26 Mart 2005
Sayı: 2005/12 (12)


  Kızıl Bayrak'tan
  Yaklaşan 1 Mayıs ve sınıf hareketine
devrimci müdahale
  Newroz eylemlerinin gösterdikleri
  Düzen cephesinde şovenist histeri
  Vatan haini arıyorsanız
aynaya bakın!
  İstanbul’da yerellerde Newroz kutlamaları
  Newroz kutlamalarından
  Kürt halkının Newroz çoşkusu
  İşgalin ikinci yılında protesto eylemleri

  Sermaye çevrelerinden hükümete balans ayarı!

  Mücadele bayrağı
TEKEL işçisinde!
  Ulusal sorun ve Kürt hareketi/7: Ortadoğu’da yeni “uygarlık sentezi”
  Irak tartışmaları ve gerçekler
 Halklar emperyalist saldırganlık ve
savaşı lanetledi
BM emperyalist saldırganların
“güvenliğini” sağlamaya hazırlanıyor
 Filistin; Barış değil toprak gaspı!
 Emperyalistlerin kanlı eli Kırgızistan’da!
 Dünyada yılda 1.2 milyon çocuk alınıp
satılıyor...
17 sendika şubesi Kadırga Kültür
Merkezi’nde toplandı
İÜ’de soruşturma saldırısı protesto edildi
İzmir; “Demokrasi”yi bayrak edinenler demokratik saygıyı
öğrenmek zorundadırlar!
Bültenlerden...
Irak'lı işçilerin açıklama ve çağrısı: Bütün uygar insanlığa!
  Mücadele Postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın


 

“Demokrasi”yi bayrak edinenler farklı düşünce ve eleştirilere demokratik saygıyı da artık öğrenmek zorundadırlar!..

Birlikte davranma iradesini zaafa uğratan saldırgan tutumlar terkedilmelidir!

Ege Üniversitesi'nde Mart ayının ilk haftasında bir araya gelen siyasetler dağınık bir tablo konusunda hemfikir oldular ve bu ayın yakıcı gündemleri üzerine ortak eylemlilikler örgütlemeyi kararlaştırdılar. Bu çerçevede, Halepçe ve Beyazıt katliamını protesto eylemine kitlesel bir katılım sağlanabilmesi için 17 Mart günü yapılması ve 18 Mart günü ise, İşgal Karşıtı Öğrenci Platformu kurularak işgalin 2. yılını Ege Üniversitesi'nde kitlesel bir eylemle protesto etme kararı alındı.

17 Mart günü eylemden yaklaşık bir saat önce eylemi örgütleyen yapılar bir araya gelerek ortak sloganları belirledik (Ekim Gençliği, BAGEH, YDG, SDG, DGH). Sloganlar tüm siyasetler tarafından okundu ve kabul edildi. Ancak eylem esnasında atılan “Filistin-Irak direniyor, direnen halklar kazanacak!” sloganından sonra BAGEH'in “Kürdistan direniyor!” sloganı atması üzerine, eylem inisiyatifinden bir arkadaş ortak sloganların atılması yönünde uyarıda bulundu. Buna yanıt ise “Irak-Filistin direniyor, Kürdistan direniyor!” sloganı atılmazsa kendi sloganımızı atarız oldu.

Bu gelişme üzerine eylem sonrasında bir değerlendirme toplantısı yaptık. Biz Ekim Gençliği olarak ortak sloganların dışına çıkmak yanlıştır şeklindeki düşüncemizi dile getirdik. Bize bu sloganı neden atmadığımız sorulunca da, doğal olarak konu üzerindeki siyasal bakışımızı yansıttık. Tartışma sonrasında BAGEH temsilcisi, “bizim direnmediğimizi söyleyen birileriyle aynı platformda yeralamayız” diyerek toplantıyı terketti.

