Sermaye devleti, sosyal yıkım saldırılarını tek tek meclisten geçirip yürürlüğe koyarak, işçi sınıfının bugüne kadar çetin mücadeleler sonucu ede etmiş olduğu sağlık, sigorta, emeklilik gibi yaşamsal önemde olan sosyal ve demokratik haklarını gasp etmektedir.

Buna karşı biz komünistler de işçi sınıfı içerisinde bu saldırıları teşhir etmek, gerçekte ne anlama geldiklerini göstermek, bu saldırı daglasına karşı sermaye ile tam bir uyum içerisinde çalışan sendika ağalarının maskelerini indirmek ve sınıf içerisinde, saldırılar karşısına “Sınıfa karşı sınıf!” şiarı çerçevesinde tepkiyi örgütlemek için üstümüze düşeni yapmaya çalışıyoruz. Şu günlerde hazırladığımız asgari ücret ve işsizlik sigortasını konulu iki ayrı broşürü de bu faaliyetlerimizin bir parçası olarak kullanıyoruz.

Önce Terazidere çorap, matal ve plastik atölyelerine asgari ücret konulu broşürlerimizi yaygınca dağıttık. İşçiler broşürleri alır almaz hemen merakla okumaya koyuldular. Sonra Sümerbank işçilerine işsizlik sigortası ile ilgili broşürleri dağıttık. Her zaman olduğu gibi işçiler bizi çok sıcak karşıladılar. Bir bayan işçi; her zaman bizim sorunlarımızı yazıp dağıtıyorsunuz, işçiler buna sahip çıkmalı, duyarlı olmalı diye karşıladı bizi. Biz de bu saldırının direkt muhatabı siz işçilersiniz. Yaşanılacak bir hayat için mücadele etmekten başka yolunuz yok diye yanıtladık onu. Hızla diğer servislere geçerek dağıtıma devam ettik. Biz dağıtım yaparken, “Yine Kızıl Bayrak dağıtıyor, zaten başka da dağıtan yok ki” gibi sözleri duymak içimizi sevinçle doldurdu. İşçilerin elimizden broşürleri alıp dağıtması, servisle gidebileceğimiz şeklindeki teklifleri, bize ayrıca güç ve moral verdi.

Ertesi gün Erka Balata ve Pancar Motor fabrikalarına dağıtım yaptık, işçiler “İşsizlik sigortası çıksa iyi mi olur kötü mü?” diye düşüncelerimizi sordular. Belli ki bu konuda kafaları net değil. Birçoğu “Bu sıcakta hiç usanma yok mu, ne kadar azimlisiniz!” diyerek bizi yanlarında görmenin şaşkınlığını ve memnuniyetini dile getirdi.

Bugüne kadar gelmiş geçmiş en büyük sınıf düşmanı olan sermaye devleti, günü gelecek tüm bu saldırılarının karşılığını alacak. Korkularını gerçek kılacak, dört elle sarıldığı iktidarını er-geç param parça edeceğiz. Bunu artık bugün daha da bir tok söylüyoruz. Çünkü artık işçi sınıfının bir partisi ve iktidar mücadelesi programı var. Ve bu parti harcanan emeklerle gün be gün sınıfla et ve tırnağa bürünmekte.