8 Aralık 2006 Sayı: 2006/48 (48)
  Kızıl Bayrak'tan
   Emekçilerin ve halkların direnişini zorbalıkla bastıramazsınız!
  Demokrat” maskeli Ağar’ın yayılmacı emelleri
  Asgari ücretin belirlenmesinde bildik oyun bir kez daha sahneleniyor...
  Sermayenin sinsi tuzağı...
Sömürü ve soygun bütçesine karşı kamu emekçileri 14 Aralık’ta iş bırakıyor…
Yapı Yol-Sen Eğitim ve Basın Yayın Sekreteri Halil Tümtürk ile iş yavaşlatma eylemi üzerine konuştuk...
Asgari ücret üzerine işçilerle konuştuk...
 Gençlik faşist saldırganlığa boyun eğmeyecek!
  Trabzon’da çalışmalarımız sürüyor...
  Ortadoğu'yu Balkanlaştırma planı!..
  İşçilerin ve devrimci öncü işçilerin birliği sorunu
  Sınıf çalışmamızın ulaştığı yeni aşamanın özlü bir ifadesi!
  Volkan Yaraşır’ın İstanbul İşçi Kurultayı’nda yaptığı konuşma...
  Komanteks'te sendikasızlaştırma saldırısı
  MHP: Değişen ya da değişmeyen ne?/3 - Yüksel Akkaya
  Zaferi üçüncü kez Hugo Chavez’in!
  Seçimlerin kıskacında ümitsiz aşk: Avrupa Birliği üyeliği - Yüksel Akkaya
  Lübnan karanlık bir sürece çekiliyor - Abu Şehmuz Demir
  “Beterin beteri var” tesellisi ve tecrit güzellemesi…
  Proletaryanın ilk isyan çığlığı... “Çalışarak yaşamak ya da savaşarak ölmek!”
  Mücadele postası
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın


 

Türk devletinin Kürtçe yazılım engeli!

GNU/Linux tabanlı enternasyonal işletim sistemi Ubuntu hakkında, Kürtçe dil desteğinin bulunması nedeniyle soruşturma başlatıldı.

Diyarbakır, Sur Belediyesi, 22 Kasım günü Ubuntu işletim sistemini tanıtmak için bir etkinlik düzenlemiş, Kürtçe dil desteği de bulunan sistemi kullanıma geçirmek ve yaygınlaştırmak için girişimlerde bulunacağını duyurmuştu. Düzenlenen etkinliğe Ubuntu’nun geliştiricilerinden Rainer Heider da katılmış ve programın tanıtımını yapmıştı.

Anadolu Ajansı’ndan alınan bilgiye göre Cumhuriyet Başsavcılığı “Kürtçe yazılım sistemi hazırlattığı” gerekçesi ile Diyarbakır’ın Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş hakkında soruşturma başlattı. Ayrıntıları henüz bilinmeyen soruşturmanın Kamu Lisansı ile lisanslanmış bir yazılımı hedef ve delil olarak göstererek ne şekilde sürdürüleceği merakla bekleniyor.

Ubuntu: “Herkes için insanlık”

Ubuntu kelimesi Afrika’nın güneyinde konuşulan Bantu dillerinden geliyor; tam olarak Türkçeye çevrilmesi mümkün olmayan kavram “Herkes için insanlık” ve “Benim insanlığım, sizin insanlığınızla kopamayacak kadar içiçe geçmiştir” gibi anlamlar ile açıklanıyor.

Ubuntu isimli işletim sistemi ise “İnsanlık için Linux” sloganı ile ortaya çıkmış, Linux tabanlı, Debian’ı baz alan kamu lisanslı bir yazılımdır. Açık kaynak kodlu ve kullanımı tamamen ücretsiz olan bu özgür yazılım, Türkçe ve Kürtçe dahil olmak üzere onlarca dil desteği sunmakta ve bu dil desteği kullanıcıların da katkısı ile sürekli gelişmektedir.

Bilgi için:

http://www.ubuntu.com/

http://www.ubuntu-tr.com/

http://tr.wikipedia.org/wiki/Ubuntu

 


TUYAB’dan açıklama ve eylem...

F tipi hapishanelerde yaşanan baskılar ve keyfi uygulamaları protesto eden TUYAB 30 Kasım günü İHD İstanbul Şubesi’nde bir açıklama yaptı.

TUYAB adına açıklamayı Meltem Kuruhan okudu. F tipi hapishanelerinde yaşanan tecrit ve izolasyonun insan sağlığını olumsuz etkilediğini vurguladı. Buna karşı yıllardır mücadele yürüttüklerini anlatarak, devletin tecrit sorununu çözmek bir yana çıkardığı yasalarla daha da ağırlaştırdığını ifade etti.

Hapishanelerde yaşanan sağlık sorunlarının dile getirildiği açıklamada Savaş Kör’ün yaşadıkları anlatıldı. Kendi başına yaşamını devam ettirmekte zorlanan Kör’ün vücudun yaralar çıktığı, ikincini gözünü kaybetme tehlikesi yaşadığı dile getirildi. Sincan F tipinde bulunan Hepatit B hastası olan Yaşar İnce, Kemal Ertürk, Mesut Deniz, Erol Zavar, Zeynel Karabulut, Kandıra F tipinde bulunan Haydar Ceylan ve Gebze M Tipi Hapishanesi’nde bulunan Özge Kelekçi’nin hastalıklarının ölümcül bir evreye girme ihtimalinden bahsedildi

Sağlık taraması yapılması için Sağlık Bakanlığı’nın gerekli girişimlerde bulunması istendi.


