6 Nisan 2007 Sayı: 2007/13(13)

  Kızıl Bayrak'tan
   Emperyalizme, faşizme, şovenizme ve kölece yaşam koşullarına karşı
1 Mayıs’ta alanlara!
  Liberal aydınların meclis düşleri
Sermaye oligarkları aylar sonra seçilecek hükümetin “yol haritasını” bugünden çizdi…
TÜİK’in 2006 yılına ait ekonomik verileri üzerine...
1 Mayıs tarihi ve “ruhu” üzerine... - Yüksel Akkaya...
 Sömürü ve kölelikten kurtulmak için
1 Mayıs’ta alanlara!
  1 Mayıs üzerine DİSK/Birleşik Metal İşçileri Sendikası Genel Örgütlenme Sekreteri Özkan Atar ile konuştuk….
  1 Mayıs ‘77 katliamını yaşayan devrimci bir işçi anlatıyor…
  İşçi-emekçi hareketinden...
  Büyükanıt’ın Harp Akademilerindeki konuşması ve düzenin dış politikası...
  ABD’nin desteklediği “barış”tan Ortadoğu’ya hayır gelmez
  ABD, İsrail ve İran - Abu Şehmuz Demir
  İran’a yönelik kuşatma halkları köleleştirme saldırısının devamıdır...
  Filipin devleti ve emperyalist suç ortakları Daimi Halk Mahkemesi’nde yargılandılar!
  Gençlik hareketinden...
  Kızıldere anmalarından...
  Traji-komik oyun, “yeni” perdelerle oynanmaya devam ediyor..- M. Can Yüce
  Sosyal yıkım saldırılarına karşı mücadeleye!
  Günlük Kızıl Bayrak sitesi Mart ayı rakamları...
  Demirel’in çağrısına yanıt:
  Mücadele postası
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın


 

Avcılar’da Yetkin Mühendislik paneli

“Meslekler Nereye?” Sempozyumu hazırlıkları çerçevesinde 29 Mart günü, “Yetkin Mühendislik” ve “Meslek ve Alanlarda Yaşanan Dönüşümler” konulu bir panel gerçekleştirdik. Panele Tahir Öngür ve Yıldırım Güngör konuşmacı olarak katıldılar.

Panel, sistemin gençliğin gelecek özlemine bir yanıt üretemediğini, gençliğin önünde geleceksizlik ve işsizlik gibi yakıcı sorunlar olduğunu, yetkin mühendisliğin AB uyum süreci çerçevesinde dayatıldığını, farklı mesleklerde de stajyerlik, yeterlilik sınavları, belgelendirme programlarının bu sürecin bir parçası olarak karşımızda durduğunu, yeni mezunların sermayeye ucuz iş gücü olarak yetiştirildiğini vurgulayan açılış konuşması ile başladı.

Ardından konuşan Tahir Öngür GATS’a giriş ve AB’ye uyum sürecini anlattı. Son süreçte “Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun” ile yabancı mühendislerin denetimsiz olarak çalışmalarının sonucu üniversite mezunu mühendislerin teknisyen konumunda çalışacağını söyledi.

Ardından söz alan Yıldırım Güngör “Eğitimde bir sorun var, bunun çözümü noktasında her oda ben çözeceğim diyor, İMO çıkıyor yönetmelik çıkartıyor, peki bu yetkin mühendislik bir çözüm mü?” sözleriyle bir tartışma açtı. Bunun üzerine, Tahir Öngür, GATS ve AB uyum sürecinin ortasında olduğumuzu ve bundan kaçış olmadığını, kısa vadede üniversitelerde bir değişiklik olmayacağına göre bu uygulamayı en uygun kurum olarak TMMOB’un çıkartması gerektiğini söyledi.

Bunun üzerine öğrenciler, TMMOB’un bir meslek odası olarak meslek hakkını gaspeden böyle bir yasaya evet demesinin doğru olmadığını, eğitimi verecek tek kurumun üniversiteler olacağını, üniversitelerdeki eğitimin değiştirilmesi gerektiğini, TMMOB’un mesleği denetleyebilecek bir mekanizma olabileceğini, yetkin mühendisliğin toplam dönüşümün önemli bir ayağı olduğunu, bunun mühendisler arasında bugünden başlamış olan patron/işçi mühendis ayrımını artıracağını söylediler.

