Anadolu Yakası BDSP çalışmalarından...
Ümraniye:
Kölelik yasası sendika bürokratlarının ihanetçi tutumları sayesinde kısa süre önce yasalaştı. Sermaye, geçer geçmez yasa maddelerini uygulamaya, bugüne kadar gerçekleştirdiği fiili saldırıları yasalara göre formüle etmeye başladı. İşçi sınıfı da yaşamaya başladıkça saldırının boyutlarının farkına varmaya başladı.
Komünistler olarak, yasanın ilk gündeme geldiği andan itibaren çalışmalarımızı başlattık. Broşürlerle, bülten ve toplantılarla saldırının kapsam ve mahiyetini emekçilere duyurmaya çalıştık.
Gelinen aşamada herşeye rağmen kölelik yasası yasalaşmış bulunuyor. Geniş emekçi kesimleri yasaya ilişkin bilgilendirme, aydınlatma ve örgütleme faaliyetimiz sürüyor.
İlk elden kölelik yasası ve özelleştirme saldırısına karşı işçi ve emekçileri Genel grev-genel direniş hattını örmeye çağıran özel sayılarımızı Dudullu Organize Sanayi Bölgesindeki orta ölçekli işletmelere ulaştırdık. Dağıtım esnasında yer yer yaptığımız sohbetlerde iş yasasının işçilerin gündemine yeni yeni girdiğini, henüz hissedilmeye başlandığını, yasanın mahiyetine ilişkin bilgisizlik olmakla birlikte öğrenme isteği olduğunu da gözlemledik. Yasanın tümüyle geçmiş olmasından kaynaklı olarak belli bir umutsuzluğun mevcut olduğunu da söyleyebiliriz. Görünen o ki, tepkiler önümüzdeki günlerde daha da artacak.
Propaganda çalışmamızın bir diğer ayağını kölelik yasasına ve özelleştirme saldırısına karşı çıkan, acil demokratik taleplerimizi içeren afişlerimiz oluşturuyordu. Afişlerimizi Ümraniye, Dudullu-İMES, Sarıgazi ve Sultanbeylide merkezi yerlerde kullandık.
Ümraniye BDSP olarak temel gündemlerimizden birini ise Birleşik Metal-İş Sendikası 1 Nolu Şube Kongre Seçimleri oluşturuyor. Teslimiyetçi/uzlaşmacı sendikal anlayışa karşı fiili-meşru mücadele programını içeren broşürümüzü Dudullu Organize Sanayi Bölgesinde Birleşik Metal İş Sendikasının örgütlü olduğu işyerlerine, üye, temsilci ve delegelerine ulaştırdık. Kongre sürecinde metal işçileri ve delegelerinin, ilkesiz-kirli ittifaklardan uzak, işçi sınıfının çıkarlarını gözeten bir tutum almaları doğrultusunda çalışmalarımız devam ediyor.
Pendik:
Son bir yıllık süreçte sermaye devleti işçi sınıfına dönük saldırılarını bir bir hayata geçiriyor. Kölelik yasası onaylandı. Özeleştirmelerde bazı işletmelerin satılmasıyla ilk adımlar atıldı.Saldırıların ardı arkası kesilmiyor. Sermaye işçi ve emekçilere sıfır zam dayatırken, kölelik yasasının ilk sonuçları çeşitli işletmelerde görülmeye başlandı. Sınıfın saldırılar karşısındaki çıkışsızlığı sendikal ihanetten ve örgütsüzlüğünden kaynaklanıyor. Bu biz komünistlerin önüne sınıf çalışmasında daha aktif ve ısraralı bir çaba zorunluluğunu koyuyor.
Bu çerçevede AYİEP tarafından düzenlenen 15-16 Haziran Direnişi ve saldırılar konulu panele Pendik BDSP olarak değişik sektörlerden işçi ilişkilerimizi taşıyarak katkı sunduk. Panel çalışmamızın ardından işçi ve emekçileri genel greve çağıran özel sayımızı Kurtköy sanayi bölgesinde hedeflediğimiz işletmelere dağıttık. Ardından işçilerin yoğun olarak yaşadığı semtlere özelleştirmeleri ve kölelik yasasını teşhir eden afişlerimizden 200 civarında yaptık. Özellikle kölelik yasasını anlatan ve işçileri mücadeleye çağıran 1000 kadar özel sayının dağıtıldığı Tuzla Tersanesinde aldığımız tepkiler oldukça anlamlıydı.
