22 Nisan 2006 Sayı: 2006/15 (15)
  Kızıl Bayrak'tan
   Sermaye ve uşaklarına karşı birlik, mücadele ve dayanışma!
  Sosyal yıkım saldırısına 1 Mayıs alanlarında yanıt verelim!
  TMY'ye geçit verme!
  Enerjide özelleştirme ve Latin Amerika örneği
  SSGSS Yasa tasarısı karşıtı eylemler
  İstanbul liseli gençlik çalışmasında yeni dönem
Güney Lise Kurultayı başarıyla gerçekleşti...
Bilmekten korkmak ya da praksis / Yüksel Akkaya
GOP'da başarılı 1 Mayıs etkinliği
1 Mayıs: Hazırlık çalışmaları ve çağrılar
  1 Mayıs devrimci sınıf mücadelesini yükseltmek için tarihsel bir çağrıdır! / (Orta sayfa)
  TKİP'nin işçi sınıfına ve emekçilere 1 Mayıs çağrısı; 1 Mayıs'ta mücadele alanlarına!
  TKİP İstanbul İl Komitesi'nin 1 Mayıs çağrısı
  Filistin halkına boyun eğdiremeyecekler!
  İran direnme kararlılığında!
  Endonezya, Bolivya ve Kore'de işçi eylemleri
  SCT Filtre işçilerinin grevi kararlılıkla sürüyor
  Gençlik çalışmalarından...
  YTÜ Toplumcu Mühendislik-Mimarlık Öğrencileri çalışması
  Özel savaş, ırkçı şoven hareket ve devrimci görevler / M. Can Yüce
  Üniversitelerde faşist saldırılar
  Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri Diyarbakır'da
  Evrim (bilim) ve akıllı tasarım (din)
  Ben Avukat Behiç Aşçı; Ölüm Orucuna başlıyorum
  Mücadele Postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın


 

SCT Filtre işçilerinin grevi kararlılıkla sürüyor...

“Kararlıyız ve sonuna kadar gideceğiz!”

Mersin BDSP olarak grevde olan SCT Filtre işçilerini ziyaret ettik. Gazetemizin son sayısında çıkan grevle ilgili haberi de birlikte götürdük. Gazeteyi BDSP bildirileriyle beraber dağıttık. BDSP olarak SCT işçilerinin onurlu mücadelesinde her zaman yanlarında olduğumuzu ve olacağımızı belirttik, işçilerle sohbet ettik. Sendikacı ve işçilerle röportaj yaptık.

- Grev sürecini anlatır mısınız?

Sendika yöneticisi: İşyerinde sendika yetkiyi aldıktan sonra işvereni masaya çağırdık. Ancak işveren 54 işçi arkadaşımızı sendikaya üye olduğu için işten çıkardı. Uyuşmazlıktan sonra grevimiz başladı. İşyerinde sadece ücret için greve çıkmadık, işçi sağlığı ve iş güvencesi taleplerimiz de var. İşveren tamamen keyfi bir şekilde işçilerin haklarını gaspediyordu, işçilerin işçi sağlığıyla ilgili yeterli bilgilerinin olmaması işverenin bu uygulamalarını kolaylaştırıyordu.

- İşten atılan işçilerin durumu ne olacak?

- Sendika olarak işverenle masaya oturursak en başta işten atılan işçilerin işe alınması talebimiz olacaktır. Bunu önemsiyoruz. Tabii diğer taleplerimiz de önemli, ancak bu öncelikli talebimiz olacaktır.

- 1 Mayıs'a hazırlanıyor musunuz?

- Mersin'de kutlanacak olan 1 Mayıs'a bir hazırlığımız var. İldeki tertip komitesi ve kitle örgütlerinin grevci işçilerin en önde yürümesini ve kürsüden bir işçinin konuşmasını talep etmeleri bizim için onur vericidir. SCT işçileri olarak 1 Mayıs'ta taleplerimizi ailelerimizle birlikte haykıracağız.

1. işçi: İşyerimizde iş güvencesi yoktu. İşveren keyfi bir biçimde işçileri ücretsiz izne gönderiyordu ve sefalet ücretine çalışıyorduk. Hatta resmi tatil günlerinde bile çalıştırılıyor, ancak fazla mesai ücreti alamıyorduk. Bu sorunlarımızı çözmek için örgütlendik ve sendikaya üye olduk. Ancak bunu hazmedemeyen patron 54 arkadaşımızı işten çıkardı. Grevimiz büyük bir kararlılıkla sürüyor ve aynı kararlılıkla sürdüreceğiz. Taleplerimiz gerçekleşene kadar devam edeceğiz. Grevimizin kazanımı tüm işçi sınıfının kazanımı olacaktır, biz bu bilinçle sürdürüyoruz grevimizi. Kamuoyundan destek bekliyoruz. 1 Mayıs'ta haklı taleplerimiz için alanda olacağız.

2. işçi: Diğer arkadaşların da dediği gibi işyerinde iş güvencemiz ve işçi sağlığı yok. Bazı arkadaşlarımızın parmakları koptu ve asgari ücretle çalışıyoruz. Bütün işçiler olarak patronla masaya oturmak bizim için önemlidir. Patron bizim sendikalı olmamızdan rahatsız ve bunu işçi arkadaşlarımızı işten atarak, sendikayla masaya oturmayarak gösteriyor. Herkes şunu iyi bilsin, biz bu konuda kararlıyız ve sonuna kadar gideceğiz.

BDSP/Mersin

-------------------------------------------------------------------------------

Demokrasi Platformu'ndan SCT işçilerine destek!

