Parçalı ve dağınık da olsa sınıf hareketi cephesinde son birkaç aydır mevzi direnişler şahsında bir hareketlilik yaşanmaktadır. Sona eren İsdemir ve Paşabahçe direnişlerinin yanı sıra Omtaş işçilerinin 24 Hazirandan bu yana süren direnişi, Seva tekstil işçilerinin eylemleri, Niğdede Ditaş fabrikasında devam eden grev, Samsun Altınkum Belediyesinde işten atılan işçilerin Ankara yürüyüşü vb. irili ufaklı direnişler söz konusudur. Bu direnişler belli sınırlılıkları taşısalar da sınıf hareketinde yaşanan durgunluk koşullarında harekete taze bir soluk katmaktadırlar. Diğer yandan seçim ve savaş gibi Türkiye ve bölgenin kaderi üzerinde çok önemli etkide bulunabilecek bir sürecin öngünlerinde sınıf hareketi cephesinde yaşanan en küçük bir kıpırdanma bile önemlidir. Bu nedenle yaşanan hareketliliği etkili bir müdahalenin konusu yapmak ve en iyi şekilde değerlendirmek komünistlerin önünde bir görev ve sorumluluk olarak durmaktadır. Yaklaşan TİSler ve alınan grev kararları Yaşanan irili ufaklı direnişlerle birlikte metal ve tekstil sektöründe girilen sözleşme dönemi, belediyelerde alınan grev kararları ve Türk Harb-İş Sendikasının Adana, Ankara ve İzmirde örgütlü olduğu yabancı askeri işyerlerinde alınan grev kararları, önümüzdeki günlerde sınıf cephesinde yaşanabilecek muhtemel bir hareketliliğin ilk belirtileridir. İş güvencesi yasasının yürürlülük tarihinin Mart ayına ertelenmesinin ardından DİSK Başkanı Süleyman Çelebinin, umut ediyoruz ki bu günlerde bir işçi kıyımıyla karşılaşmayız ve görüşmeler biraz sıkıntılı geçeceğe benziyor sözleri, sermaye cephesinde toplu işçi çıkarılmasına yönelik yeni bir saldırı hazırlığını dile getiriyor. Bu saldırılar ile uygulanan İMF yıkım programları, bugün belli alanlarda yaşanılabilecek bir hareketliliğin de zemini durumundadır. Metal sektöründe 100 bin, tekstilde ise 40 bin işçiyi kapsayan toplu iş sözleşmeleri, onlarca belediyede binlerce işçiyi kapsayan grev kararları, şimdiden yakın bir ilgi ve müdahalenin konusu yapılabilmelidir. Yaşanan her hareketliliği siyasal sınıf çalışmasının Gerek emperyalist savaş karşıtı tepkiyi örgütlemek gerekse seçim vesilesiyle sermaye iktidarını ve partilerini teşhir edip devrimci seçim platformumuzu tanıtmak için, yaşanan her hareketlilik bir imkan demektir. Kuşkusuz komünistler için temel alanlara yönelik kesintisiz bir sınıf çalışması öncelik taşımaktadır. Bununla birlikte, özellikle içinden geçtiğimiz dönemde, belli sınırlılıklar taşısalar da yaşanacak hareketliliklerin sunacağı imkanlar en iyi şekilde değerlendirilebilmelidir. Paşabahçe direnişi bu açıdan sıcak bir deneyimdir. Zayıflık ve sınırlılıklar taşısa da, yenilgi ile sonuçlanmış olsa da, siyasal sınıf çalışması açısından sunduğu imkanlar gözler önündedir. İşçi ailelerinin Paşabahçenin sahibi İş Bankasının ortaklarından CHPyi ziyaretlerinde kimsenin olmaması karşısında tepkilerini, programında emek en yüce değerdir diye yazanlar, önceden haber vermemize rağmen ortada yoklar, biz de burada gördüğümüzün aynısını seçim zamanında kendilerine göstereceğiz sözleriyle ifade etmektedir. AB uyum yasalarının meclisten geçmesiyle şişirilen demokrasi balonu Paşabahçedeki polis ablukasıyla uygulanan fiili sıkıyönetime çarparak patlamıştır. Yine sendikal ihanet en açık şekilde yaşanmış ve son anda da olsa ihanete karşı anlamlı bir tepki konulmuştur. Sendikal bürokrasiaşılamamış olsa da, ihanete karşı sessiz kalınmaması önemlidir. Tüm bunlar sermaye iktidarının, düzen partilerinin ve onların işçi sınıfı içerisindeki ajanları olan sendika bürokratlarının maskelerini parçalamaya yetmektedir. Bizim belki de aylarca yoğun emek harcayarak anlatabileceğimiz gerçeklikleri, 18 günlük direniş süresince Paşabahçe işçisi ve Beykoz halkı bizzat yaşamıştır. Bu açıdan direnişin kendi sınırlı çevresinin ötesinde bir etkisi olmuştur. Bugün sendika bürokrasisinin ihanetçi tutumunu anlatırken, düzen partilerini teşhir ederken, AB uyum yasalarının bir aldatmacadan ibaret olduğunu söylerken, dönüp Paşabahçe direnişini göstermek bile kendi başına yeterlidir. Bu nedenle, direniş sürecine müdahale ve buradan kalıcı bir takım imkanların yaratılmasıyla birlikte, devrimci seçim platformumuzun tanıtılması açısından da sınırlı da olsa yaşanan hareketliliklere müdahale önem kazanmaktadır. Paşabahçe deneyiminden bu açıdan dersler çıkarmalı, buraya dönük müdahalede güçlü ve zayıf yönlerimizi tespit etmeli, yaşanacak hareketliliklere müdahalede bunlardan yararlanmalıyız. T. Nazım |
|||||