22 Şubat '03
Sayı: 07 (97)


  Kızıl Bayrak'tan
  Dünya ölçüsünde büyüyen anti-emperyalist mücadele dinamikleri
  Emperyalizme ve yerli işbirlikçilerine karşı
  Savaş pazarlığında son perde
  ABD uşağı AKP hükümeti istifa!
  BDSP’nin işçilere ve emekçilere 1 Mart çağrısı...
  15 Şubat gösterileri: Dünya emekçilerinin mücadelesinde bir kilometre taşı..
  Berlin’de görkemli savaş karşıtı gösteri
  Dünyanın dört bir yanında milyonların katıldığı görkemli gösteriler...
  Dünyada 15 Şubat eylemlerinden...
  İsviçre’de 40 bin kişi savaşa karşı alanlardaydı...
  Emperyalist savaşa karşı mücadele ve “savunma savaşı” safsatası...
  Savaşın gerçekleri ve medyanın yalanları
  Kadın sorunu ve kadın çalışmasının sorunları üzerine
  Toplumsal hayatın her alanında kadın-erkek eşitliği!
  Kölelik yasa tasarısı üzerinden sürdürülen pazarlıklar...
  Yeni iş yasa tasarısına karşı sendika şubelerinin çağrısı...
  Savaşın faturası işçi ve emekçilere çıkarılacak!
  Emperyalist savaş karşıtı eylemlerden...
  Emperyalist savaş karşıtı eylemlerden...
  BES 1 No’lu Şube Eğitim Sekreteri Ahmet Turan’la savaş üzerine konuştuk...
  Münih’deki NATO savaş zirvesine karşı onbinler yürüdü!
  Çok kutupluluğa geçiş sancıları mıı
  Konfeksiyon işçilerinden konfeksiyon işçilerine...
  Mücadele postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 
Küresel eylem günü İstanbul’da binler alandaydı!

“İşçiler birlik halklar kardeş olmalı!”

15 Şubat Cumartesi günü dünya ülkelerinde milyonlar alanlara çıkarak savaşı protesto etti. İstanbul’daki emperyalist savaş karşıtı gösteri Kadıköy İskele Meydanı’nda gerçekleşti. İstanbul’da 59 demokratik kitle örgütünün oluşturduğu “Irak’ta Savaşa Hayır Koordinasyonu”nun düzenlediği basın açıklaması kitlesel bir mitinge dönüştü.

Eyleme katılmak için Avrupa Yakası’ndan harekete geçen insanlar polis terörüyle karşılaştı. Sabah saatlerinden itibaren köprü geçişleri ve vapur iskeleleri polis ablukası altına alınmıştı. Vapura binenler polis kameralarıyla görüntülendi. Köprü geçişlerinde ise eylem alanına giden araçlar durduruldu. Geçişlerine izin verilmeyen araçlardan indirilen yüzlerce kişi “Baskılar bizi yıldıramaz!”, “Direne direne kazanacağız!”, “Amerikan askeri olmayacağız!” sloganları attı. Sloganların ardından geçişler sağlandı. Saat 12:00’den itibaren Haydarpaşa Tren Garı ve çeşitli yerlerden gruplar halinde pankart, döviz ve sloganlarla yürüyüşe geçen kitle saat 13:00’te İskele Meydanı’nda buluştu.

Polisin baskı ve denetimi alanda da kendini gösterdi. Keskin nişancılar ve kameralar bina üslerine yerleştirilmişti. Devletin kolluk kuvvetlerinin keyfi tutumlarından dolayı zaman zaman gerginlikler, kısa süreli çatışmalar yaşandı.

Kadıköy sokaklarında ABD ve savaş karşıtı pankart ve sloganlarla yürüyüşe geçen kitleye çevredeki insanların alkış, slogan ve korna çalarak destek vermesi anlamlıydı. Bu kadar ilgi ve duyarlılığa rağmen bunun alanda yansıması oldukça zayıftı. Mitinge yaklaşık 10 bin kişi katıldı.

