17 Nisan 2009
Sayı: SİKB 2009/15

  Kızıl Bayrak'tan
  Taksim yolunda temizlenmesi gereken engeller
  Devrimci 1 Mayıs Platformu’ndan çağrı:
TKİP mücadeleye çağırıyor!
Emekçiler 1 Mayıs alanı Taksim’de buluşuyor…
BES üyeleri talepleri için yarım gün iş bıraktı...
  Kurtiş Matbaacılık işçileri hakları için direnişte!
  MEHA Tekstil direnişi eylemlerle sürüyor…
  İşçi ve emekçi hareketinden…
  1 Mayıs mücadele geleneğimizde
elden ele taşınan kızıl bir bayraktır!
  1 Mayıs üzerine işçi ve emekçilerle konuştuk...
  Yerel bültenlerden çağrı...
  Obama-Ahmet Türk görüşmesi üzerine…
  Sermaye hükümeti yeni manevralar peşinde
  YÖK’ten üniversiteleri bölme planı!
  YTÜ’de baskılar protesto edildi…
  Yerel seçimlerin sonuçları üzerine
Volkan Yaraşır
  Cumhuriyet “cephesinde yeni
bir şey yok!”
M. Can Yüce
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

1 Mayıs faaliyetlerinden…

“Krizin faturasını kapitalistlere ödetmek için 1 Mayıs’a!”

Esenyurt’ta 1 Mayıs’a etkin hazırlık!

Seçim çalışmasının son haftasında düzenlediğimiz etkinliklerde 1 Mayıs’a hazırlık komiteleri kurma tartışmaları başlamıştı. 12 Nisan günü seçimleri, çalışmamızı ve sonuçlarını değerlendirdiğimiz, krizin yansımalarını ve 1 Mayıs çalışma yol ve yöntemlerini belirlediğimiz bir toplantı düzenledik.

30 işçi ve emekçinin katıldığı toplantıda, bulunduğumuz fabrikalarda, semtlerde, okullarda 1 Mayıs komiteleri kurmaya ve 1 Mayıs çalışmalarının öznesi olmaya çağıran bir etkinlik gerçekleştirmeyi kararlaştırdık. Yanı sıra, 26 Nisan’da birlik ve dayanışma pikniği düzenleyerek 1 Mayıs’a en geniş katılımı örgütlemek için tüm güçleri seferber etme kararı aldık. İlk olarak komiteleri kurmak için çalışmalar başlattık.

Etkinlikte Esenyurt İşçi Platformu ve BDSP temsilcisi seçimleri değerlendiren, krizin yansımalarını bölgemizden örneklerle somutlayan, 1 Mayıs’ın tarihçesini ve önemini vurgulayan sunumlar gerçekleştirdiler. İşçi sınıfının Taksim’de sergilediği direnişin önemi, 1 Mayıs’ın resmi tatil ilan edilmesi tartışmalarının işçi sınıfı ve burjuvazi cephesinden taşıdığı anlam tartışıldı. Ardından yapılan söyleşide çalışan ve işten atılan işçiler 1 Mayıs hazırlıklarını anlattılar. Semtlerdeki komite girişimleri aktarıldı. Taksim alanının onur olduğunu, bu alanda işçi sınıfının nice bedeller ödediğini, bu alandan vazgeçmeyeceklerini sıkça ifade ettiler.

1 Mayıs’ın tarihçesini anlatan sinevizyon gösterimiyle etkinliğimizi sonlandırdık. Hazırlık çalışmalarımız komiteler oluşturduğumuz alanlarda düzenlenecek etkinliklerle sürecek. Bu çerçevede bir emekçi mahallesinde oluşturulan Tekstil İşçileri Komitesi 19 Nisan’da 1 Mayıs etkinliği düzenleyecek.

Esenyurt Liseli Gençlik Platformu da liselerde 1 Mayıs çalışmalarını yoğunlaştırarak, komitelerini kurmaya çalışıyor. Düzenli toplantılar yaparak çalışmalarını planlayan Esenyurt İLGP, 18 Nisan’da liselilerin katılımıyla 1 Mayıs etkinliği düzenleyecek. Etkinliğe yönelik çağrı bildirilerinin liselerde, dershanelerde dağıtımı yapılıyor. Yanı sıra Esenyurt İLGP, gençliği devrime, sosyalizme ve 1 Mayıs’ta alanlara çağıran ilanlarla liseleri donatıyor.

