14 Aralık '02
Sayı: 48 (88)


  Kızıl Bayrak'tan
  Pazarlık masasındaki Türkiye
  AB'ye uyum için "demokratikleşme" üzerine sahte söylemler ve gerçekler
  T. Erdoğan'ın ABD ziyareti
  Kopenhag Zirvesi ve Kıbrıs sorunu
  AKP'nin vaadleri ve icraatları
  İMF heyeti gözden geçirme görüşmeleri için Türkiye'de...
  Savaş hazırlıkları tamamlanıyor
  1 Aralık eylemlerinden...
  Etkin bir kitle çalışmasının önemi
  Sermayenin topyekûn saldırısına karşı direnişe geçelim!
  Seçimler sonrası yeni dönem
  19 Aralık katliamının 3. yıldönümü...
  9. ÖO Ekibi'nin açıklaması...
  Esenyurt İşçi Bülteni'nin Aralık sayısından...
  Ankara Öncü İşçi-Emekçi Platformu Bülteni'nin Aralık sayısından...
  Emperyalist savaş hazırlığının gölgesinde Filistin'de siyonist katliamlar
  Emperyalist savaş ve Kürdistan
  Sınıfı, Parti'yi ve Devrimi destekleyelim!
  Ford'un kirli savaştaki rolü
  Mücadele postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 
İstanbul 1 Aralık mitinginin gösterdikleri...

Emperyalist savaşa karşı
daha militan, daha kitlesel mücadele!

1 Aralık’ta İstanbul’da “Irak’ta savaşa hayır!” mitingi yapıldı. ABD emperyalizminin saldırganlık ve savaş politikasına ve Türkiye’nin savaş bataklığına itilmesi planlarına karşı yapılan bu miting elbette olumlu ve anlamlı. Ancak, İstanbul’daki savaş karşıtı güçlerin, işçi ve emekçilerin bu mitingi yeterince değerlendiremediklerini söylemek gerekiyor.

Mitinge katılım ortalama 20 bin kişi olarak tahmin ediliyor. Yaklaşan savaşın ciddiyeti ve boyutları düşünüldüğünde, İstanbul gibi milyonlarca emekçinin yaşadığı bir kentte 20 bin kişiyle yapılan bir miting amaçlanan etkiyi yaratmayacaktır.

Kaldı ki, katılım sayısı önemli olmakla birlikte, mitinglerin tek etki gücü bu değildir. O sırada sokağa-alana döktüğü sayının çok üstünde bir kitleyi etkileyebilmesi, onların gündemine savaş tehditini sokabilmesi, böylelikle mücadele potansiyelini yükseltebilmesi gerekir. Dolayısıyla miting öncesinde, sırasında ve sonrasında yapılacak tanıtım, teşhir ve propaganda faaliyetleri en az alana çıkıp miting yapmak kadar önemlidir. Hele de söz konusu olan emperyalist savaş ve saldırganlık gibi büyük bir felaketse, buna karşı faaliyetin ve emekçileri uyarma çabasının da sürekli, sistemli, ciddi bir çalışmaya konu edilmesi zorunludur.

Bu yönlerden bakıldığında, 1 Aralık mitingine hazırlık sürecinin durumun gerektirdiği ciddiyetle değerlendirilmediği ortadadır. Bu süreç, en geniş kitlelerin yaklaşan emperyalist savaş konusunda bilgilendirilmesi, mücadeleye teşvik edilmesi ve mümkün olan en fazla katılımın örgütlenmesi için en verimli şekilde değerlendirilmeliydi. Bu yapılamadı.

Ama daha önemli olan ve asıl dikkat çekilmesi gereken, miting sonrasındaki rehavet ve kendinden memnun ruhhalidir. Oysa, Amerika ve Türkiye’nin savaş hazırlıkları ve pazarlıkları son hızla sürmekte, dolayısıyla barut dumanları da hızla üstümüze doğru yaklaşmaktadır. Bu da, anti-emperyalist potansiyeli örgütleme ve mücadeleye sevketme sorumluluğu taşıyanların önünde henüz çok fazla iş durduğunu göstermektedir.

***

İstanbul 1 Aralık mitinginden kısa notlar...

*Saat 10:00’da başlayan eylem saat 14:00 civarında bitirildi. Mitingi düzenleyen kurumların temsilcileri dışında eyleme destek veren aydın, sanatçı ve bilim adamları da kürsüden kısa konuşmalar yaptılar.

*Grup Yorum da mitingde küçük bir konser verdi. Ayrıca yaptıkları konuşmayla cezaevlerindeki tecrite, ölüm orucu direnişine dikkat çektiler.

*Eyleme sendikaların katılımı oldukça sınırlıydı. Sendikaların çoğu mitinge adeta temsili olarak katılmışlardı. Yetersiz de olsa belli bir kitlesellikle alana gelen sendikalar parmakla sayılacak kadar azdı.

*Buna karşılık hemen tüm kortejlerde gençlerin katılımı yoğun oldu. Özellikle Perpa güzergahından imzasız pankart taşıyan pekçok otonom gençlik grubunun katılımı dikkat çekti.

