19 Ekim 2007 Sayı: 2007/40(40)

  Kızıl Bayrak'tan
   Sermaye devleti içeride ve dışarıda saldırganlaşıyor!..
  Sermaye meclisinden savaş tezkeresi çıktı...
Düzen cephesinde savaş hali...
Kirli savaş kampanyası tırmandırılıyor...
Türk Telekom’da 25 bin işçi greve çıktı...
Telekom işçileriyle grev süreci üzerine konuştuk...
  “Telekom işçisi yalnız değildir!”
  İslamın çocukları emekçilere karşı:
“Türk” Telekom grevi
Yüksel Akkaya
  Tersane İşçileri Birliği Derneği Başkanı Zeynel Nihadioğlu ile konuştuk…
  İşçi ve emekçi eylemlerinden...
  Seçimler ve yeni dönem / 6
  Kübra Gül’ün düğünü üzerine...
  Pakistan’da seçim mizanseni…
  Dünyadan...
  Avrasya üzerine kavgalar kızışıyor
Abu Şehmuz Demir
  “Küreselleşme”, sendikasızlaştırma
ve yoksullaştırma / 2
Yüksel Akkaya
  Tezkere ve “milli seferberlik”...
M. Can Yüce
  İnkar edilen bir halkın yazarı: Mehmet Uzun
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Telekom işçileriyle grev süreci üzerine konuştuk...

“Grevimize destek bekliyoruz!”

- Grev sürecine nasıl gelindi? Talepleriniz hakkında bilgi verir misiniz?

Hüseyin Kepçe (Haber-İş Sendikası Acıbadem İşyeri Baştemsilcisi): Bizim amacımız normal şartlar altında greve çıkmak değildi. Eşit şartlar altında çalışmak, aynı işi yapan ve aynı statüde olan kapsam içi ve kapsam dışı personel arasındaki ücret dengesizliğinin giderilmesiydi. Fakat işveren bu talebe bir türlü yanaşmak istemedi. Bunu dışında önemli maddelerimizden birisi de kapsam alanı, esnek çalışma dayatması. Bunu kabul etmemiz mümkün değildi. Bir de ikramiyelerimizin kesilme durumu vardı. 112 günlük ikramiyelerimiz 52 güne indirilmek isteniyordu. Biz de sendika olarak 120 gün ikramiye talep ettik. Grev bizim için en son kullanılacak yöntemdi. Bugün de bu şekilde devam ediyoruz.

Bu işyeri bizim. İşyerimize de, ekmeğimize de sahip çıkıyoruz. Bundan ödün vermiyoruz. Çünkü biz kazandırıyoruz. Kazandırdığımızdan da payımızı almak istiyoruz. Biz yüzdelik olarak işverenden zam da talep etmedik.

Tüm kamuoyundan, tüm sendikalardan, emek örgütlerinden destek bekliyoruz.

Asiye Arslan (Haber-İş Sendikası Acıbadem Telekom Müdürlüğü İşyeri Temsilcisi): Biz tabii ki böyle olmasından yana değildik. Çünkü ben 20 yıldır bu kuruma emek verdim. Biz sadece insan gibi yaşamak adına buradayız. Geleceğimiz adına, Türk Telekom adına, Türkiye adına buradayız ve herkesin buna saygı duymasını istiyoruz. Bizim kimsenin ekmeğinde gözümüz yok. İstediğimiz şeyler belli. Genel Başkanımız da bu konuda açıklama yapmıştır. Mücadelemiz taleplerimiz karşılanıncaya kadar devam edecek. Taleplerimiz bizlere verilen 112 günlük ikramiye hakkımızın 120 güne çıkarılmasıdır. İş kapsamının düzeltilmesini, hafta sonu çalışma saatlerinin ayarlanmasını ve aynı işi yapan çalışanlar arasındaki ücret dengesizliğinin ortadan kaldırılmasını istiyoruz. Biz kapsam içi veya dışı personel ayrımı yapmıyoruz. Bu süreçte sendikamızın yanındayız ve tüm emek örgütlerinin grevimize destek vermesini istiyoruz.

Ercan Uğuzhan (Türk Haber-İş Sendikası Edirne Şube Başkanı): Uzun süren görüşmeler sonucunda bu kararı aldık. Anlaşmakta zorlandığımız ve bizi greve yönelten asıl husus ücretlerdeki dengesizliktir. Sendika üyesi olmayan çalışanların kapsam dışı olarak gösterilmesi ve kapsam dışılık durumunun işveren tarafından geliştirilmeye çalışılması üzerine greve çıktık. Kapsam dışılık durumu sendikamız adına üye kaybına neden olacaktı. Biz sendika olarak masa başında anlaşmaktan yanaydık fakat işveren bu grevi kendisi dayattı. Biz de bu kararlı mücadelemizden dönmeyeceğiz.

- Grevinizin ilk günü nasıl geçti?

Telekom işçisi (Ankara): Sabah pankartlarımızı astık, basın açıklamamızı yaptık ve greve başladık. Gelip geçerken insanlar bakıyorlar. Selam verenler, destek verenler var.

