25 Kasım eylemlerinden...
“Kadına yönelik şiddete son!”
İstanbul: Kadın örgütlerinden eylem...
Kadın örgütleri 25 Kasım günü Taksim Tramvay durağında saat 18:00’de bir basın açıklaması gerçekleştirdiler. Eylem DKH, Özgür Kadın, Amargi, EKD, Gökkuşağı Kadın Derneği, DÖKH, Emep’li Kadınlar, SDP’li Kadınlar, EHP’li Kadınlar, DTP’li Kadınlar, TÖP’ten Kadınlar, Eğitim-Sen İstanbul Şube’den Kadınlar, Lambda İstanbul’dan, Genel-İş’ten Kadınlar, Eğitim-Sen 3 No’lu Şube Kadınlar Sahnesi ve ÖDP’li Kadınlar tarafından gerçekleştirildi. “Kadına yönelik şiddete karşı birleşelim ve örgütlenelim!” pankartının açıldığı eyleme 400 kişi katıldı.
Tramvay durağından pankart, döviz ve meşaleleri ile yürüyüşe geçen kadınlar, coşkulu sloganlar eşliğinde Galatasaray Postanesi’ne gelerek burada basın açıklaması yaptılar.
Eylem boyunca sık sık “Cinsel, ulusal, sınıfsal, sömürüye son!”, “Yaşasın örgütlü mücadelemiz!”, “Erkek egemen sisteme son!”, “Yaşasın kadın dayanışması!”, “Jin, jiyan azadi!”, “Erkek vuruyor, devlet koruyor!” sloganları atıldı.
Eylem yapılan açıklamanın ardından sona erdi.
Kızıl Bayrak/İstanbul
KESK’li Kadınlar’dan eylem...
KESK’li Kadınlar, “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü!” olan 25 Kasım günü, Taksim Gezi Parkı’nda bir basın açıklaması gerçekleştirdiler.
“Sesini yükselt, karşı çık, örgütlen!/Kadına yönelik şiddete karşı uluslararası mücadele günü!/Eğitim-Sen” pankartı ve “Susma haykır, şiddete hayır!”, “Evde, sokakta, işyerinde, şiddete hayır!”, “Kadınız, anayız, barıştan yanayız!” dövizleri taşınan eylemde sık sık “Evde, işyerinde, sokakta şiddete hayır!”, “Jin jiyan azadi!”, “Kadınız, savaşa karşıyız!”, “Ölmeyeceğiz, öldürmeyeceğiz, kimsenin namusu olmayacağız!” sloganları atıldı.
Basın açıklamasını Eğitim-Sen 3 No’lu Şube Kadın Sekreteri Gündal Özpranga yaptı. Özpranga, “Küresel kapitalizmin dayattığı kamunun tasfiyesine yönelik politikalar, tarım ve özelleştirme politikaları, üretimin parçalanması, kadın istihdamını doğrudan etkiliyor. Milyonlarca kadın güvenceden yoksun çalıştırılmaktadır. Yine ani ve kitlesel göçün yol açtığı, işsizlik, yoksulluk eğitimsizlik, uyuşturucu kullanımı gibi pek çok sorun giderilmemiş, yeni gerilimler için de potansiyel oluşturmaktadır. Kadın intiharları gibi kadın ticaretinin de son yıllardaki tırmanışı bu gelişmelerden bağımsız değildir elbette...” dedi.
Eyleme 50 kadın kamu emekçisi katıldı.
Kızıl Bayrak/İstanbul
Adana: “Şiddet her yerde,
mücadele her yerde!”
Adana’da, “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü”nde meşaleli bir yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirildi.
Saat 17.00’de belediye binası önünde biraraya kitle “Kadına yönelik şiddete son!” yazılı pankartın açılmasının ardından ellerindeki meşaleler, davul ve zılgıtlar eşliğinde şarkılar ve sloganlarla Çakmak Caddesi’ndeki Çakmak Plaza önüne geldiler.
Burada yapılan açıklama önce Türkçe ardından da Kürtçe okundu. Eylemde “Töre cinayetleri son bulsun!”, “Kadına yönelik şiddete son!”, “Şiddetin kölesi olmayacağız!”, “Gözaltında taciz ve tecavüze son!” dövizleri taşındı, “Yaşasın kadın dayanışması!”, “Cinsel, ulusal sömürüye son!”, “Jin jiyan azadi!” sloganları atıldı.
