Belediye işçileri İstanbulda
üç belediyede grev ilanı astı
Dünyanın hiçbir yerinde hak verilmiyor. Hak alınıyor! Biz de hakkımızı almakta kararlıyız!..
4 ay önce İstanbul belediyeleri ve belediye işçileri arasında başlayan TİS görüşmeleri tamamen tıkandı. Belediye işçileri 24 Mayısta İstanbul genelinde iş bırakmış ve alanlara çıkmıştı. 10 bini aşkın belediye işçisi alanda tepkilerini dile getirerek bu günlerin sinyalini vermişti. Yine 24 Mayısın coşkusunu aratmayacak şekilde, 3 ayrı belediyede Belediye-İşte örgütlü işçiler grev ilanlarını astılar.
İşverenle TİS sürecinde anlaşamayan belediye işçileri 5 Temmuzda Güngören, 6 Temmuzda Bayrampaşa ve Gaziosmanpaşa Belediye binalarının önünde toplandılar ve kararlı, coşkulu ve kitlesel bir şekilde binalara grev ilanlarını astılar.
Belediye binaları önünde halaylar çekildi, sloganlar atıldı ve basın açıklamaları okundu. Direne direne kazanacağız!, Birlik, mücadele zafer! İşçi-memur elele genel greve!, Yaşasın sınıf dayanışması!, İşçiyiz, haklıyız, kazanacağız! sloganlarını sık sık atarak tepkilerini ve kararlılıklarını dile getirdiler.
Belediye-İş toplu sözleşme genel sekreteri, yaptığı konuşmada şunlara değindi.
4 kişilik ailenin geçim endeksi 400 milyonu aşıyor. Hükümet ise biz bu parayı vermeyiz diyor. Dünyanın hiçbir yerinde hak verilmiyor. Hak alınıyor! Biz de hakkımızı almakta kararlıyız. TİS sürecinde herşey görmezlikten geliniyor. TİS süreci öyle veya böyle bitecek. Ama TİS bizim istemlerimiz doğrultusunda bitecektir. Buna hiç endişemiz olmasın. TİSin yasal sürecini sonuna kadar kullandık. Amacımız bunu masada bitirmekti. Ama buna müsaade edilmedi. Grevi amaç olarak değil, araç olarak kullanırız. Bizi buna zorlarlarsa bilsinler ki, Belediye-İş Sendikası, bütün üye, temsilci ve şubeleriyle, İstanbulda olacaktır
Konuşmasına; kaynakların düzgün harcanmadığını, herşeye para bulunduğunu ancak işçiye para bulunmadığını, buna karşı çıkan, hakkını arayan Çorlu işçisinin saldırıya uğradığını söyleyerek devam etti.
Üç belediyede de hemen hemen aynı konuşmalar yapıldı.
Eyleme Genel-İşten ve diğer Belediye-İş şubelerinden ve işçilerinden destek verildi.
Güngören, Bayrampaşa ve GOPta belediye binasına grev ilanını asan işçiler halaylar çektikten sonra sloganlarla dağıldı.
Greve hazırlanan
belediye işçileriyle konuştuk...
- Greve çıkıyorsunuz, ne düşünüyorsunuz?
1. İşçi: Herkes hakkını almalıdır. Bizler buraya hak almaya geldik. Geçenlerde bir ilaç aldım, 23 milyon. Grevden başka çaremiz kalmadı.
2. İşçi: Biz ekmek için buradayız. Ekmeğimizi alana kadar mücadele edeceğiz.
3. İşçi: Bu hayat şartlarında %25 gibi bir teklifin kabul edilmesi mümkün değil. Sonuna kadar direneceğiz.
4. İşçi: Haklı olduğumuzu düşünüyorum. Çünkü belediye işçileri çok kötü ve pis işlerde çalışıyor. Daha emekli olmadan bir çoğu hastalanıyor, emekli maaşını alamadan ölüyor. Bu koşullarda bu ücretin az olduğunu düşünüyorum. Ücretlerin yoksulluk sınırına çekilmesini istiyoruz.
5. İşçi: Bizler zevk için greve çıkmıyoruz. Onlar bizleri zorluyorsa bizler de greve çıkacağız. Bizi buna mecbur bırakıyorlar.
6. İşçi: Herşeyi özele vermişler. Bir sürü araç aldılar. Bu araçlar taşeronlar tarafından çalıştırılıyor.
Belediye işçisi köle değildir!