Piknik çalışmamız için bir piknik komitesi oluşturduk. Piknikteki etkinlik programı, teknik hazırlıklar ve pikniğin ön hazırlık süreci komite tarafından tartışılmaya başladı. Pikniğe çağrı için 500 adet davetiye çıkarıldı ve tüm alanlarda kullanılmaya başlandı. Programda yer alacak olan İşçi Kültür Evi şiir ve müzik grupları da yaklaşık iki haftadır bu yönlü hazırlık çalışmaları yapıyor. Tüm toplantılarda 26 Nisan çağrısını yapıyoruz. Piknikten aldığımız güçle 1 Mayıs’ta kavga alanlarını dolduracak, taleplerimizi haykıracağız.

Krizin faturasını kapitalistlere ödetmek için 1 Mayıs’a!”

“Seçim aldatmacası bitti, kapitalizmin krizi sürüyor” başlıklı bildirilerimizi işçi ve emekçilere ulaştırmaya başladık. Bazı metal ve tekstil fabrikalarına bildiri dağıtımı gerçekleştirdik. Aynı zamanda Köyiçi, Balık yolu, Kıraç’ta işçilerin geçiş güzergahı olan merkezi noktalarda dağıtımlar yaptık.

“Krizin faturasını kapitalistlere ödetmek için 1 Mayıs’a!” şiarlı BDSP imzalı afişlerimizle 1 Mayıs’ı işçi ve emekçilerin gündemine taşıdık. Afişimiz görselliği ve vurgusuyla emekçilerin ilgisini çekiyor. Afişlerimizle fabrika bölgelerini ve emekçi mahallelerini donatmaya devam edeceğiz.

Esenyurt BDSP


Küçükçekmece’de “Dünyada ve Türkiye’de 1 Mayıs” semineri

Seçim döneminde Küçükçekmece bölgesinde yürütülen etkin ve sonuç alıcı faaliyetin ardından 1 Mayıs öncesinde bölgedeki işçi ve emekçilerin katılımı ile bir etkinlik gerçekleştirmeyi hedeflemiştik.

12 Nisan günü Sefaköy İşçi Kültür Evi’nde Tez-Koop-İş Sendikası Genel Eğitim Danışmanı Volkan Yaraşır’ın katılımı ile “Dünyada ve Türkiye’de 1 Mayıs” başlığıyla bir seminer düzenlendi.

Açılış konuşmasında kapitalist krizin etkileri altında 1 Mayıs’a hazırlanmanın önemine vurgu yapıldı. Yanı sıra düzen cephesinden yansıyan son resmi tatil ve ücretli izin açılımı ile de belli bir boyut kazanan 1 Mayıs’ın düzen tarafından içinin boşaltılması konusuna değinildi. Kolluk kuvvetlerinden en üst düzey yetkililere kadar bugün için hazırlıklar yapan sermaye devletine karşı devrimci, demokrat ve yurtsever güçlerin hazırlıklarına hız vermeleri ihtiyacına işaret edildi.

Açılış konuşması, Sefaköy İşçi Kültür Evi’nin 26 Nisan 2009 tarihinde düzenleyeceği 1 Mayıs pikniğinin ön hazırlık çalışmalarına katılım çağrısı ile son buldu ve söz seminere konuşmacı olarak katılan Volkan Yaraşır’a bırakıldı.

Konuşmasına güncel gelişmelerle başlayan Yaraşır, seçimler sonrasında AKP hükümetinin 1 Mayıs yaklaşımıyla imajını düzeltmeye çalıştığını vurguladı. 1 Mayıs’ın kutlanmaya başlanmasının tarihsel kökleri hakkında kısa bir bilgilendirmede bulunarak, 1 Mayıs’ın Amerika’da 4 ileri işçinin idam edilmesi nedeniyle “Kara Cuma” olarak isimlendirilmesi gerektiğini söyledi.

Emek-sermaye çelişkisi üzerinde yükselen kapitalist sistemde 1 Mayıs’ın günün anlam ve önemine uygun kutlanması gerektiğine işaret etti. Bu topraklarda 1 Mayıslar’ın, özellikle de son birkaç yıldır hak ettiği şekilde “kutlandığını” belirtti.