*HADEP aışımışın çok altında bir katılım sağladı. HADEP kortejleri de parçalı ve dağınık bir şekilde yürüdü. Yürüyüş kolunun sonunda HADEP kortejine polisin müdahalesi oldu. Diğer kortejlerden yardıma gelenler oldu. HADEP korteji görevlisinin “belirlenen sloganlardan başka bir slogan atmıyoruz” uyarısı üzerine ortam sakinleşti.

*Komünistler eyleme “Emperyalist savaşa karşı işçilerin birliği halkların kardeşliği/Kızıl Bayrak” ve “Tüm ABD ve NATO üsleri kapatılsın/Kızıl Bayrak” imzalı pankartlarla katıldılar. Alana hakim bir noktaya ise “Kahrolsun emperyalizm, yaşasın bağımsız-sosyalist Türkiye/Kızıl Bayrak” imzalı pankart asıldı. İşçi Kültür Evleri mitinge “Emperyalist savaşa, köleliğe, kültüre hayır/İKE” pankartıyla katıldı.



Adana’da 1 Aralık eylemi...

“İncirlik Üssü kapatılsın!”

Adana’da demokratik kitle örgütleri, sendikalar, odalar, siyasi partiler ve sosyalist basının oluşturduğu, toplam 52 kurum ve kuruluşun yeraldığı Adana Savaş Karşıtı Platform 1 Aralık günü Uğur Mumcu Meydanı’nda yaklaşık 600 kişinin katıldığı bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

Açıklamada “İncirlik Üssü kapatılsın, savaşa hayır!” ve “Savaş açlık, yoksulluk ve ölüm demektir!” şiarlarının bulunduğu, platform imzalı pankartlar açıldı. Platform adına konuşma yapan İMO Başkanı, ABD’nin savaş hazırlıklarını süratle tamamladığını, Türkiye’deki üsler nedeniyle hedef ülke haline gelebileceğini, ayrıca bu savaşın faturasının yine bizlere çıkacağını ve savaşın karşısında durması gerekenlerin de yine bizlerin olması gerektiğini dile getirdi. Türkiye’nin evlatlarının kanını ve canını pazarlamasına izin verilmemesi gerektiğini vurgulayarak, insanların onuruna sahip çıkmak zorunda olduklarını söyledi.

Eylemde sık sık “Emperyalist savaşa hayır!”, “ABD askeri olmayacağız!”, “Yaşasın devrim ve sosyalizm!”, “Yaşasın halkların kardeşliği!”, “Kahrolsun Amerikan emperyalizmi!” ve “Irak halkı yalnız değildir!” sloganları atıldı. Eylemde ayrıca hücre/tecrit uygulamasına karşı da “İçerde dışarda hücreleri parçala!” sloganı atıldı.

SY Kızıl Bayrak/Adana



İzmir’den kısa kısa...

1 Aralık savaş karşıtı miting

Savaş Karşıtı Platform tarafından 1 Aralık günü savaş karşıtı miting yapıldı. Platformun onlarca imzacısına rağmen katılım oldukça düşük oldu. Özellikle işçi sendikaları miting öncesi ciddi bir hazırlık yapmadıklarını gösterdiler. Yaklaşık 10 bin kişinin Gündoğdu Meydanı’na doğru yaptığı yürüyüşle başlayan eylemde en kalabalık kortejler KESK’e ve DEHAP’a aitti.

DEHAP kortejinde blok’un üç bileşeni, HADEP, EMEP ve SDP birarada bulunuyordu. Türk-İş kortejinde görece en kalabalık kortej Birleşik-Metal’e aitti. Mitinge, Savaş Karşıtı İzmir Girişimi de oluşumcuların kendi pankartlarıyla tek kortej halinde katıldı.

Savaş Karşıtı Platform’un 1 Aralık sonrası akıbetinin belirsiz olduğu ise bu miting vesilesiyle bir kez daha görüldü.

Mitingin görsellik açısından en renkli korteji İşçi Kültür Sanat Evi’ne aitti. Emperyalist savaşta yaşanacak ölümleri sembolize eden tabut, kurukafa amblemleri, Bush’un maskesi ve “Çocuklar öldürülmesin, şeker de yiyebilsinler” yazılı pankart, mitinge katılanların ve basının ilgisini çekti. İşçi Kültür Sanat Evi mitinge Eğitim-Sen kortejinde ve “Yaşasın işçilerin birliği, halkların kardeşliği” pankartıyla katıldı.

İHD’nin 10 Aralık yürüyüşü...

İnsan Hakları Haftası vesilesiyle İHD İzmir Şubesi tarafından 10 Aralık günü İHD binası önünden Konak Sümerbank önüne bir yürüyüş düzenlendi. Yaklaşık 150 kişinin katıldığı yürüyüş ve eylem boyunca “İnsanlık onuru işkenceyi yenecek!”, “Yargılı, yargısız infazlara son!”, “İçerde dışarda hücreleri parçala!”, “Faşizme karşı omuz omuza!”, “Kahrolsun Amerikan emperyalizmi!”, “Emperyalist savaşa hayır!” sloganları atıldı.

SY Kızıl Bayrak/İzmir