TUYAB heyeti Ankara’da...

TUYAB heyeti 4 Aralık günü F tipi hapishanelerde artan insanlık dışı uygulamaları ve disiplin cezalarıyla ilgili bir ay öncesinde başlatılan görüşmeleri sürdürmek amacıyla Ankara’ya geldi.

Görüşmelere başlamadan önce Yüksel Caddesi’nde bir basın açıklaması gerçekleştirildi. Aileler F tipi tabutluklar açıldığından bu yana yaşadıkları zorlukları anlattılar. Devrimci tutsakların özgürlük, eşitlik ve adalet istedikleri için F tiplerinde olduklarını söyleyerek herkesi duyarlı olmaya çağırdılar. Eylemde “Anaların öfkesi katilleri boğacak!”, “İnsanlık onuru işkenceyi yenecek!”, “Devrimci irade teslim alınamaz!” sloganları atıldı.

Aileler hazırladıkları dosyaları Adalet Bakanlığı, Sincan Cezaevi Savcılığı, Tabipler Birliği ve bazı demokratik kitle örgütlerine ileterek görüşmelere başlayacaklar.

Kızıl Bayrak/Ankara


TAYAD’lılara polis terörü

TAYAD’lı Aileler, tecrit işkencesinin son bulması ve yaşamını yitiren 122 devrimciye bir yenisinin eklenmemesi için, Buca Forves’te dönüşümlü açlık grevi yapıyor.

1 Aralık tarihinden itibaren polis-zabıta işbirliğiyle TAYAD’lılara yönelik saldırılar gerçekleştiriliyor. Son olarak 5 Aralık gecesi saat 00:50’te yine bir saldırı gerçekleştirildi. Bu saldırıda kolluk güçleri, Sema Koç, Erol Değirmençevir, Arif Pelit, Emir Öztürk ve Veli Keçeli’nin başına silah dayadı ve döverek gözaltına aldı.

TAYAD’lılar, bu saldırıları protesto etmek için 5 Aralık günü Forbes’te bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Eylemde “F tipi hapishanelerde tecrite son! Tecriti kaldırın ölümleri durdurun!” pankartları açıldı ve “Behiç Aşçı onurumuzdur-Gülcan Görüroğlu onurumuzdur -Sevgi Saymaz onurumuzdur!”, “Yaşasın evlatlarımızın onurlu direnişi!”, “Yaşasın Forbes direnişimiz!”, “Baskılar gözaltılar bizi yıldıramaz!” sloganları atıldı.

Kızıl Bayrak/İzmir


Bursa DTP: Gençleri değil silahları gömelim!

DTP Bursa İl Örgütü tarafından ateşkes süreciyle ilgili olarak 2 Aralık günü bir eylem gerçekleştirildi.

Uluyol Caddesi’ndeki parti binasından Osmangazi Metro İstasyonu önüne kadar yürüyen 40 kadar DTP’li, burada yaptıkları açıklamada, operasyonların durdurulmasını, ateşkesin devamı ve kalıcı barış için adım atılmasını istediler.

Eylem boyunca “Barışa bir ses çift taraflı ateşkes!”, “Gençleri değil silahları gömelim!”, “Savaşa değil eğitime bütçe!” sloganları atıldı. Eylem sırasında bir faşistin sözlü tacizle provokasyon yaratma girişimi sonuçsuz kaldı. Açıklamanın ardından eylem sona erdi.

Kızıl Bayrak/Bursa


Tutuklu sendikacılar serbest bırakılsın!

Yaşasın sınıf dayanışması!

DİSK Ankara Bölge Temsilciliği, Limter-İş Sendikası’na yönelik baskıları protesto etmek ve tutuklu sendika yöneticileri ile dayanışmak için 6 Aralık günü Kızılay Gima önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

Açıklamayı DİSK adına Ankara Bölge Temsilcisi Tayfun Görgün yaptı. Açıklamada şunlar söylendi: “Limter-İş sendikamıza yönelik baskılar devam etmektedir. Yasal ve meşru örgütlenmeler olan sendikaların ve yöneticilerin demokratik ve yasal haklarını kullanmaları engellenmektedir.”

“Dosyaya konulan ‘gizlilik’ kararı nedeniyle adresleri, görevleri belli olan sendika yöneticileri ne ile suçlandıkları bile tam olarak bilmeden ağır koşullar altında cezaevinde tutulmaktadır. Gizlilik yasağı, delillerin karartılmaması gibi nedenlerle çok sınırlı süreler için bir önlem olarak konulmaktadır. Oysa üç aya yaklaşan bu zaman diliminde ortada hala iddianame dahi bulunmamaktadır. Bu durum vahim bir biçimde ve keyfi bir olarak savunma hakkını kısıtlamaktadır.”

Ardından Cem Dinç’in annesi konuştu. Tutuklu oğlunu cezaevinde tanıyamadığını söyleyerek keyfi uygulamaları anlattı. Açıklamada “Anaların öfkesi katilleri boğacak!” sloganı atıldı. Ardından tutuklu sendikacılarla dayanışmak için kart gönderildi. Eyleme birçok DİSK’li sendikacı katıldı. Emperyalizme ve Siyonizme Karşı Ankara Platformu bileşenleri de eyleme destek verdi.

Kızıl Bayrak/Ankara