Konuşmacı, yetkinlik tartışmasının önemsizliği ve sınavın herkesi bağlamadığı konusunda ısrarcı davrandı. Buna karşılık, yetkin mühendisliğin mühendislik mesleği açısından belirleyici bir yerde durduğu, sermayenin mesleği yeniden yapılandırmasında önemli bir adım olduğu söylendi.

Zaman sorunundan dolayı, tartışmalar devam ederken paneli sonlandırdık. Önümüzdeki hafta da yetkin inşaat mühendisliği yönetmeliği üzerinden bir söyleşi gerçekleştireceğiz.

Avcılar “Meslekler Nereye” Sempozyumu Bileşeninden

Toplumcu Mühendislik Öğrencileri 


 

ÇÜ’de Sanat Günleri etkinliği

Çukurova Üniversitesi’nde 26-29 Mart tarihleri arasında düzenlenen Amatör Sanat Günleri Akif Kansu’da gerçekleştirilen kapanış etkinliği ile sona erdi.

3. Gün: Sabah 10:00’da yapılması planlanan tartışmalar yaşanan çeşitli aksaklıklar nedeni ile yapılamadı. Öğle arasında R1-R2 arasına kurulan Amatör Sanat Sokağı’nda toplanılarak stantlar kuruldu ve öğleden sonra yapılacak etkinliğin duyurusu yapıldı.

Etkinlik saat 13:30’da ÇÖDER’in hazırladığı “Yaşamak direnmektir!” adlı şiir dinletisi ile Akif Kansu salonunda başladı. Şiir dinletisini ASG müzik topluluğu ve onu 1.8 dergisinin hazırladığı “Yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek” şiir dinletisi takip etti. Ardından sanatta amatörlük-profoyenellik üzerine bir tartışma gerçekleştirildi. Oldukça verimli geçen tartışmada hemen herkesin düşüncesini paylaşması oldukça anlamlıydı. Etkinliğe yaklaşık 80 kişi katıldı.

 4. Gün: Kapanış etkinliği saat 13.30’da Amatör Sanat Günleri müzik topluluğunun programı ile başladı. Daha sonra sahneye Grup Zarya çıktı. Ardından değişik amatör müzik grupları “Ozanlar”, “Mersin’den Abdullah ve Arkadaşaları” hazırladıkları şarkı ve türkülerini bizlerle paylaştılar.

Tiyatro gösteriminin yeraldığı program aranın ardından Grup Nidal’in sahneye çıkmasıyla devam etti. Grup Nidal’in seslendirdiği marşlar ve türküler büyük bir coşku ile dinlendi. Bu sırada Ziraat Fakültesi Dekanı gelerek elektriği kestirerek etkinliği bitirebileceğini sandı. Nidal’den sonra Serdar Keskin’in sahneye çıktığı sırada elektirik kestirildi. Ancak etkinliğe katılanlar dağılmayarak Serdar Keskin’in söylediği şarkıları dinlediler.

Çukurova Üniversitesi Ekim Gençliği


YTÜ’de Yetkin Mühendislik paneli

13-14 Nisan’da YTÜ’de gerçekleşecek olan “GATS ve AB Uyum Sürecinde Meslekler Nereye?” başlıklı sempozyumun hazırlıkları çerçevesinde, 30 Mart günü, YTÜ sempozyum düzenleme bileşeni olarak, diplomalardan ünvanların çıkarılması ve mühendislikteki değişimleri konu alan bir panel gerçekleştirdik.   

İTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümünden Araştırma Görevlisi Anıl Ünal Doğan ve Orman Yüksek Mühendisi Mehmet Göçebe’nin katıldığı panel, sempozyum düzenleme bileşeninden bir arkadaşımızın konuşması ile başladı. 13-14 Nisan’da gerçekleşecek sempozyumun çağrısının yapıldığı konuşmada, bundan sonraki süreçte çalışmayı birlikte örgütlemenin önemi vurgulandı. Ardından söz panelistlere verildi.