Yaraşır, içerisinde bulunduğumuz dönemin kriz gündemli değerlendirilmesi gerektiğini hatırlattı. Kokuşmuş düzenin krizinin tarihsel bir olgu olduğunu, ancak bu durumun siyasal yapılar tarafından çok az anlaşıldığını ifade etti. Sınırlı sayıda siyasal yapının süreci doğru kavrayabildiğini sözlerine ekledi.

Kriz tablosuna ilişkin bilgilendirmede bulunan Yaraşır, 2010 ortalarına doğru dünya nüfusunun 30 ila 50 milyonunun işsiz kalacağına ve Türkiye’de de 10 milyon kişiye ulaşacak işsizlik rakamının sınıf mücadelesi açısından ne gibi sonuçlar doğurabileceğine değindi.

Türkiye’de siyasal gelişmeler ve dünya üzerine yaptığı değerlendirmelerin ardından sınıf hareketliliğine dönen Yaraşır, dünya çapında örnekleri görülen işgal, grev, direniş vb. eylemlerine son zamanlarda “rehin alma” eyleminin de eklendiğini hatırlattı. Sınıfın meşru-militan eylemliliklere yatkın olduğunu, bu eylemliliklerin mümkün olduğu kadar açığa çıkarılması gerektiğini söyledi. Sınıf mücadelesinin birleştirilip bütünleştirilmesi gerektiğine değinen Yaraşır, krize karşı en iyi cevabın Sinter, Brisa, Gürsaş ve Desa’daki eylemlilik tarzlarıyla verildiğine ve 1 Mayıs’ın, sınıfın örgütlenmesinin dışavurumu olan bir gün olması gerekliliğine vurgu yaptı.

Son gelişmelerle Kürt sorununun düzen içerisinde eritilmeye çalışılmasına değinen Yaraşır, ancak tutarlı bir sınıf çizgisinde birleşilmesiyle sonuç alınabileceğini belirtti.

Sözlerine Rosa Luxemburg’un 1 Mayıs hakkındaki sözleri ile son veren Yaraşır, 1 Mayıs öncesinde yapılacak tercihin “sürünmek” ile “başkaldırmak” arasında yapılacağını ifade etti ve bugünün, Luxemburg’un da sözlerinden yola çıkarak,“proleter kitleler olarak hiçbir aracı olmaksızın sahneye çıktığı bir gün” olarak meydanlarda kutlanması gerektiğine vurgu yaptı.

Oldukça başarılı geçen seminere 45 kişi katıldı.

Kızıl Bayrak / Küçükçekmece


Kartal’da “Kriz ve 1 Mayıs” paneli…

29 Mart yerel seçimleri öncesinde yürüttüğümüz devrimci seçim çalışmasının ardından 1 Mayıs hazırlıklarına başladık. Faaliyete katılan tüm güçlerimizle 5 Nisan’da bir toplantı örgütledik. Toplantının ana hatlarını krizin sonuçları ve 1 Mayıs çalışması oluşturuyordu.

1 Mayıs hazırlığı çerçevesinde ilk etkinlik, Tez-Koop-İş Sendikası Genel Eğitim Danışmanı Volkan Yaraşır’ın katıldığı “Kriz ve 1 Mayıs” başlıklı paneldi. Ön hazırlık sürecinde fabrikalardan somut ilişkilerimiz üzerinden çağrı ve Kartal’daki fabrikalara davetiye dağıtımı yaptık.

12 Nisan günü gerçekleşen etkinlik, 2007 1 Mayısı’nın görüntülerinin yer aldığı sinevizyon gösterimiyle başladı. Ardından BDSP temsilcisi kriz ve genel sonuçları ile bölgede yaşanan sonuçları üzerinden bir sunum yaptı. Patronlar tarafından krizin nasıl bir hazırlıkla karşılandığı belirtilirken, sınıfın hazırlıksızlığına değinildi. Örgütlü mücadelenin önemini vurgulanarak söz Volkan Yaraşır’a bırakıldı.

