1 Haziran 2007 Sayı: 2007/21(21)

  Kızıl Bayrak'tan
   Seçim aldatmacasına, gerici-saldırgan politikalara karşı devrimci sınıf mücadelesi!
  Ordu savaş çığırtkanlığı ile düzen içi çatışmada yol almaya çalışıyor!
Komünistler seçimlere sınıfının bağımsız devrimci adayları ile katılıyor!
Düzen cephesi, “üçüncü cephe” ve devrim cephesi
Çamurdan“orta direk/sınıf” ve siyaseti üzerine... Yüksel Akkaya
Ülkeyi sınırsızca ABD emperyalizminin kullanımına açanların ikiyüzlülüğü
  Mitinglerde kadın rengi!
  İşçi-emekçi hareketinden.
  Sendikal anlayış tartışmaları ve Birleşik Metal seçimleri üzerine
  Seçimler, sol hareket ve devrimci sınıf çizgisi
  BDSP’nin seçim çalışmalarından.
  “Öğrenci Sömürü Sınavı Kaldırılsın!”
  Sendikal hakları için işten atılan ve direnişe geçen Esen Plastik işçilerine…
  Gençlik hareketinden...
  Dünya işçi-emekçi hareketinden...
  Seçimler ve devrimci yurtsever tavır / II - M. Can Yüce
  Sermayenin seçim oyununu bozalım
  Mücadele postası
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın


 

İşçi-emekçi hareketinden...

TÜMTİS Bursa Şube Genel Kurulu yapıldı

Türkiye Motorlu Taşıt İşçileri Sendikası (TÜMTİS) Bursa Şubesi 5. Olağan Genel Kurulu 27 Mayıs günü yapıldı. Kongreye direnişteki Horoz Lojistik işçileri, Genel Başkan Kenan Öztürk, Genel Sekreter Gürel Yılmaz ve sendikanın İzmir, Adana, Ankara, İstanbul, Gaziantep ve Samsun şubelerinden temsilcilerin yanısıra Türk-İş, KESK ve SHP temsilcileri katıldı.

300 işçinin katıldığı kongrede TÜMTİS adına Genel Başkan Kenan Öztürk ve Genel Sekreter Gürel Yılmaz birer konuşma yaptılar. Konuşmalarda birlik ve beraberlik çağrısı yapıldı. Türk-İş ve KESK temsilcilerinin yanısıra delegeler de konuşma yaptılar. Kongreye Şube Başkanı Ahmet Güllü tek başkan adayı olarak katıldı. Yönetim kurulu içinse çarşaf listeyle seçime gidildi. Coşkulu geçen kongrede verilen arada işçiler halay çekerek birlik vurgusu yaptılar.

Üç adayın yarıştığı kongrede şube başkanlığını Ahmet Güllü kazandı. Genel Sekreterliğe Özdemir Aslan, Mali Sekreterliğe Yaşar Dündar yönetim kuruluna Metin Şahin, Lütfü Akın, Hasan Yeten ve Hüseyin Korsan seçildi.

Kızıl Bayrak/Bursa


MEDER: “KPSS kaldırılsın!”

Mağdur Öğretmenler ve Eğitim Emekçileri Derneği (MEDER) üyesi öğretmenler, 26 Mayıs günü Taksim Tramvay Durağı’ndan Galatasaray Lisesi’ne yaptıkları yürüyüşle, diplomalı köle olmayacaklarını haykırdılar, iş güvencesi istediler. “Kadro istiyoruz!” pankartı açan öğretmenler yürüyüş boyunca “Savaşa değil eğitime bütçe!”, “Diplomalı işsiz olmayacağız!”, “Eşit işe eşit ücret!”, “KPSS kaldırılsın!” sloganları attılar. “İMF’ye değil eğitime bütçe!”, “Diplomam var, işim yok!” dövizleri taşıdılar.

Galatasaray Lisesi önünde yapılan açıklamada; devletin kamu personelini istihdam etmek üzere ‘99 yılından itibaren uygulamaya soktuğu KPSS’nin artık bir gelir aracına dönüştüğü vurgulandı.

