinlerde ve fakülte önlerinde Ekim Gençliği satışı gerçekleştirdik. Yeni insanlarla ilişki kurarak onları 1 Mayıs'a çağırdık.

1 Mayıs afişlerimizi 2 hafta boyunca her gün üniversitenin her yerine astık. Yaygın bir ajitasyon-propaganda faaliyeti yürüttük. Ayrıca okulun değişik bölgelerine astığımız pankartlarla gençliği sorunlara karşı alanlara çıkmaya çağırdık. Sözleşmeli öğretmenlik, yetkin mühendislik, diplomalı işsizlik vb. sorunlara karşı üniversiteli gençliği 1 Mayıs alanlarına çağırdık.

1 Mayıs şenliği

27 Nisan günü ise üniversitede 1 Mayıs şenliği gerçekleştirdik. Öncesinde şenliğe çağrı amaçlı hazırladığımız el ilanları ve afişlerimizi üniversitenin her tarafına ulaştırdık. Şenliğin yapılacağı alanı pankartlarımızla donattık. Astığımız yüzlerce afiş ve 8 pankart üniversitede bir canlılık yarattı. Sabah ses sisteminin içeri alınmaması nedeniyle bir aksaklık yaşadık. Ses sistemini taşıyan araç ÖGB tarafından durduruldu ve içeri alınmayacağı söylendi. Şenliğin haberini almış olan rektörlük etkinliğimizi sabote etmeye çalıştı. Uzun bir süredir devrimci faaliyete yönelik engellemelerin artığı üniversitede önceden “şenlik yapılacaksa öğle arasında yapılır, ders saatine taşarsa çevik çağırırız” gibi tehditkar ifadeler “şenlik yapamazsınız” söylemine dönüştü. Biz bu tablodan dolayı ses sistemini okula dolmuşlarla sokup şenliğimizi başlattık. Böylece okul yönetiminin bir tehdidi daha boşa düşmüş oldu.

Yaşanan gecikmeden kaynaklı geç başlayan şenliğimize 1 Mayıs şehitleri anısına yapılan saygı duruşu ile başladık. Yapılan kısa konuşmada okul yönetimi ve ÖGB'yi teşhir ettik. Engellemelerin bizleri yıldıramayacağını vurguladık. Etkinlikte Şakirpaşa İKE Müzik Topluluğu sunumunu yaptı. Marş ve türkülerimizin ardından bir arkadaşımız şiirlerini okudu. Verilen arada 1 Mayıs'ta Ekim Gençliği'nin otobüs güzergahını insanlara hatırlattık.

Mitinge çağrı amaçlı hazırlanan el ilanlarını şenlik alanında bulunan öğrencilere ve yemekhaneye yaygın bir şekilde dağıttık. Zamanın kısıtlı olmasından dolayı hazırladığımız tiyatro oyununu sergileyemedik. Şenliğimizi halaylarımızla bitirdik.

Coşkulu geçen 1 Mayıs şenliğimize yaklaşık 200 kişi katıldı. Şenliğimiz okulda bulunan durgun havayı bir nebze olsun kırdı. Şenliği tekrar mitinge çağrı yaparak bitirdik.

1 Mayıs çalışmalarımızın son günlerini daha çok birebir ilişki kurmaya ayırdık. Gerçekleştirdiğimiz ev ziyaretleriyle hem insanlarla olan ilişkilerimizi kuvvetlendirdik, hem de onları 1 Mayıs'a çağırdık. Çevremizdeki bütün arkadaşlarla sık sık diyalog halinde olup onları alana taşımak noktasında zorlayıcı olduk.

1 Mayıs'ta gençlik tüm coşkusuyla alanlardaydı

1 Mayıs'ta yaklaşık 25 kişilik kortejimizle alanda yerimizi aldık. Üniversite cephesinden katılımımız istediğimiz düzeyde olmadı. Ama bu coşkumuzu kırmadı. Ekim Gençliği pankartı genç komünistlere yakışır bir şekilde alandaydı. Sloganlarımız gür ve coşkuluydu. “Ticari eğitime karşı Gençlik Kurultayı'na!” pankartımızla 13 Mayıs'ta Ankara'da düzenlenecek olan gençlik kurultayına çağrı yaptık. Toplanma yerinden İstasyon Meydanı'na gidene kadar gençliği örgütlü mücadeleye çağıran sloganlarımızı haykırdık.

1 Mayıs çalışmaları sırasında kurduğumuz yeni ilişkiler ve yeni imkanlar, bizim için 1 Mayıs'ı biraz olsun kazandığımızın göstergesi oldu. Bizler Adana'dan Genç Komünistler olarak çalışmalarımıza yoğunlaştırarak devam edeceğiz. Önümüzde duran Gençlik Kurultayı'na kendi yerelimizden en iyi katılımı sağlamak için 1 Mayıs'ın verdiği coşkuyla faaliyetlerimizi sıklaştıracağız.

Adana Ekim Gençliği

------------------------------------------------------------------------------------

Adana Liseli Gençlik Platformu 1 Mayıs alanındaydı...

Özgür bir gelecek için mücadele!