Yaraşır, 1 Mayıs’ı gerek dünya işçi sınıfı gerekse Türkiye işçi sınıfının mücadele evreleri içerisinde ele alan canlı bir konuşma yaptı. Öne çıkan temel vurgu krizin genel olarak sol hareket tarafından iyi anlaşılmaması ve yorumlanmaması olurken, seçim sürecinde solun politikasızlığına işaret etti.

Yaraşır, beyni ve yüreği sınıfla atmayan hiçbir hareketin kalıcı olamayacağını ifade etti. İşçi sınıfının kriz karşısındaki konumlanışına devrimci öncülerin doğru müdahale etmemesi durumunda karşı devrim sürecinin kaçınılmaz olacağını söyledi.

2009 1 Mayısı’nın sınıf açısından krizle bağlantılı düşünüldüğünde farklı bir mücadele evresi olarak görülmesi ve buna göre hazırlık yapılması gerektiğini dile getirdi, “sınıf devrimciliği” çizgisinin öneminin altını çizdi.

Etkinlikte son olarak söz alan BDSP temsilcisi, krizin faturasının kime ve nasıl ödetileceği sorusunun ancak işçi sınıfının örgütlü direnciyle cevap bulacağını söyledi. 1 Mayıs hazırlıkları çerçevesinde 19 Nisan’da Kartal Meydanı’nda yapılacak basın açıklaması ve fabrikalar arasında örgütlenecek dayanışma pikniğine çağrı yaparak etkinliği sonlandırdı. 30 kişinin katıldığı ve ilgiyle izlenen panelin bitiminde canlı sohbetler yapıldı.

Önümüzdeki süreçte fabrikalarda 1 Mayıs’ı tartıştırmak ve örgütlemek, 19 Nisan eylemini güçlü kılmak ve fabrikalara dayanan bir piknik örgütlemek hedefiyle 2009 1 Mayısı’na yürüyoruz.

Kartal BDSP


OSİM-DER’den kriz ve 1 Mayıs söyleşisi!

1 Mayıs hazırlıkları kapsamında OSİM-DER’de 11 Nisan akşamı kriz ve 1 Mayıs gündemli söyleşi gerçekleştirildi. Ümraniye bölgesinde haftalar öncesinde hazırlıkları başlayan 1 Mayıs çalışmasının ilk toplantısı olan söyleşiye Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Beşeli katıldı.

Söyleşi OSİM-DER adına yapılan kısa bir sunumla başladı. Sunumda 1 Mayıs’ın tarih sahnesine nasıl çıktığı anlatıldı, işçi ve emekçilerin kriz ortamında 1 Mayıs’ı karşıladığı vurgulandı. Ardından sözü alan Mehmet Beşeli, kapitalist sistemin işleyişine ilişkin ayrıntılı bir sunum yaptı. Bu sistemde krizin kaçınılmaz olduğunu söyleyerek, işçi sınıfının bu krizi tok bir şekilde mücadele ederek aşabileceğini ifade etti. Konuşmasının devamında şunları söyledi:

İşçi sınıfının tarihi zafer ve yenilgilerle doludur. Tarihe baktığımızda işçi sınıfının yenilgileri zaferlerinden daha çoktur. Gerçekleşen zaferler ise bütün yenilgileri silip süpürmüştür. Onun için yenilgilerimize takılmadan nihai zafer için mücadele etmek zorundayız. (...) Biz bir sınıf olarak, sermaye sınıfına bedel ödetmek istiyorsak bedel ödemek zorundayız, krizin bedelini ödemeyeceğiz ifadesi yanlıştır bence çünkü sermaye sınıfına bedel ödetmek istiyorsak biz de kaçınılmaz olarak bedel ödemek zorundayız…”

Beşeli’nin konuşmasının ardından canlı tartışmalar yapıldı. Tartışmalar genellikle 1 Mayıs’ın neden Taksim’de kutlanılması gerektiği üzerinde yoğunlaştı.

Tartışmanın ardından OSİM-DER’in 1 Mayıs’a yönelik çalışmalarının devam edeceği vurgulandı, çalışmalara katılma çağrısı yapıldı.

Söyleşi, 25 Nisan akşamı Sarıgazi Yıldız Düğün Salonu’nda gerçekleşecek 1 Mayıs şenliğine çağrı ile son buldu.

