4 Ekim'03
Sayı: 2003 (02)


  Kızıl Bayrak'tan
  Amerikan işbirlikçilerini durduralım!
  Meclis yeni yasama döneminde iki cephede birden savaş için düğmeye bastı...
  AKP hükümeti tezkere için gün sayıyor...
  Açlık ve yoksulluk pembe yalanlarla gizlenemiyor
  İMF heyeti teftiş için geldi
  İşçilerin patronlara ve sendika bürokrasisine karşı tepkileri ve eylemleri artıyor...
  TEKEL'de özelleştirme...
  Sendikal ihanet derinleşiyor
  YÖK Yasa Tasarısı üzerinden büyüyen düzen içi dalaşma...
  Gençlik savaşı, hükümeti ve YÖK tasarısını protesto etti...
  Genç komünistlerin kampanya çalışmalarından...
  Sosyal güvenlik kurumları özelleştiriliyor, sosyal haklar metalaştırılıyor!
  Yargıtay'ın DEHAP kararı ve gösterdikleri
  Habip, Ümit ve genç bir devrimci...
  Ulucanlar şehitleri anıldı...
  "Kızıl Elma" çetesi ve yeni bir psikolojik harekat
  Irak'a saldırı gerekçelerinin yalan olduğu bir kez daha tescil edildi
  Cancun'da kim kazandı?
  Sorumlu kim, hedef kim? Yapılan ne?..
  Sınıf ve fabrika çalışması üzerine
  Tüm gövdemizle ve gücümüzle fabrikalara!
  Che Guavera!.. Devrimci enternasyonalist mücadele çağrısı!
  Mücadele postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın



 
AKP hükümeti tezkere için gün sayıyor...

Sözün bittiği yerdeyiz!

Meclis 1 Ekim’de açıldı. Başbakan Erdoğan, Meclis açılışının ardından, AKP grup toplantısının gizli oturumunda ve sonrasında bir özel televizyon (NTV) kanalında yaptığı konuşmada, meclisin öncelikli gündeminin asker gönderme tezkeresi olduğunu açıkladı. Bunun için belirlenmiş çalışma programını da beyan etti. Buna göre 7 Ekim tarihli AKP grup toplantısında AKP milletvekilleri bilgilendirilecek, 8-9 Ekim tarihlerinde ise tezkere meclis gündemine gelecek.

Erdoğan, sözkonusu konuşmasında ayrıca meclis çalışmaları için geceli-gündüzlü çalışılacağı mesajını da veriyor, milletvekillerinin uykusuz kalmaya hazırlıklı olmasını buyuruyor. Yani yemeden içmeden, gece-gündüz çalışılarak her ne pahasına olursa olsun tezkereyi geçirme ikararlılığı bir biçimde gösterilmiş oluyor.

Tayyip’in bu açıklamaları kendince bir güveni de içeriyor. Hiçbir engelleme ile karşılaşmadan ve 1 Mart’takine benzer bir akıbeti yaşamadan bu kez tezkerenin geçeceğini söylüyor.

Tüm bu açıklama ve söylemler, halihazırda siyasal gündemi bir biçimde işgal eden diğer tüm tartışmaları gölgede bırakacak nitelikte. Erdoğan’ın alışılageldik üslubu ile açığa vurulan bu gerçeklerin gösterdiği gibi, AKP hükümetinin ABD emperyalizmi ile yürüttüğü uşakça diplomasi sonucunda hükümetin, dolayısıyla meclisin çalışma programı belirlenmiş durumda. Bu çalışma programının esası ABD emperyalizminin bölgesel ihtiyaçlarına uygun biçimde uşakça hareket etmek ve bunun gereklerini koşulsuz yerine getirmektir. Dışarıda böyle bir siyaset elbette içeride de buna uygun siyasal açılımlarla tamamlanacaktır. Bu, siyasal cephede kırılganlığın ve çatlakların zor yoluyla kapatılması ile birarada yürüyecek biçimde, savaşa katılmanın ekonomik ve siyasal faturasının işçi ve emekccedil;i halklara çıkarılmasıdır. Özcesi, dışarıda emperyalistlere jandarmalık yapmaya soyunanlar, içeride de işçi ve emekçi kitlelere yönelik bir iç savaş başlatmaktan çekinmeyeceklerdir.

