Sorunlarımızı sizlerle paylaşmak istiyoruz
Çalıştığımız tekstil fabrikası fason üretim yapıyor. İşyerinde yaklaşık
olarak 70 kişi çalışıyor. Sadece 10-15 kadarı sigortalı. Patron, sigorta
yapmamak ve diğer sosyal hakları vermemek için geçici işçi çalıştırmayı
tercih ediyor. Çalışan işçilerin birçoğu geçici işçi statüsünde, ancak bu işçilerden
birçoğu yaklaşık bir senedir sigortasız ve diğer sosyal haklardan yoksun
olarak çalışmakta. Sigorta yapmamak ve geçici işçi olarak göstermek
için haftada 1-2 gün izin vermekte ve daha sonra tekrar işe çağırmakta. İşçilerden ütücü olarak çalışanlar, parça başı çalıştırılmakta ve aldıkları
ücret oldukça düşük. Fabrika gece ve gündüz aralıksız olarak çalışmakta.
İşçilerin büyük bir çoğunluğu hiç dinlendirilmeden 24 saatten fazla
çalışmaktadır. Bunun yanında hakkımız olan yemek ve çay molalarından
düzenli olarak 5er dakika çalınmaktadır. Yemekler ayrıca çok kötü çıkıyor. Çıkan yemeklerin besin değeri de
oldukça düşük. İş saatinde merkezi müzik yayını yapılıyor. Arabesk ve pop müzikleri
zorunlu olarak dinletiliyor. Yayınları da değiştirmek yasak. Ustabaşına
yakın olan işçiler ustabaşı tarafından kayırılmaktadır. İşçiler kendi aralarında bölünmüşler. Birçoğu aynı şartlarda çalıştıkları
halde varolan sorunlara karşı duyarsız davranıyorlar. Hatta ustabaşlarına
yaranmak için birbirlerini ispiyonluyorlar. Çiğli Organize Sanayiiden tekstil işçileri.
Bedeller daha da ağırlaşmadan direniş ruhunu yayalım!
Sermaye devleti hücrelere atarak toplumdan ve kimliğinden yalıtmak
istediği devrimci tutsakların direnişini görmezden geldiği yetmiyormuş
gibi, direnişi gündemden düşürmek için binbir çaba sarfetmekte. Direnişin
ilk şehidi Cengiz Soydaşın cenazesi kaçırılarak hemen gömülmesi
için ailesine baskı yapılmış, cenazeye katılan kitle gözaltına alınmış,
kimisi mezarlığa bile yaklaştırılmamıştır. Diğer taraftan sermaye medyası yeni şehitlerin haberini bir-iki gün
sonra vermektedir. Anlaşılan sermaye devleti içinde debelendiği derin yapısal krizle birlikte
ölümlerden duyduğu korkuyu gizleme telaşı içinde. Bunun için TKP(ML)
davası tutsağı Adil Kaplan memleketine götürülüp gömüldükten sonra haber
veriliyor. Tutsak yoldaşların deyimiyle finale hızla doğru yaklaşılıyor. Devlet
birçok F tipinde zorla müdahale adı altında direnişi bitirme uğraşını
çoktandır yapıyor. Ancak her seferinde direnişle karşılaşıyor. Şimdi ise direnişi, verilecek bedeller daha da ağırlaşmadan, geniş
kitlelere maletmek ve bunu sistemi daha da sıkıştıran bir etkene dönüştürmek
için dışarda mücadele hızla yükseltilmelidir. H. Eren
Bu Nazi vahşetini durduralım!
Köln şehrinde düzenlenen yürüyüşe 2 bin kişi katıldı. Yaşasın
Ölüm Orucu Direnişi!, Devrimci tutsaklar onurumuzdur!,
İçerde, dışarda hücreleri parçala!, Katil devlet hesap
verecek! vb. sloganlarla katliamcı devlet bir kez daha teşhir
edildi. Dom Kilisesinin önünde bir miting yapıldı. Cengiz Soydaş, Adil
Kaplan ve tüm devrim şehitleri adına yapılan saygı duruşundan sonra
DETUDAK adına ortak metin okundu. Grup Yorumun söylediği türküler
binleri daha da coşturdu. Devrim şehitleri onurumuzdur, onurumuzu
çiğnetmeyeceğiz sloganı ve halaylar eşliğinde devrimci tutsakların
yanında olduğumuzu bir kez daha haykırdık. Gün bekleme, seyirci kalma günü değil, devrimci tutsaklara sahip çıkma
günüdür. Kendine insanım diyen tüm insanlığa çağrımdır. Eğer bundan
sonra ölümler istemiyorsak, bu Nazi vahşetini durduralım! Tutsaklara
sahip çıkalım! M. Pektaş/Darmstad
Gülsuyunda baz istasyonlarına
Pazar günü baz istasyonu kurulmak istenen evin önünde toplanan Gülsuyu
halkı, aldığı kararı hayata geçirerek yıkım eylemini gerçekleştirdi. İlkönce ev sahibi ile anlaşma sağlanmaya çalışıldı. Ancak olumlu bir
sonucu alınmayınca, halk yıkım için kendi imkanlarıyla harekete geçti.
Muhtarın geri tutumu ve engelleme çalışmalarına karşılık yıkım kararı
gerçekleşti. Yıkım çalışmaları başlarken bir basın açıklaması yapıldı. Açıklamada, ilkokulun yanına kurulan baz istasyonlarının çocukların
ve mahalle halkının sağlığını tehdit ettiği vurgulandı. Baz istasyonlarının
zararları anlatıldı. Mahalleli gençler baz istasyonlarını bir bir söküp attılar. Kolluk güçleri sivil ekiplerle eylemi birkaç sokak aşağıdan izlemekle
yetindiler. Üç baz istasyonu söküldükten sonra, uzak noktalarda kesilerek imha
edildi. Eyleme, Kızıl Bayrak, Yaşadığımız Vatan, Atılım, Alınterimiz, Özgür
Gelecek ve EMEP güçleri katıldı. Eyleme 350-400 kişi katıldı. Eylem boyunca Baz istasyonları ölüm
saçıyor!, Paraya değil insanlığa değer! sloganları
atıldı. Eylemin sonunda doğru hücrelerde ölümsüzleşen iki şehidimiz için saygı
duruşu yapıldı. Devrim şehitleri ölümsüzdür!, Katil
devlet hesap verecek!, Yaşasın Ölüm Orucu Direnişimiz!
sloganlarıyla eylem sona erdirildi. Gülsuyundan SY Kızıl Bayrak okurları |
|||||