28 Mart 2008 Sayı: SİKB 2008/13

  Kızıl Bayrak'tan
  Kızıl 1 Mayıs’ı kazanmak için birleşik devrimci mücadeleyi örelim!
  Birleşik, kitlesel ve devrimci 1 Mayıslar’ı yaratmaya hazırlanalım!
Sosyal yıkım yasasını
sokakta parçalamak için eyleme!
Düzenin efendilerinden düzen siyasetine müdahale!
Cheney geldi, aldı ve gitti!
Newroz’un gösterdikleri...
  Newroz eylemlerinden...
  Birleşik devrimci bir hareket için birleşik devrimci bir örgüt!
  Gençlikten Newroz kutlamaları...
  Gençlik hareketinden...
  İşçi ve emekçi hareketinden...
  İlbek işçilerinden direnme kararlılığı!
  SSGSS kadınlar üzerindeki çifte sömürü ve köleliği derinleştiriyor!
  Büyükçekmece 2. İşçi Kurultayı hazırlık çalışmalarından...
  Pakistan’da genel seçimler…
  Hristofya ile Talat’ın ilk görüşmesi gerçekleşti…
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Kızıl Bayrak'tan...

13-14 Mart günlerinde alanlara çıkan onbinlerce işçi ve emekçi sosyal yıkım yasalarının geri çekilmesi talebini yükseltmişti. Emek Platformu, bu iradeyi arkasına alarak hükümetle görüşmeler başlatmış ve gelinen yerde ise hükümetle ‘uzlaşarak’ bu saldırılara ortak olmuştur. Açık bir ihanet olan bu tutum sınıf ve emekçi kitlelerde bir tepkiye yolaçmış bulunuyor.

Kuşkusuz bu tepki kendini henüz eylemli bir tarzda gösterebilmiş değil. İstanbul Herkese Sağlık Güvenli Gelecek Platformu, eylemli bir süreç başlatarak bu tepkiyi açığa çıkarma yönünde belli kararlar almış bulunuyor. İstanbul’da bu doğrultuda atılan ilk adımların hızla diğer alanlara ve kentlere yayılması çabasının güçlendirilmesine ihtiyaç var. Yeniden tabandan yükseltilecek eylem dalgalarıyla sermayenin saldırılarına dur denilmelidir. Bunun imkan ve güçleri mevcuttur. Kentlerde oluşturulan yerel platformlar bu zemini sunuyor. Gerisi bu platformlarda yer alan bileşenlerin gösterecekleri çaba ve inisiyatife bağlı olacaktır.

Sermaye ile kolkola girerek ihanet eden ya da suskun kalarak bu suça ortak olan sendika bürokratlarına karşı sessiz kalınamaz. Güya sermayeye karşı işçi ve emekçilerin çıkarlarını korumakla yükümlü bu sendikal korucular takımı sergiledikleri ihanetin ve sermaye ile kolkola hareket etmenin hesabını mutlaka vermelidirler. Burjuva siyasal ortamın sunduğu uygun fırsatı kendi ihanetlerini gizlemenin zeminine çeviren bu satılmışlar takımı, sınıftan ve emekçilerden hakettikleri yanıtı er ya da geç alacaklardır.

Sermaye sınıfı ve onun hizmetindeki AKP hükümeti, hiç zaman kaybetmeden sosyal yıkım saldırılarına devam ediyor. Burjuva siyasal ortamdaki toz dumana rağmen saldırılardan vazgeçmiyorlar. Bir taraftan kendi aralarında tepişirken diğer taraftan işçi ve emekçileri ezmeye devam ediyorlar. Bu konuda kendi aralarında tam bir uyum var. Zira bu onların gerçek varlık nedenidir. Onların görev ve misyonu sermayeye hizmette kusur etmemektir. Onlar bu bilinçle hareket ediyorlar.

Kızıl 8 Mart’ın ve 21 Mart Newroz’unun direniş ruhunu arkasına alan ilerici ve devrimci tüm güçlerin önünde sermayenin saldırılarına ve sendikal ihanete karşı işçi ve emekçiler cephesinden bir barikat örme güncel görevi duruyor. Herşey bu barikatın ne kadar sağlam örülebileceğini bağlıdır.

Sermaye sınıfının saldırılarını gerileten bir işçi ve emekçi barikatının örülmesi çabasının başarısı yeni bir dönemi işaretleyecektir.

1 Mayıs’ın öngünlerinde bu açıdan ileriye doğru atılacak her güçlü adım yeni bir dönemin başlamasının koşullarını olgunlaştıracaktır.

Tüm ilerici ve devrimci güçler ile kurumlar kendi görev ve sorumluluklarına bu bilinçle yaklaşabilmeli, tüm çabalarını yeni bir dönemi kazanma hedefine hasredebilmelidirler.

* * *

Ekim Gençliği’nin 15 Mart-15 Nisan 2008 tarihli 108. sayısı çıktı. Okurlarımız Ekim Gençliği’ni Eksen Yayıncılık bürolarından ve kitapçılardan temin edebilirler...