Kızıl Bayrak/İstanbul


Dev Sağlık-İş 7. Genel Kurulu yapıldı

Sağlık-İş Sendikası’nın Genel Kurulu 19-20 Mayıs 2007 tarihlerinde gerçekleştirildi. Kurula Türkiye genelinde 200 delege katıldı.

Kurulun ilk günü DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi Genel Kurul Başkanlık Kurulu’na seçildi. Konuşma yapan Çelebi, sendikanın gelişimine dikkat çekti. İlk gün Dev Sağlık-İş Genel Başkanı Doğan Halis de bir konuşma yaptı ve özelleştirmeye değindi. Ekonomik ve sosyal hakların gaspını vurguladı. Gece geç saatlere kadar süren birinci gün bir takım kararlar alındı. Tüzük, sendikanın yeni yapısına uygun bir şekilde yeniden düzenlendi.

Süleyman Çelebi’nin tavsiyesi ve çok sayıda delegenin istemi sonucu Doğan Halis oy birliğiyle sendikanın onursal genel başkanı seçildi.

20 Mayıs’ta yapılan seçimlerle ise tek liste yönetime aday oldu. Seçimlerin sonucunda Dev Sağlık-İş Genel Başkanlığı’na Arzu Çerkezoğlu seçildi. Genel Sekreterliğe Tufan Sertlek, Yönetim Kurulu üyeliklerine ise Zeynep Çelik Koç, Mehmet Tok, Zuhal Tekin İzoğlu getirildi.


Öğretmenevi grevi kazanımla sonuçlandı

DİSK’e bağlı Türkiye Otel, Lokanta ve Eğlence Yerleri İşçileri Sendikası (OLEYİS)’e üye Körfez Öğretmenevi çalışanları 56 gündür sürdürdükleri grevi kazanımla sonuçlandırdılar. Öğretmenevi yönetiminin toplu sözleşme masasına oturmayı kabul etmesi üzerine yapılan görüşmelerde şu talepler kabul edildi:

“- İlk kez imzalanan toplu sözleşme 1 Ocak 2007 - 31 Aralık 2008 tarihleri arasında geçerli olacak.

-Toplu sözleşmeyle, ücretlere, birinci yıl için önce yılbaşındaki asgari ücret zammı yansıtıldı, ücretler daha sonra da yüzde 15 artırıldı. İkinci yıl ücretlerine ise gerçekleşen enflasyon oranında zam yapılacak.

-İşçilere aylık ücret tutarında 2 ikramiye verilecek. İşçiler, yemek, çocuk, eğitim, ölüm, doğum, yakacak gibi adlar altında yapılacak yardımlardan da yararlanacak.

Ayrıca, işlerine son verilen 3 işçi işlerine yeniden başlatıldı, 2 işçi ise işe dönüş davalarının lehlerine sonuçlanması durumunda yeniden işlerine başlatılacaklar.”

Kızıl Bayrak/İstanbul


MMO: İş cinayetleri durmak bilmiyor!

27 Mayıs’ta Konya’nın Beyşehir ilçesine bağlı Yeşildağ beldesinde bir mermer ocağında meydana gelen iş kazası sonucu hayatını kaybeden 3 işçi ile ilgili açıklama yapan Makine Mühendisleri Odası, madencilik sektöründe yaşanan iş kazalarının artarak devam ettiğini söyledi. 2007 yılının ilk 5 ayında 20 işçinin hayatını kaybettiğini belirten MMO, pek çok işçinin de sakat kaldığını ya da uzuv kaybına uğradığını vurguladı.

Kazaların oluş nedenlerini tam olarak belirlemeden çözüm bulmanın olanaklı olmadığını ifade eden MMO, kâr hırsının öne çıktığı, denetimlerin yeterince yapılmadığı, eğitimin önemsenmediği, teknolojinin kullanılmadığı bir ortamda kazaları önlemenin de mümkün olmayacağını dile getirdi.