Kızıl Bayrak / Ümraniye


TİB-DER’de 1 Mayıs toplantısı

Tersane İşçileri Birliği Derneği olarak 1 Mayıs çalışmaları kapsamında ilk toplantımızı gerçekleştirdik. 1 Mayıs toplantısı ile ilgili olarak bir hafta öncesinden sabah işe giriş-çıkış saatlerinde tersane kapılarındaydık. Toplantıya çağrı yapan el ilanlarımızı Aydıntepe Tren İstasyonu ve Tuzla Gemi Tersanesi önünde dağıttık.

11 Nisan günü iş çıkışının ardından dernek binasında toplantımızı gerçekleştirdik. Toplantıda ilk olarak TİB-DER adına bir arkadaşımız “Kriz, Tersaneler ve 1 Mayıs” konulu bir açılış konuşması yaptı. Konuşmada kapitalist sistemin teşhiri yapıldı ve krizin bu sistemde süreklilik taşıdığı vurguladı.

Ardından kapitalistlerin krizin faturasını işçi ve emekçilere kesmek istediği, bu çerçevede yeni yıkım yasalarının işçi ve emekçilere dayatılacağı ifade edildi. Tersanelerdeki kriz ortamına da değinen TİB-DER yöneticisi, işçilerin ağır çalışma koşullarına ve sömürü düzenine karşı sürekli bir mücadele içerisinde olduklarını vurguladı. Bu mücadelede öne çıkan günlerden biri olan 1 Mayıs’ın tarihçesinden söz etti. 1 Mayıs’ın işçiler için bir kavga günü olduğunu, işçi ve emekçilerin taleplerini haykırdıkları bir gün olduğunu vurguyarak, tersane işçilerine 1 Mayıs çalışmalarına daha aktif katılım çağrısı yaptı.

Ardından işçilerin konuşmaları ile çeşitli tartışmalar yapıldı. Toplantıda söz alan tersane işçileri düşüncelerini ifade ettiler. Yapılan tartışmalarda öne çıkan 1 Mayıs’ın Taksim’de kutlanması oldu. 1 Mayıs’ın güçlü bir şekilde kutlanması için çalışmalara aktif katılım çağrısı yapılarak toplantı bitirildi.

Tersane İşçileri Birliği


Çiğli: “Sokağa, eyleme, direnişe!”

Seçim süreci boyunca düzenden ve düzen partilerinden hesap sorma, kapitalizmin krizine karşı mücadele etme çağrısı yapan BDSP, 12 Nisan günü Güzeltepe’de seçimleri değerlendiren “Seçim bitti, kapitalizmin krizi devam ediyor” başlıklı bir söyleşi düzenledi.

Söyleşinin çağrısı Güzeltepe’de BDSP imzalı 1500 seçim bildirisi ve el ilanıyla kapı kapı dolaşılarak yapıldı.

Söyleşi, Güzeltepe’de daha önce bağımsız sosyalist adayın tanıtım toplantısının yapıldığı kahvede gerçekleştirildi. Kahve içine “Krize karşı taleplerimizi kazanmak için örgütlenmeye, sokağa, eyleme, direnişe! / BDSP” yazılı ozalit ve “Krizin faturasını kapitalistlere ödetmek için 1 Mayıs’a! / BDSP” afişleri asıldı. BDSP imzalı seçim bildirileri dağıtıldı. Bildiriler emekçiler tarafından ilgiyle okundu.

Toplantıda ilk önce BDSP temsilcisi konuştu. Daha sonra sözü N. Şafak Özdoğan aldı. Seçim sürecinde işçi ve emekçilerin oylarını almak için kapılarını çalan düzen partilerinin hiçbirinin bugün ortalıkta görünmediğini ifade eden Özdoğan, oy avcılığı yapan düzen partilerinin rant, yağma ve yolsuzluk için aday olduklarını dile getirdi. Güzeltepe’de yaşayan işçi ve emekçilerin krizin faturasını ödememek için bir araya gelmesi, krize karşı ortak hareket etmesi, imzalarla, toplantılarla, yürüyüşlerle taleplerini dile getirmesi gerektiğini ifade etti. Daha sonra mahallenin yakıcı bir sorunu olan uyuşturucu kullanımına değindi. Düzenin işçi ve emekçileri yozlaştırmak ve çürütmek için uyuşturucuyu emekçi semtlerine bilinçli bir tarzda soktuğunu, bu bataktan kurtulmanın yolunun pislik üreten kapitalist sisteme karşı mücadeleden geçtiğini dile getirdi. Uyuşturucu çetelerini mahalleden kovmak için halkın bir araya gelmesi ve ortak hareket etmesi gerektiğini söyledi. Kapitalizmin krizine, geleceksizliğe ve uyuşturucuya karşı halk inisiyatifi oluşturma çağrısı yaptı, emekçilerin örgütlenmesinin önemine değindi. 26 Nisan’da semtte krize karşı yapılması planlanan halk şenliğinin duyurusunu yaptı.