Eylemde sık sık “Katil ABD, işbirlikçi AKP!”, “Amerikan askeri olmayacağız!”, “Savaşa karşı, sınıf savaşı!”, “Katil ABD Ortadoğu’dan defol!”, “İşçiler birlik halklar kardeş olmalı!”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz!”, “Irak halkı yalnız değildir!”, “Yaşasın halkların kardeşliği!” sloganları atıldı.

Kürsünün hakimiyeti oldukça zayıftı. Bunda ses düzenin büyük bir etkisi vardı. Bazı aydın ve sanatçılar konuşma yaptılar. Şair Sunay Akın ve tiyatro sanatçısı Bennu Yıldırımlar’ın kürsüden okuduğu ortak metinde “ABD her şeye rağmen ‘saldıracağız’ diyor. Dünya halkları hükümetlerden daha güçlüdür. Halka rağmen savaş olmaz” denildi. Emperyalizmin dünyayı kana bulamak istediğinin vurgulandığı açıklamada, “Saldırının sebebi Saddam’ın diktatör olması olarak gösteriliyor. Bush ya da Şaron daha mı az diktatör?” ifadelerine yer verildi. KESK Genel Başkanı ve Emek Platformu dönem sözcüsü Sami Evren, Irak’ta savaşa hayır demenin açlığa ve yoksulluğa hayır demekle aynı anlama geldiğini belirtti. Hükümetin savaş yanlısı tutumunun verilen mücadele ile urdurulabileceğini belirten Evren, konuşmasını “Petrol savaşına hayır diyoruz!” şeklinde bitirdi.

Komünistler ise mitinge “Emperyalist savaşa karşı işçilerin birliği halkların kardeşliği/Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu (BDSP)” imzalı pankart ve dövizleri ile katıldılar. Ayrıca “Emperyalist köleliğe, kültüre, savaşa hayır!” pankartı ve dövizleriyle İşçi Kültür Evleri de eyleme katıldı. Eylem alanında Sefaköy İşçi Kültür Evi tiyatro atölyesinin sunduğu gösterim büyük bir ilgiyle izlendi. Eylem bitiminde kitle dağılırken polis HADEP kitlesine saldırdı. Çok sayıda HADEP’li gözaltına alındı.

SY Kızıl Bayrak/İstanbul



15 Şubat Kadıköy eylemi ve devlet terörü

26 Ocak Beyazıt eyleminden daha kitlesel olması beklenen Kadıköy eylemi devletin estirdiği terör nedeniyle beklenen kitlesellikte olmadı. İstanbul genelinde yoğun bir terör havası estirildi. Eylem günü ise Avrupa yakasından Kadıköy’e gelecek kitle birçok noktada engellemelerle karşılaştı. Eylem alanına ancak erken saatte gelebilenler katılmıştı. Bunun dışında polisin konumlanmasından alandaki duruşuna kadar kitleyi terörize etme çabasının planlı bir hazırlık olduğu anlaşılıyordu. Nitekim İstanbul Emniyet Müdürlüğü “Savaş karşıtı protestolarda güvenlik güçlerine her türlü güç kullanma yetkisi verilmiştir” şeklinde bir açıklama da bulundu.

15 Şubat’ta eylemi düzenleyen reformist ve liberal anlayışların bir an önce eylemi bitirme çabaları ise dikkat çeken bir durumdu. Öyle ki, basın açıklaması okunup dağılma anonsu yapıldığı sırada alana halen insanlar gelmekteydi. Henüz ciddi olarak gelişmiş bir kitlesel hareket yokken, kitlenin canlanmaya başlaması reformist partilerin eteklerini tutuşturuyor. Eylem bir kez daha reformizm ve liberalizmin ilericilik sınırının nereye kadar olduğunu görmemiz bakımından iyi bir örnek olmuştur.