- Sektörünüz kilit bir sektör. Bu nedenle grevi kararlılıkla sürdürürseniz kazanımla sonuçlanabilir. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Telekom işçisi (Ankara): Durum ortada. Ankara’da yaklaşık günlük 2000 arıza ihbarı yapılıyor. Bazen şebekeden, bazen kullanıcıdan kaynaklı oluyor arızalar. Biz elbette vatandaşın işinin görülmesi için hizmet vermeyi isteriz. Fakat kısa sürede görülecektir ki, bizsiz bu iş olmaz. Onun için de şartlarımızın kabul edilmesi lazım.

- Ortaya koyduğunuz kararlılık ve eylem son derece anlamlı. Bütün bir topluma bir kez daha emeğin değerini göstereceksiniz...

Telekom işçisi (Ankara): Biz emeğimizin hakkını arıyoruz. Yoksa içeride oturmasını da bilirdik. İnsanların iletişim olanakları sınırlanıyor. Ama burada emeğimizin kavgasını veriyoruz. Bu önemli. Emeğin mücadelesinin olduğu yerde sorun olmaz. Bir yerde emeğin ve ekmeğin hakkı savunuluyorsa oradan zarar gelmez.

- Taleplerinizi kazanmak için neler yapacaksınız?

Gayrettepe Telekom’da çalışan 1. işçi: Taleplerimizi basın aracılığıyla duyuruyoruz. Bizler insanca yaşamak için mücadele ediyoruz. Meseleyi sadece ücret sorunu olarak görmüyoruz. Ücret gaspı dışında, sosyal haklarımızı ve sendikamızı tasfiye etmeye çalışıyorlar. Taleplerimiz kabul edilene kadar mücadeleye devam edeceğiz.

Gayrettepe Telekom’da çalışan 2. işçi: İşveren örgütlülüğümüzü dağıtmaya çalışıyor. Esnek çalışma dayatıyor. Zam olarak bizlere %4 gibi komik bir rakam öneriyor. Biz önerilen bu zamla borçlu duruma düşüyoruz. Bununla da yetinmeyen patron ikramiyelerle birlikte tüm sosyal haklarımızı tırpanlamaya çalışıyor.

Bizler %19 zam istiyoruz. Biz bu saldırılara karşı kazanana kadar mücadele edeceğiz. Sendikamızın 27 bin üyesi var. Günde bir arıza gelse 27 bin arıza yapar. Bizler grevdeyken onlar susacaklar. Biz taşın altına elimizi koyduk. Bu işin dönüşü yok.

Gayrettepe Telekom’da çalışan 3. işçi: Esnek çalışma dayatılıyor, işçilerin kimisi kapsam dışı tutuluyor. Patron işçileri sendikasızlaştırmaya ve kazanılmış haklarımızı elimizden almaya çalışıyor. 7 senedir zam alamıyoruz. Biz %59 zam değil %19 zam istiyoruz. Ücretlerimizi asgari ücret üzerinden göstererek kamuoyunu %59 zam istiyorlar diye yanıltmaya çalışıyorlar.

Bizler hakkımızı istiyoruz. İnsan gibi yaşamak istiyoruz. Aybaşı geldiğinde borçlu olmak istemiyoruz. İşveren %4 zam öneriyor, işveren bu zamla bize köleliği öneriyor aslında. Bizler bu grevin kazanımla sonuçlanması için çabalayacağız. Türkiye duracak zaten. Greve gitmek istemesek de, bu durumda kazanana kadar devam edeceğiz.

Gayrettepe Telekom’da çalışan 4. işçi: Taleplerimiz, ekonomik ve demokratik taleplerdir. İşyerlerinde baskıların kaldırılmasını ve daha iyi bir ortamda çalışmayı istiyoruz. Bununla beraber ülkemizde de baskıların kalkması için greve gidiyoruz.

Sermayenin saldırıları hayatımızı zora sokuyor. Haklarımızı alana kadar devam edeceğiz. Demokratik kurumların ve işçi arkadaşlarımızın yanımızda olmasını istiyoruz.

Gayrettepe Telekom’da çalışan 5. işçi: İşyerinde ilk önce negatif ayrımcılığın kalkması gerekiyor. İşçiler arasında aynı işi yapan personel birbirinden farklı ücretler alıyor. Patron, böl-parçala-yönet politikası uygulayarak işçileri bölmeye çalışıyor. Bizim greve gitmemizin ilk nedeni ücret sorunu değildir. Kişisel haklarımıza saldırılar yapılıyor. Patron saldırılarla yıldırmaya çalışarak işçilerin iradesini teslim alma politikasını uyguluyor.

Grev kazanımla sonuçlanana kadar burada beklemeye devam edeceğiz. İşverenin sendikamızla uzlaşmasını bekleyeceğiz. Şimdiye kadar uzlaşma içinde olduk. Bundan sonra işçilerin dediği olacak. Biz yılmayacağız. Kimsenin yılmasına da izin vermeyeceğiz. İsterlerse tüm polisleri buraya yığsınlar. Telekom işçisi kazanana kadar tüm işçilerin grevimize destek vermesini istiyoruz.