Daha sonra sözü işçi ve emekçilere bıraktı. İşçi ve emekçiler sorunların çözümü için bir araya gelmenin önemine değindiler. Uyuşturucu belasından kurtulmak için mahallenin ileri gelenlerinin bir araya gelmesinin öneminden bahsettiler. Uyuşturucu kullanımının arkasında işsizlik, yoksulluk ve geleceksiz olduğunu vurguladılar. Bunun için bir şeyler yapılması gerektiği fikrini destekleyen konuşmalar yaptılar.

Toplantıya yaklaşık 70 işçi ve emekçi katıldı.

Kızıl Bayrak / İzmir


Çiğli İşçi Platformu’ndan 1 Mayıs’a hazırlık…

Biz Çiğli Organize Sanayi bölgesi işçileri, tüm dünyayı saran ve sarsan krizin ağır faturasını en ağır sonuçlarıyla birlikte ödüyoruz. Krizin patlak vermesinden bu yana Çiğli Organize’de 6 binin üzerinde işçi işten atıldı, 32 fabrika kapandı. Krizden önce Çiğli Organize’de 500 civarında fabrika ve 30 bin işçi bulunmaktaydı. Yani her altı kişiden biri işten atılmıştır.

Ücretsiz izinler, yapılmayan zamlar, ödenmeyen ve geç ödenen maaş ve fazla mesai ücretleri, işçilere uygulanan her türlü baskı ve hakaret, Çiğli’nin sokaklarında dolaşan binlerce işsiz bu tabloyu tamamlamaktadır. Şu ana kadar, ne Çiğli’de ne de İzmir’de işçilerden krizin faturasını ödemeyi reddeden ses getirecek bir karşı duruş sergilenmiştir.

Bizler Çiğli İşçi Platformu çalışanları olarak, kriz patlak verdiğinden beri “Krizin faturasını krizi yaratanlar ödesin!” diyerek çalışmamızı kesintisiz olarak sürdürüyoruz. Önümüz 1 Mayıs. İşçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü. 1 Mayıs çalışmalarına başlamış bulunuyoruz. 1 Mayıs çalışmaları çerçevesinde yürüteceğimiz faaliyetlerin bir parçasını da etkinlikler oluşturuyor.

Bu etkinliklerden birisi, Tuzla tersanelerden, Gürsaş’tan, MEHA Tekstil’den direnişçi işçilerin ve ÇHD’den bir avukatın katılacağı “Kapitalizmin krizine karşı işgallerle, direnişlerle, grevlerle 1 Mayıs’a yürüyelim!” başlıklı işçi toplantısı olacak. 19 Nisan günü saat 17.00’de başlayacak toplantının çalışmalarını sürdürüyoruz. Çalışmayı yürütecek Çiğli Organize 1 Mayıs komitesi toplanmış ve etkinliği planlamıştır. Davetiyelerimizi bölgemizdeki işçi ve emekçilere ulaştırıyoruz.

Ayrıca dağıtacağımız 1500 adet Çiğli İşçi Bülteni ile 1 Mayıs ve toplantı çağrısı da yapacağız. Toplantının ardından 1 Mayıs çalışmamız Güzeltepe Mahallesi’nde gerçekleştireceğimiz şenlikle devam edecek. Ev toplantıları, afiş ve bildiriler çalışmamızın diğer ayaklarını oluşturacak.

Kapitalistlerin yarattığı krizin faturasını ödemeyi reddederek 1 Mayıs alanındaki yerimizi alacağız.

