20 Mayıs 2006 Sayı: 2006/19 (19)
  Kızıl Bayrak'tan
   Düzen cephesinde iç çatışma sertleşiyor! İşçilerin ve emekçilerin yeri devrimin safıdır!
  28 Şubatlar yeni yöntem ve araçlarla gündemde
  Düzen siyasetinde kriz ve düzen cephesinde yeni arayışlar
  Polis yeni yasal zırhı beklemeden terörünü artırdı
  Sermaye sosyal yıkımda kararlı
  İstanbul İşçi Kurultayı'na giderken...
Ekonomide çöküş işaretleri
Devrimci 1 Mayıs Platformu'nun 1 Mayıs değerlendirmesi
Milletvekili kadın dövüyor, düzen seyrediyor
Ticari Eğitime Karşı Gençlik Kurultayı başarıyla gerçekleşti!
"Ticari Eğitime Karşı Gençlik Kurultayı" ve saçtığı umut
  Ticari Eğitime Karşı Gençlik Kurultayı Sonuç Bildirgesi / (Orta sayfa)
  Kürt sorunu ve AB emperyalizmi
  Bolivya yönetimi toprak reformuna hazırlanıyor
  İstihbarat örgütleri 200 milyon Amerikalı'nın telefonlarını dinliyor
  Rusya "herşeyi yiyen aç kurda" rest çekti
  Paris'te onbinler ırkçı "Göçmen Yasası"nı protesto etti.
  Trabzon'da gençlik çalışması
  TMMOB'da yeni bir döneme girerken
  TMMOB'da yaşananlar
  Öğrenci gençlik
  Bakış açısına ve zamana dayanıklılığa duyulan güven! (Parti değerlendirmelerine önsöz)
  Frankfurt'ta "71 Devrimci Hareketi ve İbrahim Kaypakkaya" sempozyumu
  Mücadele Postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın


 

Evo Morales başkanlığındaki Bolivya yönetimi toprak reformuna hazırlanıyor

Enerji kaynaklarının kamulaştırılma kararını “1 Mayıs hediyesi” olarak açıklayan Bolivya Devlet Başkanı Evo Morales'in tarım alanında da benzer önlemler almaya hazırlandığı bildirildi. Bolivya hükümeti bu çerçevede ülkenin ekim yapılmayan tarım alanlarının istimlâk edilmesini öngören geniş çaplı bir tarım reformu hazırlıyor.

Konuyla ilgili açıklama yapan Bolivya Tarım Bakanı Yardımcısı Alejandro Almaraz, bu reformun “tarım sektörünün kurumsal ve sosyo-ekonomik yapılarını derinlemesine değiştirmeyi hedeflediğini” söyledi. Almaraz, reform kapsamında, diktatörlük rejiminde yasadışı olarak dağıtılan ya da tarımsal üretimden ziyade arazi spekülasyonuna yarayan topraklara el konulmasının öngörüldüğünü söyledi.

Yaklaşık 250 bin yoksul aileyi çatısı altında toplayan Topraksızlar Hareketi de ısrarla ekim yapılacak toprak talebinde bulunuyor. Seçim kampanyası döneminde Morales'i destekleyen hareket, küçük bir azınlık tarafından gaspedilen topraklara el konulmasını istiyor. Bu arada Morales, enerji sektöründe yaptığı gibi, madenleri de millileştirme sözü verdi.

Morales başkanlığındaki hükümetin reformlar konusunda kararlı bir tutum alması, ülkedeki sınıf çatışmalarına farklı bir boyut katabilecek. Nitekim kısmi de olsa toprak reformu hazırlığına başlanması bile, toprakları yağmalayan bir takım çıkar gruplarının karşı saldırıya geçebileceği yönünde açıklamalar yapmasına neden oldu. 2000–2005 yılları arasında en az 100 tarım emekçisini katleden bu çetelerin, yeni cinayetlere hazırlandığı yönünde haberler de basında yeralmaya başladı. Toprak reformunu engellemek amacıyla yapılan kışkırtıcı açıklamalar, sözkonusu çetelerin kan dökme niyetlerinin göstergesi kabul ediliyor.

Emperyalistlerle Bolivya burjuvazisinin birlikte hareket ederek Morales başkanlığındaki yönetimin attığı bazı adımları engellenmeye çalışacağı, bu amaçla her tür kirli yönteme başvurabileceği öngörülen durumdu. Morales'in, muhaliflerin, petrol ve doğalgaz sanayiini millileştirme kararına karşı birleştiklerini açıklaması da öngörülen çatışmaların başlayabileceğine işaret ediyor. Başkent La Paz'da bir festivalde konuşan Morales, siyasi muhalifler ve toprak sahiplerinin, millileştirme yüzünden kârları tehlikeye giren yabancı şirketlerin ve medya kuruluşlarının uluslararası mafyayla ittifaka girdiğini de söyledi. Morales, “Kardeşlerim, bize komplo kurmaya ve bizi tahrik etmeye çalışacaklar. Buna hazırlıklı olmalıyız” diye konuştu.

