20 Mayıs 2006 Sayı: 2006/19 (19)
  Kızıl Bayrak'tan
   Düzen cephesinde iç çatışma sertleşiyor! İşçilerin ve emekçilerin yeri devrimin safıdır!
  28 Şubatlar yeni yöntem ve araçlarla gündemde
  Düzen siyasetinde kriz ve düzen cephesinde yeni arayışlar
  Polis yeni yasal zırhı beklemeden terörünü artırdı
  Sermaye sosyal yıkımda kararlı
  İstanbul İşçi Kurultayı'na giderken...
Ekonomide çöküş işaretleri
Devrimci 1 Mayıs Platformu'nun 1 Mayıs değerlendirmesi
Milletvekili kadın dövüyor, düzen seyrediyor
Ticari Eğitime Karşı Gençlik Kurultayı başarıyla gerçekleşti!
"Ticari Eğitime Karşı Gençlik Kurultayı" ve saçtığı umut
  Ticari Eğitime Karşı Gençlik Kurultayı Sonuç Bildirgesi / (Orta sayfa)
  Kürt sorunu ve AB emperyalizmi
  Bolivya yönetimi toprak reformuna hazırlanıyor
  İstihbarat örgütleri 200 milyon Amerikalı'nın telefonlarını dinliyor
  Rusya "herşeyi yiyen aç kurda" rest çekti
  Paris'te onbinler ırkçı "Göçmen Yasası"nı protesto etti.
  Trabzon'da gençlik çalışması
  TMMOB'da yeni bir döneme girerken
  TMMOB'da yaşananlar
  Öğrenci gençlik
  Bakış açısına ve zamana dayanıklılığa duyulan güven! (Parti değerlendirmelerine önsöz)
  Frankfurt'ta "71 Devrimci Hareketi ve İbrahim Kaypakkaya" sempozyumu
  Mücadele Postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın


 

Parti Değerlendirmeleri (2 cilt)...

Bakış açısına ve zamana dayanaklılığa duyulan güven!..

(Parti Değerlendirmeleri'ne Önsöz)

Burada iki kalınca kitap halinde sunduğumuz değerlendirmeler büyük bir bölümüyle Türkiye Komünist İşçi Partisi Merkez Yayın Organı Ekim'in başyazılarından oluşmaktadır. Derleme başlangıçta yalnızca başyazılarla sınırlı bir çerçevede düşünülmüştü. Daha sonra belirli konulardaki (sınıf hareketi, kadın sorunu, kamu hareketi, kültür-sanat, ideolojik eğitim vb.) en temel bir ya da iki yazıyla desteklemenin amaca daha uygun düşeceği sonucuna varıldı. Bu derlemenin hacmini doğal olarak biraz genişletti, fakat sonuçta daha güçlü ve amaca daha uygun bir bütün çıktı ortaya.

Bu değerlendirmeler bir partiye ve bir döneme aittir. Döneme başlangıç olarak TKİP'nin kuruluş tarihi (Kasım 1998) ve bu çerçevde derlemeye başlangıç olarak da TKİP kuruluş bildirisi seçilmiştir. Bu öznel seçim derlemenin amacına uygundur; amaç, devrimci bir partinin kuruluşundan bu yanaki temel siyasal değerlendirmelerini okura toplu olarak sunmaktır.

Derleme bir döneme göre yapıldığı için aynı dönem içinde çok değişik konulardaki metinler burada birarada yer almaktadır. Dünya ve Ortadoğu'daki siyasal gelişmelerden Türkiye'de siyasal süreçlerin çok yönlü seyrine, sınıf hareketinin sorunlarından gençlik ve kamu hareketine, Kürt sorunu ve hareketinden kadın sorununa, sendikalar sorunundan kültür-sanat sorunlarına, hücre saldırısı ve zindan direnişinden devrimci hareketteki tasfiyeci kan kaybına ve reformist solun yeni yönelimlerine, nihayet partinin örgütsel sorunlarından çalışma tarzına ve yayınlarına kadar, alabildiğine zengin bir konu çeşitliliğinden oluşan bir derlemedir bu.

