4 Ekim'03
Sayı: 2003 (02)


  Kızıl Bayrak'tan
  Amerikan işbirlikçilerini durduralım!
  Meclis yeni yasama döneminde iki cephede birden savaş için düğmeye bastı...
  AKP hükümeti tezkere için gün sayıyor...
  Açlık ve yoksulluk pembe yalanlarla gizlenemiyor
  İMF heyeti teftiş için geldi
  İşçilerin patronlara ve sendika bürokrasisine karşı tepkileri ve eylemleri artıyor...
  TEKEL'de özelleştirme...
  Sendikal ihanet derinleşiyor
  YÖK Yasa Tasarısı üzerinden büyüyen düzen içi dalaşma...
  Gençlik savaşı, hükümeti ve YÖK tasarısını protesto etti...
  Genç komünistlerin kampanya çalışmalarından...
  Sosyal güvenlik kurumları özelleştiriliyor, sosyal haklar metalaştırılıyor!
  Yargıtay'ın DEHAP kararı ve gösterdikleri
  Habip, Ümit ve genç bir devrimci...
  Ulucanlar şehitleri anıldı...
  "Kızıl Elma" çetesi ve yeni bir psikolojik harekat
  Irak'a saldırı gerekçelerinin yalan olduğu bir kez daha tescil edildi
  Cancun'da kim kazandı?
  Sorumlu kim, hedef kim? Yapılan ne?..
  Sınıf ve fabrika çalışması üzerine
  Tüm gövdemizle ve gücümüzle fabrikalara!
  Che Guavera!.. Devrimci enternasyonalist mücadele çağrısı!
  Mücadele postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın



 
Sendikal ihanet derinleşiyor

Modern çağın kölelik yasası olarak tanımladığımız yeni iş yasası çıktığından bu yana Türkiye’nin dört bir yanında birçok işyeri ve fabrikada uygulanmaya başlandı. Sermaye için cennetin yolunu düzleyen kölelik yasası işçiler için gerçek anlamıyla cehennemin kapılarını açmaktadır. Yasa işçi sınıfı cephesinden etkili bir tepki ve karşı koyuşa neden olmadığı için, sermaye bundan da güç alarak uygulamaya başlamıştır.

Sermayenin pervasızlığı kadar son dönemde giderek derinleşen sendikal ihanetle de karşı karşıyayız. Son bir ayda yaşananlara kısaca bakalım. Adana Mensa’da patron ile sendika arasında bir protokol imzalandı. Önce 340 işçi ücretsiz izne gönderildi. İzinden dönen işçilere protokol gereği girdi-çıktı dayatıldı. Üstelik DİSK Tekstil Mensa Şube yöneticileri bizzat kendileri bu işe soyundular. İşçilerin evlerini dolaşarak kölelik koşullarını kabul ettirmek için ikna etmeye çalıştılar. İşçiler DİSK Başkanı Süleyman Çelebi ile görüşerek, “bunlar çete kurmuş, işçilerin ekmeği ile oynuyorlar” demelerine karşın Çelebi şubeyi sahiplenmiş ve işverenle gizlice görüşmüş, sonra da işçilerin karşısına çıkarak “yeni ücretleriniz hayırlı olsun” deme pervasızlığında bile bulunmuştur.

Mensa işçilerinin sabrını taşıran bu ihanete karşı işçiler çözümü DİSK Tekstil’den istifa edip TEKSİF’e geçmekte buldular. Aynı işçiler bundan 10 yıl önce TİS’lerde yaşadıkları ihanet karşısında TEKSİF’ten istifa edip DİSK Tekstil’e geçmişlerdi. DİSK’ten istifa etme gerekçesi olarak bir işçi şunları söylüyor: “DİSK’i hak arayan, mücadele eden bir sendika olarak gördüğümüz için 10 yıl önce TEKSİF’ten geçiş yapmıştık. Ama karşımıza çeteleşmiş bir yönetim çıktı. Çözüm bulamayınca TEKSİF’e döndük.” Bir başka MENSA işçisi ise şöyle diyor: “MENSA’ya ilk girdiğimde TEKSİF vardı. Sözleşmede haksızlık yapınca DİSK’e geçtim. Devrimcilere sempati duymamın da DİSK’e girişimde etkisi oldu ve en ön saftaydım. Ancak gördük ki DİSK’in D’si kalmamış. Biz de biliyoruz ki mevcut sendikaların çoğu sarıdır. Ama başka çaremiz kalmamıştı.”

