26 Mayıs 2017
Sayı: KB 2017/20

Zorbalara karşı direniş ateşini harlayalım!
Düzen siyasetinin sürdürülemez OHAL’i
Yüksel’de polis terör estirdi, direniş ateşini söndüremedi
Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’ya destek eylemleri
Mevsimlik tarım işçilerinin bitmeyen çilesi
Grev ve direnişler sürüyor
Geleceği kazanmak için Metal Fırtına’yı ve bugünü anlamak!
ABD, Suriye’ye karşı savaşı kızıştırıyor
Trump’ın Ortadoğu gezisi
ABD’nin YPG ile ilişkileri ve Kürt halkını bekleyen tehlikeler
İran’da seçim tiyatrosu ve İran halkının mesajı
“Türkiye, YPG’ye karşı 10 bin kişilik ÖSO ordusu kuruyor”
İşyerinde taciz/tecavüz, sömürü politikasının parçasıdır!
“Ben çabalayacağım, siz de çabalayın!”
Meslek Liseliler Birliği İstanbul Meclisi toplandı
“Bir insanın nefesi kesilirse o insan yaşayabilir mi?”
Güzel günler göreceğiz çocuklar…
Sadece devrimci kimliğin değil, yaşamın da temel taşıdır özgüven
“Böyle kalır sanma devran”
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Meslek Liseliler Birliği İstanbul Meclisi toplandı

 

Meslek Liseliler Birliği (MLB) İstanbul Meclisi 19 Mayıs’ta toplandı. Meslek Liseliler Birliği’nin kurulduğu günden beri yürüttüğü faaliyetlerin değerlendirildiği toplantıda, şu an sınıfın gündeminde olan kıdem tazminatı hakkının gaspı konusu da meclisin temel gündemi oldu.

Mecliste ilk olarak MLB’nin 1 Mayıs’ta alanlara çıkması ve Taksim iradesi göstermesi konusundan bahsedildi. Ardından 6 Mayıs’ta Denizler’in mezarı başında yapılan anma ve DGB’nin Türkiye meclisinde alınan kararlara değinilerek bu kararlar üzerine tartışmalar yürütüldü. Toplantı siyasal sürecin nasıl ilerlediği ve bu süreçte nasıl bir yol izleneceği konularıyla devam etti.

Kıdem tazminatı hakkının gaspı, işlerinden haksız ve hukuksuz şekilde atılan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın yaptığı açlık grevi direnişi, Erdoğan-Trump görüşmesi ve TÜSİAD’ın meslek liseliler hakkındaki bazı söylemleri hakkında tartışmalar yürütüldü. Tartışmaların ardından işçi sınıfı için gündemde olan kıdem tazminatının meslek liselilere nasıl yansıyacağı üzerine tartışmalara geçildi. Tartışmalarda ilk olarak kıdem tazminatının ne anlama geldiği ve yapılmak istenen düzenlemeyle ne amaçlandığına değinildi. Sınıfa yönelik bu saldırının geleceğin işçileri açısından neden önemli olduğu ve nasıl bir yanıt üretilebileceği başlıkları ele alındı. Hükümetin kıdem tazminatı hakkının gaspı saldırısı konusunda, görüldüğü kadarıyla meslek liselilerin pek bilgi sahibi olmadığı belirtilirken bu gündem üzerinden liselilerle yapılan anket çalışması ve bildiri dağıtımına dair konuşuldu. İşçi sınıfının geleceği olan meslek liselilerin, şimdiden haklarına sahip çıkması gerektiği vurgusu yapıldı.

Tartışmaların sonrasında MLB, DLB ve DGB’nin 3 Haziran’da “İşçi sınıfının şairleri ile buluşuyoruz” şiarıyla gerçekleştireceği piknik ele alındı. Piknik planlaması yapılarak komiteler oluşturuldu.

Meclis, yaz sürecinde yapılabilecekler konusundaki tartışmalarla devam ederken yaz kampı üzerine tartışmalar yürütüldü.

Meclis’te son olarak ‘Mayıs şehitleri’ anıldı. Sermaye devletinin Mayıs ayında katlettiği devrimci önderler üzerinde durularak Denizler’in, Sinanlar’ın ve İbrahimler’in bırakmış olduğu devrimci mirası daha ileriye taşıma vurgusu yapıldı. Meclis, yapılan saygı duruşu ile sonlandırıldı.

 

 

 

 

İzmit’te destek açlık grevi

 

Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın açlık grevinin sesini Kocaeli’ye taşıyan gençlik örgütleri 18 Mayıs’ta destek açlık grevi gerçekleştirdi.

Dev-Güç’ün İzmit bürosunda sabah bir araya gelen DGB, Dev-Genç, Dev-Güç ve Kaldıraç üyeleri 1 günlük destek açlık grevine başladı.

Eylemde “Kemal amca kazandı! Nuriye ve Semih de kazanacak!” yazılı pankart da asıldı. Eyleme ilişkin açıklama yapan gençlik örgütleri, direnişi sonuç veren Kemal Gün’ü selamladı. Gülmen ve Özakça için 12 kişinin 1 günlük açlık grevine başladığı belirtilen açıklamada, gençlik örgütlerinin hafta başından bu yana açlık grevlerinin sesini Kocaeli’ye taşıdığı belirtildi.