Panelde genel olarak mesleki yeterlilik/yetkinlik tartışmalarından ve bu yönde çıkartılan yasa ve yönetmeliklerin neye hizmet edeceğinden söz edildi. Son dönemde bu tartışmaların bir parçası olan TMMOB yönetimi de eleştirildi.

Panelistlerden Anıl Ünal Doğan, yeterlilik/ yetkinlik yönünde atılan adımlar gerekçelendirilirken olaya bütünlüklü bakılmadığını, sorunun aslında sistem sorunu olduğunu anlattı. Diplomalardan çıkartılan ünvanların bugün için bir şey ifade etmediğini ancak yasa çıktığı takdirde diplomalarda yazan “mühendistir” ibarelerinin dahi yeterli olmayacağını belirtti.

Soru-cevap bölümü  ile sonlandırılan panele yaklaşık 30 kişi katıldı.

Toplumcu Mimarlık-Mühendislik Öğrencileri/YTÜ


Sivas’ta panel...

Üniversitelerde artan baskıları ve soruşturma terörünü neo-iberal saldırılardan ayrı ele almak olanaklı değil. Eğitimin paralı hale getirilmesi, gençliğin gelecekizleştirilmesi neoliberal politikaların bir sonucu. Bu nedenle soruşturma karşıtı mücadelemizi neoliberal politikalardan, sömürü sistemine karşı mücadeleden ayrı ele alamayız. Sorunlarımızın kaynağı da, sorunlarımızın çözümünün önündeki engel de kapitalizmin kâr düzenidir.

Sivas Soruşturma Karşıtı Birlik Girişimi olarak mücadelemizi bu perspektifle yürütüyoruz. Hem haklarımızı kazanmaya, hem de kazandığımız mevzileri düzeni devirme mücadelesinin dayanaklarına dönüştürmeye çalışıyoruz.

Sivas Soruşturma Karşıtı Birlik Girişimi olarak düzenlediğimiz “Alternatif  Üniversite” etkinliğimizin de açıkça gösterdiği gibi “kapitalizme karşı mücadele, insanca yaşamı savunma mücadelesidir”.

Etkinliğimize sunumlarıyla Sibel Özbudun ve Temel Demirer katkı sundu. Etkinliğimize baştan sona devrimci bir hava hakimdi. İlk sunumu Hacettepe Üniversitesi Antropoloji Bölümü öğretim görevlisi Sibel Özbudun yaptı. Neoliberal eğitim politikalarının üniversiteleri kapitalist kâr sisteminin basit bir eklentisine dönüştürdüğünü ve işçi-emekçi çocuklarına üniversite kapılarının kapatıldığını vurguladı.

Temel Demirer ise canlı bir anlatım yaptı. Konuşmasında yabancılşma, anadilde eğitim ve gençliğin geleceksizleştirilmesine karşı kapitalizme karşı sosyalizm alternatifini öne çıkarttı.

Müzik dinletisinin ardından etkinlik sona erdi. 31 Mart günü gerçekleşen etkinlik dört saat sürdü. Etkinliğe 120 kişi katıldı.

Soruşturma Karşıtı Birlik Girişimi’nden

Ekim Gençliği okurları


Dokuz Eylül’de soruşturma saldırısı

Neo-liberal politikalarla geleceksizlikleştirilmeye çalışılan üniversiteli gençlik, bu saldırılara yanıt verdiğinde yeni saldırılarla karşı karşıya kalıyor. Bu saldırıların başını ise soruşturmalar çekiyor. 9 Eylül Üniversitesi de bu soruşturma saldırısını bahar dönemiyle birlikte devreye sokmuş bulunuyor.