Sendikamız Belediye-İşin onbinlerce üyesi belediye emekçilerinin, eş ve çocuklarının aç-açık kalmaması, sofrada aşı, huzurlu bir işinin olması, ele güne muhtaç olmayacağı bir ücret alması ve çalışarak elde ettiği ALINTERİ KURUMADAN HAKKI VERİLMELİDİR sözünde ifadesini bulan hakkını alması için yürüttüğü, akılcı, gerçekçi toplu iş sözleşmesi mücadelesi, bundan böyle GREV yolu ile sürdürülecektir.
Grevden doğacak olumsuzlukların sorumlusu; haklı, doğru ve insani bir yaşam için mücadele veren biz belediye işçileri değil, bize kölece bir yaşamı reva gören belediye yönetimleri olacaktır.
Unutmasınlar ki; BELEDİYE İŞÇİSİ KÖLE DEĞİLDİR!
Belediye-İş İstanbul 1 Nolu Şubenin basın açıklamasından...
Ankara:
Belediye çalışanları eylemine
400 emekçi katıldı
KESKe bağlı Tüm Bel-Sen ve Kamu-Sene bağlı Tüm Yerel Hizmet-Sen, belediye çalışanlarının bazı otobüslere bedava binebildiği otobüs kartlarının kaldırılmak istenmesini protesto etmek için, 5 Temmuz saat 17:00de, Güvenparkta bir basın açıklaması düzenlediler. Yaklaşık 400 kişinin katıldığı eylemde meclis komisyon toplantısının başlaması ve taleplerinin toplantıda ilk madde olarak belirlenmesini beklediler. Alanda coşkulu duruşlarıyla dikkat çeken emekçiler sık sık, Direne direne kazanacağız!, Kartlar hakkımız söke söke alırız! vb. sloganlar attılar. Eylemin başında yapılan konuşmada talepleri kabul edilene kadar alanın terkedilmeyeceği söylenmesine rağmen, mücadelelerinin devam edeceği söylenerek bir süre sonra eylem bitirildi.
Belediye işçileri mücadele bayrağını açtı
5 Haziran tarihinde işverenin isteği üzerine Seyhan Belediyesinde de Büyükşehirdekine benzer bir oylama gerçekleşti.
Seyhan Kültür Merkezinde saat 17:00de gerçekleşen oylama bir ara durduruldu. Sonra tekrar başladı. 1320 işçinin oy kullandığı oylamada 1130 evet, 190 hayır sonucu çıktı. İşverenin tüm baskılarına rağmen Büyükşehir Belediyesinin aksine grev kararı çıktı. Bu da Seyhan Belediyesi işçilerinin geçmiş dönemlerde verdikleri mücadelelerden, örgütlü güçlerine olan inançtan kaynaklıdır.
Adana Büyükşehir Belediyesinde grev oylamasında hayır çıktı!
4 Haziran tarihinde Büyükşehir Belediyesinde TİSlerin tıkanması sonucu sendikanın almış olduğu grev kararı sonrasında, işveren tarafından yaptırılan grev oylamasında 310 oy farkla greve hayır kararı çıktı.
İşçilerin bir çoğu 18 aydır maaş alamadıklarını, aldıklarının da yarım maaş olduğunu, sendikanın sorunlarına sahip çıkmadığını, sendikaya güvenmediklerini, bundan böyle başkanın (Aytaç Durak) iyi niyetine güvendiklerini ifade ettiler.
2 trilyonun üzerinde alacakları bulunan işçilerin, diğer sorunlar bir tarafa, sırf alacakları yüzünden bile greve gitmeleri beklenirken, çoğunluğun greve hayır! demesi, ancak işçilerin sendikayı yönlendirmek yerine, onun kendileri yerine mücadele etmesini beklemeleriyle açıklanabilir. Sendika onlara önceden sahip çıkmadığı için onlar da sendikanın verdiği grev kararına sahip çıkmıyorlar.
Grev oylamasının sonuçları gösteriyor ki, Büyükşehir Belediyesi işçilerinin çoğunluğu, kendi mücadelelerini ancak ve ancak kendi özgüçlerine dayanılarak verileceğini, sendikanın kendiliğinden, onların yönlendirmesi olmadan sorunlarına sahip çıkmayacağını hala kavrayamamıştır. İşçilerin bu tutumu sendika yönetiminin ortaya koyduğu uzlaşmacı tavra karşı olumsuz yönde verilen bir tepkidir. Bu tepki ise işçileri işverenin insafına bırakmıştır.
|