Artık fazla söze gerek yok. Irak batağına saplanılacak, ABD jandarması olunacaktır. Satış tamamlanmıştır. AKP hükümeti, burjuvazi ve ordu adına ABD’ye uşaklık için ne gerekiyorsa onu yerine getirmeye ve siyasal sonuçlarına katlanmaya hazırdır. Tezkere için artık gün sayılmaktadır. Bunun en adisinden bir uşaklık ve kölelik olduğu, ülke tarihinin en büyük onursuzluklarından biri olduğu da açıktır. Dolayısıyla ülke yönetenleri halka rağmen ABD’ye uşaklıkta ısrar ederek bölge halklarına karşı namlusunu doğrultmuştur.

Tezkere tarihinin ilan edilmiş olması açıktır ki, Türkiye işçi ve emekçileri tarafından hem Irak ve bölge halkına hem de kendisine yönelik bir savaş ilanı olarak değerlendirilmelidir. Daha doğrusu ilan edilmiş bir savaş ilanı artık kesinleştirilip, resmileştirilmiş olmaktadır. Dolayısıyla Amerikan uşaklarının bu savaş ilanını büyük bir enerji ile eylemli öfkemizle karşılamalıyız. Mevcut savaş karşıtı eylemliliklere yeni bir düzey kazandırmalı, her yeri bir eylem alanına çevirmeliyiz.

Ülke yönetenleri uşaklıkta ve onursuzlukta sınır tanımıyorlarsa, onlara yönelik her eylem meşrudur. Meşru olduğu kadar onların bu kirli ve onursuz suçlarına ortak olmamanın da biricik yoludur. Sözün bittiği yerdeyiz. Artık oturmanın, boşa zaman tüketmenin ve olağan refleksler vermenin zamanı değildir. Yapılacak çağrı, ileri çıkılacak nokta, hareketin ve eylemin hedefi hesaplaşma bilinciyle belirlenecektir.

Amerikan uşaklarına yanıt vermenin, Amerikan jandarmalığına hayır demenin ölçüsü, sokaklar ve açığa çıkarılmış kitle eyleminin şiddetidir.

Bu bilinçle seferber olmak, ABD uşaklarına karşı her türlü duyarlılığı seferber etmek için görev başına!



Emperyalist savaş karşıtı eylemler sürüyor...

27 Eylül İstanbul: “Barış sosyalizmle gelecek!”

27 Eylül günü tüm dünyada ve Türkiye’de emperyalist savaşa ve işgale hayır diyen binlerce savaş karşıtı alanlardaydı. İstanbul’daki eylem Şişli Abide-i Hürriyet Meydanı’nda gerçekleşti. Eyleme yaklaşık 5 bin katıldı. Alana, Perpa ve Şişli olmak üzere iki koldan giriş yapıldı. Eyleme çeşitli reformist sol partiler, devrimci gruplar ve KESK İstanbul Şubeler Platormu katıldı.

Irak’ta Savaşa Hayır Koordinasyonu’nun ortak metnini okuyan platform bileşenleri, “Selam olsun Filistin’e, selam olsun Irak’a, selam olsun yeryüzünde zorbalık ve sömürüye karşı direnen bütün halklara” sözleri ile mitingi başlattılar. Kürsüden yapılan konuşmanın ardından Burhan Berke ve Özgür-Der Müzik Grubu sahne aldı. Eylemde “Kahrolsun ABD emperyalizmi!”, “Irak/Filistin halkı yalnız değildir!”, “ABD askeri olmayacağız!”, “Barış sosyalizmle gelecek!”, “Tek yol devrim, kurtuluş sosyalizm!”, “Yaşasın Ulucanlar direnişimiz!” vb. sloganlar atıldı.

Komünistler eyleme kızıl bayrakları ve “Direnen Filistin kazanacak/BDSP”, “Irak’ta Amerikan jandarmalığına hayır/BDSP” imzalı iki ayrı pankartla katıldılar. Genç komünistler ise “Irak’ta asker, okulda müşteri olmayacağız/Ekim Gençliği” pankartıyla katıldılar. (Kızıl Bayrak/İstanbul)

Adana: Filistin ve Irak halklarıyla dayanışmaya!

27 Eylül’de tüm dünyada Filistin ve Irak halklarıyla dayanışma çerçevesinde alanları dolduran milyonlara Adana emekçileri de katıldı. Adana Savaş Karşıtları Platformu bir miting başvurusu yaptı. Yürüyüş güzergahındaki yol yapım çalışmaları gerekçe gösterilerek mitinge izin verilmedi. Bunun üzerine Büyükşehir Belediyesi önünde toplanan kitle bayrak, döviz ve marşlarla Uğur Mumcu Meydanı’na doğru yürüyüşe geçti.