Türkiye’de gelişen savaş karşıtı eylemler henüz yeni yeni kitlesel bir boyuta taşınıyor. Özellikle yerellerde kurulan savaş karşıtı platformlar son dönemde yaygınlık kazanmaya başladı. Savaş karşıtı hareket dünyadan farklı olarak Türkiye’de geç gelişmektedir. Bunda sınıf ve kitle hareketinin yaşadığı durgunluğun yanı sıra devletin yıllardır uyguladığı terör etkili olmaktadır. Kitleler bastırılıp sindirilmiştir ve tekrar gelişmesi ise bir zaman almaktadır. İçinden geçtiğimiz dönemde böyle bir hareketliliğin ilk işaretleri görülüyor. Ancak savaş gibi bir durumda devletin uygulayacağı terörün boyutu da değişecek ve derinleşecektir. Bu yalnızca gelişme eğilimi gösteren hareketliliği önden denetleme ve bastırma girişimidir.

Kadıköy eyleminin bu açıdan gösterdiklerine bakalım. Eylem tertip komitesi aynı zamanda Emek Platformu bileşenlerinden oluşmaktadır. Eylemde pankartların açılmasına izin verilmedi. Kitle alana girer girmez polisin gerginlik yaratma çabaları oldu. Buna karşı kitle “Faşizme karşı omuz omuza!” sloganıyla tepki gösterdi. İskele Meydanı’nın dar olması nedeniyle insanlar kenarlarda birikmiş ve çok dağınık bir görüntü oluştu. En çok “Kahrolsun ABD işbirlikçi AKP!” sloganı atıldı. Basın açıklaması okunduktan sonra eylemin bittiği anonsu yapılmasına rağmen kitle hemen dağılmadı, bir süre daha alanda bekledi. Dağıldıktan sonra ise yürüyüşe geçen HADEP kitlesi polisle çatıştı, bazı banka ve kimi otobüs yazıhanesinin ve birkaç belediye otobüsünün camlarını indirdi. Görünürde polis böyle bir ortam yaratmakistiyordu. Nitekim buna pek fazla da müdahale etmedi.

HADEP, KADEK ve A. Öcalan üzerinden şovenizmi tırmandırmak gibi bir hesap içinde sermaye devleti. Şiddetin bu türüne devrimci bir işçi olarak olumlu yaklaşmıyorum. Bunun benzer örneğini ‘96 1 Mayısı’ndan biliyoruz. Provakasyona gelen kitle devletin eline kullanacağı iyi bir malzeme vermiş oldu. Sermaye devleti ise ondan sonra her yıl 1 Mayıs’ın öngünlerinde cam çerçeve görüntülerini ekranlara yansıttı. Herşeye rağmen Kadıköy’de kırılan cam çerçeve üzerinden estirilecek hava pek tutmadı.

Eyleme medya her zamankinden büyük bir ilgi göstermişti. Yerel medya ve polis kameraları dışında çok sayıda yabancı gazeteci vardı.

SY Kızıl Bayrak okuru bir işçi



Anadolu Yakası’nda savaş karşıtı eylemlerden...

“Irak’ta Savaşa Hayır Koordinasyonu” tarafından başlatılan 1 dakika karanlık eylemine, Kartal ve Maltepe platformları da yaptıkları eylemlerle destek verdiler.

16 Şubat günü saat 20:00’de Esentepe Mahallesi’nde bir sokak etkinliği gerçekleştiren Kartal Demokrasi Platformu, 17 Şubat günü Topselvi Mahallesi’nde, 18 Şubat günü Kurfalı, 19 Şubat günü ise Uğur Mumcu Mahallesi’nde eylem gerçekleştirdi. Yapılan eylemlerde savaşa karşı tepkinin ancak eylemli bir tutuma dönüştürülebildiği koşullarda savaşı engelleyebileceğini belirten platform bileşenleri, Kartal halkını savaşa karşı daha aktif bir tutum almaya çağırdı. 21 Şubat günü Kartal Meydanı’nda yapılacak merkezi eylemden sonra mahalle eylemlerinin süreklileştirilmesi istendi. Ayrıca İşçi Köylü, Atılım, Kızıl Bayrak gazeteleri, ÖDP, DEHAP, EMEP ilçe örgütleri, Eğitim-Sen 5 No’lu Şube, Umder ve Zelder, PSA ve Kartal Temsilciliği Halkevi’nden oluşan platform 21 Şubat’taki eylem için 10 bin ade çağrı bildirisi dağıttı.

