12 Temmuz'03
Sayı: 27 (117)


  Kızıl Bayrak'tan
  Uşaklığı sindirenlerin uşak muamelesinden yakınma hakkı olamaz!
  İŞKUR yasası Meclis'ten geçti...
  "Stratejik uşağın" kırılan "onur"u!
  Sağlık emekçilerinin işgüvencesi ortadan kaldırılıyor...
  "Reform" adı altında sağlık hizmetleri özelleştiriliyor
  Herkese parasız, yaygın ve eşit sağlık hizmeti!
  İşçi ve emekçi eylemlerinden...
  Birleşik Metal-İş Sendikası 1 No'lu Şube Genel Kurulu yapıldı...
  DİSK Tekstil 1 No'lu Şube Genel Kurulu yapıldı
  KESK'in evrimi: Fiili- meşru mücadeleden yasaların ardına/2
  Ekim Gençliği'nden...
  Geleceğimiz için elele mücadeleye!
  Emperyalist tehditler yeniden İran üzerinde yoğunlaştı
  "Yol haritası" ve son gelişmeler
  Emperyalist işgalciler Irak direnişi karşısında çözüm ve çıkış bulamıyor
  Uzanları bitirmek için İmar Bankası'na el konuldu...
  Faşist rejim zindan cephesinde tecridi ağırlaştırıyor ve yeni saldırılara hazırlanıyor
  Direnişteki Ağartıoğlu deri işçileri kardeşlerimize...
  Çiğli İşçi Kültür Sanat Evi'nin 1. kuruluş yılı etkinliğin yüzlerce emekçinin katılımıyla gerçekleşti...
  Mücadele postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 
İşsizliğe, demokratik ve sosyal hak gasplarına, paralı eğitime karşı

Geleceğimiz için elele mücadeleye!

BİR-KAR gençliği olarak 10-16 Ağustos tarihleri arasında “İşsizliğe, demokratik ve sosyal hakların gaspına ve paralı eğitime karşı gençliğimiz ve geleceğimiz için elele mücadeleye!” şiarı altında 3. BİR-KAR gençlik kampı düzenliyoruz. Bu kampta da bir kez daha biraraya gelecek, sorunlarımızı tartışacak, fikir alış-verişinde bulunacak, ortaklaşa çözümler üretecek, yanı sıra sosyal-kültürel, sportif etkinlikler örgütleyip birlikte eğleneceğiz.

Arkadaşlar!

Bugünkü kapitalist dünyanın tablosu dehşet vericidir. Kabaca baktığımızda gördüğümüz gerçekler özetle şunlardır: Dünyamız yeni bir emperyalist savaşlar dönemine girmiş bulunuyor. Emperyalist çıkarlar uğruna yürütülen savaşlarda masum insanlar toplu katliamlardan geçiriliyor, ülkeler yakılıp yıkılıyor, kültürel zenginlikler ve doğa tahrip ediliyor. Milyarlarca dolar silahlanmaya yatırılarak ve savaş teknolojisi sürekli geliştirilerek daha büyük savaşlara ve yıkımlara hazırlık yapılıyor.

Kapitalist sömürü dünyanın her tarafında dev boyutlarda işsizlik, yoksulluk, açlık ve cehalet üretiyor. Bizlere üstünlükleri anlatılan kapitalizm öyle bir sistemdir ki, insanlara iş, ekmek ve konut bulmaktan bile acizdir. Yüz milyonlarca insanı işsizliğin pençesine iten, on milyonlarcasını konutsuz bırakan, günde onbinlerce insanın açlıktan ölmesine neden olan, yüz milyonlarca insanı okuma-yazma imkanından mahrum eden kapitalizmdir.

Tezgahlanan faşist darbelerle, baskı ve terör rejimleriyle, çıkarılan gerici yasalarla temel hak ve özgürlüklerimizi gaspeden, yabancı düşmanlığını ve ırkçılığı körükleyen, daha fazla kâr uğruna en temel sosyal haklarımızı bir bir elimizde alan da bugünkü kapitalist sistemdir.

