Ekim Gencligi ARSIVKIZIL BAYRAK
 
Ekim 2002
Sayı: 54
 İçindekiler
  Ekim Gençliği'nden...
  Seçim oyununu boşa çıkarmak için görev başına!
  Sermayenin çözümü seçimde, gençliğin çözümü devrimde!.
  Yeni dönem artan sorunlarla başladı
  ODTÜ'de alternatif açılış şenliği örgütledik!
  Yeni dönem çalışması; görev ve sorumluluklar
  Bir Amerikancı düzen partisi olarak CHP
  İÜ açılış şenliklerine kitlesel katılım
  Seçimler, reformist blok ve parlamentarist hayaller
  Geleceğimize sahip çıkalım!
  Emperyalist saldırganlığı ve savaşı durduralım!
  Kürt gençliğine çağrımızdır: Düzenin oyunlarını bozalım!
  ABD'nin savaş hazırlıkları ve Türk burjuvazisinin hesapları
  Ulucanlar: Görkemli bir direnişin adı
  Düzenin "yeni" kahramanları
  Hacıbektaş şenliğinde yoldaşça paylaşım
  Yaz dönemi çalışmamız
  Bu şehir ayağa kalkacak bir gün...
  Üniversitelerde polis, idare ve sivil faşist işbirliğine son!
  Bir emperyalist baskı ve sömürü birliği: AB
  Tüm Filistinli çocuklara...
  Üretime katılmanın önemi
  YTÜ'de dağıtılan bildiriden...
  Okur mektupları



 
 
Bir yaz çalışması deneyimi...

Üretime katılmanın önemi

Yaz dönemini bir fabrikada çalışarak değerlendirdim. Daha önce küçük atölyelerde çalışmamdan kaynaklı, işçileri az çok tanıyordum. Fakat bunlar genel bir çalışmadan kopuk bireysel deneyimlerdi. Bu kez amacım, çalıştığım fabrika üzerinden bulunduğum bölgedeki işçilerle kaynaşmak, onların sınıf bilincinin gelişmesine katkıda bulunmaktı.

Fabrika çalışmasının küçük-burjuva kökenli biri için en önemli yanı, çalışma koşullarının yardımıyla edinilebilecek sınıf disiplinidir. Her gün belirli saatlerde kalkıp işe vaktinde gitmek, fabrika içinde düzenlilik, yapılan işi önemseyip iyi bir şekilde yapmak... Bütün bunlar düzensiz bir yaşam tarzına vurulmuş ağır darbeler oluyor. Bundan daha da önemlisi, yoğun emek sömürüsünü, insanlık dışı uygulamaları bizzat yaşayıp, üretilen zenginliklere bir avuç kapitalist tarafından el konulduğunu görerek, sisteme karşı sınıf kinini içinde hissedebilmek.

Üretimde yer alarak, işçi sınıfını tanıyabilme, onunla kaynaşabilme fabrikada çalışmanın diğer olumlu yanları. İşçi sınıfının teorideki devrimci misyonu pratikte ete kemiğe bürünüyor. Bu hem sosyalist ideolojiye, hem de kişinin kendine güvenini arttırıyor.

İşçiler olmasını istediğimiz bilinçten çok uzaklar. Ama düzen partilerine güven duymuyorlar. Politika denilince akıllarına sadece bu partiler geldiğinden, bu konuda duyarsızlar. Birbirlerine güvenmiyorlar. Patronlara ve sorunlarına karşı öfkeli de olsalar, çözüm yolu olarak ne yapmaları gerektiğini bilmiyorlar. Şükretmekten başka yapacakları bir şeylerin olmadığını söylüyorlar.

Sınıf devrimcilerinin sorumluluğu buradan başlıyor. İşçileri bilinçlendirmek gerekiyor. Bunun için de kendimizi işçilere kabullendirebilmek, onlarla kaynaşabilmek gerekiyor. İşçilerle en ufak bir diyalogda bile ülke sorunlarını, kendi sorunlarını konuşabilmeliyiz. Bülten, broşür gibi popüler araçları onlara ulaştırabilmeliyiz. Bunun dışında işçilerin sosyal yaşamlarına girmek son derece önemli.

Çalıştığım fabrikada genç işçiler yoğundu. Aynı zamanda öğrencilerin de yaz döneminde çalıştığı bir fabrikaydı. En önemli sorunum yalnız kalmak oldu. İçerden ve dışardan müdahale ortaklaştırılabilseydi, deneyimler üzerinden daha etkin bir devrimci faaliyet örülebilseydi, çalışma çalıştığım fabrika üzerinden daha verimli olabilirdi.

Yeni dönemde gençlik çalışmamızı liselere, semtlere, küçük sanayi sitelerine taşımalıyız. Seçilmiş alanlara dönük etkin bir müdahale birleşik bir devrimci gençlik hareketinin geliştirilmesini kolaylaştıracaktır.

İstanbul’dan genç bir komünist