28 Ağustos'04
Sayı: 2004/34 (26)


  Kızıl Bayrak'tan
  Barış ve özgürlük sosyalizmle gelecek!
  Emperyalizm saldırganlık ve savaş demektir!
  Çakıcı-MİT-Yargıtay ilişkisi bir kez daha çürüyen düzen gerçekliğini ortaya serdi...
  Hazine’nin sosyal güvenlik raporu yalan ve çarpıtmalara dayalı...
  İncirlik Üssü emperyalist saldırganlığın merkezi haline getirilmek isteniyor...
  Kamu Personeli Kanunu Taslağı: İş güvencesi gaspediliyor, esnek çalışma koşulları dayatılıyor...
  Kamuda toplu görüşme oyununa seyirci kalmayalım... Süresiz iş bırakma eylemini örgütleyelim!
  Direnişteki Castleblair işçileri: Tüm sınıf kardeşlerimizi ve dostlarımızı direnişimize güç vermeye çağırıyoruz!
  Direnen Castleblair işçilerinden içerdeki Castleblair işçilerine çağrı...
  Bir Castleblair işçisiyle konuştuk...
  “Endüstriyel ilişkiler” mi, sınıf mücadelesi mi?
  MESS ile sendikalarımız arasındaki TİS görüşmeleri başladı...
  Metal TİS’leri ve sorumluluklar
  Sendikalar ve sınıf mücadelesi
  Altınbaşak işçilerinin mücadelesi sürüyor
  Necef’te direniş sürüyor
  Filistinli tutsakların açlık grevi ikinci haftasında...
  İşgal ordusuna eşlik eden Amerikalı doktorlar da işkenceci
  Almanya’da sermayenin yeni saldırısı dalgası...
  PWD girişiminin ideolojik ve politik duruşu üzerine
  Faela ve Afrika’nın kadın kurbanları
  Dünya, Türkiye ve Sol Hareket
  İşçi sınıfı davası şimdi daha güçlü...
  Mücadele Postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın



 
İncirlik Üssü emperyalist saldırganlığın merkezi haline getirilmek isteniyor...

Emperyalist planlar bozulmalıdır!

ABD emperyalizmi saldırgan misyonu gereği dünyanın pek çok bölgesinde askeri üsler kurmuştur. Kapitalist barbarlık düzeninin dünya jandarması rolünü oynayan ABD, toprakları dışında yüzbinlerce asker konuşlandırmış durumda.

Savunma amacıyla kurulduğu iddia edilen bu askeri üsler, söylenenin tersine, bulundukları bölgedeki halklar için tehdit unsuru olmuştur. Bu üslerde konuşlanan katil sürüleri pek çok kere halkların üzerine ölüm yağdırmışlardır. Son yıllarda Yugoslavya, Afganistan, Irak gibi ülkelerde bunun örneklerine tanık olduk.

Amerikan emperyalizminin Adana’da kurduğu İncirlik Üssü bu saldırı merkezlerinin başında yeralıyor. Irak’a ambargo uygulandığı yıllar boyunca bu üsten havalanan Amerikan savaş uçakları Irak halkının tepesine bomba yağdırmışlardır. Ne zaman Ortadoğu halklarına dönük bir Amerikan saldırısı olsa, akla ilk İncirlik Üssü gelir.

Bugüne kadar bu üssü belli bir kapasitede kullanan ABD emperyalizmi, hem kapasiteyi genişletmek istiyor, hem de herhangi bir bildirim yapmadan, istediği zaman bombardıman uçaklarını halkların üstüne salabilecek bir pozisyona göre konuşlanmaya hazırlanıyor. Bu konuda henüz kamuoyuna açıklanmış bir anlaşma yok, ancak Washington’daki savaş kundakçılarının Ankara’daki uşaklarla uzun süreden beri konuya dair görüşmeler yaptıkları biliniyor.

Ortadoğu halklarını baş düşman ilan eden Bush’la savaş çetesi, Avrupa’da bulunan onbinlerce Amerikan askerinin yerini değiştirmeye hazırlanıyor. Pentagon kaynakları, düzenlemenin “soğuk savaş”ın sona ermesi ve Amerikan emperyalizminin “terörle savaşıma” öncelik vermeye başlamasının ardından “ABD ordusunun yeniden yapılandırılması çerçevesinde yapılacağı”nı bildiriyor.

Bu çerçevede 30 bin askerin yerini değiştirmeyi hedefleyen Amerikan emperyalizmi Polonya, Romanya ve Özbekistan’da Amerikan askeri varlığının arttırılmasını öngörüyor. Demek oluyor ki, Bush yönetimi varolanlara ek olarak binlerce ABD askerini Türkiye’ye konuşlandırmak istiyor. Nitekim Bush’un dünyadaki kuvvetlerini yeniden yapılandırmaya yönelik planını açıklamasından sonra Amerikan yönetimi yetkilileri, plan çerçevesinde İncirlik Üssü’nün muhtemel daha geniş kullanımı konusunda Türkiye ile görüşmelerin süreceğini bildirdiler. Yansıdığı kadarıyla ABD, Almanya’daki üslerinde bulunan 2 filo F-16 savaş uçağını da Türkiye topraklarına kaydırmak istiyor. Bu çerçevede Türk yetkililerle yapılan görüşmelerin devam ettiğini, yine Pentagon yetkililerinin açıklamalarından öğrenyoruz.

Amerikan emperyalizmi İncirlik Üssü’nü bölge halklarına dönük saldırının merkezi haline getirmeyi hedefliyor. Devam eden pazarlıklar bu konuda ne kadar ısrarlı olduklarını gösteriyor.