Genç bedenleri fuhuş sektöründe pazarlayan, çocuk emeğini en ağır koşullarda sömüren, eğitim hakkımızı gaspeden, toplumsal değerleri yozlaştıran ve toplumsal çürümeyi görülmemiş biçimde derinleştiren de yine aynı sistemdir. Bize erdemleri anlatılan ama gerçekten kötülükleri saymakla bitmeyen kapitalizmin gerçekleri kabaca bunlardır.

Bu kötülüklerden biz gençler olarak payımıza düşeni fazlasıyla almaktayız. Dolayısıyla üzerimize büyük görev ve sorumluluklar düşüyor.

Arkadaşlar,

Dünyanın en zengin kıtası olan Avrupa’da yaşadığımız halde sayısız sorunla karşı karşıyayız. Çalışma ve yaşam koşullarımız her geçen gün biraz daha kötüleşiyor. Daha ağır sömürü koşullarına mahkum ediliyoruz. İş, meslek ve eğitim olanaklarımız gittikçe sınırlanıyor. İş yerleri peşpeşe kapanıyor, çıkartılan yeni yasalarla işten çıkarmalar kolaylaştırılıyor ve işsizlik sürekli büyüyor. Bundan en çok etkilenen ise yabancılar oluyor. Meslek yapma yerleri kapatılıyor ve meslek yapanlarımızın oranı da her geçen gün biraz daha düşüyor.

Eğitimin paralı hale getirilmesi karşı karşıya olduğumuz bir diğer önemli sorundur. Avrupa’nın hemen tüm ülkelerinde sermaye sınıfı ve onun iş başındaki hükümetleri eğitime ayrılan bütçeyi her yıl biraz daha küçültüyorlar. Eğitime değil, silahlara, savaşa ve terör aygıtlarını güçlendirmeye yatırım yapıyorlar. Bu yaptıklarını ise büyük bir utanmazlıkla reform olarak bize yutturmaya çalışıyorlar. Oysa, hazırladıkları bu sözde eğitim reformu ile bundan böyle kayıt yenilemeden ders kitaplarına kadar herşey paralı hale getiriliyor. Kısacası işçi ve emekçi çocukları olarak bizleri eğitimden yoksun kalacağımız günler bekliyor. Bu gerçek gençlik kitlelerinin bilincine yerleştiği için, hemen tüm Avrupa ülkelerinde öğrenci gençlik mücadele yolunu seçiyor. Buücadeleye güç vermek bir sorumluluk olarak karşımızda duruyor.

Genç arkadaşlar,

Avrupa’da öyle iddia edildiği gibi enerjimizi ve yeteneklerimizi ortaya koyacağımız, üretken ve yaratıcı olacağımız, kendimizi eğitip geliştireceğimiz ortamlar ve imkanlar sunulmuyor bize. Zira kapitalizm bu imkanları sunamaz. Onun imkan ve fırsat olarak biz gençlere sunduğu ve sunacağı şey, çürüme ve kokuşma alanlarıdır. Bu alanlarda toplumsal değerlere ve kendi gerçeğimize yabancılaşıyor, bireycilik, bencillik ve toplumsal sorunlara ilgisizlik içinde tükeniyoruz.

Kapitalizm savaş, işsizlik, sömürü, baskı, maddi ve manevi çürüme demektir. O tarihsel ömrünü tüketen bir sistem olarak insanlığı felaketlere sürüklüyor, sorunları çözmek bir yana, daha da ağırlaştırıyor. Kapitalizm topluma ve gençliğe gelecek sunmuyor ve sunamaz. Çünkü kapitalizm geleceksizliktir.

Bizler BİR-KAR gençliği olarak düzenleyeceğimiz kampta hep beraber bu sorunları tartışacak, görev ve sorumluluklarımızı belirleyecek, eşit ve özgür bir dünya yaratma mücadelesinde bir adım daha ileri çıkmanın hedeflerini saptayacak, bunu ortak kültürel ve sanatsal etkinliklerimizle birleştirerek birlikte eğleneceğiz. Tüm genç arkadaşları bu yönlü çabalarımızda bizimle ortak olmak üzere kampımıza katılmaya ve katkı sunmaya çağırıyoruz.

BİR-KAR Gençliği