|
Yine ihmal... Yine ölüm...
Torlak tersanelerinde 23 Ağustos günü Tuzla havzasında bulunan Torlak tersanelerinde bir iş cinayeti daha yaşandı. Bakımsızlığın ve kâr hırsının sonucu olarak kule vinci, aşırı tonajdan dolayı ön kolu ikiye ayrılarak düştü. O esnada kule vincinde mal yüklemek-boşaltmak dışında hiçbir “suç”u olmayan vinç operatörü Süleyman Birinci hayatını feci şekilde kaybetti. Bu tersanede yaşanan ilk iş cinayeti değil elbette. Ama son da olmayacaktır. Armatörlerin inanılmaz kâr hırsları gözlerini iyice karartmış. Ne makineler düzenli olarak bakımdan geçirilmekte, ne de işçilerin iş güvenliği sağlanmaktadır. Tek dertleri para olan bu asalaklar, iş güvenliği olmadığı için “iş kazası”nda hayatını kaybeden işçinin cenazesinin tersanelere geldiği sırada bile “zararlarını” konuşabilmektedirler. İşte işçinin hayatı bu kadar ucuz! Bu iş cinayetlerine karşı kayıtsız kalmamak gerekir. Böyle bir tutum, bu cinayetlerin devam etmesine hizmet edecektir. Bu seri cinayetlere dur demek için daha kaçımızın ölmesi gerekmektedir! Bir tersane işçisi/Tuzla
“Yaşasın halkların kardeşliği!” Irak’ta İşgale Hayır Koordinasyonu, 21 Ağustos günü Galatasaray Postanesi önünde, Irak’ın işgaline, Kürt halkının imha ve inkarına, Diyarbakır Belediye Başkanı’na yapılan saldırıya karşı bir basın açıklaması düzenledi. Açıklamada “Irak’ın işgaline, halkların imhasına, kadınların tecavüze uğramalarına, çocukların kimyasal silahlarla paramparça olmalarına karşı mücadelemizi sürdüreceğiz” denildi. Eylemde “Kürt halkına yönelik saldırılara son/Irak’ta İşgale Hayır Koordinasyonu” pankartı açıldı, “Yaşasın halkların kardeşliği!”, “Katiller halka hesap verecek!”, “Katil ABD işbirlikçi MGK!” sloganları atıldı. Kızıl Bayrak/İstanbul
ÖO şehidi Fatma Bilgin’in anmasına saldırı Ölüm Orucu Direnişi’nde şehit düşen Fatma Bilgin’in mezarı başında 12 Ağustos günü yoldaşları tarafından bir anma gerçekleştirildi. Yeni ceza ve infaz yasa tasarısını meclisten geçirmeye hazırlanan sermaye devleti anmaya azgınca saldırdı. Anma sonrası jandarma kitleyi ablukaya alarak kimlik istedi. Niçin kimlik istenildiğinin sorulması üzerine hiçbir uyarı vb. yapılmadan azgınca saldırıldı. 11 kişi gözaltına alındı. İşkence gözaltında da devam etti. Gözaltına alınanlar ertesi gün mahkemeye çıkarılarak serbest bırakıldı. Saldırıyı protesto etmek amacıyla 13 Ağustos günü İHD binasında bir basın açıklaması düzenledi. Açıklamada “...demokratikleşmenin sağlanacağı ve insan hakları ihlallerinin son bulacağı söylemlerinin hayattan ne kadar kopuk olduğu, dün ilimizde yaşanan gözaltılarla bir kez daha ortaya çıkmıştır. F tipi cezaevlerindeki ölüm oruçları sürecinde yaşamını yitiren Fatma Bilgin’in Kuzeytepe Beldesi’nde bulunan mezarını ziyaret amacıyla gidenlere suçlu muamelesi yapılarak ve darp edilerek 11 kişi gözaltına alınmıştır.” denildi. Açıklamanın ardından gözaltına alınanlar saldırıyı ve gözaltı sürecini anlatan kısa birer konuşma yaptılar. Kızıl Bayrak/Antakya
Erol Zavar’la dayanışma eylemi Odak dergisi eski yazı işleri müdürü Erol Zavar mesane kanseriyken 15 Ocak ‘01’de tutuklanarak Ankara Kapalı Cezaevi’ne konulmuştu. Bugüne kadar ilerleyen kanser hastalığı dışında, ülser, sinüzüt, kalp rahatsızlığı, her iki bacakta kırık ve sağ dizde menisküs, migren, safra kesesi taşı, geçirilmiş tüberküloz gibi hastaklıkları bulunuyor. Erol Zavar halen Edirne F Tipi Cezaevi’nde tutuklu. Arkadaşları Erol Zavar’la dayanışma komitesi kurdular. Afiş çalışmasıyla Erol Zavar’ın sağlık durumunu ve koşullarını kamuoyuna duyurmaya çalışan dayanışma komitesi, son olarak 19 Ağustos’ta 3 bin imzayı Cumhurbaşkanlığı, Adalet Bakanlığı ve Meclis’in ilgili komisyonlarına, İzmir Cumhuriyet Postanesi’nden basın açıklaması yaparak gönderdi. Kızıl Bayrak/İzmir |