Açlık grevi için Eğitim Sen’den salon talep edildiği belirtilirken Eğitim Sen’in bu talebe olumlu yaklaşmadığına değinilerek KESK ve Eğitim Sen’in tutumu şu ifadelerle anlatıldı:

Eğitim Sen ‘Yer verirsek biz sıkıntı yaşarız’, ‘Üyelerimize bu durumu açıklayamayız’, ‘İlkesel olarak doğru bakmıyoruz’ gibi sudan sebeplerle yer talebimizi geri çevirmişlerdir. Yer için üç defa gitmemize, durumun aciliyetini belirtmemize rağmen ‘Biz sizi arayacağız’, ‘Yönetime sormamız gerek’ vb. cevaplarla bizleri fazlasıyla oyalamışlardır. Son olarak KESK Şubeler Platformu’nun toplantısına katıldık. Fakat ağız birliği etmişçesine bize açlık grevinin doğru olmadığını söyleyerek iki insanın ölümüne göz yummuşlardır. Direniş 200 güne yaklaşırken yaptıkları bir basın açıklaması ve bir fax çekme eylemini (ki bizce de değerli eylemlerdir) söyleyerek üstlerine düşeni yaptıklarını iddia eden ve bunun yeterli olduğunu söyleyen bir eğitim sendikası ile karşı karşıyayız. Bu tutumu eleştiriyor tüm devrimci kamuoyuna teşhir ediyoruz.”

Açıklama 18 Mayıs Şehitleri de anılarak “Mayıs şehitlerinin direniş ruhuyla yurdun dört bir yanında direnen kamu emekçilerini selamlıyoruz. Herkesi Nuriye ve Semih’in sesine ses olmaya, direnişi büyütmeye çağırıyoruz” ifadeleriyle sonlandırıldı.

Gençlik örgütleri ayrıca Kocaeli Üniversitesi Umuttepe Kampüsü’nün çeşitli fakültelerinde ve Kocaeli’de bulunan emekçilerin, öğrencilerin yoğun olarak yaşadığı mahallelerde “Açlık grevine ses ver” şiarlı bildirileri dağıttı. Aynı zamanda çeşitli mahallere yapılan yazılamalarla da açlık grevine ses verme ve dayanışma çağrısı yapıldı.

 

 

 

 

Mayıs şehitleri Çorlu’da anıldı

 

Mayıs ayında ölümsüzleşen devrim şehitleri, Dev-Lis, Devrimci Demokrasi, DGB, HDP Gençlik Meclisi, Kaldıraç, SGDF, Sosyalist Öğrenci Hareketi tarafından 21 Mayıs’ta Çorlu’da düzenlenen etkinlikle anıldı.

Etkinlik Mahirler, Denizler, İbolar ve Haki Karerler şahsında devrim mücadelesinde şehit düşenler anısına yapılan saygı duruşu ile başladı.

Mayıs şehitlerinin yaşamlarını ve mücadelelerini anlatan sinevizyon gösterimiyle devam eden etkinlikte, ardından etkinliği düzenleyen kurumlar adına ortak bir konuşma yapıldı. Konuşmada Türkiye coğrafyasındaki devrimci mücadele tarihine değinilerek bu mücadelenin ileriye taşıyıcısı olan Mayıs şehitlerinin mücadelesinin anlamı ve önemi anlatıldı. Mayıs şehitlerinin mücadelesinin, düzenin icazet alanından çıkarak devrim bayrağının yükseltilmesi anlamına geldiğine vurgu yapılan konuşma şu sözlerle son buldu: “Kitlelerin devrimci eylemine inancın ve ona öncülük etme iddiasının adıdır onların mücadelesi. Onların bıraktığı devrim bayrağı bu topraklarda dalgalanmaya devam ediyor. Bizler bu ülkenin devrimci geleneğini sahiplenip onu daha ileriye taşıma inancında olan devrimciler olarak, ant olsun ki bu sömürü düzenin burçlarında da sosyalizm bayrağını dalgalandıracağız.”

Şiir dinetisinin ardından ise serbest kürsü bölümüne geçildi. DGB adına yapılan konuşmada, Mayıs şehitlerinin, Türkiye’deki mücadele tarihinde burjuva sosyalizminden devrimci bir kopuşu temsil ettiklerine dikkat çekildi.

İbrahim Kaypakkaya’ya özel olarak değinilen konuşmada, Kaypakkaya’nın kemalizm ve ulusal sorun üzerinden ortaya koyduklarının altı çizilerek bunun mücadelenin sonrasına çok şey kattığı ifade edildi. Gözünü kırpmadan, fedakarca, başı dik duruşuna işaret edilirken, devrim şehitlerinin mücadelesinin daha ileriye taşınacağı sözüyle konuşma sona erdi. HDP Gençlik Meclisi, Devrimci Demokrasi ve Dev-Lis adına konuşmalarla devam eden etkinlik hep birlikte okunan devrimci marşlarla son buldu.


 
§