Çiğli İşçi Platformu


Buca’da 1 Mayıs çalışmaları…

Çamlıkule’de 25 Nisan günü “Krize, işten atmalara, düşük ücretlere, hak gasplarına karşı 1 Mayıs’ta alanlara!” şiarı ile düzenlenecek şenlik öncesi çalışmalarımız hızlanarak sürüyor.

Her hafta düzenli olarak yaptığımız etkinlik toplantılarına 12 Nisan günü de devam ettik. Saat 17.00’de mahallede bir araya gelen 1 Mayıs Örgütleme Komisyonu yürüteceği çalışmaların planlanmasını yaptı ve etkinlik için çıkartılan davetiyelerin dağıtımı gerçekleştirildi.

Toplantının devamında seçim sürecinde mahallede bağ kurulan güçlerin çalışmaya katılması ile krizin bölgemizdeki işçi ve emekçilerin yaşamı üzerindeki etkileri tartışıldı. Yapılan planlamalar doğrultusunda bu hafta ve önümüzdeki hafta Çamlıkule ve Kuruçeşme’de işçi ve emekçilere gazete, 1 Mayıs bildirisi ve davetiye vb. araçlarla ulaşarak krizin faturasını ödememek için 1 Mayıs’ta alanlara çıkmaya çağıracağız.

Buca BDSP


MİB-DER 1 Mayıs’a hazırlanıyor!

Yerel seçimlerin ardından Manisalı işçi ve emekçiler kendi gerçek gündemleriyle başbaşa kaldılar. Krizin faturasını işsizlik ve işsizlik tehdidiyle ödeyen emekçiler, açlık sınırının altında sürdürdükleri hayatlarına kaldıkları yerden devam ediyorlar.

Böylesi bir dönemde yaklaşmakta olan 1 Mayıs her zamankinden daha fazla önem taşıyor. Bu çerçevede, Manisa İşçi Birliği Derneği’nin çalışanları olarak, bir sanayi kenti olan Manisa’da, 1 Mayıs ve kriz gündemli yoğun bir çalışma yürütmeyi hedefliyoruz.

İlk olarak dernek bünyesinde toplantı gerçekleştirdik. Canlı tartışmaların yaşandığı toplantıda 1 Mayıs’a dönük kararlar alındı.

14 Mart’ta KESK Manisa Şubeler Platformu tarafından örgütlenen ve dernek olarak bizim de aktif olarak çaba harcadığımız kriz mitinginin yarattığı olumlu havayı ileriye taşıyabilmek için 1 Mayıs’a ilişkin önerilerimizi (kentimizde 1 Mayıs mitinginin örgütlenmesi, bir ortak etkinlik gibi) sendikalarla da paylaşmış bulunuyoruz.

Toplantımızda aldığımız kararları şöyle sıralayabiliriz:

- 19 Nisan günü dernek binamızda “Kriz ve 1 Mayıs” gündemli bir işçi toplantısı düzenlemek,

- 25 Nisan günü dernek olarak Manolya Meydanı’nda bir basın açıklaması yapmak, işçi ve emekçileri 1 Mayıs’a çağırmak,

- İşçi ve emekçileri 1 Mayıs’a çağırmak amacıyla diğer kurumlarla ortak etkinlik, ortaklaşmanın sağlanamaması durumunda dernek binamızda etkinlik düzenlemek,

- 1 Mayıs’ın hemen öncesinde Manolya Meydanı’nda stand açmak,

- 1 Mayıs öncesi çıkacak Manisa İşçi Bülteni Haklı Dava’yı amacına uygun kullanmak,

- MİB-DER imzalı bildiri ve afişi etkin bir biçimde kullanmak.

Etkinlik ve eylemler öncesinde yaygın bir duyuru çalışması yapacağız. Düzenlemeyi düşündüğümüz iç etkinliğin doyurucu olmasına özen göstereceğiz. Kendi güçlerimiz üzerinden şiir ve tiyatro ekibi çıkaracağız.

Bu hedefler doğrultusunda yürüteceğimiz yoğun ve tempolu çalışmayı çevremizdeki güçlerle birlikte omuzlayarak, Manisa’nın durgun havasını değiştirme çabamızı sürdüreceğiz.

Manisa İşçi Birliği Derneği çalışanları