Mersin Demokrasi Platformu aldığı karar gereği SCT Filtre işçileriyle dayanışma amacıyla, işçilerle birlikte bildiri dağıtımı yaptı. Mersin Eğitim-Sen binası önünde biraraya gelen Demokrasi Platformu bileşenleri, buradan Birleşik Metal-İş Sendikası'na kadar yürüyerek işçilerle birlikte taş bina önüne geldi. Burada dağıtımı yapılacak olan bildiri metni okundu. SCT işçilerinin neden grevde olduğunu anlatan bildiri dağıtımı topluca yapıldı.

Kızıl Bayrak/Mersin

-----------------------------------------------------------------------------------

BPO direnişi sona erdi

Bursa'da iki ayı aşkın bir süredir devam eden BPO direnişi sendikayla patron arasında yapılan pazarlık sonucu sona erdi. Atılan işçilerin tazminatlarının ödenmesi koşuluyla direniş bitirildi. Davanın kazanılma zayıflığının işçiler arasında yarattığı moral bozukluğunun yanısıra patronun tazminatları ödemeyi teklif etmesi direnişin bitmesinde etkili oldu. Sendikanın geri tutumuna sınıf dayanışmasının örülememesi ve öncü işçilerin olmaması eklenince bu akıbet kaçınılmaz oldu. Tüm eksikliklerine rağmen aylarca süren BPO direnişi Bursa'daki işçi hareketi adına anlamlı derslerle doluydu.

Kızıl Bayrak/Bursa

-------------------------------------------------------------------------------

Tekel'de saldırılar devam ediyor!

Tekel'e bağlı hemen tüm işletmeleri kapatma kararında olan AKP hükümetinin Tekel'i özelleştirme ve tasfiye saldırısı artarak devam ediyor. Bu süreç emperyalist tekellerin de yakın takibinde. Özellikle sigara fabrikalarının kapatılma kararını dikkatle izliyorlar. Tekel'in sigara pazarındaki payının sürekli azalmasının Tekel'in satış fiyatını da düşüreceğini söyleyerek Tekel'e ilgilerini gizleyemiyorlar.

Hükümetin bu konuda yavaş hareket ettiğini belirten Imperial Tobacco'nun Genel Müdürü Axel Peters, verilen ilk fiyatın şu anki değerinin çok üzerinde olduğunu ve bu fırsatın kaçırıldığını belirten açıklamalar yaparak şunları söylüyor: “Şu anda Tekel'in pazar payı yüzde 38 civarında. Ama sürekli olarak azalıyor. Ben yüzde 30'a kadar düşmesini bekliyorum. Pazar payı düştükçe fiyat da düşüyor. Ayrıca çok hantal bir yapısı var. Biz alsak bile en az 5 bin işçiyi çıkarmak zorundayız. 200 milyon dolarlık yatırım gerekir. Biz Tekel'in tütün bölümünü markaları için istiyoruz.”

Sendikal ihanet çetelerinin hizmetinden güç alarak gözünü yaprak tütün işletmelerinin kapatılmasına diken AKP hükümetinin saldırılarına işçiler sessiz kalmıyor. Bu açıklamalar yapılırken, TEKEL'e bağlı Samsun Yaprak İşleme Müdürlüğü işçileri özelleştirmeye karşı işyerini terketmeme eylemine başladılar. Özelleştirmenin Samsun halkını da olumsuz etkileyeceğini belirterek, “Bizim buradan ölümüz çıkar diyen işçiler” halktan da mücadelelerine destek istediler. Sendikacılara güvenmediklerini ve yukarıdan birilerinin işçilere engel olmaya çalıştığına dikkat çeken işçiler, fabrikalarına sahip çıkmaktan vazgeçmeyeceklerini vurguladılar.

Tekel Samsun işçileri geçtiğimiz hafta da Tek Gıda-İş Bölge Şubesi'ni basarak gelişmelere duyarsız kalan sendikacılara tepki göstermişlerdi. Milletvekilleri ile görüşmenin sonucunu bekleyen işçiler, Ankara'dan gelen olumsuz haber üzerine sendikadan bağımsız eylem kararı alıp bunu hayata geçirdiler. Milletvekilleriyle görüşmeye giden arkadaşlarının özellikle AKP Samsun Milletvekili Ahmet Yeni tarafından aşağılandığını belirten işçiler; seçim zamanı yalvarıp oy isteyenler, fabrikayı kapatmama sözü verenler iktidara gelince konuşmaya bile tenezzül etmiyorlar, ama bunun hesabının işçilere verecekler dediler. İşçiler milletvekilleri fabrikaya gelene kadar süresiz işyerini terketmeme eylemini başlattıklarını açıkladılar.

-------------------------------------------------------------------------------

Çorlu'da direnen deri işçilerine saldırılar!

Deri-İş Sendikası'na üye oldukları için kapı önüne konulan ve direnişe geçen İleri Deri işçilerinin mücadelesi kararlılıkla devam ediyor. Haksız, hukuksuz, kuralsız, tam bir kölelik düzeninde patronun keyfince çalıştırıldıkları ve bu gidişe yeter artık dedikleri için Deri-İş Sendikası'na üye olan işçiler, greve çıktıkları ilk günden beri polisin sert müdahelesine maruz kalmışlardı. Şubat ayında İleri Deri Fabrikası'nın önünde yığınak yapan, panzerler yerleştiren polisin saldırısı nedeniyle birçok işçi yaralanmış, 33 işçi de gözaltına alınmıştı.

Örgütlenme hakkı tanımayarak son derece ağır çalışma koşullarını dayatan patronlar, en küçük hak arama girişimini hala copla bastırmaya devam ediyor. Çorlu'daki İleri Deri işçileri son olarak bir kez daha polis saldırısına uğradılar. Uğradıkları polis saldırısını protesto eden işçiler mücadeleye aynı kararlılıkla devam edeceklerini bildirdiler.