DİSK Tekstil’e üye olan 1200 işçiden 600 işçi TEKSİF’e geçiş yaptı. Bunun ardından işveren şimdiye kadar 400 işçiyi attı. BOSSA’dan “ödünç işçi” getirerek kölelik yasasının nimetlerinden yararlanmaya devam ediyor.

İstanbul’da Migros ve Şok mağazalarında Tez Koop-İş’te örgütlü olan işçiler ise, kendilerinden habersiz toplusözleşme imzalayan sendikaya karşı tepkilerini Ankara’da bulunan Genel Merkezi basarak gösterdiler. Aralarında seçtikleri temsilcileri grev kararı için notere gönderen işçiler, imzalanan sözleşmeyi yürürlüğe girmeden geri aldıramaya çalıştılar.

İstanbul’da yeni örgütlenen Ünifil Elektirik’te TİS görüşmeleri devam ederken, patron biri temsilci olan 9 kişiyi işten çıkardı, Birleşik Metal-İş ise işçilere sahip çıkmadı. İşçilere dava açmaktan başka bir yol göstermeyen sendikaya tepki olarak işçiler istifa ettiler. 100’ü aşkın sendika üyesinden geriye 35 üye kaldı.

Bunlar yakın zamanda yaşanan üç ayrı deneyim ve pratik. Birincisi DİSK Tekstil’in gittikçe derinleşen ihanet pratiği ve buna karşı çareyi sendika değiştirmekte bulan Mensa işçisi. Yanı başlarında olan BOSSA’da geçtiğimiz günlerde işçiler işten çıkarma söylentilerine karşı servislerine binmeyip sendikaya kadar yürüyerek eylem yapmışlardı. MENSA işçileri de kölelik yasası dayatılıp işten çıkışlar gündeme geldiğinde buna karşı durabilirlerdi. Süreci fiilen tepkisiz karşıladıkları için şimdiye kadar 400 aşkın işçi işten atıldı.

Başka bir örnek Migros ve Şok işçilerinin sendikaları Tez Koop-İş’e karşı gösterdikleri örnek tutumdur. İstanbul’dan Ankara’ya gidip sendika genel merkezini basarak notere grev kararı aldırmaları ve sözleşmeyi yürürlüğe girmeden geri çekmeye çalışmalarıdır.

Yeni örgütlenen Ünifil işçilerine işten atılmaları karşısında sendikanın sahip çıkmaması, onları dava açmaya yönelterek yapılabileceklerin önüne geçmesi ve bunun karşısında örgütsüz ve deneyimsiz olan işçilerin tepkilerini sendikadan istifa ederek göstermesi ise bir diğer örnektir.

Hak aramanın zor olduğu bu dönemde tüm güçlüklere göğüs germek gerektiğini bir an bile unutmadan mücadele etmeliyiz. Örneğin dünyanın “süper gücü” Amerika en gelişmiş silahlara sahip olduğu halde bugün Irak’ta çaresizlik ve acz içindedir. Onu bu kadar çaresiz duruma düşüren, Irak halkının işgalcilere karşı ülkelerine sahip çıkıp uğrunda ölümü göze alan bir direniş sergilemesidir.

İşçi sınıfı dayatılan kölelik yasasına tüm zorluklara göğüs germe bilinciyle karşı durmalıdır. Kölelik yasasına olduğu kadar derinleşen sendikal ihanete karşı da mücadele etmek ise, yarına ertelenemeyecek kadar temel önemde bir sorundur.

H. Eren



KESK eylemleri...

Ankara’da 1 Ekim meclis eylemi...

KESK Ankara Şubeler Platformu meclis açıldığı 1 Ekim günü, meclisin Dikmen kapısı önünde, toplu iş görüşmeleri ve savaş gündemli bir basın açıklaması yaptı. Şube ve işyeri temsilciliklerine eylem yeri ve saati önden iletilmeksiniz, yalnızca eylemde okunacak metnin fakslanarak duyurulduğu eyleme yaklaşık 250 kişi katıldı. Kolluk güçleri meclis ve bakanlıkları içine alan geniş bir bölgede yığınak yaptı. Çevik kuvvet meclis önünde eylemci kitlenin etrafını sararak çembere aldı.

Eylem KESK Başkanı Sami Evren’in basın metnini okumasıyla sona erdi. Eylemde “Zafer direnen emekçinin olacak!”, “Sadaka değil toplu sözleşme!”, “Sermayeye köle ABD’ye asker olamayacağız!” sloganları atıldı.

