ARSIVANA SAYFA
 
21 Ekim '00
SAYI: 39
İçindekiler
Kızıl Bayrak'tan
Teslim olmaktansa ölmeyi yeğleriz
Sefaletin koyulaştırılması nın resmi belgesi
Kamu çalışanları üretimden gelen güçlerini kullanmak zorundadır
Sınıf politikasından yoksunluk
POAŞ’ta toplu işten çıkarma sert tepti
Kazanmak için grev silahından başka yol yok!
“İş güvencesi” yasa taslağı ve sendikalar
Ordunun Kürdistan basın turu ve turdan yansıyanlar
Sezer’e rektörler muhtırası
SES Genel Kurulu’nda devrimci çıkış
Birleşik Metal-İş Kongresi
Gün ölümüne bir kararlılıkla harekete geçme günüdür!
Hücre saldırısı ve yeni zindan direnişi
Öleceğiz ama hücrelere girmeyeceğiz
“Her türlü bedeli ödemeye hazır ve kararlıyız!”
Hücre saldırısı ve devrimci sorumluluk
Ümraniye’de provokasyonlar ve saldırı hazırlığı
Habip ve Ümit’i andık
Emperyalist barış politikası Filistin halkının özgürlük tutkusunu yokedemedi
Barış süreci çifte standarttan ibaret
Kıbrıs’ta TC’nin yıkım programına karşı genel grev
Burjuva basından seçmeler
Bir kitap: “Benden selam söyle Anadolu’ya!”
25 yıl önceki Ulucanlar’da ki vahşetin öyküsü
Ulucanlar davasına çağrı
Mücadele Postası
 



 
 
Birleşik Metal Kongresi (14 Ekim)


Metal sürecinde başlayacak olan TİS süreci öncesi Birleşik Metal Sendikası’nın diğer illerde başlayan genel kurullarının İzmir ayağı da yapıldı. Eski DİSK başkanı, şimdi DSP milletvekili Rıdvan Budak’ın da katıldığı genel kurulda, eski liste yeniden yönetime seçildi. Zaten başka aday da bulunmamaktaydı. Bazı metal işçilerinin de katıldığı genel kurulda, en çok alkışı Rıdvan Budak gibi ihanet içindeki bir adamın alması dikkat çekiciydi. Genel kurulda ayrıca, işçilere esnek üretim saldırısı konulu Kızıl Bayrak broşürü dağıtımı yapıldı.





Çiğli 1. Kültür ve Sanat Festivali yapıldı


Çiğli Belediyesi’nin bu yıl ilkini düzenlediği kültür ve sanat festivali 13-14 Ekim tarihinde belediye binası önünde yapıldı. Paneller, el sergileri, kitap ve imza söyleşileri, halk oyunları, tiyatro gösterilerinin sergilendiği festivalde, Ferhat Tunç ve Grup Laçin birer konser verdi.

Ferhat Tunç’un konserinin ilk gün gerçekleşmesi insanların ilgilerini birinci güne kaydırdı. Yaklaşık 7-8 bin kişinin katıldığı birinci günde özellikle genç kuşağın ve bölgede oturan aydın insanların yoğun ilgisi gözlerden kaçmadı. Bu ilgi emperyalist kapitalist sistemin yıllardır emekçi halk üzerinde estirdiği yoz kültüre duyulan hoşnutsuzluğun ve devrimci sanata karşı ilginin dışa vurumuydu. Özellikle gençler zafer işaretleriyle şarkılara katılıyorlardı. Ferhat Tunç, Sivas katliamına atıfta bulunarak türkü söylediğinde, gençler “Sivas’ın hesabı sorulacak!” sloganlarını attılar.

Festivalin ilk günü Ulucanlar katliamı ve hücrelere ilişkin TKİP ve Kızıl Bayrak kuşlamaları yapıldı. Bunun üzerine 2. gün yoğun güvenlik önlemleri gözden kaçmadı. Bir başka dikkate değer nokta ise Egeli ve organizedeki sanayicilerin reklam pankartlarının asılmasıydı.

Festival kültür/sanattan öte bir reklam festivaline dönüşmüştü. Belediye Başkanı Tevfik Alyanak’ın imaj tazelemek için yaptığı demagojiler de göze çarpıyordu. Genel-İş Sendikası’yla kapalı kapılar ardında bağıtlanan toplusözleşmeyi, Tefik Alyanak festivalde işçilere ve ailelerine müjdeleyerek aktardı. Ve herkesin önünde güya demokratik bir toplusözleşme imzalandığını ilan etmiş oldu.

Festival herşeyden önce Çiğli’de oturan emekçilerin devrimci sanata (ve devrimci önderliğe) duyduğu ilginin ve susamışlığın dışa yansıtılması bakımından anlamlıydı.

Çiğli’den Kızıl Bayrak okuru bir işçi