Adana Liseli Gençlik Platformu olarak 1 Mayıs çalışmalarına 15 Nisan tarihinde gerçekleştirdiğimiz kurultaydan hemen sonra başladık. Kurultay çalışmaları sırasında birçok liseliyle ilişki kurmuş ve onları geleceğimizi elimizden alan bu sisteme karşı mücadeleye çağırmıştık.

Kurultayımızın vermiş olduğu coşku ve önümüze çıkan yeni imkanlar sonucunda çevremizdeki arkadaşlarımızı 1 Mayıs'a çağırdık. Bulunduğumuz okullarda Liselilerin Sesi'ni arkadaşlarımıza ulaştırarak 1 Mayıs'ta alanlara çıkmalarını istedik.

Daha çok birebir ilişkiler üzerinden yürüyen 1 Mayıs çalışmamız sonucunda alanda pankartımızı açtık. “Özgürlük ve gelecek için mücadeleye!” şiarlı pankartımızın arkasında farklı liselerden 15 kişi vardı. Bizim için önemli bir nokta, yürüyüş sırasında coşkumuzdan dolayı pankartımıza gelen liseli arkadaştı. Yürüyüş boyunca “Parasız bilimsel anadilde eğitim!”, “Gençlik gelecek gelecek sosyalizm!” sloganlarını haykırdık.

1 Mayıs'ı sadece bir günden itibaren düşünmediğimiz için çalışmalarımızı güçlendirerek sürdüreceğiz. Liseli gençliği örgütlü mücadeleye kazanana kadar alanların verdiği coşkuyu okullarımıza taşıyacak ve geleceği kazanacağız.

Adana Liseli Gençlik Platformu

-------------------------------------------------------------------------------------

Beytepe'de son dönem…

Kantinlerimizi istiyoruz!

Beytepe'de 1 Mayıs'ı önceleyen süreçte, kurultay hazırlıkları çerçevesinde kampanya faaliyetlerinin birer ayağı olan Eğitim ve Toplumcu Mühendislik Öğrencileri çalışmalarını yoğun kullandığımız afiş ve bildirilerimizle, sermaye devletinin politikalarını teşhir çalışmasıyla başlattık. Ancak örgütsel bir forma dönüştüremediğimiz çalışmalarımız, henüz istediğimiz düzeyi yakalamış değil.

Bir yandan fakültelerde belli yerel gündemler üzerinden gençliğe seslenirken; Ortadoğu'yu kana bulayan, halkları “özgürleştirmek” adına katleden emperyalizmin, son süreçte İran'a yönelik yürüttüğü savaş çığırtkanlığına “Suçsuzlar” olarak yanıt olmaya devam ettik.

Bahar şenliği

Beytepe'de bu yıl en çok konuşulan ve tepkilere neden olan kantinlerin kapatılması sorunu, 2. dönemde de ağırlıklı gündemlerimizden biri olmaya devam etti. Bu kapsamda imza kampanyası ve son birkaç yılın en kitlesel ve coşkulu eylemini örgütledik. Birçok insanı harekete geçirebildiğimiz kantin sorunu çerçevesinde, 1 Mayıs'ı önceleyen süreçte “Kantin istiyoruz!” şiarını öne çıkardığımız bir Bahar Şenliği gerçekleştirdik. Son birkaç yıldır rektörlüğün düzenlediği şenliklere alternatif yaratma iradesi gösteremeyenlere ve kolaycılığı güç yetersizliği ve zorluklarla açıklayanlara anlamlı bir yanıt vermiş olduk.

Disiplinli bir şekilde yürüyen, irade ve ısrarın egemen olduğu çalışmaların elbet başarıya ulaşacağını bir kez daha göstermiş olduk. Ekim Gençliği, Beytepe Öğrenci Kolektifi ve kantin sorununa çalışmanın başından beri sahip çıkan diğer arkadaşlarla birlikte gün boyunca 700'ün üzerinde öğrencinin katıldığı şenlikte 1 Mayıs çağrımızı da yaptık. Gündüz kütüphane önünde ve akşam yurtların önünde gerçekleştirdiğimiz şenliğimize Kibele, Metin-Kemal Kahraman, Günyüzü, Ortaçağ müziği yapan Ensemble Galatia gibi grupların yanı sıra Ankara Üniversitesi'nden öğrenciler de hazırladıkları bir tiyatro gösterisiyle destek oldular. Şenlik boyunca üniversitelerin ticarethaneleştirilmesini ve kantin sorununu ağırlıklı olarak işledik.

1 Mayıs'ta Beytepe Öğrencileri

Bu yıl 1 Mayıs'ta, Ankara'da geçen yıl yaratılan Üniversite Öğrencileri birlikteliğinin, Beytepe Öğrencileri pankartımızla bir parçası olduk. Bu kapsamda 1 Mayıs öncesinde Beytepe Öğrencileri ve 1 Mayıs'ı tartıştığımız ve işçi sınıfının tarihsel misyonunu anlatan bir belgesel gösterimiyle güçlendirdiğimiz bir etkinlik örgütledik.

Beytepe'de dönemin başından beri yürüttüğümüz çalışmaları 30'u aşkın bir katılımla 1 Mayıs alanlarına taşımayı başardık.

Beytepe Ekim Gençliği