TKİP'nin kuruluş tarihi üzerinden seçilen bu döneme damgasını vuran olaylardan bazılarını burada rastlgele sıralamak, bu derlemede ele alınan konuların önemine bir başka yönden ayrıca ışık tutmuş olacaktır. Dönemin başlangıcı yaklaşık olarak Kürt hareketindeki köklü konum ve kimlik değişimine denk geliyor. Devamında Ulucanlar katliamıyla startı verilen hücre saldırısı ve büyük zindan direnişi var. Cumhuriyet tarihinin en büyük ekonomik çöküntüsünü işaretleyen Kasım 2000 ve Şubat 2001 krizleri aynı dönem içinde bunları tamamlıyor. Bu aynı zamanda tahkim ve mezarda emeklilikten özelleştirmelere ve kölelik yasasına kadar işçi sınıfı ve emekçilerin ekonomik ve sosyal kazanımlarına cumhuriyet tarihinin en kapsamlı saldırılarından birinin yöneltildiği bir dönemdir de. Öte yandan Eylül 2001, dünyada İkiz Kuleler saldırısını ve dolayısıyla Amerikan emperyalizminin dünya halklarına karşı ilan ettiği yeni “haçlı seferi”ni işaretliyor. Bunun devamında Afganistan ve Irak'a yönelik emperyalist savaşlar ve işgaller var. Bu aynı dönem dünyada sermaye yönünden neo-libaral saldırılar ile polis devletine geçiş uygulamaları, işçi sınıfı, emekçiler ve ezilen halklar cephesinden ise yeni bir sosyal mücadeleler döneminin önemli yeni çıkışları var. Türkiye'de sınıf ve kitle hareketleri yönünden nispeten durgun geçen bu dönem, sol harekette tasfiyeci kanama ve savrulmaların yeni boyutlar kazanmasına da tanıklık ediyor. Reformist sol üzerinden parlamentarizmin yeniden güç kazanması ve bunun burjuva düzen akımlarıyla ittifakları gündeme getirmesi, anti-emperyalist mücadele sorununun orta sınıfa denk düşen burjuva milliyetçi eğilimler halinde yozlaştırılması, devrimci program ve ilkeler bir yana bırakılarak devrimi açıktan terketmiş Kürt hareketine kuyrukçuluk çizgisinde ısrar, bunun dikkate değer göstergelerinden yalnızca bir kaçı olarak sıralanabilir. Sınıf ve kitle hareketindeki durgunluk ile Kürt hareketindeki teslimiyet ve tasfiye yönelimi, karşı yönden devletin son derece hesaplı ve kapsamlı ezme ve tasfiye etme saldırısı ile de birleşince, bu aynı dönem geleneksel küçük-burjuva devrimci-demokrat harekette yeni iç çözülmelere ve reformist saflara geçişlere tanıklık etti. Bu temel önemde olaylar listesi, aynı dönemdeki genel ve yerel seçimlerde geleneksel düzen partilerinin sandığa gömülmesi ve dinci-amerikancı AKP'nin siyaset sahnesinde belirgin biçimde güç kazanması, dizginsiz bir şovenizmin topluma egemen kılınmaya çalışılması ile devletin Kürt sorunundaki geleneksel politikasının çöküntüsü vb. olaylarla daha da uzatılabilir.

Burada okura iki kitap halinde sunduğumuz Parti Değerlendirmeleri işte bütün bu konuları kapsıyor, bütün bu konuları devrimci bir partinin bakış açısından işleyen en temel metinlerden oluşuyor. Yine de bu son ifadede yanılgıya yolaçabilecek büyük bir eksiklik de var. Zira buraya alınmış değerlendirmeler yalnızca dolaysız olarak Parti adına ve Parti'nin Merkez Yayın Organı üzerinden sunulmuş olanlardır. Oysa devrimci her parti gibi TKİP'nin siyasal değerlendirmelerinin de yeraltı basınıyla sınırlı olmadığını, dahası bugünün koşullarında yeraltı basınının bunun ancak küçük bir bölümünü temsil ettiğini de biliyoruz. Buradan bakıldığında bu derlemelerde sunulmuş değerlendirmeleri yalnızca daha kapsamlı bir bütünün sınırlı bir parçası olarak ele almak gerekir. Parti Değerlendirmeleri'ni izleyecek yeni kitaplar dizisi ile bu bütünü okurun kolay kullanımına sunmaya devam edeceğiz.

Yazık ki Türkiye solunda süreli yayınlar üzerinden sunulmuş değerlendirmeleri bir dönemin ardından kitaplaştırarak böylece hem kalıcılaştırmak ve hem de okurun kolay kullanımına sunmak alışkanlığı fazlaca yok. Bu yola başvurulmamasının farklı nedenleri var kuşkusuz. Öncelikle bunun önemi yeterince gözetilmiyor. Her hafta ya da her ay çıkan bir yayında yer alan yazılara araya yıllar girdikçe okurun ulaşabilmesinin güçlükleri yeterince gözetilmiyor. Öte yandan belki bundan da önemli olan, bu değerlendirmelere bizzat sahipleri tarafından duyulan belirgin güvensizliktir. Aradan yıllar geçtikten sonra politik ağırlıklı değerlendirmeleri okurun karşısına dolaysız biçimde çıkarabilmek için bu değerlendirmelerin zamanında güçlü ve ayrıca da zamana dayanıklı olması gerekir. Oysa Türkiye, dönemsel siyasal değerlendirmeleri bir yana bırakalım, 5 ya da 10 yıl gibi nispeten kısa zaman dilimleri içinde bazı siyasal çevreler payına temel yaklaşımların, hatta programların bile eskitilebildiği bir ülkedir. Böyle olunca, süreli yayınlarda ortaya konulanların orada unutulmaya terkedilmesi belirgin bir politik tercih olarak da kendini gösterebiliyor.

Komünistler Türkiye soluna süreli yayınlarda yer alan temel ve taktik değerlendirmelerin kitaplaştırılmak yoluyla yıllar sonrasında okurun hizmetine dolaysız olarak sunulması geleneğini getirdiler. Bu gelenek edinilmiş tutarlı bakış açısına, bunun ürünü değerlendirmelerin zamana olan dayanaklılığına duyulan güvenden ayrı düşünülemez kuşkusuz. Bu son yargı, burada okura sunulan değerlendirmelere bugünün gözüyle bakışımızı da ortaya koymuş oluyor haliyle.