Bu çalışmalarla birlikte Sivas katliamının 10. yılı vesilesiyle çıkardığımız özel sayıyı dağıttık. Kendi imkanlarımızla hazırladığımız Sivasın katili sermaye devleti, 2 Temmuzda alanlara hesap sormaya mücadele alanlarına! şiarlı afişimizi semtlerin merkezi noktalarına yaptık.
Son dönemde ise kölelik yasasıyla ilgili hazırlanan broşürü devreye soktuk. Başta örgütlü işletmeler olmak üzere dağıtımlarına başladık. Kölelik yasasının bölgemizde daha geniş teşhirini yapmak için dağıtım ağımızı mevcut durumundan daha geniş bir hale getirdik. Çalışmalarımızı sınıfın örgütlü mücadelesine olan inancımızla sürdürüyoruz.
Gülsuyu:
Kölelik yasasına ve özelleştirme saldırısına karşı başlatmış olduğumuz sınıf seferberliği Gülsuyu faaliyetimizin de temelini oluşturuyor.
7 Haziranda Kocaelide yapılan mitinge çağrı için kendi yerel imkanlarımızla hazırladığımız 500 adet bildiriyi işçi servis noktalarına dağıttık. Dağıtım boyunca işçilerin saldırılara öfke duyduğunu gözlemledik. AKPye küfredenler, biz eşek gibi çalışıp asgari ücret alıyoruz, milletvekilleri oturdukları yerden milyarları götürüyor diyenler. Ülkeyi emperyalizme sattılar diyenler... Hemen hemen işçilerin tamamı bildirilerimizi büyük bir ilgiyle okudu.
Ertesi hafta merkezi olarak çıkarılan kölelik yasasına ve özelleştirmeye karşı genel grev genel direniş çağrısı yapan BDSP imzalı bildirilerden 500 adet servislere dağıttık. Ayrıca kuşlama yaptık. Son hafta içerisinde ise kölelik yasası ve özelleştirme saldırısını teşhir eden afişlerimizden 250 tanesini bölgemizde kullandık. Bunların yanında 50 adet de işçiler partiye partiyle devrime, partinin kızıl bayrağı altında birleşelim savaşalım şiarlı SY Kızıl Bayrak afişlerini de yaptık.
Son dönem Gülsuyu faaliyetimiz sınıf zeminine oturmanın sancılarını çekiyor. Özellikle semtin etrafını çeviren tekstil atölyelerine yönelik bir çalışma yürütme gayretindeyiz. Bununla birlikte semt gençliğine ilişkin yürüttüğümüz çalışma da yavaş yavaş kendi güçlerini bularak genişliyor. Bir ay içerisinde üç defa yerel bildiri ve afiş çıkarmamız kendi imkanlarımız üzerinden gündemlere zamanında müdahale etmektede de belli bir yol aldığımızı gösteriyor. Ayrıca hem mahalle içi satışımızda hem de başka bir dizi çevre bölgede yapılan satışlarımızda belli bir artış söz konusu. Son haftalarda gazetemizi daha önce girmediğimiz yakın semtlere taşımayı başardık.
Çalışmalarımızı geleceği kazanmaya olan inancımızla genişleterek sürdürüyoruz.
Gülsuyunda Sivas katliamı lanetlendi!
Sivas katliamını 10. yılında bir kez daha lanetledik. Gülsuyu SY Kızıl Bayrak okurları olarak düzenlediğimiz eylem sabah Trafodan yürüyüşle başladı. Sivasın katili sermaye devleti! şiarının yazılı olduğu SY Kızıl Bayrak imzalı pankart ve meşaleler taşıdık. Sivasın hesabı sorulacak!, Sivasın katili sermaye devleti!, Dün Maraşta bugün Sivasta çözüm faşizme karşı savaşta!, Yaşasın devrim ve sosyalizm! sloganlarını sık sık attık. Polis saldırısına karşı eylem alanı etrafında lastikler yakılarak barikat kuruldu. Daha sonra halay çekildi. Ardından bir arkadaşımız katliama ilişkin konuştu; sorumlusunun devlet olduğunu, bu devlet yıkılmadan Maraş, Çorum, Sivas, Gazi, Ulucanlar, 19 Aralık gibi katliamların gerçekleşeceğini vurguladı. Eylemimiz alkışlarla sona erdi.
Eyleme 35 kişi katıldı. Katılımın sınırlılığına rağmen disiplin ve militanlık yönünden güçlü bir eylem gerçekleştirdik. (SY Kızıl Bayrak okurları/Gülsuyu)
|