Türkiye halklarının yeri saldırgan emperyalistlerin yanı olamaz. Irak işgaline karşı alınan tutum gösterdi ki, yayılma hevesi olan militarist güçler, Kürt halkına düşmanlıkta sınır tanımayan ırkçı şoven çevreler, halkların dökülen kanından rant elde etme peşinde olan büyük sermaye ve bunların medyadaki sözcüleri dışında emperyalist işgali destekleyen kimse yoktur. Başka bir ifadeyle, bu ülkenin asli unsurları olan onmilyonlarca işçi-emekçi ve genç emperyalist saldırganlığa karşıdır. Dolayısıyla Bush’la savaş çetesinin ülkemizi saldırı üssü haline getirme planlarını bozma sorumluluğu da işçi sınıfı, emekçiler ve anti-emperyalist mücadelede önemli rol oynayan gençliğindir.



NATO Konya’da 4-16 Eylül tarihleri arasında tatbikat yapacak...

Savaş ve terör örgütü NATO yeni
saldırılara hazırlanıyor

Halkların katili NATO Haziran ayı sonlarında zirvesini İstanbul’da gerçekleştirmişti. Bugünlerde ise NATO’ya bağlı askeri güçler halkların tepesine bomba yağdırmanın provası için Konya’ya geliyorlar. NATO’nun planlı en büyük hava tatbikatı olan ve her yıl değişik bir NATO ülkesinde yapılan, gerçek uçuşlu NATO AİR MEET-04 (NAM-04) adlı tatbikatın Konya 3. Ana Jet Üs Komutanlığı’nda gerçekleştirileceği bildirildi. Yapılan açıklamaya göre, 16 ülkenin katılacağı NAM04 tatbikatı, 4 Eylül’de başlayacak 16 Eylül’de sona erecek. Tatbikat için Konya’ya Ağustos ayının sonundan itibaren gelecek olan yaklaşık 1500 asker, tatbikat boyunca Konya’daki beş yıldızlı otellerde ağırlanacak.

Yaklaşık 20 gün Konya’da kalacak NATO askerleri için, Konya Emniyet Müdürlüğü şimdiden alarma geçti. İl genelinde çalışma başlatan polis ve jandarma, özellikle otel yakınlarında yoğun güvenlik önlemleri alıyor.

Genelkurmay’ın açıklamasına göre, akıllı bombaların da kullanılacağı tatbikata, 100’ün üzerinde F-16, F-15, F-18, B-1, B-52 ve Tornado savaş uçakları katılacak. İngiltere’nin tatbikata katılması halinde, Jaguar isimli savaş uçakları da Konya’ya gelecek.

NAM-04 tatbikatı, İtalya’dan Türkiye’ye taşınarak 2004 Ağustos ayı içerisinde İzmir’de faaliyetlerine başlayan NATO Hava Unsur Komutanlığı tarafından yürütülecek. Tatbikata; Almanya, ABD, Belçika, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Fransa, Hollanda, İngiltere, İtalya, Macaristan, Norveç, Polonya, Portekiz, Romanya, Türkiye ve Yunanistan’dan askeri güçler katılacak. Estonya ile Litvanya ise gözlemci ülke olarak yeralacaklar.

Tatbikatta, “amacı düşman hava savunması ve elektronik harp unsurlarını etkisiz hale getirmek olan birleşik hava harekatı denenecek ve değerlendirmeleri yapılacaktır” deniyor. Ancak savaş ve terör örgütü NATO’nun görünürde böyle bir düşmanı yok.

Özellikle Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra halkların tepesine bomba yağdırmak ve ülke işgal etmek dışında kayda değer bir faaliyeti olmadı bu militarist paktın. Emperyalistlerin kolayca at koşturabildikleri bir konjonktürde savaş örgütü NATO’nun önceki yıllara göre daha da saldırgan bir çizgi izleyeceği aşikar. Afganistan saldırısıyla Atlantik sınırlarının dışında bir ülkeyi yakıp yıkan NATO, Irak’a giriş yaparak bu eğilimini güçlendireceğini gösterdi.

Kurulduğu yıllarda Sovyetler Birliği ve diğer doğu Avrupa ülkelerini hedef alan NATO, üye ülkelerde olası devrimleri engellemek için de gladio/kontr-gerilla örgütlenmeleri kurdu. Kapitalist devletlerin çeteleşmesi bu dönemde doruğa çıktı. Gelinen aşamada tüm dünya halklarını hedef almaya hazırlanan NATO’nun Konya’da yapacağı tatbikatı bu çerçevede bir hazırlık olacak.

Aynı bölgede eğitim uçuşları yapan İsrailli pilotların bu deneyimlerini, Filistin halkının üstüne bomba ve füze yağdırmak için kullandıklarını biliyoruz. 4-16 Eylül tarihleri arasında Konya’da tatbikat yapacak olan NATO pilot ve askerlerinin de İsrailli pilotlardan geri kalır yanı yok. Yine yakıp yıkarak işgal edilen ülke halklarını katlederken yararlanacaklar bu deneyimlerden.

Artık dünya halkları şu veya bu nedenden dolayı her an savaş ve terör örgütü NATO’nun hedefi haline gelebilirler, kendilerini son teknoloji ürünü bomba yağmuru altında bulabilirler. NATO, hedef genişleterek dünya halklarına düşmanlığını ilan etti. Dünya halkları da NATO’yu hedef almalı, attığı her adımı izlemeli ve kirli planlarını bozmak için harekete geçmelidir.