Hem doğal zenginliği, hem de işçi-emekçilerin ürettiği değerleri hoyratça yağmalayan uluslararası tekellerle işbirlikçilerinin, kısmi de olsa emekçiler lehine alınacak önlemleri boşa düşürmek için saldırıya geçeceği açıktır. Bu saldırıyı püskürtmek ise, Morales yönetiminin kararlarının arkasında ısrarla durmasının yanısıra, militan kitle mücadelesindeki birikim ve deneyimleri oldukça zengin olan Bolivya işçi sınıfı ile yoksul müttefiklerinin alacağı tutumun da büyük önemi olacaktır.

--------------------------------------------------------------------------------

Güney Koreli emekçilerin örnek anti-emperyalist tutumu

Kore işçi sınıfıyla gençliğinin militan mücadele geleneği bilinmektedir. Dizginsiz devlet terörüne rağmen hak arama mücadelesinde genelde militan tutum alan işçi ve emekçilerle gençler, anti-emperyalist mücadelede de benzer bir kararlılık sergiliyorlar.

ABD'nin Pyongtaek'teki askeri üssünün genişletilmesine ilişkin planın açıklanması binlerce Koreli'nin alanlara çıkmasına neden oldu. Amerikancı Kore rejiminin üssün genişletilmesine onay vermesini protesto eden binlerce emekçi ve genç, hükümeti bu karardan vazgeçirmek için meydanlara indi.

Başkent Seul'da aralarında 5 bin öğrencinin de bulunduğu protestocuların kararlı duruşu, saldırgan Kore polisini dizginledi. Protestolarını gece de sürdüren eylemciler, ekip biçtikleri toprakları ABD askerlerine vermeyeceklerini ilan ettiler.

Varolanların yanısıra yeni üslerin açılmak üzere olduğu, dahası ülke topraklarının komşu halklara karşı bir emperyalist saldırı üssü haline getirildiği şu günlerde, Türkiye işçi sınıfı ile gençliğinin Koreli kardeşlerini örnek almaktan başka çıkış yolu bulunmuyor.

--------------------------------------------------------------------------------------

Beyrut'ta alanlara çıkan yüzbinler hükümetin politikalarını protesto etti

“Suriye karşıtı” güçler olarak bilinen gerici partilerin biraraya gelerek kurduğu Fuad Sinyora başkanlığındaki Lübnan hükümeti, alanlara çıkan 250 bin işçi-emekçi ve genç tarafından protesto edildi. Neo liberal saldırının Lübnan ayağını örmeye hazırlanan ABD-İsrail destekli hükümet, “yeni ekonomik reform planı” adı altında emekçilerin kazanımlarını gaspetmeye hazırlanıyor.

Hükümeti ve “ekonomik reformları”nı protesto etmek için başkent Beyrut'ta alanlara çıkan emekçiler, Başbakan Fuad Sinyora'nın istifasını da istediler. Vergilerin yükseltilmesini ve sosyal hakların kısıtlanmasını öngören reform planını durdurmayı amaçlayan emekçiler, “Haklarımız kırmızı çizgimizdir!”, “Vergi artışına hayır!” sloganlarıyla yürüdüler.

Kitlesel eylemin düzenlenmesinden önce sendikalar, saldırının geri çekilmesi için hükümetle görüşmüş, ancak bir sonuç alamamışlardı. Siyasi partilerin, örgütlerin halen etnik-dinsel temele göre örgütlendiği Lübnan'da, bu ayırım sadece sendikalarda aşılabilmiştir. Lübnanlı işçiler etnik-dinsel kökenlerinden bağımsız olarak aynı sendikalarda örgütleniyorlar.

------------------------------------------------------------------------------------

Hindistan'da Komünist Blok'un seçim başarısı

Hindistan Komünist Partisi önderliğindeki Komünist Blok (KB), geçen ay yapılan seçimlerde iki eyalette birinci oldu. Batı Bengal'de altı dönemdir yönetimi elinde bulunduran Komünist Blok, eyalette bir kez daha seçimlerden galip çıktı. Kerala eyaletinde diğer partileri eleyen KB, bu eyalette de yönetimi aldı.

Seçim sonuçlarını değerlendiren Komünist Parti-Marksist Batı Bengal Genel Sekteri Biman Bose, “İnsanların bize güveni tamdı ve büyük bir çoğunlukla kazanacağımızı biliyorduk” dedi. Analistler, Komünist Parti'nin iki eyaletteki başarısının Kongre Partisi için ciddi bir hezimet olduğunu vurguluyor. Zira Kongre Partisi uzun yıllar Hindistan siyasetine damgasını vuran bir parti idi.

Komünist Partisi'nin halen izlemekte olduğu çizgisinin gerçek niteliğinden bağımsız olarak, Hindistanlı işçi emekçilerin Komünist Blok'a oy vermesi, yoğun sömürüye, emperyalist sermayenin Hindistan'da etkinliğini artırmasına ve hükümetin özelleştirme saldırısına karşı biriken tepkinin giderek yoğunlaştığını ortaya koymaktadır.