Maltepe Platformu tarafından 16 Şubat günü Zümrütevler’de düzenlenen eyleme ise polis müdahale etti. Gözaltına alınan 16 kişi ertesi gün Kartal Adliyesi’nden serbest bırakıldılar. 18 Şubat günü Maltepe ÖDP binası önünde biraraya gelen savaş karşıtlarına polis bir kez daha saldırarak 25 kişiyi gözaltına aldı. Gözaltına alınanlar ertesi gün serbest bırakıldı. Anadolu Yakası’nda bunların dışında 1 Mayıs Mahallesi ve Sarıgazi’de de eylemler gerçekleşti.

SY Kızıl Bayrak/Kartal



Gebze’de savaş karşıtı eylemler...

Savaş Karşıtı Platformun basın açıklaması

Gebze Savaş Karşıtı Platformu 18 Şubat günü Cumhuriyet Meydanı’nda bir basın açıklaması yaparak “Savaşa hayır!” sloganlarıyla barışa çağrıda bulundular. Yaklaşık 150 kişinin katıldığı basın açıklaması eylemine çeşitli kuruluşlar, dernek yetkilileri ve emperyalist savaş karşıtı vatandaşlar katıldı. DİSK Genel-İş Sendikası Gebze Şuba Başkanı Öztürk Şamdan, bir basın metni okudu. Eylemde “Kahrolsun ABD emperyalizmi!”, “Katil ABD işbirlikçi AKP!”, “Savaşa değil emekçiye bütçe!” sloganları atıldı.

Savaşa karşı meşaleli eylem

Gebze Savaş Karşıtı Platformu 18 Şubat akşamı saat 20:00’de Cumhuriyet Meydanı’nda meşaleli bir eylem gerçekleştirdi. Yaklaşık 150 kişinin katıldığı eylemde “Irak’ta savaşa hayır!”, “Kahrolsun ABD emperyalizmi!”, “Yaşasın halkların kardeşliği!” sloganları atıldı. Platform Perşembe ve Cuma günü de Çeşme Meydanı’nda imza standı açacak.

Gebze Ulaştepe’de emperyalist savaş karşıtı eylemler...

12 Şubat günü Ulaştepe Meydanı’nda saat 20:00’de toplanan emperyalist savaş karşıtı yaklaşık 40 kişi meşaleli bir yürüyüş gerçekleştirdi. Meydanda bir süre emperyalist savaş karşıtı sloganlar attıktan sonra yürüyüşe geçildi. Yürüyüşe çevredeki halk ilgi gösterdi. Yürüyüşten sonra alanda tekrar emperyalist savaş karşıtı sloganlar atılıp, halaylar çekildi.

13 Şubat günü yaklaşık 40 kişinin katılımıyla aynı yer ve saatte meşaleli yürüyüş eylemi tekrar edildi. Meydanda bir süre emperyalist savaş karşıtı sloganlar atıldıktan sonra yürüyüşe geçildi. Mahallenin ara sokaklarında sloganlarla dolaşılarak tekrar meydana inildi. Burada halaylar çekilip sloganlar atıldıktan sonra eylem sona erdirildi.

17 Şubat günü yapılan meşaleli yürüyüşe 35-40 kişi katıldı. Gebze İlçe Emniyet’ine bağlı resmi ve sivil kolluk güçlerinin yoğun baskısı altında gerçekleşen eylemde sürekli kamera ile çekim yapılarak eyleme katılanlara gözdağı verilmek istendi.