Yaklaşık 1500 kişinin katıldığı eyleme Tarsus, Mersin ve Ceyhan’dan da katılım sağlandı. Kitlenin alanda toplanmasının ardından devrim şehitleri ve emperyalizme karşı mücadelede şehit düşenler için 1 dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. Daha sonra platform adına hazırlanan metin okundu. Eylemde “Emperyalist savaşa hayır!”, “Kahrolsun ABD emperyalizmi!”, “Irak halkı yalnız değildir!”, “Direnen halklar kazanacak!”, “Yaşasın devrim ve sosyalizm!”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz!”, “Direnen halklar kazanacak!” sloganları atıldı. Miting şiir ve halaylarla son buldu. Komünistler eyleme “Emperyalist savaşa karşı işçilerin birliği halkların kardeşliği!/BDSP” şiarının yazılı olduğu pankart, döviz ve kızıl bayraklarıyla katıldılar. (Kızıl Bayrak/Adana)

İzmir: “Filistin’e özgürlük, Irak’ta işgale son!”

İzmir Savaş Karşıtı Platform son bir hafta içersinde iki ayrı eylem yaptı. Eylemlerden ilki Konak Sümerbank önünde yapıldı. 27 Eylül Cumartesi gün yapılan eyleme yaklaşık 350 kişi katıldı. İlk olarak Gümrük Türk Telekom önünde biraraya gelen kitle buradan Konak Sümerbank’a doğru yürüyüşe geçti. Eylemde platform imzalı, “Filistin’e özgürlük, Irak’ta işgale son!” pankartı açıldı ve “Katil ABD işbirlikçi AKP!”, “Filistin halkı yalnız değildir!”, “Kahrolsun Amerikan emperyalizmi!”, “ABD askeri olmayacağız!”, “Yaşasın halkların kardeşliği!” sloganları atıldı. Platformun ikinci eylemi 30 Eylül günü, 1 Ekim’de meclisin açılacak olması nedeniyle AKP il binası önünde gerçekleşti. Basın açıklamasının ardından bir süre oturma eylemi yapıldı. (Kızıl Bayrak/İzmir)

Ankara: “Çıkarsa tezkere Tayyip gitsin askere!”

Ankara Savaş Karşıtı Platform TBMM’nin açılışı vesilesiyle bir kez daha tutumunu ifade etmek için Yüksel Caddesi’nde bir eylem yaptı. Eyleme 100 civarında bir katılım oldu. Eylemde platform adına İHD Ankara Şube Başkanı Ender Büyükçulha; “Biz içine hapsedilmeye çalışıldığımız karanlığa meydan okuyacağız, ABD için ölmeyeceğiz. Eğer tezkereyi onaylarsanız, bizler onu alanlarda yırtacağız. Tüm halkımızı emperyalizme karşı çıkmaya çağırıyoruz” dedi. Eylemde “Katil ABD Ortadoğu’dan defol!”, “ABD askeri olmayacağız!”, “Emperyalistler işbirlikçiler 6. Filo’yu unutmayın!” , “Çıkarsa tezkere Tayyip gitsin askere!” sloganları atıldı. (Kızıl Bayrak/Ankara)

Adana’da 1 Ekim protestosu...

Adana Savaş Karşıtları Platformu 1 Ekim’de meclisin açılışını protesto için İnönü Parkı’nda saat 13.00’da toplandı. “Emperyalist işgale ve tecrite hayır!”, “Ortadoğu halklarına özgürlük!” pankartının taşındığı ve temsili seçim sandıklarının konulduğu eylemde platform adına açıklama yapıldı. Tezkereye geçit verilmeyeceği vurgulanarak, “Platfom olarak, emperyalistlerin kirli çıkarları uğruna dökülecek kanımızın olmadığını, ‘ABD için ölmeye ve öldürmeye hayır dediğimizi’ bir kez daha haykırıyoruz” denildi. Eylemde “Emperyalist savaşa hayır!”, “Çıkarsa tezkere, meclis gitsin askere!”, “ABD’ye barikat, Ortadoğu’ya özgürlük!” sloganları atıldı. Sembolik oy kullanımının ardından eylem son buldu. (Kızıl Bayrak/Adana)