Geçtiğimiz günlerde, dayanaktan yoksun birçok soruşturma açıldı. Yapılan gerekçelendirmeler arasında “Newroz Piroz Be!” ve “Benim de söyleyecek bir sözüm var” yazılı afişlerin asılması yer alıyor. Kimlik göstermeyi reddetmek ve güvenlik birimiyle tartışmak da soruşturma gerekçelerinden bazıları.

Diğer yandan geçen yıl açılan soruşturmaların pek çoğuna bugünlerde cezalar yağdırılmaktadır. Bir yoldaşımıza geçen yıl, izinsiz basın açıklaması yapmak, pankart açmak, slogan atmak adı altında, açılan soruşturmalara tam on bir ay sonra uzaklaştırma cezaları aldı.

Özellikle dönem sonuna getirilmeye çalışılan ve böylece okulda muhalif rüzgârı yükseltecek kişileri tasfiye etmeye çalışanların bu niyetlerinin boşa çıkarılması, gençliğin geleceğine sahip çıkma, sermayenin kölesi olmama mücadelesini yükseltmesinden geçmektedir.  

Dokuz Eylül Üniversitesi Ekim Gençliği


Ege Üniversitesi’nde tepkiler birleştiriliyor!

Her fakültede değişik adlar altında karşımıza çıkan neo-liberal saldırılara karşı gençliği geleceğine sahip çıkmaya çağırmaya devam ediyoruz. “Sermayenin kölesi, diplomalı işsiz olmayacağız!” kampanyası çerçevesinde “tepki sandığı” ile öğrenci gençlikten tepkilerini yazmalarını istiyoruz.

2 Nisan günü formasyon hakkının gaspı, geleceksizlik, sözleşmeli öğretmenlik, medikoların kapatılması gibi gençliğin çeşitli sorunlarını işleyen ve gençliğin tepkisini birleştirmeye çağıran duvar gazetemizi okula astık. Aynı içerikteki bildirilerimizle Fen Fakültesi öğrencilerinin yoğun olarak bulunduğu e-cafe önüne tepki sandığımızı açtık. Öğrenciler, özellikle formasyon hakkının gaspına ve bütünleme sınavı sorununa karşı tepkilerini yazdılar.

3 Nisan günü ise “tepki sandığı”mız Edebiyat Fakültesi’ndeydi. Öğrenciler “tepki sandığı”nı ilgiyle karşıladılar. Öğrencilerin küresel ısınmaya, bütünleme hakkına, işsizliğe ve faşist saldırılara karşı tepkisi yoğundu. Ekim Gençliği’nin satışını gerçekleştirdiğimiz faaliyetimiz sırasında öğrencilerle birebir sohbet etme imkanı yakaladık.

Tepki sandığımızı önümüzdeki günlerde Eğitim Fakültesi, tekrar e-cafe ve Meslek Yüksek Okulu’nda açacağız.

Ege Üniversitesi/Ekim Gençliği


DEÜ’de “Rüya bitti”!

Toplumcu Mimarlık-Mühendislik Öğrencileri olarak yetkin mühendisliğe karşı başlatmış olduğumuz ‘RÜYA BİTTİ’ başlıklı kampanyamızın çalışmalarını Dokuz Eylül Üniversitesi’nde de sürdürüyoruz.

Tınaztepe Merkez Kampüsü’nde çalışmamızın ilk adımı olan imzasız ‘RÜYA BİTTİ’ yazılı afişlerimizi yoğun bir şekilde yaptık. Afişimizi imzasız yapmamızın nedeni; sorgulama yeteneğinden yoksun bırakılmak istenen öğrencilerin kafasında bir soru işareti oluşturabilmekti. Bu adımımız henüz başlangıç aşamasında olmasına rağmen yoğun bir ilgiyle karşılandı. Önümüzdeki günlerde çalışmamız, yarattığı soru işaretini yanıtlayıcı ve yol gösterici niteliğe evrilecektir. Yapılan çalışmanın da gösterdiği gibi, işlevli şekilde kullanılabilen afiş etkin bir araca dönüşebiliyor. Merkezi gazetemiz ve bildirilerimiz de ayrıca kullanacağımız araçlar olacak.