18 Şubat günü Ulaştepe Mahallesi’nin önünde toplanan yaklaşık 40 kişi ellerinde meşaleler ile Ulaştepe Meydanı’na indi. Alanda sivil ve resmi emniyet güçleri yerlerini almıştı. Yoğun baskı ve kamera çekimi altında gerçekleştirilen eylemde sloganlar coşku ile atıldı.

SY Kızıl Bayrak/Gebze



Emperyalist savaş karşıtı faaliyetlerden...

Planlı ve hedefli bir çalışmayla
geleceği kucaklayacağız!

Sermaye devletinin emperyalistlerle pazarlıklarını neredeyse tamamladığı bir dönemde genç komünistler olarak emperyalist savaş karşıtı materyallerimizin kullanımını hızlandırdık. Emperyalist savaş karşıtı çalışmamızın ilk adımı olan ajitasyon ve propaganda çalışmamız (afiş, bildiri) devam ediyor. Semtimizde servislerin yoğun geçtiği ve fabrikaların olduğu noktalara Kızıl Bayrak imzalı afişlerimizi yaptık. Ayrıca belirlediğimiz fabrikalar ve küçük atölyelere dağıtımlarımızı bitirmiş durumdayız. Şu an semt dağıtımları ile emekçilere seslenmeye çalışıyoruz. Semtlerde dağıtım yaparken konuştuğumuz işçi ve emekçilerin savaşı istemediklerini ve bunun ABD’nin çıkarları için yapılan bir savaş olduğunu söylemeleri moral ve motivasyonumuzu arttırdı.

Seçim dönemi dışında hal ve hatırlarının sorulmadığı emekçiler bildirilerimizi büyük bir ilgi ile okudular. Bir sokağa dağıtım yaparken ufak bir kamyonetten inen bir genç yanımıza yaklaşarak “Ben de bir tane alabilir miyim?” dedi. Savaş üzerine kısa bir sohbet yaptığımız gence “burada mı oturuyorsun” diye sorduk. “Evet” cevabı üzerine genç yoldaşlarımızdan biri “O zaman bundan sonra sık sık karşılaşacağız” dedi. Genç işçi gülümseyerek “Tabii ki” dedi. Ezilen Kürt halkına mensup bu işçinin gülümsemesi içimizi ısıtıp çalışmaya dört elle sarılmamızı sağladı. Ve gün sonunda 1000’e yakın bildiriyi mahalledeki emekçilere ulaştırmanın mutluluğu ile çalışmamızı bitirdik.

Tüm bildiri çalışmamız boyunca 4 bin kadar bildiri kullandık. Fakat işçi ve emekçileri medyası ile bu denli kuşatan bir sisteme alternatif olabilmek ancak emekçilere seslendiğimiz araçları daha fazla geliştirmek, bildiri sayısını onbinlere, yüzbinlere çıkarmak ve işçi ve emekçileri farklı araçlarla kuşatmakla mümkün. Emperyalistlerin saldırganlığını teşhir etmek gazetemizi, bildirilerimizi emekçilere daha yaygın bir şekilde ulaştırmak ise ancak planlı programlı çalışmalarla mümkün. Parti düzeyini hedefleyen bir çalışmayı ancak iddialı, inisiyatifli kadrolar koyabilir. Biz genç komünistler pratik çalışmamıza ve emperyalist savaş karşıtı çalışmaya bu bilinçle ve bu iddia ile bakıyoruz.

Genç komünistler/GOP



Esenyurt’ta AKP’ye siyah çelenk eylemi...

“Katil ABD, işbirlikçi AKP!..”