Kazaların oluşmasına neden olan etkenlerin, ilgili kurum ve kuruluşların koordinasyonu ile birlikte en kısa zamanda masaya yatırılması ve çözümlenebilmesi için acil olarak eylem planı hazırlanması gerektiğini vurgulayan MMO, ulusal ölçekte oluşturulan bu yapının; kazaların önlenmesi için gerekli risk haritalarını çıkarması, gerekli planlamaları ve eğitimleri koordine etmesi, ilgili yasa ve yönetmelikleri tekrar gözden geçirerek sahanın ihtiyaçlarına uygun olarak yeniden düzenlemesi ve iş güvenliği kültürünün geliştirilmesi için çalışmalar yapması gerektiğini söyledi.

Tüm maden işletmelerinde maden üretiminin, mutlaka en az bir maden mühendisi nezaretinde yapılması gerektiğini belirten MMO, işyerinde daimi olarak maden mühendisi bulundurmayan işletmelere üretim izni verilmemesi gerektiğini vurguladı.


MEB hukuk tanımıyor!

Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama Yönetmeliği’nin atamaya ilişkin hükümlerinin iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle aralarında Eğitim-Sen’nin bulunduğu üç sendikanın Danıştay’a açtığı davada yönetmeliğin iptali için karar çıktı. Karar 9 Mayıs’ta hem sendikaya hem de Bakanlığa tebliğ edildi.

Yönetici atama yönetmeliği sınav gibi objektif ölçütlere göre atama yapılmasını sağlayacak hükümler içermediği, yönetici olarak atanmak isteyenlere duyuru yapılmasını gerekli görmediği, yönetimlere kurum yöneticisi atama konusunda neredeyse sınırsız serbestlik tanıdığı, bu serbestliğin de nesnelliği ortadan kaldırdığı, açıkça hukuka aykırı olduğu için iptal edilmesine rağmen, MEB kararı tanımıyor.

Eğitim-Sen konuyla ilgili yaptığı açıklamada, MEB’in bu tutumunu kınadı.


Türk Telekom halkı soyuyor!

Özelleştirme saldırısının hem çalışanlar hem de emekçi halk açısından nasıl bir yıkım olduğu her geçen gün daha iyi anlaşılıyor. Türk Telekom’un özelleştirilmesinin üzerinden bir yıl geçmişken vaadedilen “iyileşme”lerin sağlanmadığı, aksine telefonla görüşme ücretlerinin kontör bazında tahakkuk ettirilmesi nedeniyle tüketiciden yüzde 35 daha fazla bedel tahsil edildiği, haksız yere alınan bu bedellerin toplamının yıllık 3 milyar dolar olduğu ortaya çıktı.

Tüketiciler Birliği konuyla ilgili 27 Mayıs günü bir açıklama yaptı. Açıklamada Türk Telekom’un sabit hat görüşmelerini kontör bazında ücretlendirdiği, bir kontörün altmış saniye görüşmeye tekabül ettiği ifade edildi. Bu durumda tüketicinin, bir saniye dahi konuşsa, altmış saniye parası ödediği, altmışbir saniye konuşan tüketicinin iki kontör parası ödediği belirtildi. Dolayısıyla, tüketicinin kullanmadığı hizmetin bedelini ödemek zorunda kaldığı vurgulandı.

Uzmanlar tarafından görüşme ücretlerinin kontör bazında tahakkuk ettirilmesi nedeniyle tüketiciden yüzde otuzbeş daha fazla bedel tahsil edildiği, haksız yere alınan bu bedellerin toplamının yıllık üç milyar dolar olduğu belirtildi.

Açıklamada, “Türk Telekom, en kısa sürede süre bazında ücretlendirme sistemine geçmeli, daha önemlisi bu sektörde tüketici hak ve yararını gözetmekle yükümlü olan Telekomünikasyon Kurulu, yasadan kaynaklanan görev ve yetkisini yerine getirmelidir.

Ülkemiz tüketicisi adına dile getirdiğimiz bu talep ve uyarının ardından, makul bir süre sonunda süre bazında ücretlendirmenin sağlanmaması halinde Telekomünikasyon Kurulu yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunacağımızı ifade ediyoruz...” denildi.