Mücadelenin, iradenin ve devrimin insanı: Ostrovski...
Fırtınayla gelenler!.. Bir yazar hayattan, mücadeleden uzak durmaz. Yalnızca en ön saflarda yürüyen, mücadelenin ateşiyle tutuşan, her yenilgide kalbi kanayan, her zaferde halkımızla birlikte mutlu olan birisi, ancak o gerçekçi ve heyecanlandırıcı bir kitap yazabilir. Bir yazarı ve yazarın görevlerini böyle tanımlıyor, Ve Çeliğe Su Verildinin Paveli Fırtınayla Gelenlerin Vassileki, Nikolay Ostrovski... 32 yıllık yaşamında 12 yaşında bir işçi, 15 yaşında Genç Komünistler Birliği üyesi bir militan. 20 yaşında parti üyesi, cepheden cepheye koşan bir savaşçı. 23 yaşından sonra ise ağır yaşamın, zor savaş koşullarının getirdiği hastalıklara yedi yıl yatağa bağımlı bir yaşam. Fiziksel olarak bir insanın kaybedebileceği herşeyi kaybetmiş olan Ostrovskiden geriye kalan en önemli şey tükenmek bilmez gençlik ateşi, partisine ve sınıfına hangi şekilde olursa olsun yararlı olmak için duyduğu büyük istektir. Ostrovski ağır hastalığından sonra bir süre gençlik örgütlerinde çalıştı. 1924 yılında, gençliğin duygularını alevlendirmek için bir roman yazmaya karar verdi. Ve Ve Çeliğe Su Verildi isimli kitabı doğdu. Kitap 1932-1934 yılları arasında yayımlandı. Ostrovski bu kitabında kendi yaşamını ve dönemindeki olayları anlatmıştı. Kitabın büyük bir ilgi görmesi Ostrovskiye moral ve güven verdi. Yazarın ikinci kitabı Fırtınayla Gelenler ise bitmemiş bir roman. Kitabın birinci cildi yayınlandıktan kısa bir süre sonra Ostrovski yaşama veda etti. Yazar kitabın ikinci cildi için bir taslak hazırlamış, gelişecek olayları kişilerin yaşamını tasarlamıştı ama ne yazık ki hayata geçiremedi. Bu hazırlığı Fırtınayla Gelenlerin arka kısmına sonradan eklendi. Fırtınayla Gelenler, 1918-1919 yıllarında Ukraynada geçen tarihsel bir roman. Kitap yazarın duru anlatımıyla, konunun çekiciliğiyle okuyucuyu 1919lara işgal altındaki bir kasabaya götürüyor. Kasabadaki işçilerin, köylülerin mücadelesini, bu bir avuç insanın direnişi karşısında gerileyen sömürücü sınıfların durumlarını ve bu mücadelede sınıfın politikalarını ve ilkelerini açıklıyor. İşgal altındaki yerlerde küçük partizan grupların örgütlenmesini, filizlenmeye başlayan Kızıl Orduyu, köylülerin köy asilleriyle savaşımını ve tüm bu mücadele sürecinde Ostrovski için çok önemli olan gençliği, genç işçilerin savaştaki durumunu ve görevlerini başarılı bir biçimde veriyor. Ostrovski, gençliği şöyle tanımlıyor: Ülkemizin genç insanları, onları ön saflardaki savaşçılar olarak teknik başarı ve kültürün zirvelerine tırmanan inşaatçılar olarak, çevik, neşeli doymak bilmez bir şekilde bilgiye susamış, komünist değerler tarafından yönetilen, kendilerini fedakarca sosyalizm davasına adayan ateşçiler olarak kavrıyoruz. Tüm yaşamını partiye, işçi sınıfına adayan bu yaşamı incelediğimizde fiziksel olarak herşeyini kaybetmiş bir insanın mücadele ve iradesinin nasıl sınırsız olduğunu görüyoruz. Tüm bu zor şartlara rağmen böylesi bir yaşam ateşini yüreğinde böylesine kuvvetli taşımasının sırrı, Ostrovskinin de her zaman ifade ettiği gibi, gururla, onurla taşıdığı kalbinin üstündeki Lenin rozetinde saklı. Yoğun ve kısa yaşamından geriye kalan ve klasikleşen kitapları yazarın aynı zamanda kendi yaşamı. Ve Çeliğe Su Verildi, Fırtınayla Gelenler, yazarın mektup ve makelelerinden derlenmiş olan Selam Yaşam Ateşi adlı eserleri bıraktı bizlere. En önemlisi de, bu onurlu yaşamı ve tarihsel romanlarını okuyarak büyüyen, gelişen genç işçiler, genç komünistler ordusunu... Y. Çelik |
|||||