Esenyurt Emperyalist Savaş Karşıtı Platform’un düzenli olarak her hafta yaptığı meşaleli yürüyüşlere devam ediliyor. Yürüyüş bu kez 8 Şubat Cumartesi günü Esenyurt Balıkyolu’nda yapıldı. Yürüyüşe 90 kadar insan katıldı. “Emperyalist savaşa hayır!” pankartının açılmasıyla başlayan yürüyüş boyunca “ABD askeri olmayacağız!”, “Kahrolsun emperyalizm!”, “Yaşasın halkların kardeşliği!”, “ABD Ortadoğu’dan defol!”, “Savaşa karşı sınıf savaşı!” sloganları atıldı.

Balıkyolu halkı alışık olmadığı bu eyleme büyük ilgi gösterdi. Alkışlayarak destek verenlerin yanında yürüyüşe katılanlar da oldu. Bir gün sonra yapılacak AKP ve CHP’ye siyah çelenk bırakma eyleminin duyurusu yapıldıktan sonra yürüyüş sona erdirildi.

Ertesi gün saat 15.00’te çelenk bırakma eylemi için yaklaşık 100 kişi Cumhuriyet Meydanı’nda toplandı. Daha sonra AKP binasına doğru yürüyüşe geçildi. Yürüyüşte “Katil ABD, işbirlikçi AKP!”, “İşçiler birlik, halklar kardeştir!”, “ABD askeri olmayacağız!”, “Yaşasın halkların kardeşliği” sloganları atıldı. AKP’nin önüne ulaşıldığında eyleme katılanların sayısı 200’e ulaşmıştı. Burada okunan basın açıklamasının ardından eylem sona erdi.

Platformun ilk kararına göre AKP’nin yanı sıra CHP’ye de çelenk bırakılacaktı. Fakat daha sonra bundan vazgeçildi. Fakat CHP’liler eylemden birkaç saat önce o ana kadar yapmadıkları bir şey yaptılar. Kendi binalarına “Emperyalist savaşa hayır, yurtta sulh cihanda sulh” yazan parti imzalı bir pankart astılar. Jandarma da AKP önündeki eylem biter bitmez CHP önünde etten bir duvar oluşturdu. Fakat kimsenin gelmemesi üzerine jandarma barikatı bir süre sonra kaldırıldı.

BDSP çalışanları/Esenyurt



Esenyurt Savaş Karşıtı Platform’undan eylem

Esenyurt Savaş Karşıtı Platform 15 Şubat günü Cumhuriyet Meydanı’nda meşaleli bir eylem gerçekleştirdi. Saat 17:00’de meydanda toplanmaya başlayan kitleye jandarma müdahale ederek dağıtmaya çalıştı. Ancak kitlenin dağılmaması ve jandarmayla yapılan görüşmelerin ardından kitle meydana girdi. “Amerikan askeri olmayacağız!”, “Emperyalist savaş istemiyoruz!”, “Yaşasın halkların kardeşliği!”, “Irak halkı yalnız değildir!” vb. sloganların atıldığı eyleme yaklaşık 200 kişi katıldı.

Platformun 16 Şubat Pazar günü Yenikent Düğün Salonu’nda gerçekleştirdiği etkinliğe ise 350 kişi katıldı. Etkinlik platform adına yapılan bir konuşmayla başladı. Konuşmada platformun niye oluşturulduğu, bugüne kadar neler yaptığına değinildi. Ardından emperyalist savaşa ilişkin bir konuşma yapıldı. ABD’nin Irak’a dönük saldırısının nedenleri, bu savaşın kimin çıkarına olduğu, işçi ve emekçilerin haksız savaşlara niye karşı çıkması gerektiği üzerinde duruldu. Yapılan konuşmadan sonra sahneye çıkan Vardiya müzik topluluğu türkü ve marşlarla kitleyi coşturdu. Verilen kısa bir aradan sonra sahneye Tiyatro Manga çıktı. Yaklaşık 45 dakika süren bir oyunla savaşı tiyatro diliyle kitleye anlattı. Oyunun ardından etkinlik sona erdi.

SY Kızıl Bayrak/Esenyurt