Bu sorunun İşgal Karşıtı Öğrenci Platformu'na yansıyacağını düşünerek yapılan değerlendirme toplantısından sonra bir toplantı yapılmasını önerdik. BAGEH platformdan çekildiğini ileterek toplantıya katılmadı. Bunun üzerine Sosyalist Demokrasi Gençliği de “Kürdistan'ın direnmediğini ifade eden bir platformda yer alamayız” diyerek platformun dağılmasını önerdi. Toplantıdan çıkarken de “bizimle aynı düşünenlerle eylem ortaklığı yapabiliriz” dedi. Emek Gençliği ise yapılacak iki eyleme de katılmayacaklarını belirtti. Sosyalist Gençlik Derneği ayrışma zemininin bir dayatma üzerinden geliştiğini, bunu yanlış bulduklarını, ancak fikren platformdan ayrılan arkadaşlara katıldıklarını ifade etti.

Böylelikle İşgal Karşıtı Öğrenci Platformu dağılmış oldu. 21 Mart' ta ise YÖK ve İşgal Karşıtı Öğrenciler olarak işgal ile ilgili bir eylem yaptık. Ancak eylemden önceki gün (Pazar günü) Newroz mitinginde BAGEH'li bir arkadaşın İzmir Gençlik Dernek'li bir arkadaşa “yarın eylem sonrasında Newroz alanına gelmeyin, müdahale ederiz” demesi üzerine, konuyu değerlendirmek için eylem sonrası bir görüşme yapmayı kararlaştırdık. Fakat henüz görüşme saati gelmeden Ekim Gençliği'ni Newroz alanının dışına çıkartma amaçlı gerçekleştirilen müdahale işin rengini de açığa çıkarmış oldu.

Biz bu müdahale esnasında sarfedilen hakaret cümlelerini burada yinelemeyeceğiz. Gerek gençlik hareketine, gerekse de müdahale anından itibaran samimiyetle ortak tutum almış olan yapılarla oluşturulan inisiyatife karşı duyduğumuz sorumluluk bunu gerektirmektedir. Ama bu tutumu sergileyenlerin geldikleri bu ibret verici noktayı da önemle akılda tutacağız.

Tabii bu tutum karşısında tüm siyasetler ortaklaşamadı. Sosyalist Gençlik Derneği “biz de olsak aynı şeyi yapardık” diyerek BAGEH'in tutumunu destekledi. Sosyalist Demokrasi Gençliği üslubu yanlış bulduklarını, ancak tutumun yanında olduklarını ifade etti. Emek Gençliği ise tutumu eleştirdiklerini, ancak alınacak ortak tutumun bir parçası olamayacaklarını söyledi.

Tüm bu görüşmelerden sonra Ekim Gençliği, DPG, YDG, İGD ve Öğrenci Koordinasyonu olarak diyaloga açık olacağımızı belirttik ve sorumsuzca tutumları eleştiren bir deklarasyonun hazırlanarak siyasetlere sunmulmasına karar verdik.

Ekim Gençliği/İzmir

----------------------------------------------------------------------------------------

Devrimci gençlik örgütlenmelerinden ortak açıklama...

Ortak mücadele kültürü ve gereklilikler!

Ülkede özellikle Newroz kutlamalarından sonra gelişen şoven ve milliyetçi dalgalanma yıllardan beri süren ve toplumun her alanına yöneltilen saldırılarla birleşince sistemin gerçek yüzü bir kez daha ortaya çıkmaktadır. Bu saldırılar ise her alanda toplumun belli katmanlarının ve siyasal çalışma yapan grupların omuz omuza verebileceği mücadele ile püskürtülebilir.

Bu topraklar bunun bilincinde olan her türlü siyasal yapının ödediği bedellere ve mücadele geleneğine tanıklık etmiştir. Bu mücadele kültürü üniversitelerde de sayısız örneklerle kendini göstermiştir. Bugün üniversitelere yönelik saldırılar, birleşik, omuz omuza verilebilecek bir mücadeleyle kırılabilir.