EKD, DÖKH, İHD, EMEP, SDP, İşçi Mücadelsi, Eğitim-Sen, SES, Kır Çiçeği Kadın Derneği ve DTP tarafından düzenlenen eylem açıklamanın ardından söylenen türküler ve halaylarla sona erdi.
Kızıl Bayrak/Adana
Adana Eğitim-Sen’den kadın etkinliği...
Eğitim-Sen Adana Şubesi, 25 Kasım günü sendika binasında “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü” ilgili olarak bir etkinlik düzenledi.
Saat 14:00’te sendika binasında biraraya gelen kamu emekçileri adına bir basın açıklaması yapıldı. Açıklamada; kapitalizmin yarattığı tahribatın kadınları da etkilediği, tüm toplumla birlikte kadınları da yıkıma sürüklediği, kadın intiharları ve kadın ticaretinin gerisindeki nedenlere bakıldığında bu gelişmelerden bağımsız olmadığının görüleceği vurgulandı. “Eşit haklarımızı ve geleceğimiz istiyoruz!” kampanyası çerçevesindeki taleplerin ifade edilmesi ve mücadele çağrısı ile bitirildi.
Açıklamanın ardından toplumsal şiddet ekseninde kadının maruz kaldığı şiddeti anlatan bir sinevizyon gösterimi yapıldı. Ardından bir kamu emekçisinin hazırladığı bir slayt gösterimi gerçekleştirildi.
Kadın bir kamu emekçisi tarafından yapılan konuşmada, kadının içinde bulunduğu durum bir kez daha ifade edildi. Son olarak etkinliğe katılan kamu emekçileri söz alarak kadının ezilmişliği, bunun nedenleri ve buna karşı nasıl mücadele yürütülmesi gerektiği üzerine çeşitli tartışmalar yaptılar.
Kızıl Bayrak/Adana
Buca’da ÖGB saldırısı!
23 Kasım günü öğle saatlerinde Buca Eğitim Kampüsü’nde masa açan Öğrenci Kolektifleri ÖGB’nin saldırısına uğradı. Bir anda sayıları 40’a ulaşan ÖGB’ler masayı kapatmamakta direnen öğrencilere azgınca saldırdı. Yarım saat süren gergin bekleyişin ardından öğrenciler bildirilerini dağıtmaya devam ettiler.
Ertesi gün yaşanan saldırıyı protesto etmek için saat 12.00’de basın açıklaması gerçeklestirildi. Açıklamada Rektörlüğün öğrencilere yönelik saldırı politikaları anlatıldı, saldırılar karşısında sessiz kalınmayacağı vurgulandı. Eylemde yaklaşık 50 kişi katıldı.
Ekim Gençliği/Dokuzeylül Üniversitesi
Çağdaş Avukatlar Topluluğu’ndan İÜ öğrencilerine destek...
İstanbul Üniversitesi öğrencileri yalnız değildir!
İstanbul Üniversitesi’nden çeşitli bahanelerle atılan ve uzaklaştırılan öğrencilerle dayanışma amacıyla 23 Kasım günü Çağdaş Avukatlar Topluluğu bir basın açıklaması düzenledi.
İÜ Beyazıt Kampüsü ana kapısı önünde toplanan yaklaşık 30 avukat adına basın açıklaması yapan Yeşinil Yeşilyurt, İÜ’de yaşanan gelişmelerden dolayı birçok avukatın kaygı duyduğunu, bu hukuksuz uygulamalarla birçok öğrencinin mağdur edildiğini belirterek şunları söyledi: “... Biz Çağdaş Avukatlar, disiplin cezası tehdidi altında susturulmaya ve zapturap altına alınmaya çalışılan öğrencilerin yanında olduğumuzu bir kez daha tekrarlıyoruz. İstanbul Üniversitesi öğrencileri yalnız ve İstanbul Üniversitesi sahipsiz değildir! Üniversiteler geleceğimizdir ve geleceğimizin karartılmasına izin vermeyeceğimiz bilinmelidir! Hukuka aykırı ve dayanıksız disiplin soruşturmalarına bir an önce son verilmeli, yargı kararları yerine getirilmeli ve okuldan atılan öğenciler geri alınmalıdır.”
İstanbul Üniversitesi Öğrencileri de avukatların yaptığı açıklamanın ardından bir açıklama yaptılar.
İstanbul Üniversitesi Ekim Gençliği |