Aynı gün TAYAD Aileler’in “Öldüren meclis istemiyoruz!” eyleminin meclisin önünde yapılmasına izin verilmedi. TAYAD’lı Aileler’in milletvekillerine vermek üzere hazırladıkları dilekçeler, toplu halde meclise götürmelerine izin verilmediği için, gruplar halinde meclise gidilerek verildi. (Kızıl Bayrak/Ankara)

İzmir: “Sadaka değil toplu sözleşme!”

KESK’in aldığı merkezi eylem kararı doğrultusunda KESK İzmir Sendikaları Şube Platformu 1 Ekim günü Basmane’de, yaklaşık 250 kamu emekçisinin katıldığı bir basın açıklaması yaptı. Coşkunun ve katılımın zayıf olduğu eylemde, “Sadaka değil toplu sözleşme!”, “Çıkarsa tezkere Tayyip gitsin askere!”, “Meclis gitsin askere!”, “Baskılar bizi yıldıramaz!”, “Savaşa değil emekçiye bütçe!”, “Geliyor geliyor genel grev geliyor!”, “Yaşasın örgütlü mücadelemiz!”, “Kölelik yasasına hayır!” sloganları atıldı.

Eylemde Sosyalist Kamu Emekçileri tarafından dağıtılan “Kamu Yönetimi Reformu: Kapsamlı bir özelleştirme ve köleleştirme operasyonu! Genel Grev için hazırlanmalıyız!” başlıklı broşür, kamu emekçileri tarafından ilgiyle karşılandı. Eylem bitmeden bazı emekçilerin broşürü okuduğu, bazılarının da birden fazla broşür istediği gözlendi. (SY Kızıl Bayrak/İzmir)

Antakya: “Savaşa değil emekçiye bütçe!”

KESK, 1 Ekim günü, Antakya Arkeoloji Müzesi önünde bir basın açıklaması düzenledi. Eyleme 50’yi aşkın bir katılım sağlandı. Açıklamadan önce 4 Ekim’de İskenderun’da yapılacak olan “İşgale ortak olmayacağız!” mitingine çağrı yapıldı.

Açıklamada, meclisin yeni yasama dönemine girmesiyle beraber gündemleşecek Irak’a asker gönderme kararı, kamu alanının tasfiyesi, 2004 yılı bütçesi ve ücretler eleştirildi. Eylemde çeşitli dövizler taşındı. “ABD askeri olmayacağız!”, “Tecridi kaldırın ölümleri durdurun!”, “Çıkarsa tezkere Bilal gitsin askere!”, “Savaşın askeri olmayacağız!”, “Savaşa değil emekçiye bütçe!”, “ABD’ye uşak sermayeye köle olmayacağız!” sloganları atıldı. (BDSP çalışanları/Antakya)

İstanbul: “Rantiyeye değil emekçiye bütçe!”

KESK İstanbul Şubeler Platformu 1 Ekim günü AKP il binası önünde yaptığı eylemde meclisin açılışını protesto etti. Açıklamaya yaklaşık 100 kişi katıldı. Eylem cansız geçti. Eyleme uzun süredir ücretlerini alamayan Tüm-Bel Sen ve SES üyeleri ağırlıklı olarak katılmıştı.

“Rantiyeye değil emekçiye bütçe!”, “Sefalete teslim olmayacağız!”, “İnsanca yaşamak istiyoruz!” sloganları atıldı.

Sosyalist Kamu Emekçileri eylemde “Kamu Yönetimi Reformu”nun kapsam ve içeriğini anlatan bir broşür dağıttılar. Broşür ilgi ile karşılandı. Yakın gelecekte emekçilerin gündemine damgasını vuracak olan bu saldırının teşhir edilmesi açısından anlamlı bir dağıtım oldu. (Kızıl Bayrak/İstanbul)

Edirne’de basın açıklaması...

KESK Edirne Şubeler Platformu 1 Ekim’de meclisin açılması nedeniyle bir basın açıklaması yaptı. Meclisin yeni döneminde yine işçi ve emekçileri ezecek yasalar çıkartılacağı vurgulanarak, hükümetin ABD’nin isteğiyle Irak’a asker göndereceğine dikkat çekildi. Açıklamaya yaklaşık 40 kişi katıldı. (Ekim Gençliği/Edirne)