15 Haziran 2007 Sayı: 2007/23(23)

  Kızıl Bayrak'tan
   Faşist ırkçılığa ve darbe tehditlerine karşı
“İşçilerin birliği,
halkların kardeşliği!”
  Genelkurmay adım adım ülkeyi savaşa götürüyor!
Düzene karşı devrim
mücadelesini büyütelim!
Seçim sandığı Pandora’nın kutusudur!
15-16 Haziran Direnişi yol göstermeye devam ediyor...
Liseli gençlik ÖSS’ye ve geleceksizliğe karşı alanlara çıktı...
  İşçi-emekçi hareketinden....
  KESK eylemlerinden...
  Devrimci mirası yaşatmak, daha ileriye taşımakla mümkündür!
  Seçim faaliyetlerinden...
  Kadının kurtuluşu sosyalizmde!
  Seçim süreci ve emekçi kadın
çalışmamız üzeri
  G8 protestolarından...
  Venezüellalı emekçiler, ABD emperyalizmi
ile işbirlikçilerine geçit vermiyor!
  Kapitalizm ve doğanın yıkımı
  Bültenlerden...
  Basından...
  Birinci yılında Kızıl Bayrak sitesi...
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

KESK eylemlerinden...

“Sefalete teslim olmayacağız!”

KESK 7 Haziran günü enflasyon farkından doğan ücret kayıplarının telafi edilmesi ve büyümeden paylarına düşen kısmın verilmesi için, “Sefalete teslim olmayacağız, ek zam istiyoruz!” şiarıyla ülke genelinde çeşitli eylemler düzenleyerek alanlara çıktı.


İstanbul: “Sadaka değil toplu sözleşme!”

KESK İstanbul Şubeler Platformu saat 18.00’de Taksim Tramvay Durağı’nda bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Eylemde “Ek zam istiyoruz!”, “Sefalet ücretine son!” dövizleri taşıyan KESK üyeleri “Gün gelecek, devran dönecek, AKP halka hesap verecek!”, “Sefalete teslim olmayacağız!”, “Sadaka değil toplu sözleşme!” sloganları attı.

Yapılan açıklamada, yaklaşan genel seçimler öncesinde AKP hükümetinin herşeyi güllük gülistanlık göstermeye çalıştığı ve halkın günlük yaşamındaki karanlık tablonun rakamlara boğulmak istendiği söylendi. 2007 yılının ilk altı aylık dönemi için yapılan %3’lük maaş zammının enflasyon karşısında eridiği, bu erimeyi gidermenin yolunun ek zam olduğu vurgulandı. AKP’nin emekçilerin taleplerine kulağını kapadığı, bu tablodan kurtulmanın yolunun grev ve toplu sözleşme hakkının verilmesi olduğu söylendi.

Eylemde KESK MYK üyesi Sevgi Göyçe de bir konuşma yaparak, yaklaşan seçim sürecinde hükümetin kamu emekçilerinin yoksulluğunu görmezden geleceği, hak kısıtlamalarının devam edeceği konusunda uyarıda bulundu.

Kızıl Bayrak/İstanbul


İzmir: “Ek zam hakkımızı istiyoruz!”

KESK İzmir Şubeler Platformu Konak Belediyesi önünde bir basın açıklaması yaptı. 100 emekçinin katıldığı eylemde “Ek zam hakkımızı istiyoruz!”, “Toplu sözleşme hakkımız, grev silahımız!”, “Sefalete teslim olmayacağız!” dövizleri taşındı.

Açıklamayı KESK İzmir Şubeler Platformu dönem sözcüsü ve BES İzmir Şube Başkanı Musa Sever okudu. Sık sık “Toplu sözleşme hakkımız, kullanacağız!”, “Gün gelecek, devran dönecek, AKP halka hesap verecek!”, “Ek zam hakkımız söke söke alırız!” sloganlarının atıldığı eylem mücadele çağrısıyla sona erdi.

Kızıl Bayrak/İzmir

Ankara: “Sefalete teslim olmayacağız!”

KESK Ankara Şubeler Platformu YKM önünde yaptığı eylemle ek zam talebini dile getirdi. Eylemde “Sefalete teslim olmayacağız!”, “Ek zam istiyoruz!”, “Gün gelecek, devran dönecek, AKP halka hesap verecek!”, “Devlet güdümlü sendika istemiyoruz!”, “Sadaka değil, toplu sözleşme!”, “Toplu sözleşme hakkımız, grev silahımız!” sloganları atıldı.