Bu gerçeklikler bize gösteriyor ki; mücadele ile kazanılan siyasal mücadele kültürü aynı alan içerisinde çalışma yapan anlayışların bakışlarına saygı duymayı gerektirir. Aksi takdirde sol içinde, hangi nedenden kaynaklanırsa kaynaklansın, oluşabilecek bir gerginlik azgınca yoğunlaşan saldırılara zemin hazırlar ve kitleler nezdinde güven eksikliği yaratır.

Yakın bir geçmişte, özelinde Ege Üniversitesi'nde gerçekleşmiş olan bir sorun, tüm bu gerçeklikler gözönüne alındığında, üniversite içinde çalışma yapan her grubun bu soruna sorumluluk duygusuyla yaklaşmasını gerektirmektedir.

21 Mart günü gerçekleştirilen Newroz etkinliğine; daha önce yapılan ideolojik tartışmalar sebep gösterilerek Ekim Gençliği'nin fiili olarak alınmaması sol içinde bir gerginliğe yolaçmıştır. Deklarenin altında imzası olan yapılar gerek bu sol içi gerginliği ortadan kaldırmak, gerekse de tutumun yanlışlığını tartışmak için BAGEH ile diyalog şansını zorlamışlardır. Ancak her defasında oluşturulan tartışma platformu muhatap alınmamıştır.

Bu deklarasyona imza veren yapılar, siyasetlerden oluşan tartışma platformunun önemsenmesini gerek her anlayışın kendi siyasal çalışmasını örmesine, gerekse de ortak çalışma kültürünün benimsenmesine hizmet ettiğini düşünmektedir. Aksi takdirde, hizmet edeceği yer sadece ve sadece sol içi gerginlik olacaktır.

Bu deklarasyona imza atan siyasetler olarak, sol içi gerginliğin önüne geçmek, ayrıca gelişen tutumun bir benzerinin yaşanmaması için üniversitede çalışma yürüten her siyaseti, bu tutumu nesnel koşullarda objektif olarak değerlendirmeye çağırıyoruz.

Devrimci Proleter Gençlik, Ekim Gençliği, İzmir Gençlik Derneği, Öğrenci Koordinasyonu, Yeni Demokrat Gençlik

-----------------------------------------------------------------------------------

“Irak'ta emperyalist işgale son!”

21 Mart günü Ege Üniversitesi'nde Irak'taki emperyalist işgalin ikinci yıldönümü protesto edildi. Ekim Gençliği, YDG, Öğrenci Koordinasyonu ve Öğrenci Muhalefeti tarafından gerçekleştirilen, DPG ve DGD'nin de destek verdiği eylemin ön çalışması zayıf kaldı. Yine de “Irak'ta emperyalist işgale son!” şiarının yazılı olduğu ve işgal fotoğraflarının yeraldığı 500 kadar afiş yaygın yapıldı.

Eylem saat 12:00'de Fen Fakültesi önünden sloganlarla Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi'ne doğru yapılan yürüyüşle başladı. “Irak'ta emperyalist işgale son!/YÖK ve İşgal Karşıtı Öğrenciler” imzalı pankartın açıldığı eylem sırasında sık sık “İşgale değil direnişe destek!”, “Kahrolson ABD emperyalizmi!”, “Katil ABD Ortadoğu'dan defol!”, “Direnen halklar kazanacak!”, “Sermaye defol üniversiteler bizimdir!”, “YÖK-polis-medya bu abluka dağıtılacak!”, “Yaşasın halkların kardeşliği!”, “Newroz ateşi sönmeyecek!” sloganları atıldı. Mühendislik binasının önüne gelindiğinde okunan basın açıklamasının ardından Newroz ile ilgili yapılan konuşmayla eylem bitirildi.

Ege Üniversitesi/Ekim Gençliği