Dokuz  Eylül Üniversitesi Toplumcu Mimarlık-Mühendislik Öğrencileri


EÜ’de “Rüya bitti!” çalışması...

Ege Üniversitesi’nde yetkin mühendislik saldırısını gündemleştirmek, mühendislik-mimarlık öğrencilerini geleceklerine sahip çıkmaya çağırmak için başlattığımız çalışma sürüyor. Toplumcu Mühendislik Mimarlık Gazetesi’nin satışını gerçekleştirdiğimiz, merkezi afişlerimizi kullandığımız, bildirilerimizle imza dilekçelerimizle öğrencilere ulaştığımız çalışmaya şimdi de “Rüya bitti!” afişleriyle devam ediyoruz. 2 Nisan günü ağırlıklı olarak mühendislik fakültelerine, yanı sıra yemekhane, yurt yolu gibi ortak kullanım alanlarına ve Bornova yurdu mühendislik bloğuna yaptığımız afişler büyük ilgi gördü. Öğrencilerde soru işareti uyandıran imzasız afişlerimizi Çarşamba gününden itibaren “Rüya bitti! Yetkin mühendislik geliyor!” bildirilerimizle beraber kullanarak soru işaretlerini açmaya çalışacağız. Ayrıca önümüzdeki hafta her gün bir değişik karikatürle destekleyeceğimiz çalışmamız imza kampanyası ve gazete satışıyla daha da yoğunlaşacak.

Ege Üniversitesi/Toplumcu Mühendislik Mimarlık Öğrencileri


Trabzon’da halkların kardeşliği anketi

Ekim Gençliği’nin 100. sayısıyla birlikte başlattığımız “Dünyanın bütün dillerini konuşuyoruz!” kampanyası çerçevesinde, şovenizmin ve kontrgerillanın merkezine dönüştürülmeye çalışılan Trabzon yerelinde halkların kardeşliği vurgusunu yükseltmek için “Halkların Kardeşliği Anketi” başlattık.

Halklar mozaiğinin halklar mezarlığına dönüştürülmeye çalışıldığı bir dünyada kurtuluşun tek yolunun ancak halkların kardeşçe mücadelesiyle mümkün olacağını dile getirdik. Bu enternasyonel bilinçle başlattığımız çalışmada, yaklaşık iki haftadır üniversite içerisinde kantinlerde masa masa gezerek anket yaptığımız kişilerle yoğun bir şekilde tartışma fırsatı bulduk. Bundan rahatsız olan üniversite yönetimi ÖGB ve jandarmalarıyla bizi gözaltına almak için fırsat kolladı. Onlar muhatap almadık, tok tutumumuzla gereken cevabı verdik. 15 Nisan’a kadar devam edecek olan anket çalışmamızı Gençlik Evi’nde yapacağımız bir forumla sonlandıracağız.

Trabzon Ekim Gençliği



KTÜ Toplumcu Mühendislik çalışmalarından...

KTÜ Toplumcu Mimarlık Öğrencileri olarak “yetkin mühendislik” yasa tasarısına karşı başlattığımız çalışma tüm hızıyla devam ediyor. “Rüya Bitti” şiarıyla öğrencilere geleceklerini kazanma çağrısı yapıyoruz.

Bu hafta “Rüya bitti!” şiarının yeraldığı kuşları başta İnşaat Fakültesi olmak üzere mühendislik ve mimarlık fakültelerine yaptık. Yanısıra çeşitli pullar çıkararak fakültelere yaptık. Pullarda “Mühendis ve mimar çıraklar aranıyor!”, “Kölece çalışmaya hazır mısın?”, “İnşaat fakültesi öğrencileri diploman İMO’ya satıldı haberin var mı?”, “Dikkat! Diplomanda mühendis ünvanı artık yazılmayacak!” şiarları yeraldı. Ayrıca Toplumcu gazetemizi İnşaat Fakültesi öğrencileri olmak üzere mühendislik ve mimarlık fakültesi öğrencilerine ulaştırdık.

KTÜ Toplumcu Mimarlık Öğrencileri