YKM önünden Başbakanlığa doğru yürüyüşe geçen yaklaşık 250 emekçi Başbakanlık karşısındaki dolmuş duraklarının önünde basın açıklaması yaptı. KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, kamu emekçilerinin en düşük maaşının 725 YTL, açlık sınırının ise 1.150 YTL olduğunu vurguladı. Bu farkın kapatılması için mücadeleye devam edeceklerini ve 22 Temmuz’da işçi ve emekçilerin düşmanlarından hesap sorulacağını söyledi.

Kızıl Bayrak/Ankara

Bursa: “Ek zam hakkımız gaspdilemez!”

KESK Bursa Şubeler Platformu’nun çağrısıyla Heykel-Ünlü Cadde’de toplanan kamu emekçileri buradan AVP Tiyatro önüne kadar yürüyerek bir açıklama yaptılar.

“Sefalete teslim olmayacağız!”, “Ek zam hakkımız gaspedilemez!” sloganlarının atıldığı eyleme yaklaşık 100 kişi katıldı. BES Bursa Şube Başkan tarafından yapılan açıklamada, kamu emekçilerinin enflasyon karşısındaki kayıplarının telafi edilmesi talep edildi, grevli-toplusözleşmeli sendika hakkı için mücadele çağrısı yapıldı.

Kızıl Bayrak/Bursa


Kırşehir: “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz!”

KESK Kırşehir Şubeler Platformu ek zam ve insanca yaşanacak ücret talebiyle Ahi Meydanı’nda bir basın açıklaması yaptı.

KESK dönem sözcüsü yaptığı açıklamada, alım gücünün düştüğünü, bundan AKP’nin sorumlu olduğunu vurguladı. Emekçilerin bu kısır döngüden kurtarılmasının tek yolunun grev ve toplusözleşme hakkının kullanılması olduğunu dile getirdi.

Eylem boyunca “Sadaka değil toplu sözleşme!”, “Söz yetki, karar çalışanlara!”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz!” sloganları haykırıldı. Eyleme halk da alkışlarla destek verdi. Eyleme yaklaşık 50 kişi katıldı.

Kızıl Bayrak/Kırşehir


 

Tuzla tersanelerde ücret gaspları tartışıldı

9 Haziran akşamı Tersane İşçileri Birliği Derneği’nde “Ücret gasplarına karşı işçiler mücadele yol ve yöntemlerini tartışıyor” konulu bir seminer gerçekleştirildi.

Seminerin açılış konuşmasında TİB-DER Başkanı Zeynel Nihadioğlu şunları söyledi: “Son bir ay içerisinde değişik tersanelerden yaklaşık 200 işçi, alacağı için derneğimize başvurdu. Yer yer direnişle, yer yer direnişe gerek kalmadan başvuruyu yapanların ücretlerini aldık. Şu an derneğimize başvurular sürüyor. Ancak parça parça gerçekleşen bu direnişlerin toplam bir mücadeleye dönüşmesi gerekmektedir. Bunun için işçiler örgütlenmeli ve hak arama mücadelesindeki yerini almalıdır.”

Nihadioğlu, havzada ücret sorunu üzerinden yaşanan bazı deneyimler üzerinde durarak, tersane patronlarının bu gibi durumlarda, işçilerin etnik kimliğini kullandığını ve taşeronlar vasıtasıyla işçileri bölüp güçlerini kırmaya çalıştığını vurguladı. Ücret gaspları sorununun havzada yaşanan diğer sorunlardan bağımsız olmadığını, bunun için topyekûn direnişe geçilmesi gerektiğini ifade etti.

Ardından Avukat S. Nusret Öztürk bir konuşma yaptı. Öztürk, ücretin ne anlama geldiğini ve sorunun hukuksal boyutunu anlattı. Orman kanunlarının hüküm sürdüğü tersaneler cehenneminde hukuksal mücadelenin önemine ve nasıl verilmesi gerektiğine değindi. Hukuksal mücadelenin yetersiz kaldığı koşullarda fiili direnişlerin meşru olduğunu, tüm bu sorunların örgütlenmek ve bilinçlenmekle çözülebileceğini vurguladı.

Ardından derneğin eğitim danışmanı bir konuşma yaptı. Tersaneler cehennemindeki kuralsızlığın son bulabilmesi için tersane işçilerinin BİRLİK çatısı altında örgütlenmesi gerektiğini vurguladı.

Seminerin soru-cevap kısmında işçiler çalıştıkları yerlerde yaşadıkları sorunlar üzerine konuştular ve çeşitli sorular sordular. Oldukça verimli geçen tartışmalarda işçiler artık taşın altına elini koyacaklarını ifade ettiler.

Seminere 30 kişi katıldı.

Tersane İşçileri Birliği